Рет қаралды 2,138
3 Aralık, Uluslararası Engelliler Günü.
Günün bu yılki teması "Kapsayıcı ve sürdürülebilir bir gelecek için engelli kişilerin liderliğini güçlendirmek".
Engelli kişiler, küresel nüfusun %16'sını oluşturmasına rağmen bulundukları sektörlerde nadiren liderlik rollerine erişebiliyorlar.
Türkiye’de de nüfusun yaklaşık %12’sinin engelli kişilerden oluştuğu tahmin ediliyor. Bu konuda kapsamlı ve güncel bilgi toplamaya ihtiyaç var.
Engelli kişiler, genellikle ayrımcılık, damgalama veya eğitim ve istihdam fırsatlarından dışlanma gibi bu rollere erişmelerini engelleyen çok sayıda engelle karşı karşıya kalıyorlar.
Engelli kişileri karar alma süreçlerine dahil etmek, daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir geleceğe doğru değişimi yönlendirmek için temel bir adım olacaktır.
Sosyal Sigortalar ve GSS Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’nun 28 Kasım 2024 günü gerçekleştirilen toplantısında görüşüldü ve Komisyon raporu Meclis Başkanlığı’na sunuldu. Kanun teklifinin dört maddesi engelli yurttaşlarımızı yakından ilgilendiriyor.
Kanun teklifi ile 5510 sayılı Kanunun engellilik halinde emekliliğe hak kazanmada, Kanunun yürürlük tarihinden önce sigortalılığı olanlar açısından, engellilik derecelerine göre emeklilik için hak kazanma koşulları yeniden düzenlenmektedir. Komisyonda, bu durumun engelli sigortalıların aleyhine bir durum olabileceğini dile getirdiğimizde; SGK yetkilileri “kazanılmış hakların korunacağını ve engelli kişilerin raporu aldığı tarihteki engellilik yönetmeliğindeki kriterler üzerinden değerlemeye tabi tutulacaklarını, bunlarda da herhangi bir hak kaybına yol açılmayacağını” açıklamışlardır. Bu konudaki endişeleri gidermek için 506 sayılı Kanun döneminde alınan engellilik raporlarının geçerliliğine ilişkin kazanılmış hak niteliğinde bir düzenleme yapılması yerinde olacaktır.
Öncelikle, ulusal düzeyde engelliliğe ilişkin yeni politikaların, planların, programların ve eylemlerin tasarlanmasında, geliştirilmesinde, hayata geçirilmesinde, izlenmesinde, değerlendirmesinde ve denetlenmesinde engellileri temsil eden örgütlerin katılımı, temel bir ilke olarak benimsenmelidir. Bu maddelerde hedeflenen yeni uygulamalar, hiçbir engelli örgütünün, engelli STK’ların görüşü alınmadan planlanmıştır.
Engelli bireylerin kazanılmış haklarının yok sayılması kabul edilemez. Engelli bireylerin önceki raporlarının ve mevcut mevzuata dayalı haklarının korunmaması, anayasal sosyal devlet ilkesine aykırıdır. 2008 öncesi sigortalı olan engelliler için yeni kriterlerin getirilmesi, bu bireylerin emeklilik süreçlerini zorlaştırabilir ve alınan raporların nesnelliği konusunda soru işaretleri yaratabilir.
İtirazlarımızı Genel Kurulda da dile getireceğiz.