FAQih - İman, İlim ve Amel İlişkisi Nasıl Olmalıdır (Prof. Dr. Soner Duman)

Prof. Dr. Soner Duman iman, ilim ve amel ilişkisinin nasıl olması gerektiğini ele alıyor.

[@serhatatmaca7016]

اِنَّ الَّذٖينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَاَقَامُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتَوُا الزَّكٰوةَ لَهُمْ اَجْرُهُمْ عِنْدَ رَبِّهِمْۚ وَلَا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلَا هُمْ يَحْزَنُونَ "Onlar ki iman ettiler VE ameli Salih işlediler namazlarını dosdoğru kıldılar zekatlarını (hakkıyla) verdiler , işte onların mükafatları rablerinin katındadır.Onlara korku yoktur ve onlar mahzunda olmayacaklardır".(Bakara suresi 277.ayet) يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا كُتِبَ عَلَيْكُمُ الصِّيَامُ (EY İMAN EDENLER oruç sizin üzerinize yazıldı(farz kılındı).-Bakara suresi 183 Allahu teala bu ayetlerde ve daha bir çok ayette ahkamı farz kılmadan evvel kullarına iman edenler diye hitap etmiştir , iman edenler demiştir . Eğer ameller imandan olsaydı , onlara ameller bulunmadan evvel asla mü'min olarak hitap etmezdi. Bir hadisi şerifte EFENDİMİZ Hz Muhammed Mustafa (s.a.v) buyurmuşturki ;(Allah'tan başka ilah olmadığına Allah'ın bir ve ortağı olmadığına ve Muhammed'in Onun kulu ve Resulü olduğuna, keza Cennet ve Cehennemin hak olduğuna şehadet ederse, Allahü teâlâ onu Cennetine koyar.) [Buhari, Müslim, Tirmizi] Yine Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurdu ;"Her kim La ilahe illallah derse Cennet ´e girecektir." (Müslim, Kitabü'l- iman, 53) Bir başka hadisi şerifte EFENDİMİZ buyurmuştur ki (s.a.v) ; (İhlâs ile Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Resulühü diyen Cennete girer.) [Taberani, Deylemi] İşte bu ayeti kerimelerden ve hadis-i şeriflerden de açığa çıkmıştır ki, şüphesiz iman amel olmasa bile dil ile ikrarla beraber kalp ile tasdik , inanmak ve samimiyettir . Zira amel imana dahil olmuş olsa idi Allahu teala sadece iman edenler der , salih amel işleyenler namazını kılanlar zekatını (hakkıyla) verenler diye ayırmazdı.Şüphesiz Allah'ın kitabı hatasızdır. اِنَّ اللّٰهَ لَا يَغْفِرُ اَنْ يُشْرَكَ بِهٖ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذٰلِكَ لِمَنْ يَشَٓاءُۚ وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللّٰهِ فَقَدِ افْتَرٰٓى اِثْماً عَظٖيماً Allah kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını dilediği kimse hakkında bağışlar. Allah’a ortak koşan kimse büyük bir günah işleyerek iftira etmiş olur.(Nisa suresi 48. ayet) İşte Allahu teala bu ayeti kerimede de şirkten başka günahları affedeceğini buyuruyor . Eğer amel imandan bir cüz olsa idi Allahu teala ayeti kerimede şirkten başkasını dilediği kimse için affedeceğini buyurmazdı. Resulullah (sav) dedi ki: "Üç şey vardır ki imanın aslındandır: 1. Lailahe illallah diyene saldırmamak: İşlediği herhangi bir günahı sebebiyle bu kimseyi tekfir etme, herhangi bir ameli sebebiyle de İslam'dan dışarı atma. 2. Cihad, bu Allah'ın beni peygamber olarak gönderdiği günden, bu ümmetin Deccal'e karşı savaşacak en son ferdine kadar cereyan edecektir, onu, ne imamın zalim olması, ne de adil olması ortadan kaldıramayacaktır. 3. "Kadere iman". Ebu Davud, Cihad 35, (2532)