Рет қаралды 33,848
Otuz yıldan fazla, yetmişli yılların sonundan bu yana, Gabar Dağı'nda, Kandil Dağı'nda ya da Güneydoğu'nun herhangi bir yerinde... "Savaş psikolojisi" ile geçirilen bir buçuk senede kurşunlar onları sıyırıp geçti ama kişiliklerinde derin izler bıraktı... Oysa biz hep onların 'kahramanlık' hikayelerini dinledik, anlattık.
Güneydoğu'da on yıllardır süren savaşın sadece askerlerin değil, ailelerin ve tüm toplumun üzerinde kalıcı psikolojik sorunlar yarattığını farkına varamadık. Gazete manşetlerinde gördüğümüz, inciten, sarsan ve derinden yaralayan cinnet vakalarında, aile katliamlarında ya da bazen nedensiz bir öfke patlamasında bu 'kahramanlık' hikayelerinin de payı olduğunu tahmin edemedik.
Ben bu ülkenin bir çocuğu olarak, göremediğimiz ama içinde yaşadığımız toplumsal "savaşı", yani madalyonun öteki yüzünü anlamayı çok istedim. Çünkü Osman'ın, Abdullah'ın ya da Yusuf'un hikayesi aslında Türkiye'nin hikayesiydi, 30 yıldan geriye kalandı.
'Barut Kokusu' savaşı halen "zihinlerinde" yaşayanların, yani bizim gerçek öykümüzdür.
Yapımcı-Yönetmen: Melek Demir