Рет қаралды 1,482
Abdülkadir Geylani 7
“Allahım, büyük Peygamberimiz’e salât ve selâm eyle. Bu salât ve selâm ondan sonra gelen ve zamanında
yaşayan yakınlarına da olsun... «Bize bol sabır ver. Bu yolda yürümemiz için bize kuvvet ihsan eyle.» (Bakara,
250) Bizlere iyiliğini arttır. Verdiklerine de şükretmeyi nasip et...
Ey cemaat! Sabırlı olun, içinde bulunduğunuz dünya, âfet ve musibet doludur. Bunların gayrisi nadirdir. Yok
denecek kadar azdır. Arkasına belâyı saklamayan iyilik bulunmaz. Her genişliğin bir sıkıntısı çıkar. Her
ferahlıkta bir darlık saklıdır. Maddî hayatınızı dünyaya verin. Kısmetinizi meşru yoldan alın. Dertlerinizin
devası budur. İyi yollardan gelen dünyalık size yeter.
Ey evlâd! Kısmetini, meşru olduğuna inanınca al; alırken iman eliyle al. Hakikî yolu arıyorsan, böyle
seçmelerdensen, doğrulara katışmışsan emirle al. Hakk'ı bulmuş ve hâl âlemine ermişsen, Hak yakınlığında
kendini kaybetmişsen, o zaman başka hâl olur. Senin hükmün orada geçmez. Sana gönderirler. Emir seni
yürütür. O âlem seni kötülüklerden korur. Hak işler varlığını, harekete geçirir. Olanlar olur, ama sen yoksun
onlarda...
İnsanları senin, için üçe böleceğim: Birincisi, cahil, hakikî âleme sevgisi yok. İkincisi, seçme ve iyilerle olan.
Üçüncüsü, iyilerin bizzat kendileri ve esasen iyiler. Hakikî âleme sezisi ve duygusu olmayana «âmi» tabir
edilir. Bu, îslâm dininin temel prensiplerine uyar. Hiç ayrılmaksızın, Allah ne buyurmuş. Peygamber (SA.)
efendimiz ne demişse onu bilir ve bu bilgisinin dış kabuğunu bir türlü yırtamaz, dolayısıyla ötelere geçemez.
Bu adam, şu İlâhi fermanın hükmü altındadır:
«Peygamber size ne getirmişse ona uyunuz ve her neyi yasak etmiş ise, ondan da sakınınız.» (Haşr, 7)
O «âmi» tabir ettiğimiz, bu yolu kendine seçer, işlerini yukarıda beyan edilen ferman dahilinde yürütürse,
saf bir gönül sahibi olur. Ama biraz da iç âleme yönelmesi şarttır. Biraz daha ilerler, hakikatlere daha çok
anlayış peyda ederse, Mevlâ ona ilham kapısını açar. İyiliğini ve kötülüğünü o ilhamla seçer. Bir Âyet-i
Kerimede şöyle beyan edilir: - «Allah ona iyiliğini ve kötülüğünü ilham etti.» (Şems, 8)
İşbu anlatılan vasıflar, «âmi» kulun vasfıdır Bu zatın kalbi, yanlış yol tutmaktan titrer. Her şeyde bir işaret
bekler. Kur'ân-ı Kerim okur. Orada bulamayınca, Peygamber (S.A.) efendimizin emirlerine bakar; orada da
bulamazsa bekler. İşinde çalışırken, bir melek onu idare eder. Yolunu aydınlatır. Bu anlatılanlar, İslâm dininin
zahirde beyan edilen emirlerini yerine getirdikten sonra başlar. İmanı kuvvet bulur. Tevhid nuru kalbe
yerleşir. Sonra dünya kalbinden çıkar. Daha sonra halkın hayrını ve şerrini görmek de kaybolur. Her türlü
maddî iş ve korku gidince, İlâhî ilham gözükmeye başlar; ama bu gözün göreceği cinsten değil. Artık sabah
olmuştur. İkinci hal başlar. İyilere mensup olur. İman nuru gelir. Takva ışığı peyda olur. Amel nuru, sabır nuru,
sevgi ve olgunluk nuru da gelir; cümle nurlar birleşir ve artık o da bir insan olur. Bunlar, tek tek, birer
meyvedir. Ancak İslâm dininin hakkı ödendikten sonra başlar ve onun bereketi ile olgunlaşır. Artık abdâllık
başlamıştır. Abdallar bizzat iyilerdir. Seçmelerin seçmesidir. Bunlardan öte kulluk makamı yoktur. Bunlarda
bir iş için evvelâ İslâm dininin emri gözetilir. Sonra bizzat emir alınır; sonra bizzat İlâhî hareket ve ilham
beklenir.
Saydığımız üç şeyin ötesinde hayat yoktur. Manevi ölüm vardır. Haram üstüne haram, hastalık üstüne
hastalık, dert üstüne dert vardır. Ve sadece baş ağrısı vardır. Çünkü dinin baş emirlerini zedelemişlerdir. Kalp
de ezginliğe ve bezginliğe uğramıştır. Ve artık ceset de yara ve bere içindedir.
Ey cemaat! Mevlâ’nın tasarrufu sizde devamlıdır. Her an biraz daha tekâmül eder. Bu tekâmül sonunda,
işlerinize dikkat edilir. Sebat gösterebiliyor musunuz yoksa hemen dağılıyor musunuz?.. Yalancılığınız ve
doğruluğunuz meydana çıksın. Kadere uymayan, şefkat bulamaz ve kimse ona uymaz. İlâhî hükümlere
boyun eğmeyene rıza yolu kapalıdır ve hiç kimse ondan memnun değildir. Vermeyene kimse bir şey vermez.
Yolculuğa çıkmayan ata binemez. Cahil adam!.. Tağyir ve tebdil etmek mi istiyorsun?.. İstediğini, dilediğin
şekle sokmak senin hakkın değildir. Kendini bir ilâh mı sanıyorsun? Allah birdir. Kimsenin keyfine göre
hareket etmez. Zaten ondan gayrı varlık yoktur. Nefsinden gelen bu kötü düşünceden dön; tam dur. Kader
--------------------------------------------------------------------------------
Kanalımıza üye olmak için tıkla: / @kerem_onder
Web / keremonder.com
Facebook / / kereminden
Instagram / / kerem_onder
Instagram / / ihramcizaderesmi
Twitter / / keremonder1
Podcast / anchor.fm/kere...