Рет қаралды 876
Tarihi milattan önce 90’lı yıllara dayanan Divriği’ne ilk yerleşenlerin Hititliler olduğu bilinmektedir. Bizans dönemindeki adı Teprice veya Tefrike’dir. Konumundan dolayı Sasani istilasına ve Arap ordularının saldırısına uğramıştır. Malazgirt zaferinden sonra Türklerin eline geçmiştir. Doğu Anadolu Türk emirlerin arasında paylaştırıldığında Türk Emir Mengücek’e verilmiş olan Divriği 13.yüzyılda Selçukluların eline geçmiştir.
sivas divriği tanıtım
Yavuz Sultan Selim han tarafından gerçekleştirilen Mercidabık Zaferi neticesinde 1516 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun topraklarına katılmıştır. İlçede Osmanlı döneminden kalma çok sayıda han, kümbet, kale, camii, köprü vardır. İlçe topraklarında yaşamış diğer medeniyetlerin izleri olsa da en baskın olan Osmanlı olmuştur. Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası ilçenin en önemli turistik noktalarındandır. Kenti ve eserleri görmek için yıl içerisinde çok sayıda yerli ve yabacı turist Divriği’ye gelmektedir.Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası, Sivas'ın Divriği ilçesindeki tarihi cami ve hastane. Cami 1228-29 yıllarında Mengücekli beyi Ahmed Şah tarafından; Dârüşşifa ise aynı tarihte, Ahmed Şah'ın eşi ve Erzincan beyi Fahreddin Behramşah’ın kızı olan Turan Melek tarafından Ahlatlı Muğis oğlu Hürrem Şah adlı bir mimara yaptırılmıştır.[1] Darüşşifa caminin güney duvarına dayanmıştır. Orta bölümü bir ışıklık kubbesi ile örtülmüştür, giriş ile birlikte dört eyvandan oluşur. Darüşşifanın kuzeydoğu köşesinde türbe yer alır. Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası 1985 yılında Dünya Mirası listesine alınarak Türkiye'den listeye giren ilk mimari yapı olmuştur.[1][Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası, Sivas'ın Divriği ilçesindeki tarihi cami ve hastane. Cami 1228-29 yıllarında Mengücekli beyi Ahmed Şah tarafından; Dârüşşifa ise aynı tarihte, Ahmed Şah'ın eşi ve Erzincan beyi Fahreddin Behramşah’ın kızı olan Turan Melek tarafından Ahlatlı Muğis oğlu Hürrem Şah adlı bir mimara yaptırılmıştır.[1] Darüşşifa caminin güney duvarına dayanmıştır. Orta bölümü bir ışıklık kubbesi ile örtülmüştür, giriş ile birlikte dört eyvandan oluşur. Darüşşifanın kuzeydoğu köşesinde türbe yer alır. Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası 1985 yılında Dünya Mirası listesine alınarak Türkiye'den listeye giren ilk mimari yapı olmuştur.Yaklaşık 400 adet konağı içerisinde bulunduran ilçe, turizm alanında hedeflenen başarıya ulaşıyor. Seferlere başlayan Turistik Doğu Ekspresi ile birlikte daha çok turiste ev sahipliği yapan ilçe, yazın olduğu gibi kış turizminde de önemli bir yere sahip olmak istiyor.
Ermeni, Rum ve Türk mimarisinin özelliklerini taşıyan tarihi konaklar ile ilgili açıklama yapan Songül Kirazlı Üstün, “Divriği, sadece Sivas’ın değil Türkiye’nin tarihi geçmişi açısından en önemli ilçelerinden birisi. Ulu Camii, konakları ve kalesiyle eşsiz bir tarih cenneti diyebiliriz. UNESCO’nun çok fazla üzerinde durduğu bir ilçe. 400’e yakın kona var. Bunların 116 tanesi UNESCO tarafından tescilli, böyle konakları olan bir ilçe. Divriği evleri 17. Yüzyılın sonlarına kadar hımış tekniği kullanılarak yapılan tek katlı evlerden oluşmaktaymış. Sonrasında bu yapılar 18. Yüzyıl sonrası daha görkemli konaklar yapılmaya başlanmış. Bu konakların neredeyse hepsinde evlerde, konaklarda, köylerdeki yapılar da ardıç ağaçları ve ermeni usta işçiliği, tavanlar, ahşap oymacılığı örnekleriyle donatılmış eşsiz konaklar yapılmış.