Jungkook İle Hayal Et "Baban Para Karşılığında Ortaklık Yaptığı Adamın Oğluna Seni Verir" - Oneshot

🎞️"Baban Para Karşılığında Ortaklık Yaptığı Adamın Oğluna Seni Verir"
🖋️Fairy°Tale Bangtan
🤎Milena
Jungkook🤎
🎶Billie Eilish Ft. Khalid / Lovely - Slowed
🦋Tek Bölümlük
🧸Hikâye
B - "Zırlamayı kes! Git bavulunu hazırla!"
Milena - "Bu kadar mı değersizim baba!? Sırf para için kendi öz kızını satıyorsun resmen!"
B - "Bana bak Milena! Senin dilin çok uzadı! Hemen git bavulunu topla ve aşağıya gel dedim sana!"
Milena - "Ya istemiyorum! Anlamıyor-"
Babası'nın tokadıydı sözlerini yarıda kesen. Oysa ki sadece anlayış göstermesini bekliyordu. İstemediği bir şey için zorlanmak, hayatta en nefret ettiği şeylerden biriydi. Sahi, kim kabul ederdi ki para karşılığın da "Satılmayı"? En çok koyan, kendi öz babası'nın bunu yapıyor olmasıydı. Canını yaktığı yetmiyormuş gibi, bir de cehenneme gönderiyordu sanki.
Milena - "S-senden nefret e-ediyorum"
Hızla adımlarını odasına yönlendirdi. Önce oturdu yere, akıttı gözyaşlarını. Canı çıkana kadar bağırdı. Daha sonra kalktı, dolabına yöneldi. "İstenmediğim şu baba evinde, ölürüm de kalmam artık." ağzından bu cümlelerin çıkma sebebi olan babası geldi gözleri önüne. Ne çok seviyordu babasını. Ama onun sevgisi parayı görene kadarmış..
Dolabın'dan çıkardığı bütün kıyafetlerini bavula koydu önce. Odasına göz gezdirdiğin de, anıları geldi aklına.. Çöpünü bile bırakmak istemiyordu. Fakat alamazdı. Bütün çocukluğu bu evin, bu odasın da geçmişti. Şimdi zorla bırakıp gitmek, bir hançer gibi delip geçiyordu kalbini.
Aşağı'dan gelen seslere kulak verdiğin de, geldikleri anlaması uzun sürmemişti. İçi doluyordu. Ağlamamak için kendini sıkıyordu. Gideceği adamı biliyordu ama hiç görüşmemişlerdi. Ne olacağını, neler yaşayacağını bilmiyordu. Bilmek de istemiyordu.
A - "Milena! Hazır mısın?"
Annesi'nin odaya girmesi ile, kaşlarını çatmıştı.
Milena - "Korkun'dan tek kelime bile edemedin! Böyle mi seviyordun sen kızını? Bir mal gibi, para karşılığı beni veriyorsunuz! Yazık sizin anneliğinize babalığınıza!"
A - "Milena..."
Milena - "Sus!!"
İlk kez annesine bağırmıştı... İster miydi böyle olsun? Ama onlar istemişti.
Milena - "Gidiyorum işte. Rahatlayın! Ben yokken daha mutlu olursunuz PARANIZLA!"
Son kelimeyi bastırarak söylemiş, bavulunu da alarak terk etmişti odayı. Aşağı da bekleyenler, onu görünce gülümsemişti.
Ortak - "Oo Milena kızımız da geldi sonunda."
B - "Ne çok istiyor bi bilseniz."
Nefret dolu bakışlarını babasına çevirmişti. Bu evde daha fazla solumak istemiyordu. Hemen cevap bile verme'den dışarı çıkmıştı. Bunu gören jungkook da soluğu Milena'nın yanında almıştı.
Jungkook - "İyi misin?"
Milena - "Soruyor musun gerçekten?"
Jungkook - "Seni öyle görünce.."
Milena - "Hadi içeridekiler kabul etti diyelim. Sen nasıl kabul ettin? Mal almıyorsun biliyorsun değil mi?!"
Jungkook - "Milena ben.."
Seviyordu karşısında ki kızı. Hemde ilk gördüğü andan beri. Nasıl hayır diyebilirdi ki? Belki duygularını anlatması gerekiyordu ama zamansız yakalanmıştı. Ona hak veriyordu. Bu kadar sinirli olması, neler olacağını bilmemesi olanakları yüksek tutuyordu.
Jungkook - "Tamam şu an sinirlisin. Önce bi sakinleş, öfken yatışsın konuşuruz. Ama lütfen beni dinleme'den yargılama. Belki hak verirsin. Son karar yine senin."
Milena jungkook'un bu naifliği karşısın da susmuştu. Dudaklarını birbirine bastırıp, bavuluyla arabaya binmişti. Şimdi onu ne bekliyordu?
(...)
Dün gece yaşanılanlar'dan sonra, zar zor uykuya dalabilmişti Milena. Uyandığın da, gözleri'nin acıdığını fark etmişti. Çok ağlamıştı.
"Tanrım, gitmek istiyorum. Terk etmek istiyorum bu şehiri. Nolur yardım et, kurtar beni."
Aşk yaşamak, evlenmek istemiyordu Milena. Dans etmek istiyor, sesi üzerine ilerlemek istiyordu.. Hayalleri bu yöndeyken, nasıl kabul ederdi bu lanet olası evliliği? Babası almıştı parasını. Artık ona karışamazdı. Resmen bir çıkmazın içerisinde hissediyordu kendini.
Az sonra çalan kapıya "Gel" komutunu vermişti.
Jungkook - "Müsait misin?"
Milena - "Evet."
Jungkook - "Kahvaltı edelim sonra da konuşuruz."
Milena - "Tamam."
Aşk istememesi'nin bir nedeni de, geçmişte yaşadıklarıydı. Kalbini kapatmasa da, kimseyi oraya sokamazdı. Kariyer kadını olmak istiyordu. Evlenip çocuk bakmak değil. Kendine parasını yemek istiyor, kendi ayakları üzerin de durmak istiyordu. Bunlar ona mutluluk veriyordu.
Üzerini değiştirdikten sonra aşağıya inmişti. Güzel bir kahvaltı masası onu bekliyordu.
Jungkook - "Günaydın Milena."
Milena - "Günaydın."
-
Jungkook - "Artık konuşma zamanı."
Milena - "Evet, önce başlamanı istiyorum."
Jungkook - "Peki. Duy o zaman Milena. Ben seni ilk gördüğüm günden beri seviyorum. Sana açılmayı düşünürken, bir anda böyle olaylar gelişti. Biliyorum bu durum hiç doğru değil. Seni memnun edecek şekilde olma-"
Melina - "Olmamalıydı."
Hâlâ soğukkanlılığını koruyordu. Bunun nedeni, en ufak bir şey söyleyip onu umutlandıracak olmasıydı. Eğer sert mizacını korursa, bu sevgi'den vazgeçerdi belki..
Devamı Sabitte 🧸🦋