Tam bni anlatiyo gurbetteyim ve konyaliyim sagol kardesim Konya/eregli 👍🏻
@bingollu91594 жыл бұрын
Sağlık bakanı Fahrettin Koca'nın Kululu ve omeranlı olduğunu öğrenince yıllar önce dinlediğim bu şarkıyı hatırladım gelir gider dinlerim evde sürekli çalınır😅
@zelihaunal64825 жыл бұрын
Ez kuştım kecka konye rındıka anatolie çán sâle le avrupeme savo cavete 💫💫💫💕
@sabrsabr31085 жыл бұрын
Her biji ✌. Seni severek dinliyorum Servan Zana. Bu şarkıda çok güzel, yorumun sesin zaten inanılmaz. Yaniiii tadından yenmez 😘
@kurdokurdistan95067 жыл бұрын
Bijî Kurden anatoliya navin û hemi gelli KURD Û KURDİSTAN..
@nurullahomeroglu72818 жыл бұрын
çok güzel bir parça olmuş ağzına sağlık.Bu arada bizim mağazanın reklamıda olmuş ayrıca onun içinde teşekkür ederim.şarkının içinde geçiyor fistanı ömeroğlu kuludan aldım diyor.😏😀😀
@zeynelabidindegerci87596 жыл бұрын
Maşallah maşallah nazar değmez inşallah sesine. Her bur müziğini ayrı ayrı sevdim
@zeynepyamanyaman94256 жыл бұрын
Ellerinize sağlık muhteşem 👍👍👍👍👍👍🚹🚹🚹🚹🚹🚸🚸🚸🚸🚸🚸🚸
@sahincakmak2439 Жыл бұрын
çok güzel olmuş bende diyordum ALLAH benin de.bir konyalı sevdıgim olsun böyle onu anlatan bir şarkı olsun memlekti adı olsun DEDİM NASİP OLDU ALLAH SİZDEN RAZI OLSUN GÜZEL ŞARKILARIN DEWAMI BEKLİYORUZ İYİ GÜNLER ALLAH EMANET OLUNUN
@hamzatoraman1420 Жыл бұрын
Harikasın serwan abi
@necirvanadiyaman84774 жыл бұрын
Müthiş her zaman dinliyorum😄😄
@thees92436 жыл бұрын
Konya dan slm 🖐️
@allahbuyuk87156 жыл бұрын
Şahane bir ses dinlemeye doymadım
@helinee61345 жыл бұрын
Kurden anatolia navin ✌️
@hemobakur4 жыл бұрын
😎🎻
@canakkaya88708 жыл бұрын
çok güzel bir parça çok beğendim sesine sağlık
@cengizakti97968 жыл бұрын
samidayı çok güzel susan
@havvatekkurt8 жыл бұрын
kurden anotoliya navin her biji
@67bc89de2 жыл бұрын
👍✌️
@gorkigorki61637 жыл бұрын
her biji ✋✌
@eralpguven24357 жыл бұрын
her biji konya kulu kochisar haymana bala polatlı anatolia navin
@kurdexame81215 жыл бұрын
Eralp Guven Orta Anadolu'da da Kürtlerin yaşadığını duyardım da; onlarla ilk yakınlığım 1970'lerde Ankara'da Mülkiye öğrenciliği yıllarımda başladı diyebilirim. Emek mahallesindeki Diyarbakır yurdunun hemen yanı başındaki bir öğrenci evinde birkaç arkadaş birlikte kalıyorduk. Aynı zamanda yurdun bağlı olduğu Diyarbakır Deneği'nin de yöneticilerindendim. Her sabah Emek'ten Cebeci'ye okula gider gelirken; o hatta çalışan Ankara'nın ünlü 7-8 kişilik taksi dolmuşlarını tercih ederdik. İşte ilk kez o tarihlerden birinde (1974) Kırşehirli Kürt Mehmet'i tanımıştım. O gün Diyarbakırlı olduğumu öğrenince kendisinin de Kürt olduğunu söylemişti ve başlamıştık Kürtçe konuşmaya. Sonra dost olmuştuk. Daha sonraki karşılaşmalarımızda ise, her defasında zorla para vermek durumunda kalmış ve yol boyu Kürtçe-Türkçe sohbetlerimizi sürdürmüştük. Bugünlerde epeydir kitaplığımda durup durup bana bakan ve ne zaman okuma sıram gelecek diye bekleyen Rohat Alakom'un "Orta Anadolu Kürtleri" kitabı elimde. Rohat'ın kitabı daha önce İsveç Stockholm'de APEC** yayınevi tarafından basılmış. Türkiye'de de Evrensel Basım Yayım yeniden elden geçirilmiş ve genişletilmiş halini basmış. Kanımca, bu güzel kitabı okurla buluşturmakla iyi de etmiş yayınevi. Kürtler deyince bu ülkede hep coğrafi olarak Anadolu'nun Doğu ve Güneydoğusunda yaşayanlar bilinir. O denli öyle bilinir ki, "Bölge" dediğimizde Kürt cephesinden hep Doğu Güneydoğu coğrafyası algılanır. Ama Orta Anadolu'da da Kürtlerin yaşadığı çok da bilinmez. Bilinenler de dar bir camiayla sınırlı kalır nedense! İşte sevgili Rohat Alakom bu zor işi başarmış. Hem araştırmacı kimliğiyle iki defa bölgeye gidip mekânları dolaşarak, hem de sıkı bir kaynak taraması yaparak "Orta Anadolu Kürtleri" çalışmasını hazırlamış. 275 dip nottan oluşan Orta Anadolu Kürtleri üzerine yazılmış kaynakça ve 200 civarındaki eser isminden oluşan Orta Anadolu Kürtleri Bibliyografyası da bu alanla ilgilenenler için ayrı bir özgünlük taşıyor. Ayrıca kitabın sonuna eklenen aile albümlerinden alınan fotoğraflar da ayrı bir görsel zenginlik sağlamış kitaba. Orta Anadolu'ya Kürtler ilk kez Yavuz Sultan Selim döneminde yerleştirilir(sayfa 20). Ve Ankara keçisinin asıl yetiştiricilerinin o dönemde yerleşen Kürtler olduğu da ifade edilir(sayfa 20). 1463 tarihli Ankara Tahrir Defterlerinde Kürt Köylerine rastlandığı yine yazarın aktardıklarıdır.(sayfa 34). 1861-72 yılları arasında Orta Anadolu'da araştırma yapan George Perrot, Haymana Kürtlerini yazar. Harputlu bir tercüman aracılığıyla ora Kürtleriyle anlaşan Perrot "Yöre Kürtlerinin Kürtçe dışında başka dil bilmediğini" ifade eder. Perrot onlara "Orta Anadolu'ya ne zaman göç ettiklerini " sorar. Yaşlı Kürtler "Birkaç kuşak önce geldiklerini" söylerler. Perrot; "arka arkaya buralara (Orta Anadolu'ya) gelen kuşakların, sonbaharda dökülen ve savrularak ortadan kaybolan yapraklar gibi arkalarında iz bırakmadıklarını" da ekler. (sayfa 22) George Perrot'un bu anlatımına genişçe yer veren Rohat Alakom'un kitabının ilgili sayfaları beni yakın zamanda bir yerel ve sözlü tarih çalışması için görüşme yaptığım yaşlı bir Diyarbakırlının Konya'da sürgündeyken ki anlatımlarına götürdü. Sürgünde doğan ve Konya'da daha ilkokul çağındayken bir gün Konya'nın dış mahallelerinden birinde, evlerinde konuştukları kendi dilleri (Kürtçe) gibi konuşanları gören çocuğun şaşkınlıkla babasıyla paylaşmasıyla ilintili. "Baba" der çocuk hem de Kürtçe sürgün yerinde, Konya'da. "Hani biz Kürtçe konuşuyoruz ya! İşte burada(Konya'da) o Kürtçe konuşanları gördüm, burada da var." "Evet" der babası. "Onlar Orta Anadolu Kürtleridir". Bilmediğim çok şeyi öğrendim. Bir dolu renkli ve bir çoğunuza tanıdık gelecek simalar da var Rohat'ın kitabında. Gazeteci Abbas Güçlü, İstanbul eski belediye başkanı Bedrettin Dalan, gazeteci Selahattin Duman, satranç ustası ve eski milletvekili Emrehan Halıcı gibi daha bir dolu önemli şahsiyetin de Orta Anadolu Kürtlerinden oldukları kitabın sayfaları arasında akıp gidiyor. Ki bir kısmının hikayeleri de var. Mehmet Kemal "Acılı Kuşak" kitabında Ankaralı Kürt Alişan Beyin konağından bozma İstiklâl ilkokulunu anlatır, Rohat da kitapta aktarır. Sonra ileriki yıllarda "Kürdün Meyhanesi"nde sıkça bir arada olduğu ve "Kürdümsü bir yüzü olduğu"nu ifade ettiği Cahit Sıtkı Tarancı'yı da anlatmayı unutmaz. (sayfa 56) Kastamonulu Bülent Ecevit'in Kürtlüğünü aktarmak da Süleyman Demirel aracılığıyla olur. Demirel Cüneyt Arcayürek'e anlatır. "Bülent Ecevit'in kökeni Tuncelili. Büyükbabası sürgün gelmiş Kastamonu'ya. Dersimli Mustafa". Dersimli Kürdizade Mustafa Şükrü Efendi 1924 yılında ölür ve "Kürdizade Şükrü Efendi" diye de mezar taşına yazılır. (sayfa 61) Rohat Alakom'un Orta Anadolu Kürtleri kitabını okurken yıllar önce Cem Boyner'in Yeni Demokrasi Hareketi Partisinden Ankara Milletvekili adayı olan Cihanbeyli Kürtlerinden bir akademisyen dostumun sözlerini anımsadım. Gecenin epeyce geç bir saatinde beni aramış ve benim de aynı partiden Diyarbakır milletvekili adayı olmamı istemişti. Uygun bir dille olamayacağımı anlatmıştım. Sonra kendisine bu harekete ve siyasete bu şekilde heyecanla ilgisinin kaynağını sormuştum. "Kürtlerin Kâbe'si Diyarbakır'dır Şeyhmus" demiş ve eklemişti: "Müslümanlar nasıl yüzlerini Kâbe'ye dönüp ibadet ederlerse, dünyanın her hangi bir yerinde yaşayan Kürt de yüzünü Diyarbakır'a dönüp siyaset yapar. İşte bu nedenle Diyarbakır 300 araçlık konvoyla Cem Boyner'i hava alanından karşılamaya gidip sonra da koca salonlara sığdıramayınca, YDH'ye de kıymet verince bizler de Orta Anadolu Kürtleri olarak bu harekete sahip çıktık." Sözü yine kitaptan bir alıntıyla bitirmek istiyorum. George Perrot Kürtlerin geleceği konusunda şu saptamalarda bulunuyor. "Eğer onlar yüzyılımızda bir kez uyanırlarsa acaba gözlerini çabucak kapatacaklar mı? Acaba insan böyle cömert ve iyi ırktan olan bir ulus için, mutlu bir gelecek dileğinde bulunamaz mı? Kürt Halkı şimdiye kadar istemini söylemiş değil. Doğal gücü olduğu gibi kalmış, hiçbir şey bu gücü bulandıramamış. Tüm yaşamı köylerde, yoksulluk içinde ve kahramanca geçmiş. Acaba bu ulus için mutlu bir gelecek umut etmeye hakkımız yok mu?" Perrot elbette bunları 140 yıl önce 1860'larda söylüyor. O günlerden bu yana geriye dönüp baktığımızda hâlâ sürgünler, hâlâ göçler, hâlâ acı ve hâlâ gözyaşı ve kan Kürtler adına, Kürtlerin defterine yazılandır. Rohat Alakom'un bir araştırmacı yazar titizliğiyle hazırladığı Orta Anadolu'da Kürtler kitabı, bir coğrafyanın sürgün ve uzun yerleşik sakinlerini anlatmada çok başarılı ve konuyla ilgilenenler için ise ciddi bir başvuru kitabı niteliğinde.(ŞD/) *Alakom, Rohat. Orta Anadolu Kürtleri. Evrensel Basım Yayım. Haziran 2004. İstanbul.(8.milyon TL.) **Alakom, Rohat. Şarktan Her Zaman Güneş Doğmaz-Orta Anadolu Kürtleri. Apec. 2003. Stockholm Şeyhmus Diken Şeyhmus Diken, Diyarbakırlı ve Diyarbakır'da yaşıyor. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdi. Türkiye Yazarlar Sendikası üyesi ve Uluslararası PEN Yazarlar Örgütü Diyarbakır Temsilcisi. BirGün'de 12 yıl boyunca yazdı. Halen bianet ve Tigris Haber’d