Güzel sunum ve değerli bilgiler.. Teşekkür..🇹🇷🇹🇷🇹🇷🙏
@Han_Alparslan3 сағат бұрын
Karıncanın kıymetine kurban olurum.. Kötü yoktur yanlış vardır. Hepiniz benden üstünsünüz.. Ben en aşağıda.. Zaten bunu da isterdim..
@bekirozturk71402 сағат бұрын
Çok güzel çok iyi hazırlanmış mükemmel bir sunum dede yüreğine aklına sağlık Gerçekten akademik aydınlatıcı ve öğretici olmuş harikasin
@ZumrutMunufe7 сағат бұрын
Emeğinize sağlık, teşekkür ederiz
@mutluhancukur8 сағат бұрын
Esenlikler dilerim herkese, çok güzel sunum olmuş Bülent abi emeğine sağlık, çok teşekkür ederim.
@Fzayca10714 сағат бұрын
Bu güzel sunum için teşekkürler Bülent kardeşim. Ocağımızın bilgi şöleni devam ediyor. Emeklerinize sağlık. Necro istila ve Oker serisi özellikle frekans yamyamları konusu bu minvalde irdelenebilir. Başta Kağanımız olmak üzere tüm haziruna selamlar sevgier❤
@Han_Alparslan3 сағат бұрын
Varlık düşüncemiz ruhumuza künce yanıyorsa dilimiz yapay değildir. Hakiki dil budur. Varlık söyleyemediklerimizi alemimize söyletir. Söylenemeyenler içinde söylenenler aslında bazen daha fazladır. Fark ,görünmediği durumlardır. Ama söylerse var olmamızın amacının esasında başka ruh mazhar.. Marifet bunu görebilmek değil midir ? Tek sese olan hürmet onu görmezden gelmemek , görebilmek ve marifeti.. Görmesine güvenen sever ve sevdiğini yanına çeker.. Göremeyen şanına dağlar çeker.. Kendi dağın içinden çıkan dağı görmez.. Biz dağımızın özgür kölesiyiz. Başta OKyay kağanım olmak üzere herkesin ellerinden öpüyorum..
@Atiusak_HD4 сағат бұрын
🇹🇷🇹🇷🇹🇷
@bekirozturk714014 сағат бұрын
Teşekkürler dede
@Turhan_355815 сағат бұрын
❤❤❤🇹🇷🇹🇷yine çok güzel bilgiler.ince detaylar.künnn devam ediyor ,her an ölüp diriliyoruz.sohbet güzel .ortam güzel selamlar Turhan baygül .🇹🇷🇹🇷🇹🇷
@aysenozhan94104 сағат бұрын
İşte tamda sizi ve Onaltıyıldız’ı bulduğum an; doğanın notası la demiştiniz. Ama sadece bu cümle ve kimdiniz isminizi bilmiyordum. Hikaye uzun sonuç güzel bir gün orda olmak dileği ile…. Nasip….
@Han_Alparslan5 сағат бұрын
Özellikle bir saat beşinci dakika civarını tebrik ederim.. Benim içine rahatlıkla dokunabileceğim konular. Ama ocağımızda olan kişilere ağır geliyor olabilir. Gönlünüz var olsun tüm çalışmayı tebrik ederim.. Önemli olan öğrenci olabilmek bu konularda.. Şimdi bu duyu eşikleri gelişirse ilk alemin sesini daha iyi duyarız ama duyma eşiği başka eğilimlerle özle , arkaik dönemle desteklenmeli.. Çok doğru tesbit.. Maddi alem manevi alemle at başı çözülmeli bence.. Ama bazı şeyler hızlı da yavaşta olmalı.. Yani biz hızlıyı yavaş alıgılasak ya da başka yönelimlere bir adım daha atarak ilerlesek.. Yavaş algılmanın yöntemleriyle ilerlesek sorun olmaz bence.. Herşeyin bir yöntemi vardır. Tıpta çareler acı vermiyorsa bitmez... Ama hız arttıkça yönlenmesi bir nebzede olsun kontrolü zorlaşabilme ihtimali vardır. Ben şöyle diyorum bu olaylarda çok hızın tehlikesi şu.. An çok hızlı akıyor. Akan an hızlı çalışmayı eğer şartlar müsait değilse yüksek maceraları çok arttırır. Çünkü boyutlar akış çok artıyor. Bu zamana göre çok yoğun bilgelik serüven bombardımanı ama zamana göre de akışı kontrol zorlaması çok artabilir. Bu aslında o devir geçtiği kanısında olduğum için zor olmayabilir. İşlerin anın akışı bazı anları kontrol için temel kuvve toplar iken bazı anlar birinde fazla kayıyor , hissediliyor , yaşanıyor , değerlendirme sahası gittikçe genişliyor. Kendine göre analiz kapasitesi artsa da uyaran artıyor ve hatalara düşebiliyorsun. Frekans yorumlama algı hatası.. Aslında bu hata doğrular içinde hatalar , başka birikimler içinde hata gözükenlerdir. Aslında yaratılan veya olanın hatası millet bunu hatalı görüyor. Ancak hata kısmı hiçlik içinde eridiği için ne sen varsın ne ben varsın içinde yansıyan kuvvetlerin , frekansların içinde değerlendirilmeli , çarpışma olarak. Yani frekans alemi ötesinde frekansların senin sahibinin olduğu yokluk aleminde.. burası senin hatalarının sende yazılmadığı alem. Tabi derin konu kötülük yapmaktan bahsetmiyoruz. Kötülük gözükenden bahsediyorum.. Ama bu her ana indirgenemez yaradan frekans gözlüğüne bir ayarlama yapar tüm bu akış kendi akışın içinde kendinde ki ayarlamada rahatlayan genişlik olarak kendinde toplanır. İşte hız iyi ama 100 ile giden araba 125'e bir anda çıksa makul olabilir duruma göre , rahat olur. Ama Bir anda 180e çıksa hata olur. Kişiye göre değişir yani. 1000 ile giden uçakta 1250 yapsa direk mesela yol şartlarını da göz önüne alarak sıkıntı olmayabilir. Hatta şarta göre 1400 yapsın.. Ama diyoruz bazı materyaller göz önünden kaçacağı için görme ile işitme madde ile mana beraber yürümeli. Ama şunu çalışmamızı dilerim hep beraber. Öğretmenimiz düşünüyordur bence.. Beraber ve hızlı ilerlemenin gönül huzuruyla nasıl sağlanacağı konusunu diyorum Duyular refleksiv karakterlidir aynı zamanda reflekse maddeye eklemeyen hata yapması , ortamın diline uyması daha zor olabilir şartlarda bir anlamda.. Ama Şu yapılabilir. Madde'yi duyuya paralel kılacak zayıf yönetilen derin madde sağlanabilir mi desek bu da insan varlığına göre derin başka boş zaman şartlarını kötü şartlarda biraz daha zorlaştırabilir. Ama boşuluk algınısnı madde duyu paralelinde yönlendirmeyi kolay yapabilecek bir alışma şartı bozulması imkansız bir hayat tarzında elde edilebilirse bu duyuları hızlı geliştirmeye elverişlidir. Ancak bunun bozulabilme anları olabilir mi düşünmek gerekli.. Ama şu ayrı konu Dudu'nun dedikleri beni bir anda kendi ruhaniyetimden olan başka derinlik , his , bilgelik zevklerine iletti. Zaten öncesinde içimde bildiğimi ve yaşadığımı farkettiğim bir bilgelikten bir hayal havuzu his havuzunda kendi cevabımın bu konuda çok olduğunu çok zevk alarak gördüm. Dudu da benim için öğretmendi. Onun aslında bilmediğinden değil akıştan bazı zorluklara ve bazı açıklanmasının daha sonra olması gereken konuları anlattığını da görüyorum. Yani hızı bombardımanını çok tebrik ediyorum kutsal bir şey ama onu akış göstermiyor bazen. Kam babamızı iyi algılıyorum neden o konuda değerlendirmediğini.. Dudu'nun da ellerinden öperim.. Burada anlattığım temel konular bile değil.. Ancak ben derinlere bunları göz önüne alarak girilmesi gerektiğini gerekirse girilmemesini düşünüyorum. En derin alem duyularla başlar..
@BestamiTurna13 сағат бұрын
Selamlar, Adguk kitabı sesle alakalı gerekli bilgiyi öz olarak veriyor. bazen duymak da yeterli olmaz çünkü sesi duymakla mevzu bitmiyor öz ses olabilmek lazım. Gürültü kirliliğine karşıyız saygılar videoyu izlemeye başlayalım. Şimdi den emeği geçen herkese teşekkürler.
@Turhan_355815 сағат бұрын
Dede ,güzel bilgiler verdi teşekkürler .Turhan baygül❤
@Han_Alparslan3 сағат бұрын
H.z Ali bana bir harf öğretenin bin yıl kölesi olurum. Bir insan kambaba olmayabilir. Ama üzerinde en çok emeği olan en büyük öğretmendir ve ne saygıyla elinden öpülmesine layık üstün şahsiyettir. Bu kişinin benim için hataları da bir anlam ifade etmez. Emek en üstündür benim için.. İnsanlar karşısında ki kişilerin emek vermesine fırsat vermez ise kendilerini kaçırırlar. Çünkü bazı emekler onlara adanmış kişilerdendir yine.. Özde emek ta öte alemlerde yaradılmıştır. Okyay olarak Alpertunga olarak başka oğlu Alparslan olarak aynı öğreti soyu olarak dile gelmiştir. Bu soylar hepsi insanın kendi öğreti soyudur. Emek sadece öğretmek değil ondan öğrenen herkes öğrencisi ve öğretene emek veren kişidir. İşte bu yüzden öğrencinin de eli öpülür yeri gelir öğretmeninde.. Ancak bu başka anlaşılır ise öpülmez.. Ortamın şanı bu ruhu bozuyorsa el öpülmez. Saygısızlık varsa öpülmez. Yerindelik yoksa öpülmez.. Gelecek emeği tepenler kendi ruhlarından bir parçayı başka aleme gömmüşlerdir adeta..Bende öğrencimden öğrendiğim için bende öğrenci konumundayım. Öğretirken öğreniyorum.. Tabi usta da bir çırakta sözünde yeri gelir hepinizin elini öperim.. Ama değer verilemeyen ortamda öpülen eller saygısızlık ve algılanmama duygusunu , değer düşürme duygusunu bir kat daha arttıracaktır.. Yakın ruhların emekleri ortaya çıkmazsa olmayabilir demek ama yakın kırılmalar buradan gerçekleşebileceğinin düşüncesindeyim. İkizlik yakınlık bir mana ruhunun parçalarını toplamaktır. bütünleşmektir. İşte bir öğremen bunu yapabilİR. Ama dengeler bazen hitap seviyesine , durumuna , şartına , yakınlığına göre gerçekleşiyor. Bir de farklı bağlar donanımlar bir kişi her şeyi bilince bir anda gerçekleşseydi olmazdı. İşte oysa farklı bağlar donanımlar diğer bilinçlerin ve o bağı katacak bilincin yayma hızınıda arttırır. Mesela en temel öğretmenin okutup yayma hızını arttırır. Aslında hız hız değil sadece.. Yavaş hızlar başka dengeye kavuşur mesela.. Bu bağlar ortamı genişletir güce güç katan beraberlik renk düzen gücüdür adeta.. Beraber olamayan yakın özler hedefte ki sistemde ki iki taraf içinde kilitlenmelerdir adeta.. İki tarafta yavaşlar.. Yavaşlamasın o ayrı.. Ancak Bir ekolojide en büyük balık bir küçük balığı yiyemezse eksik mineralli kalır. Ona uygun en büyük balığı yani.. Gelişmesi eksik ve değişik kalır. Bu o kişiden daha çok bilmesi konusu değil. bu konu umurumda değil.. Yani subutay olmadan cebgizhan cengizhan olurdu ama şanı subutayın olduğu gibi geniş olur muydu ?
@ikk1613 сағат бұрын
Sağlıklı-hasta insanın frekansı denince aklıma ahmet taşağıl'ın bir anısı geldi: 2 arkadaşıyla kam'a gider kam arkadaşlarının enerjisini ölçer. biri 5 bin diğeri 7 bindir.birkaç yıl sonra ölürler.Ahmet taşağılın enerjisi ise 70 bin'dir. Ölüden çıkan frekans vücundaki bakterilerin/virüslerin olabilir.
@zaferyavuz556 сағат бұрын
Emeğinize sağlık sesleriniz kalpoder ile bize de ulaştı var olunuz... Tenisçi Sharapova nın raket ile topa vurduğunda çıkardığı ses rakibini rahatsız ettiği için yasaklanması da ses ne denli önemli olduğunu bize gösteriyor... Bir de Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu stadı nın ses mühendisleri tarafından inşa edilmesi de enteresan. Yabancı futbolcuların fenerbahçe stadındaki tezahüratlar ın kendilerini çok etkilediğini kurku hissettiklerini açıklamışlardı... O stad bizi çok etkiliyor demişlerdi... Mehteran da öyle sanırım... Kolektif etkilemek için frekans kullanılıyor olabilir mi? Teşekkür ederiz... Tengri biz menen...❤❤❤
@Han_Alparslan3 сағат бұрын
Ama subutay olmasa hiyerarşide sakatlıklar olurdu. Bu da subutay olmasa yönelimlerin eksik olacağını anlatır.. Eksik olmayan da görünmeyen de eksiktir...