Рет қаралды 344
Her yol bir izdir arkamda
Bu göklerin yağmuru değilim maalesef
Tanınmaz yüzler köşe başlarını tutar
Bir akşam üstü koşuşturmasında kursağımda kalmış kelimeler
Zihnim unutup gitmiş, silik
Kargaşa hakim şehirde
Belki biraz koyu gri rengim
Oysa hala palyaço sergisi yüzüm
Yine de bu göklerin yağmuru değilmişim diye
Bir mahşer günü rastlaşmışız gibi borçluyum sevdana karşı
Sanrılar yaşatıyor karşımda dağlar
Gökyüzüne bakıyorum yolumu bulabilmek için
Orada her şey herkese benziyor biraz
Herkesin her şeye benzetildiği kadar
Kaybolmuş sancılarım,
Günahlar asmışlar boynuma
Gülmeyi unutmuşlar biraz
Sanki hiç seni görmemişler gibi
Tanınmış bir aşk hikayesi yazacak kadar güçlü değil kalemim
Oysa peri masalları yaşatacak inancımı tozlu raflardan çıkardım
Yine de hayata karşı restleşmek içinse tüm bu serzenişlerim
Anlam katamadıklarının anlamsızlığı içerindeyse anlaşılamadıklarım
Her şey tek bir an içinmişse
Denk gelişlerimiz derim ben buna
Ay dünya ve güneşin yolculukları buna gebe
Sanki ne bilecekler sevmenin fukaraları
Gözüne mil çektirenler hangi tarlalarda kaç tomurcuk umut olur nereden görecek
Direnemeyişimiz en büyük esaretken
Suskunluğun ihtişamsız krallığı mı bize hükmedecek?
Çok geceler görmedik mi senle ben
Üzerimize çok zaman yağmadı mı
Hangi karanlık sabahımıza engeldi
Buğulu yaşamların ayıplamaları arasında Yorgun olsa da gözlerim
Gözyaşlarıma karışan bir serinlik gelirdi
Çeşmeden akan suları kana kana içtiğimde
Annemin göğsünde taşıdığı bir ölüm,
Yasını tutardı her gece
Gelgelelim mevsimler geçti kuvvetim yerinde yine de