Tam da dün izlemiştim Pele belgeselini. Benim de dikkatimi çeken iki şey oldu.İlki bir sporun ve sporcunun bir ülkenin kaderini nasıl değiştirdiği. Brezilya o dönemde içe kapalı bir ülke iken dünya kupası kazanılması ve pele gibi bir figürün ortaya çıkması ile ekonomik olarak dışa açılıyor ve bütün dünya tarafından tanınmaya başlanıyor. Diğeri ise 1958-1970 arasında brezilya milli takımı fırtınalar estirirken 1966'da gruptan dahi çıkamaması. 1964 yılındaki askeri darbe ile ülkede oluşan korku iklimi ve kaotik ortam takıma da yansıyor ve başarısızlığa neden oluyor. Bu da bir ülkedeki belirsizliğin yıllara yayılması ile beraber insanların nasıl olumsuz etkilendiğini gösteriyor.
@metintekeli82012 жыл бұрын
66'da Pele sakat sakat oynadı ve takım yaşlıydı...Avrupalılarda iyice güçlüydü o turnuvada...birini geçse diğerine takılırdı...
@alioncucetinbas67312 жыл бұрын
İlhan Özgen gibi futbol hakkında bu kadar birikimli birinin Türkçe işler yapıyor olması büyük şansımız. Dünyada bile muadili azdır böyle bir futbol birikiminin. Saygılar sevgiler iyiki varsınız.
@ilkerkeskin592 жыл бұрын
Güzel program olmuş ağzınıza sağlık abiler. Pele'yi de uğurladık.
@Tamerisca2 жыл бұрын
Ne kadar çok Sinyor o kadar mutluluk
@abdullahgun2 жыл бұрын
aynen öyle
@metintekeli82012 жыл бұрын
17:30 o dönemlerin kaynaklarında başlıkta görmüştüm: Inter🇮🇹ve Juve🇮🇹 Pele🇧🇷 için 20 milyonu gözden çıkardı...
@ahmetmurateken9012 жыл бұрын
Bir futbolcuda en önemli şey stil, oyun görüşü ve anlık hareket üretebilme yetisidir.Pele'de bunlar eşsiz...Mahalle maçında attığı sanılan gollerin çoğu da Avrupa'nın en güçlü takımlarına atılan goller.Vücut koordinasyonu ve tekniği mükemmel olduğundan hemen hiçbir görüntüsünde ona omuz şarjı yapılabildiğini göremiyoruz.Çünkü sabun gibi sıyrılabiliyor.Bütün bunları sırf atletik özelliklere bağlamak cehalet olur.Bir futbolcuyu ancak zamanında seyredenler doğru değerlendirebilir.Çünkü futbol bir reflex ve reaksiyon sanatıdır.Reaksiyonun anlamını ancak anında seyir ile anlayabiliriz.Bir hareketi ya da golü banttan seyretmek bunu vermez.O yüzden belli yaşın üstündeki büyük oyuncuların (cruyff,beckenbauer,Menotti,Puşkaş ,Destefano,Rivelino vs...gibi) Pele hakkındaki yorumlarını önemsemek lazım.Bundan 30 yıl sonra da Messi ile ilgili yapılacak yorumlar sadece onun bant görüntülerine dayalı olacağından çok eksik olacak.
@mehmetseziyelken17842 жыл бұрын
Socratesin 1980lerde pele hakkındaki yorumu çok doğru:”O artık halkın değil, coca cola nın pelesi.”
@BolognaMia2 жыл бұрын
SocratesFC müdavimleri buradan lütfen, biz de Pele'yle olan anılarımızı paylaşalım. Ben de o inanılmaz 70 Dünya Kupası'nı yerinde izleyenlerdenim. Asıl o takımda şey vardır ... Alanzinho. Takımın asıl yıldızı oydu. Her şeyden önce çok iyi bir Brezilyalıdır. Bizde niye çıkmıyor böyle yetenekler anlamıyorum. Büyük ihtimalle Brezilya milli takımı hocasının kampta oyuncularına ketçabı yasaklamasından kaynaklanıyor. O zamanda oradaydım, kampta Pele ketçap sıkarken hocanın Pele'nin elinden ketçap şişesini aldığını gözlerimle gördüm. Gelmiyor artık böyle ketçaplar, her şeyin tadı çok bozuldu.
@tekiinbozkurt2 жыл бұрын
Ne çeşit bir angutsun, çözemedim.
@zelingko2 жыл бұрын
@@tekiinbozkurtSocrates FC dinleyicilerinin anlayacağı bir şaka yapmış İnan, Atahan, İlhan ve Buğra abilerin yaptığı goygoylardan. Onlar bile gülmüştür bu yoruma. Bu durumda sanırım angut o olmuyor.
@fatihdemir972 жыл бұрын
Video icin tesekkurler
@volkanagr2 жыл бұрын
28:38 Zagallo hem 58 hem de 62 dünya kupasını kazanan kadroda da vardır..
@huseyinaysu352 жыл бұрын
21:35 te adı geçen kufori? nasıl yazılıyor
@volkanagr2 жыл бұрын
Pele hakkında ilk olarak 1977de belgesel çekilmiştir. Soundtrack'indeki şarkıların sözünü bestesini Pele yazmıştır.. Sergio Mendes ise aranje etmiştir. İyi seyirler =) kzbin.info/www/bejne/b6Olq4WMZt6FmaM
@Mavcii2 жыл бұрын
Sizde bu isin kozmozusunuz. Tesekkurler.
@jesusdede64722 жыл бұрын
Pele bence futbolculuk anlamında Ronaldo ve Messi seviyesinde değil ama o dönemin gerçek efsanesiymiş.
@ahmetmurateken9012 жыл бұрын
Pele'de stil vardı.
@atakancelik882 жыл бұрын
Benim anlamadığım şey programın formatı oldu. Caner eler programda elinde kağıtlara soru soran pozisyonda olduğu halde neden daha uzun konuşuyor. Her sorusundan sonra sorunun devamında da uzun uzun birbirinden bağımsız konulara değiniyor ve soru ve yorum bir birine karıştıran sonra da sözü sana bırakayım diyerek neyi nerde bıraktığı belirsiz bir şekilde karanlığa atıyor. Mesela aydınlık an sorusunu sormaya başladığın ve üstüne uzun uzun yorum yaptıktan 3 dakika sonra ya biz bu aydınlık an sorusuna cevap verdik mi diye sormak ayrı bir tuhaf. Belli bir kitle oluşmuş ve ne yapsanız bu kitleye güzel geliyor. Evet bir çok konuda ilginiz bilginiz var bu aşikar. Socrates derginin ilk sayısından itibaren hepsini almış sıkı takip etmiş birisi olarak maalesef youtube kanalında yapılan programlarınızı izleyemiyorum. Çünkü konu başlığı var var da içerik o kadar cok dağınık ki. Bilgi eksikliği de değil bu. Yapılan formatın sorunu olabilir. Çok bildiğiniz konuyu öyle dağınık hallerde sunuyorsunuz ki. Bu sanki şu gibi biz ne kadar farklı konuları konuşuyoruz biliyoruz sunumu. Format belki de programın alışkanlığı için bu şekilde olmuş olabilir.sohbet ediyoruz tarzında olabilir fakat sorular kayboluyor sorulan sorulara cevap kaynıyor başka bir yere bağlanıyor. Sonuçta çok özgün bur içerik sunumu yok. Hikaye anlatimi ve yazılar görüntüler üstüne konuşmalar yorum da sınırlı. Hal böyle olunca programı izlerken keyif alamıyorum izlerken de güçlükle izliyorum kargaşadan dolayı. İyi yayınlar kolay gelsin
@yasinciplak2 жыл бұрын
Vay İlhan abim boşver Pele’yi daha eskileri var onun abim,1900lü yılların başından yok mu bir iki homosapien topçu onları öv abi pele güncel kalıyor. Alışkın değiliz bunlara