Рет қаралды 2,152
Türkiye’de akademi içinde ve dışında yapılan toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmalarının kırk yıllık bir geçmişi var. Bir disiplin olarak bu çalışmalar, bilginin doğasını değiştirebilecek bir sorgulamayı başlattı ve bunu kadınların farklı düşünce, deneyim, gereksinim ve ilgilerinin olduğunu gösterip, odağı erkek merkezcilikten kaydırarak yaptı. Bu disiplinin gelişimini, yapılan özgün araştırmalara ve üniversitelerde sunulan eğitim programlarına odaklanarak yapacağımız bir değerlendirme, kazanımlarımız kadar eksikliklerimizi de içermeli ve disiplinin geleceğine yönelik ipuçları vermeli.
Bugünden vurgulanabilecek bir nokta ise, toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmaları alanında dikkatli, uyanık ve eleştirel olunması gereken bir dönemden geçtiğimizdir. Muhafazakâr politikalar, kadınları iktidardan uzaklaştırıyor, kaynaklara erişimlerini engelliyor ve ekonomiye/üretime katılımlarını desteklemezken ev kadınlığı/annelik rollerini güçlendiriyor; üstelik bunları 'kadın dostu olma' adına yapıyor. Bu politika ve uygulamaların toplumsal cinsiyet ayrımcılık ve eşitsizliklerini artırıcı etkilerinin, feminist eleştirel çalışmalar ile ortaya çıkartılması, Türkiye’de toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmaları yapanlara düşen önemli bir sorumluluktur.
Bu sorumluluğun bilincinde olanların neler yaptıklarına ve daha neler yapılabileceğine odaklanan bir değerlendirme için Gülşah Şenkol'un moderatörlüğünde Yıldız Ecevit'e kulak verdiğimiz bu programın kaydı 21 Haziran 2021'de yapıldı.
Yıldız Ecevit: İngiltere’de Kent Üniversitesi’nde Sosyoloji ve Sosyal Antropoloji dalında doktora eğitimi gördü. Kadın konulu ilk çalışması, bu üniversitede, Türkiye’de ücretli kadın emeği üzerine hazırladığı doktora tezidir. 1980 tarihinden itibaren feminist kuram ve metodoloji, kadın emeği, kadın yoksulluğu, kadın girişimciliği, kadın örgütlenmesi, sivil toplum ve sosyal politika konularında dersler verdi, bilimsel araştırmalar yürüttü, ulusal ve uluslararası yayınlar yaptı. Türkiye’deki üniversitelerde kurulan kadın araştırma merkezlerinin danışma kurullarında ve toplumsal cinsiyet ve kadın konulu akademik dergilerin yayın kurullarında yer alıyor. Kamu ve özel sektör kurumlarına, sivil toplum kuruluşlarına, yerel yönetimlere toplumsal cinsiyet eşitliği için farkındalık eğitimleri veriyor. Ulusal ve uluslararası kuruluşlarda toplumsal cinsiyet konulu projelere danışmanlık yapıyor. Akademik çalışmaları yanında Türkiye’deki feminist hareket içinde başlangıcından itibaren aktif rol oynadı ve bir kadın hakları savunucusu olarak kadın örgütlenmesine katkıda bulundu. KA-DER’in kurucularından. Kadın Emeği ve İstihdamı Girişimi (KEİG) Platformu’nda Kadın Emeği Çalışan Feminist Akademisyenler (KEFA) grubu üyesi. Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Derneği (TOCİKAD) kurucu başkanı. 1988-2017 yılları arasında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalıştı; 1996’dan 2017 yılına dek Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Yüksek Lisans Programı’nın başkanlığını yaptı. Halen aynı üniversitede kısmî zamanlı öğretim üyesi olarak dersler veriyor.
Gülşah Şenol: Doktorasını 2019 yılında Ohio State Üniversitesi Tarih Bölümü’nden Ortadoğu'da karşılaştırmalı feminizm üzerine aldı. Sırasıyla Wisconsin-Madison Üniversitesi, Kahire Amerikan Üniversitesi (AUC) ve Princeton Üniversitesi’nde misafir araştırmacı olarak bulundu. Şu anda Orient-Institut Istanbul’da (OII) doktora sonrası bursiyeri olarak tezinin kitap olarak basılması hazırlıklarını sürdürüyor. Orient Institut’taki pozisyonu öncesinde Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi (ANAMED) ve İsveç Araştırmaları Enstitüsü’nde (SRII) doktora sonrası bursiyeri olarak çalışmalarını sürdürdü. Koç Üniversitesi ve Ohio State Üniversiteleri’nde Edebiyatta Kadın ve Cinsiyet, Modern Cinsellik Tarihi, Modern Ortadoğu Tarihi, Tarihte İslam, Politika ve Toplum dahil birçok lisans dersi verdi. Akademik olarak yürüttüğü çalışmaların daha toplumsal boyutta yansımaları üzerine K24'te yazılar yazıyor.
#İstanbulEdebiyatEvi #İlkbahar2021Sezonu #KadınKonuşmaları