hikayenin türkçesini burdan takip edebilirsiniz: Jack yorgundu. Kanepede oturdu . telefonuna baktı. Sıkıcı bir akşamdı. Bir arkadaşıyla konuşmak istedi. Jack sohbeti açtı.bir mesaj gönderdi. "Merhaba, nasılsın?" diye yazdı. Birkaç dakika sonra bir cevap geldi. "Merhaba. Sen kimsin?" Jack şaşırdı. Bu onun arkadaşı değildi. Numarayı kontrol etti. Mesajı yanlış kişiye göndermişti! "Üzgünüm! Mesajı yanlış numaraya göndermişim," diye yazdı Jack. "Sorun değil," diye cevap verdi kişi. "Benim adım Emily. Senin adın ne?" Jack gülümsedi. Bunu beklemiyordu. "Ben Jack. Tanıştığımıza memnun oldum, Emily." "Ben de memnun oldum," diye cevap verdi Emily. Jack ve Emily konuşmaya başladılar. Basit şeyler hakkında konuştular. O gece saatlerce konuştular. Jack mutlu oldu. Emily nazik ve komikti. Jack ve Emily her gün konuşmaya başladılar. Sabahları birbirlerine "Günaydın!" diyorlardı. Akşamları ise uzun sohbetler ediyorlardı. Jack, Emily’nin kahveyi sevdiğini öğrendi. Emily papatyaları güzel buluyordu. Emily’nin bir kedisi vardı. Jack bunu öğrendi. Emily de Jack’in bir köpeği olduğunu öğrendi. Jack sabah yürüyüşlerini seviyordu. Ayrıca şakalar yapmaktan hoşlanıyordu. "Bugün nasıldı?" diye sordu Emily bir akşam. "Fena değildi," dedi Jack. "İş biraz yoğundu. Ya sen?" "Benim de günüm iyiydi. Kütüphaneye gittim," dedi Emily. Bir gün Emily, "Jack, seninle gerçekten tanışmak istiyorum," dedi. Jack gülümsedi. "Ben de seninle tanışmak istiyorum, Emily," Jack cesaretini topladı ve bir öneride bulundu. "Emily, bir gün buluşalım mı?" diye sordu Jack. Emily bir süre cevap vermedi. Jack endişelendi. "Belki istemiyor," diye düşündü. Sonunda Emily’den mesaj geldi: "Evet, buluşalım. Ama biraz endişeliyim." Jack kibar bir şekilde cevap verdi: "Ben de endişeliyim ama seni tanımak için heyecanlıyım." Buluşma günü yaklaşıyordu. Her ikisi de hem mutlu hem de gergindi. Buluşma günü geldi. Jack erken kalktı. En sevdiği gömleği giydi. Aynaya bakıp saçlarını düzeltti. "Bugün güzel bir gün olacak," diye düşündü. Emily de heyecanlıydı. Gri bir elbise giydi. Kahverengi çantasını hazırladı. Aynaya bakıp derin bir nefes aldı. "Hadi bakalım, Emily," dedi kendi kendine. İkisi de buluşma yerine, küçük bir kafeye, aynı anda vardılar. Jack kapının yanında duruyordu. Emily içeri girdi ve etrafa baktı. Jack hemen Emily’yi fark etti. "Emily?" diye sordu Jack. "Jack?" dedi Emily gülümseyerek. İkisi de birbirine baktı ve güldü. Ama tam konuşmaya başlayacakken, kafede bir çocuk yere düştü. Çocuk ağlamaya başladı. Jack hemen çocuğa koştu. Emily de arkasından gitti. Çocuğun annesi koşarak geldi. Jack çocuğu sakinleştirdi. "Tamam, korkma. İyi misin?" diye sordu. Emily çocuğa su verdi. "Teşekkür ederim!" dedi kadın. Jack ve Emily tekrar masaya oturdular. Emily gülümsedi. "Sen çok naziksin," dedi. Jack omuz silkti. "İçimden geldi," dedi. Jack ve Emily kafede daha çok sohbet ettiler. Birbirlerini daha iyi tanımaya çalıştılar. Emily gülerek, "Sen gerçekten çok komiksin, Jack," dedi. Jack de gülerek cevap verdi: "Ve sen de çok tatlısın, Emily." Jack ve Emily Konuştu Jack ve Emily konuştu. Her gün mesajlaştılar. Birbirlerini daha iyi tanıdılar. Bir gün Emily bir mesaj yazdı. "Jack, bu hafta sonu yürüyüşe çıkalım mı?" dedi. Jack, "Evet! Harika olur," dedi. Hafta sonu buluştular. Bir parkta yürüdüler. Hava güneşliydi. Ağaçlar ve çiçekler çok güzeldi. Emily, "Doğayı seviyorum," dedi. Jack, "Ben de seviyorum," dedi. Göl kenarında oturdular. Jack çantasından bir termos çıkardı. "Kahve ister misin?" diye sordu. Emily, "Evet, çok isterim!" dedi. Birlikte kahve içtiler. Çok sohbet ettiler. Bir gün Jack cesur davrandı. "Emily, benimle bir ilişki başlatmak ister misin?" diye sordu. Emily, "Evet, Jack!" dedi. Jack ve Emily çok mutlu oldular. Her gün birlikte vakit geçirdiler. Ormanda Yürüyüş Jack ve Emily yürüyüşe çıktı. Bir ormana gittiler. Her şey çok güzeldi. Kuşlar şarkı söyledi. Rüzgar hafifçe esti. Emily aniden durdu. "Jack, bir şey duydum," dedi. Jack dikkatlice dinledi. "Bence bu bir köpek," dedi Jack. Ormandan bir köpek çıktı. Köpek büyük ve korkmuştu. Emily, "Ah hayır, kaybolmuş!" dedi. Jack köpeğe yaklaştı. "Sakin ol, küçük dostum," dedi Jack. Köpek hırladı. Jack sakin kaldı. Bir parça sandviç aldı. Köpek havladı ama sandviçi yedi. Emily, "Jack, harikasın!" dedi. Birden bir adam onlara doğru koştu. "Bu benim köpeğim!" diye bağırdı adam. Jack şaşırdı. "Bu sizin köpeğiniz mi?" diye sordu Jack. Adam, "Evet, adı Max," dedi. "Onu saatlerdir arıyordum," diye ekledi. Jack, "Max güvende. Endişelenmeyin," dedi. Adam Jack’e teşekkür etti ve Max’e sarıldı. Jack ve Emily ormanda yürümeye devam ettiler. Jack ve Emily sık sık buluşuyordu. Bir gün, Jack geç kaldı. Emily kafede bekledi. Jack gelmedi. Emily bir mesaj gönderdi. "Jack, neredesin?" diye yazdı. Jack hemen cevap vermedi. Emily üzgün ve kızgındı. Sonunda Jack bir mesaj gönderdi. "Üzgünüm, meşguldüm," diye yazdı Jack. Emily, "Beni beklettin!" diye cevap verdi. Jack, "Haklısın. Özür dilerim," dedi. Emily, "Bu ilk kez olmuyor, Jack," dedi. Jack durumu düzeltmek istedi. "Bir daha yapmayacağım," dedi. Emily, "Umarım öyle olur," dedi. Başka bir gün, Jack bir şaka yaptı. Emily şakayı sevmedi. "Bu komik değil, Jack," dedi. Jack şaşırdı. "Sadece şaka yapıyordum," dedi Jack. Emily, "Beni bazen anlamıyorsun," dedi. Aralarında bir sessizlik oldu. Daha az konuşmaya başladılar. Jack üzgün hissetti. Emily kendini yalnız hissetti. Jack ve Emily konuşmayı bıraktılar. Jack, Emily'ye bir mesaj gönderdi. "Bugün buluşabilir miyiz?" diye sordu Jack. Emily, "Bugün meşgulüm," dedi. Jack, Emily'nin onunla buluşmak istemediğini düşündü. Emily, Jack'in umurunda olmadığını düşündü. Bir hafta geçti. Hiç konuşmadılar. Jack çok üzgündü. Emily yalnız hissetti. Emily kütüphanede oturuyordu. Jack onun yanına geldi. "Emily, neden konuşmuyoruz?" diye sordu Jack. Emily, "Konuşmak istemeyen sendin," dedi. Jack, "Bu doğru değil!" dedi. Emily başka tarafa baktı. "Beni anlamıyorsun, Jack," dedi. Jack, "Sen de beni dinlemiyorsun, Emily," dedi. İkisi de üzgündü. Emily kütüphaneden çıktı. Jack onun gidişini izledi. Emily bir arkadaşını ziyaret etti. Arkadaşı, "Ne oldu?" diye sordu. Emily her şeyi anlattı. Arkadaşı, "Jack sana değer veriyor," dedi. Emily, "Ama bazen bunu hissetmiyorum," dedi. Jack de bir arkadaşını ziyaret etti. Jack, "Emily beni terk etti," dedi. Arkadaşı güldü ve, "Emily seni hâlâ seviyor," dedi. Jack şaşırdı. "Gerçekten mi?" diye sordu Jack. Jack, Emily'nin en sevdiği kafeye gitti. Bir çiçek getirdi. Bir not yazdı. "Emily, lütfen beni affet," diye yazdı. Emily kafeye geldi. Jack'i gördü ve şaşırdı. "Burada ne yapıyorsun?" diye sordu. Jack, "Seni seviyorum ve bunu düzeltmek istiyorum," dedi. Emily çiçeği aldı. Bir an sessiz kaldı. "Jack, gerçekten değişecek misin?" diye sordu. Jack, "Evet, değişeceğim," dedi. Emily ona bir şans daha vermeye karar verdi. "Ama zaman alacak," dedi. Jack gülümsedi ve, "Bekleyeceğim," dedi.
@suledagdelen151Күн бұрын
Teşekkürler 🙏
@SIFIRDANKOLAYİNGİLİZCEКүн бұрын
Rica ederim❤🌺
@serpil-m5nКүн бұрын
Teşekkürler 💐
@SIFIRDANKOLAYİNGİLİZCEКүн бұрын
Rica ederim💐
@hazelunsal8185Күн бұрын
Turkcesiz takip ediyorum ve anliyorum, bunda payiniz buyuk, hakkinizi helal edin lutfen❤
@SIFIRDANKOLAYİNGİLİZCEКүн бұрын
Rica ederim . Ne demek. Tabii ki hakkım varsa helal olsun. Sizden bunu duymak beni çok mutlu etti. Faydalı olabilmek en büyük arzum. Görüş, öneri ve isteklerinizi her zaman bekliyorum. Teşekkür ederim❤❤❤
@suheylakucuker14152 сағат бұрын
Bence Türkçe altyazılı olsa daha iyi olur Çünkü kelimeleri bu şekilde öğreniyorum Elinize emeğinize sağlık
@SIFIRDANKOLAYİNGİLİZCE2 сағат бұрын
Sesli kitap çalışmasının dışında ki bütün çalışmalarımız kelime ve cümle öğrenme odaklı ve hepsinde Türkçe altyazı var. Sesli kitap çalışması ise duyduğunu anlama çalışması. Yoğun bir şekilde İngilizceye maruz kalmayı hedefliyor. Yani bunu ,öğrendiklerimizi pekiştirme bağlamında ek bir çalışma gözüyle bakabiliriz. Ayrıca Türkçesini yorumlara ekliyorum. Oradan da takip edebiliriz. Geri bildirim ve öneri için çok teşekkür ederim❤❤❤