Рет қаралды 30,817
Fethullah Gülen'in ölümünden sonra "karizmatik liderliğin sıradanlaşması" (Die Veralltäglichung des Charisma) evresine geçen Cemaat yönetimi, ister istemez şimdilik para ve istihbarat akışını kontrol eden dar çerçeveli bir politbüro yönetiminin elinde. Politbüro doğal olarak "kol kırılır yen içinde kalır" ilkesiyle hareket ediyor ve cemaat içi tartışmaların kamuya açık olarak yapılmasından rahatsızlık duyuyorlar ve ellerinde olan maddi-manevi tüm baskı ve tehdit aparatlarını kullanmaktan da çekinmiyorlar. (En ilginci, Hz. Peygamber'in ölümünden sonra bazı Arap kabilelerinin zekat vermemeleri üzerine kendilerine savaş açılması örneğinin dillendirilerek "irtidad-mürted" söylemine gönderide bulunulması. Hiç kuşkusuz bu tutum, bir tür aba altından sopa göstermekle eşdeğer.)
Görebildiğim kadarıyla geçmişte mahrem imamların inisiyatif kullanmalarıyla en yukarıdan en aşağıya doğru bir sıradüzeni içinde gerçekleştiği anlaşılan soru çalma olayları üzerinden son aylarda "Cemaat" içinde çok ciddi bir hesaplaşma/yüzleşme süreci yaşanıyor. Bir bakıma "cemaat içinde cemaat" gerçeğiyle yüzyüze gelen tabandaki birçok samimi takipçi açısından bu durum da ister istemez büyük bir açmaza dönüşüyor.
Bu söyleşide, aile, örgüt, cemaat, devlet vb. yapılarda hukuk dışına çıkılması, suç işlenilmesi halinde "yüzleşme" düzeneğinin nasıl çalıştığı ve genellikle ne şekilde sonuçlandığı üzerinde durulacaktır.
Not: Söyleşileri sürdürebilmek için desteklerinizi bekliyoruz, lütfen kanalımıza "abone" ve "üye" olmayı unutmayınız!
Katıl butonu için:
/ @ducanecundiogluresmik...
Düzenli dersler için:
felsefedersler...