Рет қаралды 392
İrem UZUNHASANOĞLU’nun son romanı Uzak Bir Masal Romanına, Edebiyata, Yaratıcı Yazarlık ve İnsan Psikolojisine Dair Yayınağacı’na Özel Geniş Bir Söyleşi Gerçekleştirdik!
Konuğumuz İrem Uzunhasanoğlu kimdir?
İrem Uzunhasanoğlu, 1983 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde Amerikan Filolojisi okudu, Cambridge Üniversitesi’nde Uluslararası Öğretmenlik Eğitimi aldı, New York Üniversitesi’nde Eğitim Yüksek Lisans’ını tamamladı. On sene boyunca Işık Lisesi ve Robert Kolej’de İngiliz Edebiyatı dersleri verdi.
İlk romanı Gitme, Gül Yanakların Solar’da (2015) Türkiye Yunanistan nüfus mübadelesini ve göçü anlattı. Yazı yazmak isteyenler için, yaratıcılığı ve eleştirel düşünceyi destekleyen 365, Her Güne Bir Yazı (2016) isimli bir kitap derledi. ikinci romanı Ufkun Öte Yanı 2018 senesinde yayımlandı. Spencer Holst, Neil Muhherjee, Virginia Woolf, F. Scott Fitgerald, George Orwell ve William Shakespeare’in eserlerini Türkçe’ye çevirdi. Çevirmenliğin yanı sıra çeşitli edebiyat dergileri ve gazetelerde yazılar kaleme almakta ve roman yazmaya devam etmektedir.
“Her şeyden önce uzak hatıralarım vardı benim, onu önce rüyalarımda yaşadım, sonra yıllar içinde sözcüklerimi buldum, gerçeğimi buldum, bulduğum anda tüm anılarım hikâyelere dönüşmeye başladı. Hangisi gerçek, hangisi hayal artık bilemiyordum. Kâh unuttum kâh hatırladım. Unutulmaya yüz tutan tüm hikâyelerimi derin sulara batırdım, göklere saldım, üzerine topraklar attım. Böylece kaybettiğimi sandım ya da kaybettiğimi umdum.
O gece kendi içime uzandım, orada uzun süre sere serpe yattım.
Ve nakış işlercesine kendimi yeniden yarattım. Kıymetli bir cevher çıkarırcasına, zahmetle, kanımla, canımla içimden çekip çıkardım. İşte anlatılmaya değer yegâne hikâyem de bu oldu.”
Neylan, narsist heykeltıraş Levent’in hünerli elleriyle acılı, eksik, hüzünlü, seven ama sevilmeyen, yaralı, kırgın bir tanrıça olarak şekillenirken, kendi hikâyesinin çok uzak topraklarda, nergis kokulu bir kasabada yazıldığını bilmiyordu. Bir gün annesinin verdiği bir haber, Levent’ten koşar adım uzaklaşan adımlarını o kasabaya çevirdi. Hayatla hikâyenin iç içe geçtiği bu büyülü topraklarda Neylan köklerini, kendisinden gizlenen gerçekleri bulacaktı. Her yeni yolun sonunda yeni bir insan, yeni bir hikâye vardı.