AFTERSUN - Charlotte Wells'in İlk Filmi ve Büyük Çıkışı!

Bu filmi konuşmak açıkçası biraz zor oldu:) Konuşurken bile kafamda bir ton şey canlandı, o yüzden arada kopup gittiğim yerler olmuş olabilir. Kusura bakmayın:)

[@newspaperboy9496]

Bence de çok ağır bir film, babamla ilişkimi düşündüreceğinden dolayı film sonrası üzerinde düşünmedim - türkiye’yi gördüğüme mutlu olmaya çalıştım (yurt dışında yaşıyorum).

[@erensahinoglu8524]

Cansın abim seni seviyoruz

[@sevim8279]

Karaoke sahnesinde şarkının sözleri o kadar uygundu ki baba kızın ilişkisine "I think I thought I saw you try" kısmında ah be dedirtti. Candan erçetinli kısımda da herkes çok etkilenmiş sanırım. O kadar iyi ki şarkı seçimleri, ilk defa bi filmde hangi sahnede hangi şarkının çaldığını hatırlıyorum.

[@gulsimaaydin0]

Aftersun gerçekten şu sıralar izlediğim en dokunaklı filmlerden biriydi. İzlediğimde hemen anlayamadığım ya da fark edemediğim detayları senden dinleyerek ve tekrar izleyerek bazı şeyleri fark edince daha da dokunaklı oldu açıkçası. Babanın günübirlik gezilerinde kil sahnesinde bir önceki gece adına bir çok kez özür dilemesi de o becerememişlik hissi de bir o kadar etkiledi beni. Sanki ben yapamamışım gibi. Emeğine sağlık Tancan. Böyle önemli eserleri kendime fikir ve hayat bakışı yakın olduğuna inandığım bir insandan dinlemek beni keyiflendiriyor. Ve geliştiğimi de hissediyorum. Çok teşekkürler.

[@kemanistkopek]

Filmde son havaalanı sahnesinde fotoğraf makinesi babadaydı, eğer baba yaşamış olsaydı fotoğraf makinesi hala elinde olurdu ya da son video havaalanında olmazdı. Muhtemelen yakın zamanda babası öldüğü için fotoğraf makinesi kızının eline bu şekilde geçti. Ayrıca gamsız hayat şarkısının çalması beni biraz duygulandırdı, babanın ruh halini güzel yansıtan bi parçaydı.

[@erenbaykara892]

"Tea sugar ederim." Bu güzel filmi senin okumandan dinlemek çok keyifliydi.

[@rcyparisis894]

Babası ile ilişkisi sıkıntılı biri olarak beni derinden etkileyen bir film. Ama güzel bir film.

[@huseyin.17]

Bence denize girdiği sahne onun intihar sahnesi. Film zaten gelecek ve geçmiş arsında gidip geliyor, ama karaoke gecesinde baba aslında odasında sızıyor, yani hiç dışarı çıkmıyor. Sonrasında gösterilen yolda yürürken yerden sigara alma sahnesi, bir odada hüngür hüngür ağlama sahnesi ve denize gitme sahnesi kızını evine yolcu ettikten sonra oluyor gibi.

[@tevfikalp6635]

Aftersun yazan bir Tancan videosu gördüm ve hemen buraya uçtum. Videoyu izlemeden küçük bir yorumumu yazayım. Aftersun beni 2022'de en etkileyen filmdi. Kendisini art arda izletmeyi ve hiç yokken aklıma gelip sahne sahne düşündürmeyi başarıyor. Müthiş bir eser. Video için teşekkürler.

[@furkanaslan7603]

Ben basit bir insanım Tancan Fümenin herhangi bir şey hakkında konuştuğunu gördüğüm zaman tıklarım. (Ama Aftersun için ayrı bir sevgim var o da tetikledi)

[@Gulinka_D]

Çok merakla beklediğim bir videoydu hemen izliyorum

[@metealbayrak2501]

ilk izlediğimde filmi sevmiştim ama duygusu tam olarak geçmemişti film. Milletin ağladım tavırlarını abartı bulmuştum. Mubide ikinciyi izlediğimde detaylara dikkat ettikçe daha çok etkilendim. Son sahnelere doğru göğsüme öküz oturdu resmen. Çocuk oyuncunun oyunculuğuda mükemmel. Resmen bakışlarıyla oynamış. Buda Charlotte Wells'in oyuncu yönetimine yazar. Paul Mescal'ın karakterinin davranışlarının sebebi ölümcül bir hastalığı olmasından, hayatının son günleri olduğunun bilincinde olmasından dolayı gelmişti. Dalma lisansı olmamasına rağmen dalmaya gitmesinin sebebini de buna bağlamıştım. Kızına 'bana gelecekte herşeyi anlatabilirsin' demesi, yapmak istediği iş planlarını da kızına anlatması ve ağladığı sahne de aslında hayattan kopmak istemediğini hissettirdi bana. Sophie'nin babasının doğum gününü kutladığı sahnede biraz zorlanması da aralarındaki duvarı bize gösteren ipuçlarından biri. Ek olarak kil havuzu sahnesinde Sophie'nin ısrarla babasının özrünü kabul etmemesi detayı duygulandırdı beni. Çünkü bende çocukken babamı ilahmış gibi görürdüm. Sanki her şeye gücü yetebilecek, hiç hata yapmayacakmış gibi. Bundan dolayı bir keresinde benden özür dilediğinde bende çok şaşırmıştım.

[@barssaglam4892]

çok iyi yorumlama olmuş fakat bir kaç hata var öncelikle olay 90 larda değil 2000 lerin başında geçiyor ki gamsız hayat da o zamanlarda çıkmıştı. İkinci ise kareoke kısmında çalan müzik Zombie değil. Rem den losing my religion.

[@mustafayldrm2561]

filmin açıklamasında late 90's yazıyor da gamsız hayat 2002 şarkısı dediğiniz gibi

[@efecandas9068]

39.07 karaoke sahnesinde Zombie değil Losing my religion çalmıyor muydu abi

[@caglarsevinc1300]

evet ben de öyle hatırlıyorum

Doğru, Zombi beni anmış, şarkılar birbirine girmiş kafamda:)

[@berkpural8455]

👍🏻

[@ktc5151]

Şu an ailemle yıllar sonra tatile çıktım ve tatilin son günü. Filmi tatile çıkmadan önce izlemiştim ve tüm gün zihnimde tekrar tekrar yüzeye çıktı. Tatilin son anlarında da bu videoyu izliyorum. Umarım son tatil olmaz diye umacağım herhalde

[@svieri0braza]

Filmi izleme şansım olmadı, umarım askerden dönüşte izleyeceğim ama emeğini, çabanı çok seviyorum abi. Hep güzel işler yapmaya devam etmen dileğiyle..

[@Acfacf1]

Güzel anlatımınız için teşekkürler.

[@EOXEOXEOXEOX]

Aftersun beni son zamanlarda en çok etkileyen ve yaşanmışlıkların birikimiyle çok düşündüren bir film olmuştu. Video da harika olmuş ayrıca ağzına sağlık abi.

[@freddiemercury4360]

Aftersun bu yıl kişisel olarak izlediğim en iyi film. Belkide bu kadar sevmemin nedeni, hikayesi bu kadar sade, küçük bir hikaye olmasına rağmen bi o kadar da naif ve büyük bir anlatısı olması. Bu yönden ben three bilbourds outside ebbing missouri'ye çok benzettim filmi. O filminde hikaye anlatımı o kadar güçliki, yönetmenin küçük küçük araya sıkıştırdığı ama hayata dağir büyük çıkarımlar yapabileceğin büyük bir anlatısı vardı. Bu yönden benzerleştirdim yönetmenlik tarzlarını. Charlotte Wells'i çok tebrik etmek istiyorum. İlk filmine göre nasıl böyle bir film yapabilirsin. Kusursuz derecesinde. Kamera kullanımı, Oyuncu seçimi, Hikaye anlatımı ve şarkılar. Evet şarkılar o kadar iyi ki hele o son sahnede under pressure'ı tercih etmesi beni benden aldı. Büyük yönetmenlik. Oyunculara değinecek olursam, Paul Mescal ve Frankie Corio müthiş oynamışlar. Aralarındaki her sahnedeki uyum sizi filme çekiyor. Dediğim gibi çok iyi oyuncu seçimi. Son olarak Oscar'ada değinmek istiyorum. Bu filmin en iyi film, en iyi yönetmenliğe aday nasıl göstermezsin. Her yıl illa bir şahibeli kararın olucak. Oscar'a bu yıl iyi filmler tercih ettmesini sevsemde nope ve aftersun'ın bu kadar yok görülmesini anlamıyorum. Her neyse bu yıl iyi bir sinema yılı oldu. Fabelmans, Banshees, Aftersun hepsi şaheser. Aftersun içlerinde kişisel olarak en sevdiğim film oldu. Ve bu filmi bir o kadar iyi inceleyen Tancan'a da teşekkür ederim.

[@poorthinsss]

agzına saglık. cok iyi video

[@akeremgul]

Film hakkında düşüncelerini çok merak ediyordum abi teşekkürler ağzına sağlık

[@abdullahokur40]

Tekrar tekrar izleyeceğim video belli oldu çok iyi anlatmışsın abi

[@YusufPiskin]

Bu kanalda muhtemelen en çok izlediğim video bu olacak:)) (close videosu gelene kadar xd)

[@septsaddiction]

Film esnasında sadece bir kere ''Çocukken her şey daha kolaydı. Bileğindeki mavi, sarı artık hangi renkte bileklikle bara gidip buzlu iki kola alınca dünyanın en havalı dokunulmaz insanı gibi hissediyordum.'' diye ağladım. Sonuna geldiğimde anlamlandırmaya çalıştım, neler olduğunu bittiğini fakat herkes o kadar beğenmişti ki dedim ki herhâlde bu bana göre değilmiş pek oysaki sırf bu film için MUBİ üyeliği almıştım o kadar merak ediyordum ve heyecanlıydım. Ardından birkaç röportaj izledim ve utanarak söylüyorum ki özellikle gördüğüm bir editten sonra filme garip bir şekilde bağlandım. Filmi henüz tekrar baştan sona izlemedim fakat hem birçok sahnesini tekrar izledim hem de birçok inceleme videosu izledim ve şu anda olduğu gibi de izlemeye devam ediyorum. Öyle ya da böyle gerçekten akılda kalan bir film Aftersun ve bunu Charlotte Wells'in ilk uzun metrajlı yapımında yapıyor olması açıkçası çok etkileyici. Son olarak görmeyenler için A24'ün sayfasındaki Charlotte Wells'in Aftersun mektubu linkini koymak istiyorum, Paul ve Frankie gerçekten babası ve kendisi için süper seçimler olmuş onu da göreceksiniz mektubun sonunda: a24films.com/notes/2022/10/a-note-from-charlotte-wells

[@Noname-uf6nz]

Baştan beri o çıplak yattığı sahnede ölmüştü. Kızın bir önceki sahnede şarkı söylerken babasının ona ne kadar çok eşlik etmesini istese de gelmemesi sonrasında çıkan şarkıda çoğu kelimelerin anlaşılmaması sadece that was just a dream (sadece bir rüyaydı) sözlerinin anlaşılması ki bu da bence kızın kendini avutmasıydı. Sonrasında kızın babasını görüp örtüsünü tam serememesi olayları kabullenemeyişine ve başta gösterilen babanın kızına örtüsünü sererken yeşil kızın babasına sererken örtünün beyaz olması çünkü yeşil canlılık rengiyken beyazın daha çok kefen rengi olması bence fazlasıyla yeterliydi .Ayrıca Türkiye’de çekilmesinin sebebi buydu. Önce ölüler yıkanır sonra üstündeki her şey çıkarılır ve sadece beyaz kefen olur. Burda da önce denize girmiş sonra çıplak halini görüyoruz sonrasında da beyaz bir örtü serilmesini.Daha sonraki sahnede babanın kızdan defalarca özür dilemesi sırf onun yatağına yattığı için. Bence yataklar da yaşamı temsil ediyordu. İlk başta babasına yatak bile verilmemesi babanın çok istediği halde yaşama gücü olmadığına sonrasında zorla da olsa bir yatak alsa da o da küçüktü çünkü çok az zamanı kalmıştı. Adamın kızın yatağında yatmasıysa artık belirli bir süre kızın yaşamında bu olayın yer alacağını anlatıyordu. Adam o yüzden özür diledi. Çünkü kızın hayatını etkilemek istememişti. Ve kilimi bu kadar istemesi de toprağa yakın olmasıydı. Direkt kendini bıraktı ve kendini tabuta konulur tarzda kilime attı ve bunu kızıyla birlikte gittiği zaman yapmadı tek başına gittiği zaman yaptı. Ve son sahnede kızın dansı çok saçma bulması ve bunu bir kaç kere söylemesine rağmen gidip de babasıyla dans etmesi bence babam olsaydı böyle yapardı mantığıydı ama benim tüm dediklerimi çürüten son sahne oldu. Çünkü son sahnede video kaydı var ve babanın sesi duyuluyor. 🥲

Aslında çürümüyor çünkü simgesel olarak çok güzel bir okuma olmuş. Hatta sondaki Kleopatra konuşması da bu simgeselliği ve babanın intihara meyilli olmasını da destekliyor:) Eline sağlık.

[@levozeoli]

Bence çok güzel bir okuma olmuş. Çıplak sahnede ölmemişti muhtemelen ama yatış pozisyonu kesinlikle bunu simgeliyordu. Çünkü babanın ağladığı sahne , denize girdikten sonraki duygu boşalmasıydı.

[@Noname-uf6nz]

@ teşekkür ederim

[@Noname-uf6nz]

@@levozeoli teşekkür ederim

[@canakinsound]

Şahane bir okuma olmuş ağzına sağlık ❤

[@sirkicinolurum3328]

Gözlerimi kısarak izledim ama kulaklarım açıldı

[@louysa7910]

Hayallerim gerçek oldu

[@LeonidasVaIdez]

çok iyi oldu bu review

[@alicebi2324]

Ağzına sağlık abi, bu kadar iyi film okuma olamaz

[@atkntrkr]

2. defa izlenince daha zevk alınan filmlerden 👍

[@ferhatbostan3246]

Bu filmi kız arkadaşımla birlikte izledik, senin yorumlarını dinledik, alttaki yorumları okuduk, ekşiden, internetten başka incelemeler de baktık ve vardığımız ortak sonuç şudur: Bu filmin bir senaryosu ve motivasyonu yok. Senin anlatımın, kız arkadaşım, ben ve aşağıdaki yorumlar, yani herkes filmin atmosferinden etkilenip kafasında karakterlerin motivasyonlarını yeni senaryolar uydurarak tamamlıyorlar. Aşağıda bir arkadaş ölümcül hastalık diyor, sen parasızlık diyorsun, başka biri eşiyle olan ayrılma diyor ve liste cidden çok mu çok uzuyor. Yahu filmde karakterin intihar meyilli olmasının sebebi olabilecek, hepimizin ortak olarak düşündüğü bir movitvasyonu yok mu? Film açıkuçlu olabilir, seyirciye iş düşebilir tamam. Ama bu film tamamlanmamış hissettiriyor. Yeterli zamanları olmadığı için iyileştirilmemiş senaryoya sahip DC filmleri gibi... DC karanlık.... senaryo eksik.... Hemen parasız olmasını yıkalım: 1990'ların sonunda parasız olan bir adam bir halıya 850 pound asla veremez. 1999 UK verilerine göre asgari ücret 1100 pound iken adam parasızsa öyle bir rakamı hiç veremez. Eğer parasızsa ve o halının motifine bir anlam yüklüyorsa, Queen Gambit'teki gibi hayal dünyasında onu takar. Zen meditasyonunda sürekli olarak ona takıntılı olur. En azından parasızlık ve işsizlik motivasyonunu buna benzer bir açıyla vermesini beklerim. Kızın halıyla hiç kurduğu bağlantıyı ilk başta hiç görmüyoruz. Adam kendince halıyı beğeniyor ve tek başına iken satın alıyor. Beğenmesi turist olarak doğal çünkü satıcı ki,şi halıyı över, bu halıyı dokuyan kör oldu der ne yani... İngiltere'de onun geleceği yok mantığı: Şöyle bir durum var, İngiltere'nin bulanık, sürekli kapalı havasından dolayı insanların bunalıma sürüklenmeleri psikolojik olarak doğru. Filmde baba karakteri "Orada hiç güneş yok," dediğinde bunu anlatmış olabilir. Ama gene anlatmış olabilir diyoruz çünkü buna bağlayacak başka hiçbir şey yok elimizde. 850 poundu halıya gömmüş adamın hiç parasal bir sıkıntısı olabileceğini düşünemiyorum, kusura bakmayın. Ne kadar bağlantı kurarsa kursun, ne ederse etsin. Senelerce param olmadığı için 1000 tlik bas gitarımı, babam duymasın diye amfiye bağlamadan çalarak, kulak geliştiren bir insan olarak söylüyorum (sesini duyarsa dövüyordu); insan acısını imkanları dahilinde yaşar. Adamın ve kızın anlamsız depresyonu: Neden depresyonda olduklarını cidden anlamıyoruz, herkes farklı bir şey söylüyor. Çünkü film bir şeyler atıyor ortaya ama tamamlanan bir unsur yok. Eşinden ayrılması mı? Değil, iki dost gibi telefonu kapatıyorlar ve buna binaen bir açıklama yapıyor. İnandırıcı değildir belki vs. ama bunu pekiştirmek için hiçbir sahne görmüyoruz; böyle havada kalıyor, filmin tamamı gibi. İki, parasızllık mı? Değil, 850 pound halıya verme olayını açıkladık ve yoksulsan yurtdışında uzun uzun tatil yapmak her yiğidin harcı değil. Üç, adam varoluşsal sancılar mı çekiyor? Hayır, gene tam olarak değil. Kendisini zen budizminde ararken çok tatsız bir havada ama dans ederken tamamen kendisi olduğunu ifade ediyor. Dört, adamın çocukluk travmaları mı? Adamın kendi çocukluğunu anlattığı sahneden yola çıkarsak evet deriz ama bu cidden tüm film için yeterli mi? Beş, erken yaşta çocuk sahibi olması mı? Olabilir ama 5 senedir tatile çıkıyorlar, bilardo oynamayı öğretmiş, beraber içki içiyorlar. Evet aralarında arada kopukluk oluyor ki en yakın arkadaşlar arasında bile olur, gayet iyi yahu. Benim babam beni vatan haini yapıyordu en son, ak partiye oy vermedim diye. Sizin birinci dünya dertlerinizi sikeyim... Altı, kızın anlamsız depresyonu neden? Babasıyla ortalama bile olsa bir illişkisi var. Babası intihara meyilli ama ne oldu bilmiyoruz hiç. Kız geçmişteki kasetlere neden bakma gereği duyuyor? Kız arkadaşım lohusa/annelik depresyonu olabilir diyor çünkü bebek ağlama sesinin başka türlü hiçbir faydası yok filme. Sen geçmiş iletişimden gelen dertler diyorsun, ben anlam veremiyorum, yorumlar ayrı konuşuyor. Ya bu film inanılmaz zeki herkese ayrı düşündürüyor ya da hiç birşey anlatmayıp kendi kafamızdakilerle tamamlamaya çalışıyoruz ki bence kesinlikle öyle. Gelelim rüya sahnesine: Zihnin oyununu kopuk kopuk açılmalarla vermişsin güzel. Ara ara gelip bizi bir boğan sahneler oluyor, filmin dramasını yükseltiyor güzel. Ama filmin motivasyon eksikliği burada da var. Sonunda adamla kızın birlikte sarılması ve kızın onu itmesi sahnesini çok farklı yorumlar var. Ben adamın o sahne ile depresyondan kızı sayesinde kurtuluşunu görüyorum. Orada dans eden kişi onun kötü benliği. Ama bir yandan adam, ondan bir önceki sahnede dans etmeyi sevdiğini kendisi seviyor ve mutlu görünüyordu. Burada çatışma var. Gene zen dünyasındaki halleri ise çok depresif. Fakat kızın bakış açısında dans dünyasıda da depresif. O rüya öyle ve kız onun dans halini depresif görüyor dersek eğer, babasının içki içmesini, kendinden geçecek derece de eğlenmesini, gecenin bir vakti uyuya kalmasını anlayışla karşılamaz. Hele ki 11 yaşındaki bir kız için tüm gece kapıda kalma halini çok sakin ve olgun karşıladı. Babası cidden özür dilemeye çalışırken bile o altttan aldı. Bunların hiçbiri babasıyla olan rüyasındaki kavga halini anlatamıyor. Gelelim filmlerin müziklerine: Film 1990'ların sonunda geçiyor ama Gamsız Hayat 2002 çıkışlı. Dönemin parçası değil ama filme uysun diye zorla oturtulmuş. Kızın partide bilardo oynadığı ve eğlendiği sahnede nedense çok gergin müzikler var ama adamın resmen intihar ettiği sahnede bir halt yok. Bana çok anlamsız gelen bir müzik örgüsü var çünkü motivasyonları hiç alamadık. Sonuç olarak, ortaya çok fazla motivasyon sayılabilecek iddialar atılmış ama hiç biri tamamlanmamış durumda. Bu nedenle herkes farklı bir senaryo çizip kendi kişisel filmini oluştuyor. Bu filmi izleyen ve beğenip ağır anlam arayan insanlar, siz güzel insanlarsınız, filmin her yerinde eksik olan her şeyi güzelce tamamlayıp filmi anlayabildiniz. Ama ben filmi değerlendirmek istiyorum, kendi anladığımla geldığım yeri değil ki. Film eksik. Adam eğer deniz sahnesinde intihar etseydi film çok güzel tamamlanırdı. Çünkü diyelim ki kendince anı kalmasını istediği için son parasıyla halıyı aldı, notu bıraktı. İintihar etmediği için bu da havada kalıyor. Belki de intihar etmedi, başka ülkeye taşındı ve iletişimleri azaldı. Film bu yönüyle oldukça cesaretsiz. Çok daha etkileyici olabilirdi... Ayakta alkışlanabilirdi... Kilişe olurdu ama olsun... Bu haliyle herkes başka bir film izlemiş oldu. İzleyici Bandersnatch gibi filmi yönlendiriyor sanki, kalitesiz. Avrupalı dertlerinizi sikeyim. İşbu gereği bu yorum iki kişi tarafından yazılmış olması nedeniyle uzundur.

Beni tanımasan diyeceğim ki videoyu izlememişsin:) Ama evet, izlememişsin ya da dikkat etmeyip kafandaki önyargılara odaklanmışsın. Zaten film bu kadar uzun ve boşuna yazdığın önyargılardan kurtulup odaklanmanı istiyor ama sen zaten baştan reddetmişsin bunu, yapacak bir şey yok:) Avrupalı dediğin dertler de tüm dünyanın hele de Türkiye'nin büyük sorunu.

[@ferhatbostan3246]

@ Önyargı? Ön yargı ile yaklaşsaydık bu kadar detaylı bir yorum, filmi insanların bakış açısından dinlemek için başka kaynakları araştırma, seni dinleme vs yapmazdık. 49 dakikayı sonuna kadar dinledik ama tas kafa almıyor işte bir rizeli ve trabzonludan bu kadar oluyor ne edersin. Amacımız sana hakaret değil filmi hakkıyla eleştirmekti ama olsun. Türk olunca direkt ön yargımız var oluyor, başka birşey olamaz zaten. Saolun var olun.

[@ferhatbostan3246]

daha sakin kafayla okuduk da ... kız arkadaşım da ben de eleştirmeyi seven insanlarız. fazla gaza gelmişiz. gereksiz yere tatlı, akan, kendini izleten ama bize birbirimizi gaza getirdiğimiz için fikrini geçiremeyen bir filmi çok fazla eleştirmişiz. yaptık bir hata, özür dileriz :(

[@ktc5151]

​@@ferhatbostan3246kardeşim ailenden birini kaybetmemişsin doğru anlıyorsam, umarım yaşamazsın

[@Tarnished23]

Herkes mi 6 yaşında babasını kaybetmiş kız çocuğu gibi abartır bu filmi. Paul mescal midir nedir görmekten bıktık herifi.