Batı Afrika'da Benin Togo ve Gana'da gerçeğin peşinde Yitik Zamanlar dizi belgeseli 1.Bölüm KÖLELİK.

  Рет қаралды 14,768

Köksal Şahin

3 жыл бұрын

2020 yılı ocak ayında Batı Afrika ülkeleri Benin Togo ve Gana’da Dünya Değişmeden ekibi ile birlikte yapmış olduğumuz gezi de elde ettiğim görüntülerden oluşan bir gezi belgesel çalışması sunuyorum.
Gezi belgesel çalışmamızın bu ilk bölümünün teması kölelik.
Önce kölelikten kaçan 30.000 insanın nehrin üzerinde kurduğu yaşamı ziyaret edecek, ardından insanların dönüşü olmayan yol diye tanımladıkları, Ouidah limanındaki anma törenlerini ziyaret edeceğiz.
Antik çağlardan günümüze kadar sınıflı toplumların oluşumundan beri kölelik çeşitli biçimleri ile sürekli var. Sınıfsız ve sınırsız bir dünya yaratılana dek te var olmaya devam edecek. Özünde ucuz ya da bedava işgücü anlamı taşıyan kölelik, kah savaş ganimeti, kah fethedilen yörenin insanlarının köleleştirilmesi olarak ama her daim vardı. Günümüzde de devam ediyor. Biçimsel değişiklikler içinse birkaç tane eşik yaşandı.
1) Roma imparatorluğunun çöküşü ile birlikte toprağa bağı kölelik ortaya çıktı,
2) İstanbulun fethi ile doğu-batı geçiş yollarının Osmanlının kontrolüne geçmesi.
3) İpek yolunu kaybeden avrupalıların yeni güzergahlar aramaya başlamaları.
4) Ve tabi köleliğin yasal olarak yasaklanması.
Afrika da ise batılılardan önce Araplar yüzyıllardır insanları köle ticaretinde kullanıyorlardı. Avrupalıar, Amerika kıtasının keşfi ile yeterince dayanıklı olmayan kızılderililere alternatif olarak Afrikaya yöneldiler. Portekiz, Hollanda, Danimarka, İngiltere, Fransa ve İspanya manşeyli köle ticareti yapan “Tumberio” yani “ölü taşıyıcıları” ismini taktıkları gemilerle ile milyonlarca insanı götürdüler. Kimi kaynaklara göre 12.500.000, kimi kaynaklara göre ise 20.000.000 dan fazla insan zincirlere vurularak, gemilere bindirilmeden önce karnı doyurulup aç susuz istif edilerek yolculuk yaparak götürüldüler. Ticareti yapan şirket, kendi damgasını insanların vücuduna dağlıyor, zincirlerle birbirlerine bağlayarak ve kilometrelerce aç susuz dönüşü olmayan yola gitmek üzere yürütülüyorlardı. Gemilere bindirilen insanlar çırılçıplak soyuluyor ve günde bir öğün somunla yolculuk yapılıyordu. 300 yıllık yolculuk boyunca en az 5 milyon insan, gemilere yürünen uzun yollarda ve gemilerde hayatını kaybetti.
Afrikalı siyahların köle olarak Amerika ve Avrupa’ya götürülüşü, bugünkü Avrupa ve ABD nin dünya üzerinde kurduğu hükümdarlığın temellerini attığı bir kirli ticaret üçgeninin parçası idi. Kumaş, silah ve metal eşya taşıyan Avrupa gemileri Afrika’ya gidiyor, bu ürünler köleler karşılığında satılıyor ya da takas ediliyordu. Afrika’nın batı kıyılarından toplanan köleler, Karayipler ve Amerika’ya getirilip şeker, pirinç, pamuk ve tütün tarlalarında çalıştırılıyordu. Yetiştirilen bu hammaddelerin Avrupa’ya gemilerle gönderilmesi, bu kirli ticaret üçgenini tamamlarken Avrupa ve Amerika zenginleşiyor, Afrikalı sihaylar insan yerine dahi konulmuyor, sadece bir maliyet unsuru sayılıyordu. Kar hırsı öyle noktalara gelmişti ki köle sihayların doğan çocukları büyüme maliyetlerinden dolayı doğar doğmaz öldürülüyordu. Çünkü Afrika dan hazır büyümüşlerini getirmek daha ucuza maloluyordu. Amerika’nın ve Avrupa’nın bugün dünyanın süper gücü olmasının altında 300 yıl boyunca köle olarak çalıştırılan bu milyonlarca insan var. Yine bugün ulaşılan batı medeniyeti de bu milyonların kanı ve emeği üzerine kuruldu. Afrika ve benin e bıraktığı miras ise burada köleliğin devamı oldu. Afrika da bugün 5-14 yaş aralığındaki çocuklar şeker kamışı ve kakao tarlalarının sahiplerine satılarak köle olarak çalıştırılmaya devam etmektedirler. Bu konuda sicili en kötü Afrika ülkesi olan Beninli onbinlerce çocuk köle olarak Kamerun, Gabon, Nijerya ve Fildişi Sahilleri gibi ülkelerde çalıştırılmaya devam ediliyor.
Kölelik, nasıl Afrikalıların gemilerle toplu halde Amerika’ya götürüldüğü dönemden önce varsa, sonrasında da devam etti. Afrika da ve burjuva demokrasisinin gelişmediği az gelişmiş ülkelerde doğrudan insanları satın alıp çalıştırırken, gelişmiş ülkelerde de başka biçimlerde devam ediyor.
Önceliği kar olan sınıflı toplumlar, yani kapitalizm varlığını sürdürdüğü sürece de hem sömürü, hem de buna bağlı doğa talanı devam edecek!
Batı Afrika’yı görmemi sağlayan, rotayı belirleyip rehberlik eden başta Tulga Ozan olmak üzere Dünya Değişmeden ekibine teşekkürlerimle.
Ayrıca bu yolculukta birlikte olduğumuz yol arkadaşlarım Güzin Yalın, Tuygan Yalın, Nurgül Gülek, Simen Gökçepınar, Vamık Kural, Clodia Kural, Sema Öğünlü ve Çİğdem Akgül'ü de saygı ile selamlıyorum.
Gezi belgesel çalışmamızın ilk bölümünü umarım beğenmişsinizdir.
2. Bölümde görüşmek üzere,
Hoşçakalın.
Köksal ŞAHİN

Пікірлер: 5
@selmakartaca3761
@selmakartaca3761 3 жыл бұрын
Emeğinize sağlık,çok eğitici bir belgesel olmuş.
3 жыл бұрын
Çok teşekkür ederim.
3 жыл бұрын
1000 abone hayırlı olsun 10000 lere doğru...
@aysegunaltay256
@aysegunaltay256 3 жыл бұрын
2. bolum ne zaman yayinlanicak acaba? Togo yu bekliyorum.
3 жыл бұрын
2. Bölümün kurgusu devam ediyor. yakın zamanda yayınlanacak. Bölüm teması Vodoo olacak ve Togo görüntüleri ağırlıklı olacak
Children deceived dad #comedy
00:19
yuzvikii_family
Рет қаралды 8 МЛН
Always be more smart #shorts
00:32
Jin and Hattie
Рет қаралды 45 МЛН
Wait for the last one! 👀
00:28
Josh Horton
Рет қаралды 136 МЛН
THEY made a RAINBOW M&M 🤩😳 LeoNata family #shorts
00:49
LeoNata Family
Рет қаралды 23 МЛН
Children deceived dad #comedy
00:19
yuzvikii_family
Рет қаралды 8 МЛН