Рет қаралды 39,594
HAY | الحي
Sözlükte “yaşamak, diri ve canlı olmak” anlamına gelen hayât (hayevân) kökünden sıfat olup “diri olan, yaşayan” demektir. Râgıb el-İsfahânî, Kur’ân-ı Kerîm’de yer alan hayat kavramını altı grup içinde mütalaa etmekte, bunların beşinin hakikat veya mecaz mânalarıyla bitkiler, hayvanlar ve insanlar yani fâniler için kullanıldığını söylemekte, Allah’a mahsus olan hayatın ise “ölümsüzlük” (bekā) anlamına geldiğini belirtmektedir. Buna göre hay, “hakkında ölüm geçerli olmayan varlık” demektir. Ebü’l-Bekā el-Kefevî de Allah’a izâfe edilen hayat kavramına mecazi mâna vermenin gerekliliğini vurgular ve bunun ölümsüzlükten ibaret olduğunu söyler.
Allah’ın isimlerine mistik yaklaşımlar yapabilen Kuşeyrî gibi gönül adamları, O’nun hay oluşundan dünyayı ve ölümü küçümseme sonucunu çıkarmışlar ve bu duygular içinde Allah’a kavuşma özlemi hissetmişlerdir.
Hay Allah’ın zâtî isimleri ve sübûtî sıfatları içinde yer alır ve tenzîhî sıfatlar gibi zât-ı ilâhiyyenin dışında hiçbir şeye taalluk etmez. Hay ismiyle “varlığının başlangıcı olmayan” mânasındaki evvel, “varlığının sonu olmayan” mânasındaki âhir, bâkī ve vâris, “fiilen var olan, mevcudiyeti ve ulûhiyyeti gerçek olan” mânasındaki hak isimleri arasında anlam yakınlığı vardır.
İlahi: Mualla Gavsi Subhani
Zikir: Muzaffer Ozak
Kasideyi okuyan: İstanbul Mevlidhanlarından Karamürselli Hafız İsmail Aydın
I recommend listening with headphones for the best quality.