Pencgah ı Asl Makamı Analizi 004 Rast Kâr ı Nâtık Ahmed Avni Konuk

  Рет қаралды 88

Atalay Saraloğlu

Atalay Saraloğlu

Күн бұрын

#AHMETAVNİKONUK #Pencgah-ı Asl #MAKAM
Rast Kâr-ı Nâtık Ahmed Avni Konuk
fihristi makamat
Kavli de kaddi gibi rast olsa ger ol mehveşin
Makamı : Pencgah-ı Asl
Usul: Devr-i Revvan
Açıklama : Doç. Dr. Sühan İrden
Hazırlayan : Atalay Saraloğlu
saralogluatalay@gmail.com
Ahmet Avni Konuk
İstanbul’da dünyaya geldi. Doğumuyla ilgili kaynaklarda farklı tarihler (1285 [1868], 1287 [1870], 1288 [1871]) verilmektedir. Babası Mûsâ Kâzım Efendi, annesi Fatma Zehrâ Hanım’dır. Dokuz on yaşlarında iken birkaç ay arayla önce babasını, ardından annesini kaybetti. İbtidâî mektebini bitirdikten sonra Kur’ân-ı Kerîm’i ezberledi ve cami derslerine devam ederek Arapça öğrendi. Galata Rüşdiyesi’nde dördüncü sınıfta okurken üçüncü sınıfından başladığı Dârüşşafaka’dan 1890’da mezun oldu. Aynı yıl Galata İttihat Postahanesi’ne memur olarak tayin edildi. Memuriyeti sırasında başladığı Mekteb-i Hukūk-ı Şâhâne’yi 1898’de birincilikle bitirdi. 1909’da Posta Nezâreti’nde kalem müdürü, 1922’de posta genel müdür muavini, Eylül 1930’da genel müdürlük hukuk müşaviri oldu. Bu sırada 376 sayılı posta kanununu mûcip sebepler lâyihası ve nizamnâmesiyle birlikte hazırladı. 1933’te kendi isteğiyle emekliye ayrıldı. Bir süre Posta ve Telgraf Yüksek Mektebi ile Yüksek Mühendis Mektebi’nde (İstanbul Teknik Üniversitesi) ders verdi (Ergun, Türk Şairleri, II, 573). 6 Mart 1938’de İstanbul’da vefat etti ve Merkez Efendi Mezarlığı’na defnedildi. Konuk’un son zamanlarında Emine Hâdiye Hanım’la evlendiği, Eminönü Mal Müdürlüğü’nün 11 Mayıs 1938 tarihli yetim maaşını düzenleyen tezkeresinden anlaşılmaktadır (Eraydın, I, s. XVI).
Konuk, 1904’te Mesnevîhan Selânikli Mehmed Esad Dede’ye intisap ederek Mevleviyye tarikatına girdi. Mürşidinin Çayırlı Medrese’deki hücresinde verdiği derslere devam etti. Burada Tâhirülmevlevî ve Abdülhay (Öztoprak) efendilerle birlikte temayüz eden üç öğrenciden biri oldu. Mehmed Esad Dede’den Farsça öğrendi ve Mes̱nevî’yi okuyarak icâzet aldı. Bu yıllarda Fâtih türbedarı Ahmed Amiş Efendi’nin sohbetlerine de katıldı. Dârüşşafaka’da talebe iken okulun mûsiki muallimi Eyyûbî Zekâi Dede’den aldığı derslerle başladığı mûsiki çalışmalarını mezuniyetinden sonra da hocasıyla devam ettirdi. Hocasından meşkettiği dinî ve din dışı formdaki eserleri en küçük ayrıntısına kadar hâfızasında koruyarak bu eserlerin gelecek nesillere aktarılmasında sağlam bir köprü vazifesi gördü. Ayrıca Fındıkzâde Taşkasap’ta meşkhâne haline getirilmiş bir kahvehanede Hacı Kirâmi Efendi’den mûsiki meşkeden Konuk, gençlik yıllarında Zekâi Dede’nin talebelerinden M. Suphi Ezgi ve Rauf Yektâ Bey’le de beraber çalıştı.
Nota bilmeyen, ancak dilkeşîde ve bend-i hisar adlarında iki makam icat eden Konuk’un ilk bestesi, “Ey dilber-i şen sevdim seni ben” mısraıyla başlayan karcığar şarkısıdır (1888). Bûselik-aşiran, rûy-i ırak ve dilkeşîde makamlarındaki Mevlevî âyinleri dışında dinî eser bestelememiş; din dışı sahada bestelediği kâr, kâr-ı nâtık, beste, ağır ve yürük semâi ile şarkı formlarında hepsinin güftesi kendisine ait otuz sekiz adet eserinin listesini Yılmaz Öztuna neşretmiştir (bk. bibl.). Hiç bilmediği bir makamdan edvâr kitaplarındaki tarif üzerine derhal bir eser besteleyecek derecede mûsiki nazariyatına vâkıf olan Konuk’un 119 makamdan meydana gelen kâr-ı nâtıkı mevcut kâr-ı nâtıklar içerisinde en muhtevalı olanıdır. İstanbul Konservatuvarı neşriyatı arasında yayımlanan âyinlerden altı tanesinin güftesini nazmen Türkçe’ye çeviren Konuk, Türk mûsiki tarihinde Itrî ekolünün son temsilcileri arasında kabul edilir.
Tasavvuf başta olmak üzere mûsiki, felsefe, edebiyat, matematik alanlarında geniş bilgisi olan Konuk Fransızca’ya da hâkimdi. Şöhreti sevmeyen mütevazi bir kişiliğe sahip olduğu için Türkiye’de pek fazla bilinmediği halde dinî, içtimaî sahada ve mûsiki gibi alanlarda sorulan sorulara verdiği cevapların İstanbul Robert Koleji Bülteni’nde yayımlanmasının ardından bazı şarkiyatçılar tarafından tanınmıştır. Aynı zamanda şair olan Konuk telif, tercüme ve şerh türü eserlerinde yer alan Arapça ve Farsça beyitlerin, rubâilerin bir kısımını nazmen Türkçe’ye çevirmiştir. Fahreddîn-i Irâkī’nin Lemaʿât’ına yaptığı tercümenin sonunda “Ben” adlı bir manzumesi vardır (Konya Mevlânâ Müzesi Ktp., nr. 3852, s. 67). Ayrıca Tevfik Fikret’in Mehmed Âkif’e cevap olarak yazdığı “Târîh-i Kadîm Zeyli”ne manzum bir reddiyesi bulunmaktadır (İstanbul Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Osman Ergin, nr. 1158).
Türk Sanat Müziği,Makam, Nota, Solfej, Nazariyat,Usul,Aruz,Nota frekansları,frekans,Nim sofyan, Semai, Sofyan, Türk Aksağı, Yuruk Semai, Sengin Semai,Zafer, Devr-i Hindi, Devr-i Turan, Duyek, Musemmen, Aksak, Evfer, Raks, Aksak Semai, Ceng-i Harbi, Lenk Fahte, Frenkcin, İkiz Aksak, Nim Çenber, Bektasi Devr-i Revani, Evsat, Raksan, Berefsan, Fahte, Remel, Hafif, Sakil, Zencir, Havi, Darb-i Fetih, DevriKebir

Пікірлер: 2
@aysinucar7468
@aysinucar7468 2 жыл бұрын
Emeklerinize sağlık 🧿🎵🧿🎶👑🧿🎵🧿🐞💎
Don’t Choose The Wrong Box 😱
00:41
Topper Guild
Рет қаралды 62 МЛН
СИНИЙ ИНЕЙ УЖЕ ВЫШЕЛ!❄️
01:01
DO$HIK
Рет қаралды 3,3 МЛН
Is the Turkish Language Hard to Learn?
10:20
Olly Richards
Рет қаралды 1,1 МЛН
Seizure of Russian tankers / Strategic defeat
12:05
NEXTA Live
Рет қаралды 524 М.
Prof. Dr. Sinan CANAN-"İnsan Aslında Nedir?"
3:43:41
PED Ucretsiz Psikoterapi Egitimleri
Рет қаралды 332 М.
But what is a neural network? | Deep learning chapter 1
18:40
3Blue1Brown
Рет қаралды 18 МЛН
Выживший в Авиакатастрофе
19:24
Алиакбар Азербайджани
Рет қаралды 595 М.
Don’t Choose The Wrong Box 😱
00:41
Topper Guild
Рет қаралды 62 МЛН