Dünyayı Dolandıranlar Vol.1

Tarihin en büyük dolandırıcıları ile ilgili belgesel hazırlayayım dedim, sayıları o kadar fazla çıktı ki, seri yapmak zorunda kaldım:)
ABONE OL: goo.gl/dJbNJu
En güzel müzikler Epidemic Sound'da: goo.gl/YRWypg
Böyle bir konuşma hayal edin.
Merhaba bayım. Bu güzel köprüyü satın almak ister miydiniz?
Satılık olduğundan emin misiniz?
Satılık olmasa neden üzerinde satılık yazılsın?
Doğru
Hayal ettiğiniz bu diyalog New York’un sembollerinden olan Brooklyn köprüsü civarında gerçekten yaşandı. Hem de haftada 2 kez. Hem de 30 yıl boyunca. ABD tarihinin en ünlü dolandırıcılarından biri olan George Parker 1900’lerde sık sık Brooklyn köprüsünü satardı. Köprünün girişine satılık tabelası asan George gözüne kestirdiği zenginlere köprüyü 10 bin dolardan başlayan fiyatlarla sunardı. Köprüyü ne yapacağım diye soran müşterilere “istersen gişe yap, arabalardan geçiş ücreti al, istersen yık, sen bilirsin, karar senin”. Olaya dönelim, tarihte taksitle satışı ilk keşfeden de George olsa gerek. Parası olmayan insanlara taksit bile yapıyordu George. Bir keresinde 50 bin dolara bile satabilmişti köprüyü. Tabi 50 dolara sattığı müşterisi bile vardı. İşin en trajikomik tarafı şu. Brooklyn polisi haftada 2 kez köprünün ortasında gişe yapmaya kalkışan ve arabalardan para almaya çalışan mağdurları tutuklamak zorunda kalıyordu. Polis her seferinde mağdurlara şunu anlatmaya çalışıyordu: halkın parasıyla yapılmış bir şeyi kimse satamaz, kimse de alamaz. Halkın parasıyla yaptırılan köprüden geçmek için halktan para alınmaz! Sonunda George yakalandı ve müebbet hapis cezası aldı.