Рет қаралды 10,283
Mustafakemalpaşa Bursa
Güvem Köyü
Güvem Mahallesi
Çerkez Düğünü
Geçen Soğucak Köyüne bir kardeşimin düğününe uğramıştım. İkindi vakti dönüşte Güvem köyünde köy meydanına yakın bir evin önünde bir kalabalık ve ilerde giden düğün kafilesini farkettim. İlk uğradığım ev kız eviymiş. Kız evinden birine fotoğraf için izin istedim. Rıza gösterdiler. Kafileye yetiştim. Daha önce tanıştığım Güvem köyünün muhtarı da ordaydı. Onu da haberdar ederek orada neden bulunduğumu söyledim. Çok memnun oldu ve esas düğünün akşama, onlara yakın bir mesire alanı olan Akpınar'da olacağını ve muhteşem görseller çıkacağını belirtince kalmaya karar verdim. Oğlan evinin önüne gidene kadar çok renkli ve güzel gösteriler vardı.
Her şey geleneklere göre yapılıyordu. Dualarla, salavatlarla, tekbirlerle gelin oğlan evine uğurlandıktan sonra köy meydanında bir yerde davetliler yemeğe çağrıldı. Ben davetli olmadığımdan, oradan hemen Akpınar Mesire yerine doğru yola çıktım. Yaklaşık 3-4 kilometrelik orman içi, güzel bir yoldu.
Mesire yerine ulaştığımda hazırlıklar yapılıyordu. Orada bulunanlara da geliş amacımı bildirdim. Alanı gezdim. çok güzel bir yerdi. Orada çıkan bir kaynak suyu maşallah mevkiye hayat veriyordu. Kır düğünü ve şenlikler için bundan daha güzel bir yer olamazdı.
Orada köyden görevli olanlar sağolsunlar, aç olup olmadığımı, düğün yemeğinden yiyip yemediğimi sordular. Yemediğimi ama aç olmadığımı söylememe rağmen, düğünün uzun süreceğini, acıkacağımı belirterek köye giden birine yiyecek getirmesini söylediler. Çok geçmeden yiyecek geldi. Beni davet ettiler. Ve bu yiyeceğin isminin "Haluj" olduğunu belirttiler. Çok nefisti. Allah hayırlarını kabul etsin, "haluj"la karnımızı da doyurduk.
Hava ve ortam nefisti. Bulutlar akşam üzeri resm-i geçit yaparken biraz time lapse yapıp vakit doldurdum.
Havanın kararmasıyla şenlik ateşleri yakıldı, havai fişekler atıldı. Davetliller akın akın geliyordu. Uzaklardan yakınlardan çok kalabalık bir davetli topluluğu vardı.
Düğün başladı. Ben ise Çerkez düğününün, kostümlerinin ve oyunlarının yer aldığı bölümü bekledim. Bekledim, bekledim... Yaklaşık 3 saat bekledim. Saat 23:00 gibi ordan ayrıldım. 24:00 gibi kasabaya dönmüş oldum.
Sonradan öğrendim ki, gösteriler gece saat 24:00'ten sonra başlamış...
Keşke böyle bir Çerkez düğününde baştan sona her şey geleneklere göre olsaydı. Hayalimde o atlara binmiş Kafkas yiğitleri, o şahin kahramanlar, bir kafile halinde alana giriyorlar ve bütün ihtişamıyla erkekler çevikliklerini, hızlarını ve maharetlerini, kızlar ise asaletlerini, zarifliklerini sergiliyorlar... Belki ben gittikten sonra böyle oldu ama ben göremedim. İnşallah bir gün nasip olur.
Düğün sahiplerine mutluluklar dilerim.
Ahmet Yordam