3- About the earth, its names and creatures - ENVARÜ'L AŞIKîN (Yazıcıoğlu Ahmed Bican)

God Almighty said, "The wind is 'es'." That wind has wings. No one knows its number except Allah Almighty. The wind touched the water. The water immediately became rippling, foamy, and steam came out. God Almighty commanded that foam, and it froze immediately. God Blessed and Exalted created the earth from that frozen foam and the mountains from those waves. There were seventy-six thousand six hundred and seventy-three mountains in the world. His Holiness Hak Subhanehû and Almighty brought all the veins of those mountains to Mount Qaf. He appointed an angel to Mount Qaf. If Allah Almighty wants to destroy a people, He orders that angel to grab the veins of the place and pull them, the ground shakes and passes down.
Ibn Abbas (r.a.) said:
''Kaf Mountain was created from green zeberced. It covered the whole earth. "The greenness of the skies comes from Mount Qaf."
In Qisas-i Anbiya, our Prophet (pbuh) says:
"Behind Mount Qaf there are seventy mountains made of camphor. And behind it are seventy mountains made of amber. And behind it are seventy mountains of silver. And behind it are seventy mountains of iron. There are seventy thousand worlds behind it, and there are many angels in each world. God Almighty and Exalted know the number, but those angels do not know what Adam and Iblis are. His prayer beads are seven words. That is, the words "La ilahe illallah Muhammadun Rasulullah".
It is reported that Prophet Muhammad (pbuh) said:
'His Holiness God Subhanahu wa Ta'ala created a white mountain behind Mount Qaf, it is thirty times the size of this world, and it is full of creatures. They worship Allah Almighty.
Hazrat Abbas (r.a.) said:
"Allah Almighty created seven layers of earth, the name of the first earth is "Damka". Below it is the dry wind. God Almighty destroyed the people of 'Ad with that wind. There is a nation there and they call it "Bûşîm". There will be reward and punishment (torment) upon them.
They call the name of the second place "Hulde". There are various tools there to torment the unbelievers. There is a tribe there and its name is "Tames". Some of them eat the other part.
The name of the third place is "Guraf". There are scorpions there like mules. Their tails are like bayonets. If one of the scorpions stings one of the people of the earth, the whole people of the earth will be destroyed.
The name of the fourth place is "Jerba". There are snakes there. There is also a tribe and its name is "Jelhâm". They have wings and they fly. But it has no eyes.
The name of the fifth place is "Mülsa". In that place there are mountains of matches for the unbelievers. There is also a tribe called "Mahtât". Some of them eat others.
The name of the sixth place is "Siccin". The records of the deeds of the people of Hell are there. There is also a tribe there. They call that kayme "Katât". They worship in the form of birds.
The name of the seventh place is "Ucbâ". There is also a tribe there, they call it "Cüsûm". Gog and Magog will appear in the end times. Later, this tribe will emerge from the underground and destroy Gog and Magog. "Now the devil is imprisoned there."
Abu'l-Leys (rh.a.) said:
'God Almighty created the earth first, it was the size of a red stone in the place of the Kaaba. After that he created the heavens. "He laid the ground on water."
Commentators say:
''In the early days, the ground shook like a ship on water, it was not stable. After that, Allah Almighty sent down an angel from the Throne and commanded him to bring the earth. That angel took out one hand from the east and the other from the west, and brought the earth on his shoulder. But his feet did not make up his mind. His Holiness God Almighty took out a square stone from Firdevs-i A'lâ, it was made of green ruby ​​and was as thick as a five hundred thousand year old road. There were seven thousand holes on that stone. There was a sea in every pit. No one knows his qualities except Allah.

[@AllisWell-gp6io]

Ben korkardim ...Eyer hazir deyilsen ....Papagin gibi herkez okuyabilir ve Selam

[@AbdullahCANCAN]

ENVÂRÜ'L ÂŞIKÎN (Hak Âşıklarının Nurları) KİTABI► kzbin.info/aero/PLsKrX3tYke0IJZPNzmnprbxXpYSeSkTcD 3- YERYÜZÜ, İSİMLERİ VE YARATILANLARI HAKKINDA - ENVARÜ'L AŞIKİN (Yazıcıoğlu Ahmed Bican) Hak Teâlâ Hazretleri yele 'es'' diye buyurdu. O yelin kanatları vardır. Sayısını Allah Teâlâ Hazretlerinden başkası bilmez. Yel suya dokundu. Su hemen dalgalanıp köpüklendi, buharı çıktı. Hak Teala Hazretleri o köpüğe buyurdu, köpük hemen dondu. Hak Tebâreke ve Teâlâ Hazretleri o donmuş köpükten yeri, o dalgalardan dağları yarattı. Alemde yetmiş altı bin altı yüz yetmiş üç dağ vardı. Hak Sübhânehû ve Teâlâ Hazretleri, o dağların bütün damarlarını Kaf Dağı'na ulaştırdı. Kaf Dağı'na bir melek vazifelendirdi. Hak Teâlâ Hazretleri bir kavmi yok etmek istese o meleğe emreder, hemen o yerin damarlarını tutup çeker, yer sallanır ve aşağı geçer. İbn Abbâs (r.a.) şöyle demiştir: ''Kaf Dağı yeşil zebercedden yaratılmıştır. Bütün yeryüzünü kaplamıştır. Göklerin yeşilliği Kaf Dağındandır.'' Kısâs-ı Enbiyâ'da Peygamberimiz (s.a.v.) Hazretleri buyurur: ''Kaf Dağının ardında kâfurdan yetmiş dağ vardır. Onun ardında da amberden yetmiş dağ vardır. Onun ardında da gümüşten yetmiş dağ vardır. Onun ardında da demirden yetmiş dağ vardır. Onun ardında da yetmiş bin âlem vardır, Her âlemde pek çok melek vardır. Adedini Hak Sübhânehû ve Teâlâ Hazretleri bilir, O melekler Âdem ve Iblis nedir, bilmezler. Tespihleri yedi kelimedir. Yani ''Lâ ilâhe illallah Muhammedün Rasûlullah'' kelimeleridir. Rasûlullah (s.a.v.) Hazretlerinin şöyle buyurduğu nakledilmiştir: ''Hak Sübhânehû ve Teâlâ Hazretleri Kaf Dağı'nın ardında ak bir dağ yarattı, bu dünyadan otuz misli büyüklüğü vardır, içi yaratıklarla doludur. Allah Teâlâ Hazretleri'ne ibadet ederler. Hazret-i Abbâs (r.a.) şöyle demiştir: ''Allah Teâlâ Hazretleri yedi kat yeri yarattı, ilk yerin adı ''Demkâ'' dır. Onun altında kuru rüzgâr vardır. Hak Teâlâ Hazretleri ''Âd'' kavmini o rüzgâr ile yok etti. Orada bir kavim vardır ve ''Bûşîm" adını verirler. Onların üzerine sevap ve ikâb (azab) vardır. İkinci yerin adına ''Hulde'' derler. Orada kâfirlere azap için çeşitli aletler bulunur. Orada bir kavim vardır ve adı ''Tames'' dir. Onların bir kısmı diğer kısmını yer. Üçüncü yerin adı ''Guraf'' dır. Orada katır gibi akrepler vardır. Kuyrukları süngü gibidir. Eğer akreplerden biri yer ehlinden birini soksa bütün yer halkı helâk olur. Dördüncü yerin adı ''Cerbâ'' dır. Orada yılanlar vardır. Bir de kavim vardır ve adi ''Celhâm'' dır. Kanatları vardır, uçarlar. Fakat gözleri yoktur. Beşinci yerin adı ''Mülsâ'' dır. O yerde kâfirler için kibrit dağları vardır. Ayrıca bir kavim bulunur, adına ''Mahtât'' derler. Onlarda da bir kısmı diğer bir kısmını yer. Altıncı yerin adi ''Siccin'' dir. Cehennem ehlinin amellerinin defterleri oradadır. Orada bir kavim de vardır. O kayme ''Katât'' derler. Kuşlar suretinde ibadet ederler. Yedinci yerin adı ''Ucbâ'' dır, Onda da bir kavim vardır, ''Cüsûm'' derler. Ahir zamanda Yecüc ve Mecüc çıkacaktır. Daha sonra bu kavim yer altından çıkarak Yecüc ve Mecüc 'ü yok edecektir. Şimdi şeytan orada hapistir.'' Ebu'l-Leys (rh.a.) şöyle demiştir: ''Hak Teâlâ önce yeri yarattı, Kabe'nin yerinde bir kızıl el taşı kadardı. Ondan sonra gökleri yarattı. Yerleri su üzerine döşedi.'' Müfessirler söyle derler: ''İlk zamanlarda yerler su üstünde gemi gibi sallanırdı, sabit değildi. Ondan sonra Hak Teâlâ Hazretleri Arş'tan bir melek indirdi ve ona yeri getirmesini buyurdu. O melek bir elini doğudan bir elini de batıdan çıkardı, yerleri omuzu üzerinde getirdi. Fakat ayakları karar tutmadı. Hak Teâlâ Hazretleri Firdevs-i A'lâ'dan bir dört köşe taş çıkardı, yeşil yakuttandı ve beş yüz bin yıllık yol kalınlığı kadardı. O taşın üstünde yedi bin çukur vardı. Her çukur içinde bir deniz vardı. Vasfını Allah'tan başka kimse bilmez. Hak Teâlâ Hazretleri taşa, karar tutması için o meleğin ayaklarının altına girmesini buyurdu. Bu defa melek karar tuttu, fakat tas karar tutmadı. Hak Teâlâ Hazretleri Firdevs-i A'la'dan bir öküz çıkardı, kırk bin boynuzu vardı. O kadar uzundu ki yerin kenarlarından çıkıp Arş altına erişmiştir. Başından kuyruğuna beş yüz yıllık yoldur. Hak Sübhânehû ve Teâlâ Hazretleri o öküze, taşın altına girmesini buyurdu. Girdi ve getirdi. O öküzün adı ''Leyûsân'' dır. Bu defa öküz karar tutmadı. Hak Teâlâ Hazretleri bir taş daha yarattı. Kalınlığı yedi yer ve gök kalınlığındaydı. Öküzün altına girdi, öküz karar tuttu Fakat o taş karar tutmadı. Bu defa Hak Sübhânehû ve Teâlâ bir ulu balık yarattı. Balığın kırk bin kanadı ve kırk bin ayağı vardı. Adı ''Yehmud'' idi, Eğer bütün denizleri o balığın karnına koysalar dolduramazdı.'' Ka'bü'l-Ahbâr (r.a.) şöyle demiştir: ''Bu defa balık karar tutmadı. Hak Teâlâ Hazretleri o balığın altında bir deniz yarattı, balık karar tuttu. O suyun altında yeli yarattı Tertibi şöyledir: Bütün yerler bir meleğin arkası üzerindedir, melek taş üzerindedir, taş öküz üzerindedir, öküz bir taş üzerindedir, taş balk üzerindedir, balık su üzerindedir, su hava üzerindedir, hava karanlık üzerindedir. Bütün yaratılmışların ilmi bunda tamam oldu. İnsanın ondan öte bilgisi yoktur. İbn Abbâs (r.a.) şöyle demiştir: Bütün yerler balık üzerindedir, balık su üzerindedir. Balığın başı ile kuyruğu yine Arşta buluşup bir araya gelmiştir. O balığın esas vasfını Allah Teâlâ Hazretleri`nden başka kimse bilmez. Allah'ın bilmediği yoktur ve her şeye gücü yeter.