Рет қаралды 688,871
Janti, Türk Dil Kurumu'na (TDK) göre zarif, kibar demek. Kelime kökeni Fransızca'dan gelen janti, hem estetik hem de tavır belirliyor.
İsmail Gül İstanbul'un kalburüstü mahallelerinden Nişantaşı'nın en renkli simalarından biri. Semtin en "janti" abilerinden olan İsmail, giyimi ve tarzı ile dikkat çekiyor. Kendisi elit bir atmosfer bırakmanın yolunun takım elbise ve ince şeylerden geçtiğini belirtiyor. İsmail, takım elbiselerini İstanbul Aksaray'daki bir mağazadan satın alıyor.
Modacılar "post modern" dönemde modayı artık sıradan insanların bireysel tercihlerinin yönlendirdiğini iddia ediyor. Çok yüksek fiyatlara satılan günlük kıyafetler etiketine bakmadıkça, hangi marka olduğunu bilmedikçe kalitesini algılayamadığımız bir tarz üzerinden zengini, fakiri, gece dışarı çıkanla yolda yürüyeni birleştiriyor.
Başka bir iddiaya göreyse modanın demokratikleşmesi bir yandan da daha rahat olduğu için insanlara "kendi seçtikleri" topluluklarda görünmez olabilecekleri bir kaçış alanı sağlıyor ve otomatik olarak toplumsal tek tipleşmeye neden oluyor. Bu da günümüzde "hiçbir sistemin" istemediği bir başkaldırı ve çeşitlilik ihtimalini görüntü ve kültür olarak ortadan kaldırıyor.
Moda artık kişiselleşti ve sınıfsal olmaktan çıktı iddiası, İsmail gibi hayalleri olan bir gencin ancak takım elbiseyle kendini ayırabildiği bir özgünlük alanı hâline geliyor. Özgünlüğü tanımlayan birey olsa da bunu tanımlarken acaba özgür mü?
+90 olarak tasarımcılar ve akademisyenlerle İstanbul, Nişantaşı'nın en "janti" abisi İsmail Gül'ün "görünür olma" hikayesi üzerinden modanın demokratikleşmesi ve bu alanda toplumun tek tipleşmesini konuştuk.
#Janti #JantiOlmak #JantiOlmakNedir