Göllü Bağa Selam - 1 - Esat Kabaklı

Göllü bağa kara haber ulaştı
duyanların dimağları dolaştı
ömrübillah vatan için çalıştı
şeyhül muharririn hakk’a yürüdü
ağlamaktan kirpiklerim çürüdü
biz giderik kabaklı’nın dalından
hakk’ı seven ayrılmasın yolundan
arıya da faydası yok balından
millet için hep çalıştı didindi
ben diyem ki cennettedir o şimdi
serin eser kırk kuyunun yelleri
tevrüzü gül yedi veren gülleri
çağaların şirin datlı dilleri
selam söyle harput’taki geline
çok özgedim hasret kaldım diline
it yokuşundan çıkan yorulur
yorulan da dar kapıda durulur
‘fehmi çavuş harput senden sorulur
iki çay ver kabaklı’nın sıtkı’ya
rahmet olsun kabaklı’nın hakkı’ya’
hamit dayım mezire’den gelen de
harmanda sohbet var çay demlenen de
kirve memi demlikler deviren de
ne güzeldi geceleri göllü bağ
emmim derdi ‘göllü değil güllü bağ’
göllü bağ’a yol yaptılar dağlardan
aşırdılar bahçalardan bağlardan
giden getti, bize kalan sağlardan
ömer emmim senin ömrün var olsun
var oldukça hızır sana yar olsun
emmim oğlu servet bize gelirdi
dilinde şiirler dize gelirdi
sazımda türküler söze gelirdi
biz sölerdük sarı kaya dinlerdi
eğlenceler sabaha dek sürerdi
yassı okunurdu sarı hatunda
gönüller bir idi Allah katında
yuhumuz gelip de damda yatanda
gece gocikleri durmaz öterdi
gam gasavet keder hepsi biterdi
ay dolanır gelir gayet yüceden
yükler denk edilir yarı geceden
dedem sordu: ‘cemile nerde seccadem?’
anam dedi ‘oğul serdim odaya,
söyle namazını kılsın dedeye’
dağlarda kevenin hesabı olmaz
bağlarda gezenin esbabı* olmaz
hacısız harput’un kasabı olmaz
derman olur dabakhana sıtmaya
‘kız biz gidiyük, haber verin fatma’ya’
fevzi baba kürdî tutar inceden
zülfi kardaş ses getirir yüceden
doyum olmaz bu efsunlu geceden
gümüşlü gırnatan şimdi kim çaldı
karabiber halil yetim kaldı
dömbekçi selo’dur köyleri sayan
aklını yitirür bet sesin duyan
o da hoş adamdı allah’a ayan
velhasılı, hepsi garip gittiler
belki o tarafta rahat ettiler.