Abi videolarda hangi hükumetin gelip geçtiğinizde söyler misin
@turanturk457413 күн бұрын
Kendime soru S:Rakam inkilabı ne zaman oldu C:20 mayıs 1928
@Abbasov41-l6g18 күн бұрын
Azerbaycan tarihi serisi gelirmi ?
@mehmetturkmen547818 күн бұрын
Cumhuriyet tarihi seriniz kaç yılına kadar sürecek 2024 olacak mi benim onerim 2026 ocağında 2025 yili 2027 ocak ayında 2026 yılı Türkiye de ve dunyada yaşananlar da anlatılmalı böyle devam edilmeli her sene başlarında
@isgl3418 күн бұрын
2000 lerin başında sona ericekmiş
@cagdaseryilmaz18 күн бұрын
👍👏💪
@FurkanTalhaAKTAS18 күн бұрын
Arapça sayılarının nesi rahatsız etmiş acaba? Arapça'da da sayılar soldan sağa yazılır.
@halilozbay18 күн бұрын
Farkı şu ben Türk'üm bu ülkenin 86 milyon Türk Vatandaşı var
@ahmettemel628718 күн бұрын
@@halilozbaysaçmaladın şimdi ulan kullandığın harf ve rakamlar türkmü
@halilozbay18 күн бұрын
@@ahmettemel6287 Öğrenme stili olarak bana daha yakın bu zaten Osmanlı'da Tanzimat Devri'nde de tespit edilmiş, ortak Türk alfabesine de zaten yakın zamanda geçilecek hayırlara vesile olsun.
@FurkanTalhaAKTAS18 күн бұрын
@@halilozbay Yani?
@vatannasevdalturkogluislam539017 күн бұрын
*NUTUK* bir hatırattır ve sübjektif olarak yazılmıştır.
@youtubelikers95119 күн бұрын
Inkílapların en mühimi.
@vatannasevdalturkogluislam539017 күн бұрын
Kazım Karabekir Paşa, 5 Mart 1923 tarihinde Vakit gazetesinde yayınlanan röportajında, daha henüz o tarihlerde kaldırılmamış olan İslam harflerini, şu şekilde müdafaa ediyor: Kazım Karabekir Paşa: *“Bu fikir bir zamanlar Avrupa’da herc ü merci (kargaşası) mucib oldu. Bu cereyan evvelâ orada başladı. Bizim Islâm hurufâtımız (harflerimiz) kâfi (yeterli) değilmiş. Binaenaleyh (bundan dolayı) Latin hurûfâtı isti’mâl edilmeliymiş. Orada bazı arkadaşlarımız bu fikrin mürevvici (destekleyicisi) oldular. Fakat neticede bunun felâketli olduğunu anladılar ve pişman oldular. Bu fikrin müthiş bir felâket olduğunu Arnavut (Arnavut’lar bizden önce değiştirdi) kavmi de pek geç olarak anladı.* *Maatteessüf (maalesef) arzederim ki, Azerbaycanlı arkadaşlarımız da bu felâkete bugün düştü. Bu hususta, hususî olarak bizden de fikir soranlar oluyordu. Biz bunun vehâmetini ve bu harflerin değiştirilmesinin bugün küre-i arz(yeryüzünde) üzerinde yaşayan 350 milyon İslama ait olduğunu söyledikse de onlar anlaşılmaz bir şekl-i hurûf kabulü noktasına doğru yürüdüler.* *Arkadaşlar, bugün hangi ecnebi (yabancı) ile görüşseniz, ilk işi ve diyeceği söz:* *"Türkçe gayet güzel bir lisandır, kolaydır, fakat harfleri fenâdır."* *Bunlar bütün ecnebilerin(yabancıların) ağzında ve sizinle ilk görüşen bir ecnebinin size ilk telkin edeceği şeylerdir. Ve bu fikir ekseriyetle gayrı- İslâm insanlardan ibâret olan birtakım tercümanlar vasıtasıyla her tarafta ve hasseten (özellikle) İstanbul’da ecnebilere telkin edilmektedir.* *Binaenaleyh bugün bir kuvvet vardır ki, bu kuvvet bütün cihana karşı bu propogandayı yapıyor: 'Türk yazısı güçtür okunamaz'* *Bendeniz bu mesele ile bizzat uğraştım ve Arnavutluk ihtilâli içinde bulundum. Acaba bu Latince kabul edilebilir mi? Bu kabul edildiği gün memleket herc ü merce girer. Herşeyden sarf-ı nazar (vazgeçmek) bizim kütüphanelerimizi dolduran mukaddes kitaplarımız, tarihlerimiz ve binlerce cilt âsârımız (eserlerimiz) bu lisanla yazılmış iken, büsbütün başka bir şekilde olan bu harfleri kabul ettiğimiz gün en büyük bir felâkete uğramış oluruz.* *Derhal bütün Avrupa’nın eline güzel bir silah verilmiş olur. Bunlar âlem-i Islâma karşı diyeceklerdir ki: `Türkler ecnebi yazısını kabul etmişler ve Hıristiyan olmuşlardır.´ işte düşmanlarımızın çalıştığı şeytanetkârâne fikir budur.* *Bizim hurûfâtımız okunmaz değil, belki hûrûfâtımız dünyanın en güzel şeklidir, ikinci bir nokta daha var ki, bendeniz ecnebilerle iki sene Harb-ı Umûmîde (Dünya Savaşı) beraber çalıştım, onlarla karşı karşıya aynı şeyi not ederek, ecnebiler bir sahife yazıncaya kadar ben on sahife yazar işimi bitirirdim. Almanca- Fransızca hurûfât hep böyledir ki, bizim dilimizi terennüm (ifade) edecek hiçbir Latin hurûfu yoktur. Bugün Fransızca hurûf o kadar karışıktr ki bizim dilimizi kabil değil terennüm edemez. Bu mesele inceden inceye tedkik edilmiştir. Binaenaleyh istirhâm ediyorum zararlı olan **-ki zararını bilhassa Islâm kavimleri çekmiştir-** bu gibi mesaili bırakalım, böyle fikirler içimize girmesin. Sonra büsbütün lâl ü ebkem (dilsiz) olur ve bütün âlem-i Islâmı üzerimize hücum ettirir ve kendi aramızda birbirimizi yeriz. (…) … Başka taraflardan da pek kaba fikirler içimize zerkediliyor. Bunlardan kendimizi sıyânet edelim (koruyalım).”* KAYNAK: ------------------------- Vakit gazetesi, 5 Mart 1923, No: 1879.
@MonkeyDVater18 күн бұрын
Bi sansürsüz nutuk u oku arap alfabelisini
@Orta_z8k18 күн бұрын
Emeğine sağlık
@vatannasevdalturkogluislam539017 күн бұрын
Kazım Karabekir Paşa, 5 Mart 1923 tarihinde Vakit gazetesinde yayınlanan röportajında, daha henüz o tarihlerde kaldırılmamış olan İslam harflerini, şu şekilde müdafaa ediyor: Kazım Karabekir Paşa: *“Bu fikir bir zamanlar Avrupa’da herc ü merci (kargaşası) mucib oldu. Bu cereyan evvelâ orada başladı. Bizim Islâm hurufâtımız (harflerimiz) kâfi (yeterli) değilmiş. Binaenaleyh (bundan dolayı) Latin hurûfâtı isti’mâl edilmeliymiş. Orada bazı arkadaşlarımız bu fikrin mürevvici (destekleyicisi) oldular. Fakat neticede bunun felâketli olduğunu anladılar ve pişman oldular. Bu fikrin müthiş bir felâket olduğunu Arnavut (Arnavut’lar bizden önce değiştirdi) kavmi de pek geç olarak anladı.* *Maatteessüf (maalesef) arzederim ki, Azerbaycanlı arkadaşlarımız da bu felâkete bugün düştü. Bu hususta, hususî olarak bizden de fikir soranlar oluyordu. Biz bunun vehâmetini ve bu harflerin değiştirilmesinin bugün küre-i arz(yeryüzünde) üzerinde yaşayan 350 milyon İslama ait olduğunu söyledikse de onlar anlaşılmaz bir şekl-i hurûf kabulü noktasına doğru yürüdüler.* *Arkadaşlar, bugün hangi ecnebi (yabancı) ile görüşseniz, ilk işi ve diyeceği söz:* *"Türkçe gayet güzel bir lisandır, kolaydır, fakat harfleri fenâdır."* *Bunlar bütün ecnebilerin(yabancıların) ağzında ve sizinle ilk görüşen bir ecnebinin size ilk telkin edeceği şeylerdir. Ve bu fikir ekseriyetle gayrı- İslâm insanlardan ibâret olan birtakım tercümanlar vasıtasıyla her tarafta ve hasseten (özellikle) İstanbul’da ecnebilere telkin edilmektedir.* *Binaenaleyh bugün bir kuvvet vardır ki, bu kuvvet bütün cihana karşı bu propogandayı yapıyor: 'Türk yazısı güçtür okunamaz'* *Bendeniz bu mesele ile bizzat uğraştım ve Arnavutluk ihtilâli içinde bulundum. Acaba bu Latince kabul edilebilir mi? Bu kabul edildiği gün memleket herc ü merce girer. Herşeyden sarf-ı nazar (vazgeçmek) bizim kütüphanelerimizi dolduran mukaddes kitaplarımız, tarihlerimiz ve binlerce cilt âsârımız (eserlerimiz) bu lisanla yazılmış iken, büsbütün başka bir şekilde olan bu harfleri kabul ettiğimiz gün en büyük bir felâkete uğramış oluruz.* *Derhal bütün Avrupa’nın eline güzel bir silah verilmiş olur. Bunlar âlem-i Islâma karşı diyeceklerdir ki: `Türkler ecnebi yazısını kabul etmişler ve Hıristiyan olmuşlardır.´ işte düşmanlarımızın çalıştığı şeytanetkârâne fikir budur.* *Bizim hurûfâtımız okunmaz değil, belki hûrûfâtımız dünyanın en güzel şeklidir, ikinci bir nokta daha var ki, bendeniz ecnebilerle iki sene Harb-ı Umûmîde (Dünya Savaşı) beraber çalıştım, onlarla karşı karşıya aynı şeyi not ederek, ecnebiler bir sahife yazıncaya kadar ben on sahife yazar işimi bitirirdim. Almanca- Fransızca hurûfât hep böyledir ki, bizim dilimizi terennüm (ifade) edecek hiçbir Latin hurûfu yoktur. Bugün Fransızca hurûf o kadar karışıktr ki bizim dilimizi kabil değil terennüm edemez. Bu mesele inceden inceye tedkik edilmiştir. Binaenaleyh istirhâm ediyorum zararlı olan **-ki zararını bilhassa Islâm kavimleri çekmiştir-** bu gibi mesaili bırakalım, böyle fikirler içimize girmesin. Sonra büsbütün lâl ü ebkem (dilsiz) olur ve bütün âlem-i Islâmı üzerimize hücum ettirir ve kendi aramızda birbirimizi yeriz. (…) … Başka taraflardan da pek kaba fikirler içimize zerkediliyor. Bunlardan kendimizi sıyânet edelim (koruyalım).”* KAYNAK: ------------------------- Vakit gazetesi, 5 Mart 1923, No: 1879.