Allah razı olsun hocam, sizi dinledikçe farkindaligimiz artıyor.
@mey.y133 жыл бұрын
Rabbim razı olsun 🌷🌹
@abd.89525 жыл бұрын
Rabbim razı olsun
@zubeydebektas51734 жыл бұрын
Allah razı olsun
@o.develi19884 жыл бұрын
Allah razı olsun..
@gungord75224 жыл бұрын
Allah c.c. razı olsun.
@behiyeozmen32013 жыл бұрын
Allah cc razı olsun Hocam
@ilknursat15064 жыл бұрын
Allah sizden ebeden razı olsun hocam, Rabbim tüm ümmete şuurlu müslüman olmayı nasip etsin . “ Irkçılık ideolojik bir düşünce değil ,aksine psikolojik bir hastalıktır . -Malcolm X . “
@yasarberk20527 жыл бұрын
Yuce Rabbim Ebeden Daima Razi olsun Yolunu Acik etsin Insallah Degerli Kardesim
@asumansar81224 жыл бұрын
Allah(cc) ebeden razı olsun hocam 🍀🌺😌
@acelmeli6 жыл бұрын
Allâh sizden ebediyyen razı olsun hocam!
@yasarberk20526 жыл бұрын
Yuce Allah Ebeden Daima Razi olsun Insallah Degerli Hocam
@cemile40.28 Жыл бұрын
Allah sizden razı olsun hocam.
@eva69504 жыл бұрын
Teşekkür ederiz
@ahmederten70098 жыл бұрын
Bu videodaki görüntü kalitesi çok net. Allah sizden razı olsun
@melahatuslu282 Жыл бұрын
Allah peygamber ebeden razı olsun
@aysekucuk3343 жыл бұрын
Dersten Cümleler: Sahâbe güzel bir hayatın peşinde değil, güzel bir ölümün arkasında koştular. Rahatlarımızdan vazgeçmeyene kadar risalet davasının ve peygamber mektebinin talebeleri olamayız. Kulluk kalitesinin yükseltilmesinin en önemli vesilesi akıbet endişesidir. Bediüzzaman’ın gözde talebelerinden biri olan Zübeyr abi, birgün Üstada: “Korkuyorum Üstadım, ahirzamanda imanımı kurtaramamaktan korkuyorum !” dedi. Başkaları herhalde Üstat moral verecek, korkma falan diyecek, sırtını sıvazlayacak zannettiler. Ama Üstat dedi ki: “Korkma Zübeyir, tir tir titre!” Kardeşlik ahlakında tarafgirlik olmamalı; takva olmalı! Veda Hutbe’sinin 10 temel mesajı: - İnsana onur kazandıran en önemli şeyin kulluk olduğu gerçeği - İnsan onurunu zedeleyen asabiyetin yerilmesi - Canın, malın, namusun mukaddesliği - Kadınların haklarının gözetilmesi - Haksız kazancın önlenmesi ve faiz yasağının hatırlatılması - Kan davalarının sonlandırılması - Suçun şahsiliği - Tüm haklara riayet edilmesi - İnsanın kendi nefsine hürmet etmesi - Hakikatin ve iyiliğin temsil ve tebliğ edilmesi Bu nebevî hitabeyi nasıl sonlandırdı Efendimiz (sas): “Ey İnsanlar! Yarın beni sizden soracaklar, ne dersiniz?” Ashabı Kiram hep birden: ‘Şahadet ederiz ki, Allah’ın dinini tebliğ ettin, görevini hakkıyla yaptın, bize nasihat ve vasiyette bulundun’ dediler. Rasulüllah (sas) mübarek şehadet parmağını göğe doğru kaldırdı, cemaat üzerine çevirip indirdikten sonra üç defa: ‘Şahid ol Ya Rab! Şahid ol Ya Rab! Şahid ol Ya Rab!’ buyurdu. “Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız. Âdem’de topraktan yaratılmıştır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arab’a, beyazın siyaha, siyahın beyaza hiçbir üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece takvadadır.” “Ey insanlar! Sizin Rabbiniz birdir! Babanız ve anneniz de birdir! Arapçılık ne babanızda vardır, ne de annenizde. O sadece sizin verdiğiniz ve boş kuruntularla övündüğünüz şeylerden ibarettir. Arap’ın Arap olmayanlardan üstünlüğü yoktur. Üstünlük, sadece Allah’a iman ve itaattedir. Allah’a iman ve itaat edenler hep birlikte üstündürler. Bunu herkes böyle bilmeli ve aranıza kavme dayalı üstünlük ayrımcılığı sokmamalısınız!” Medine’de tescilli Münafıklardan birisi, Kays b. Mutada’dır. “Evs ile Hazrec Peygamber’e hizmet eden Araplardandır. Ama şu Habeşli Bilal, şu Rum memleketinden gelme Suheyb, şu da Farslı Selmân… Bunlar Arap değiller ki? Nasıl oluyor da Arap olmayan bu yabancılar Araplarla eşit şekilde oturup sohbete kabul ediliyorlar? Bunlar bu eşitliği nereden kazandılar?” “Ey Allah’ın düşmanı! Sen bu sözleri nasıl söylersin?…” Düşmanın gücü, dostların zafiyetlerinden kaynaklanıyor… Münafıkların yakasına yapışan o eller, kimselerden beklentisi olmayan ellerdir. “Bırak o adamı, cehenneme kadar yolu var!” (İbn Asâkir, Tarihu Medineti Dımaşk, 24/224; el-Hindi, Kenzu’l-Ummal, XII, 47) Şas ibn Kays isimli yaşlı Yahudi’nin Medine’deki fitneleri… “Ey Müslümanlar! Ben sizin aranızda iken hâlâ siz, cahiliye dâvası mı güdüyorsunuz? Allahü Teâlâ sizi İslâmiyet ile şereflendirdikten sonra, yine cahiliye devrine mi dönmek istiyorsunuz? Siz cahiliyet halinde iken Allahü Teâlâ sizin aranızı (kalplerinizi) telif etti. Cahiliyet dâvası ile eski hâliniz olan küfre mi dönmek istiyorsunuz? Allah’tan korkun, Allah’tan korkun! Ve bu yaptıklarınızdan vaz geçip, tevbe edin!” Irkçılık, kazancımız ve seçimimiz olmayan özelliklerden dolayı övünmektir. Dolayısı ile ırkçılık bir şeytanî haslet, bir şeytanî hastalıktır. “Bütün Kureyş bilir ki, babam Hattâb cahiliye döneminde onların en şereflisiydi. Durum böyle iken ben yine de İslam oğlu Selmân’ın kardeşi İslam oğlu Ömer’im. Kendini cahiliye dönemindeki dokuz atasına nispet eden kişinin, yani onlarla övünenen birinin onların onuncusu olarak cehennemlik olabileceğini unutmayın! ” (Zehebî, Siyeru A’lâmi’n-Nübelâ, III, 336) Peygamber ikliminin Arap olmayan, Fars olan sahâbilerinden biri de Ebû Ukbe el-Farisî’dir. “Al sana bu darbe Farisî bir delikanlıdan bir hediyedir! Al sana bu darbe Farisî bir delikanlıdan bir hediyedir! “Ebû Ukbe! Öyle değil de şöyle söyleyesen ya; ‘Al sana bu darbe Ensarî bir gençten! Al sana bu darbe Ensarî bir gençten!” (İbn Esir, Usdü’l-Ğabe, 6, 217) Övünmekte yok, yerinmekte yok! Birilerimizin annesi “neni neni” diyerek, birilerimizin annesi “lori lori” diyerek, bizleri büyütmüş… Saadet Asrının yıldızlarından biri de Vâsile b. Eska’dır. “Babam Hz. Peygamber’e: ‘Ya Resulullah! İnsanın kendi kavmini/kabilesini sevmesi asabiyetçilik/ırkçılık olur mu?’ diye sordu. Efendimiz (sas): ‘Hayır olmaz!’ dedi. Bu sefer, Vâsile b. Eska: “Öyleyse Asabiyetçilik/ Irkçılık nedir?’ diye sordu. Resulullah (sas) dedi ki: “Zalimde olsa kendi kavmine arka çıkmandır.” (İbn Mace, Fiten, 7; Ebû Davud, Edeb, 111-112) “Vallahi hırsızlık yapan, kızım Fatıma dahi olsa onun bile elini keserim!” Korunması gereken iki önemli denge: Muhabbet-Adalet Dengesi Muhabbet-Ehliyet Dengesi Talha en-Nemirî: “Ben şehadet ederim ki, sen yalancının birisisin ve Muhammed ise haktır. Ama bizim kabilemiz olan Rebia’nın yalancısı, Muhammed’in kabilesi olan Mudar’ın doğrusundan bana daha evladır.” Peki, bir insan bu şeytanî hastalığa yakalanırsa ne olur? 1. Cahiliye ölümü üzere ölür. 2. Ümmet-i Muhammed’den olma ayrıcalığını kaçırır. Cündüb b. Abdullah el-Becelî naklediyor: “Kim asabiyetin savunuculuğunu yaparak veya asabiyetçiliğe/ırkçılığa destek vererek yoldan çıkmış bir topluluğun bayrağı altında öldürülürse, onun ölümü cahiliye ehlinin ölümü gibidir.” (Müslim, İmâre, 57) Cübeyr b. Mut’im’den nakledildiğine göre Resulullah (sas) şöyle buyurdu: “Irkçılığa çağıran bizden değildir. Irkçılık davası uğruna savaşan bizden değildir. Irkçılık davası uğruna ölen bizden değildir.” (Ebû Davud, Edeb, 111, 112) Peki, ırkçılık hastalığından kurtulmanın yolu nedir? Enes b. Mâlik (ra) rivayet ediyor; Rasûlullah (sas) şöyle buyuruyor: “Canım, kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki sizden biri, kendisi için sevip istediğini, din kardeşi için de sevip istemedikçe tam iman etmiş sayılmaz.” (Müslim, İman, 69,72 ; İbn Mâce, Mukaddime, 10) Allah’ım! Muhacir ile Ensar’ı nasıl birbirine kardeş kıldınsa bizleride birbirlerimize öyle kardeş kıl! Allah’ım! Evs ile Hazrec’in kalplerine nasıl birbirlerine ısındırdıysan, bizimde kalplerimizi öyle birbirine ısındır!
@davudbulfz38302 жыл бұрын
Allah Razı Olsun
@yavuzkorku97803 жыл бұрын
Peygamberimiz Muhammed Mustafa [sav] Veda Hutbesi'nde buyurdu ki: Ey İnsanlar! Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Âdem'in çocuklarısınız. Âdem ise topraktan yaratılmıştır. Arab'ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi; beyaz tenlinin siyah tenliye, siyah tenlinin beyaza hiçbir üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece takvadadır...
@seymayldrm4 жыл бұрын
🌹
@Bozkurt_Fıght_Clup10 ай бұрын
Ben Kürt'üm kız arkadaşım Türk aynı bayrağın altında yaşıyoruz 2 yıl birlikte vakit geçirdik gezdik yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmedi ama 2 yıl sonra bana ırkçılık yapıp terk etti hayatım da hiç o kadar çok kalbim kırılmadı ve mahşere kadar da kırık kalacak... Irkçılık yapan herkesi Allah'a havale ediyorum 😢😢
@eva69504 жыл бұрын
Dersten cümleler Kardeşlik ahlakında tarafgirlik olmamalı. Bu tarafgirlik cinsiyet, ırk, yaş üstünlüğünü savunma açısından da olabilir. Efendimizin son hutbelerinden notlar 1. İnsana onur kazandıran en önemli şeyin kulluk olduğu gerçeği 2. İnsan onurunu zedeleyen asabiyetin yerilmesi 3. Canın, malın, namusun mukaddesliği 4. Kadınların haklarının gözetilmesi 5. Haksız kazancın önlenmesi ve faiz yasağının hatırlatılması 6. Kan davalarının sonlandırılması 7. suçun şahsiliği 8. Tüm haklara riayet edilmesi 9. İnsanın kendi nefsine hürmet etmesi 10. Hakikatin ve iyiliğin temsil ve tebliğ edilmesi. Veda hutbesinde efendimiz "Hepiniz Adem'in çocuklarısınız. Adem de topraktan yaratılmıştır. Arabın Arap olmayana, Arap olmayanın Arap'a. Beyazın siyaha siyahın beyaza hiçbir üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece takvadadır.". Buyurdu. Başka bir hutbesinde efendimiz yine şöyle buyurdu. "Ey insanlar! Sizin Rabbiniz birdir. Babanız ve anneniz de birdir. Arapçilik ne babanızda vardır ne de annenizde. O sadece sizin verdiğiniz ve boş kuruntularla övündüğünüz şeylerden ibarettir. Arabın Arap olmayanlardan üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece Allah'a iman ve itaattefir. Allah'a iman ve itaat edenler hep birlikte ustundurler. Bunu herkes böyle bilmeli ve aranızda kavme dayalı ayrımcılığı sokmamalısınız." Irkçılık şeytani bir hastalıktır. Vasile ibn Veska " Ya Resulullah! Zoruma gitse bile gücüm yettiğince sana itaat edeceğim." Kâb bin Mâlik'in kızı rivayet ediyor. Bir gün Kâb bin Mâlik efendimize sormuş. "Ya Resulullah insanın kendi kabilesini sevmesi ırkçılık olur mu?" "Hayır olmaz" "Asabiyet nedir? Irkçılık nedir?" "Zalim de olsa kendi kavmine arka çıkmandır." Irkçılık yapan kişi için efendimiz buyurdu ki; "Kim asabiyetin savunuculuğunu yaparak veya asabiyete destek vererek yoldan çıkmış bir topluluğun bayrağı altında ölürse onun ölümü cahiliye ehlinin ölümü gibidir." Müslim Cübeyr ibn Mûtim rivayet ediyor "Irkçılığa çağıran bizden değildir. Irkçılık davası uğruna savaşan bizden değildir. Irkçılık davası uğruna ölen bizden değildir." Bu hastalıktan nasıl kurtulur insan Enes bin Mâlik rivayet ediyor " Canım kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki; sizden biri kendisi için sevip istediğini din kardeşi için de sevip istemedikçe kamil manada iman etmiş olmaz."
@mey.y133 жыл бұрын
🌷🌹🌷🌹🌷
@aysegulbulut7603 жыл бұрын
🌿
@hanimefendii1233 жыл бұрын
🌍
@Alemdarx669 ай бұрын
❤
@cemile40.28 Жыл бұрын
✨
@alpaslanbeyaztyuce3 жыл бұрын
Yaşasın Takva, kahrolsun ırkçılık.
@mey.y133 жыл бұрын
Rabbim razı olsun
@nourmohammad.m39014 жыл бұрын
Allah razı olsun
@nagihankaplan67862 жыл бұрын
Allah razı olsun hocam
@zehrahasimi23013 жыл бұрын
Dersten Cümleler: Sahâbe güzel bir hayatın peşinde değil, güzel bir ölümün arkasında koştular. Rahatlarımızdan vazgeçmeyene kadar risalet davasının ve peygamber mektebinin talebeleri olamayız. Kulluk kalitesinin yükseltilmesinin en önemli vesilesi akıbet endişesidir. Bediüzzaman’ın gözde talebelerinden biri olan Zübeyr abi, birgün Üstada: “Korkuyorum Üstadım, ahirzamanda imanımı kurtaramamaktan korkuyorum !” dedi. Başkaları herhalde Üstat moral verecek, korkma falan diyecek, sırtını sıvazlayacak zannettiler. Ama Üstat dedi ki: “Korkma Zübeyir, tir tir titre!” Kardeşlik ahlakında tarafgirlik olmamalı; takva olmalı! Veda Hutbe’sinin 10 temel mesajı: - İnsana onur kazandıran en önemli şeyin kulluk olduğu gerçeği - İnsan onurunu zedeleyen asabiyetin yerilmesi - Canın, malın, namusun mukaddesliği - Kadınların haklarının gözetilmesi - Haksız kazancın önlenmesi ve faiz yasağının hatırlatılması - Kan davalarının sonlandırılması - Suçun şahsiliği - Tüm haklara riayet edilmesi - İnsanın kendi nefsine hürmet etmesi - Hakikatin ve iyiliğin temsil ve tebliğ edilmesi Bu nebevî hitabeyi nasıl sonlandırdı Efendimiz (sas): “Ey İnsanlar! Yarın beni sizden soracaklar, ne dersiniz?” Ashabı Kiram hep birden: ‘Şahadet ederiz ki, Allah’ın dinini tebliğ ettin, görevini hakkıyla yaptın, bize nasihat ve vasiyette bulundun’ dediler. Rasulüllah (sas) mübarek şehadet parmağını göğe doğru kaldırdı, cemaat üzerine çevirip indirdikten sonra üç defa: ‘Şahid ol Ya Rab! Şahid ol Ya Rab! Şahid ol Ya Rab!’ buyurdu. “Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız. Âdem’de topraktan yaratılmıştır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arab’a, beyazın siyaha, siyahın beyaza hiçbir üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece takvadadır.” “Ey insanlar! Sizin Rabbiniz birdir! Babanız ve anneniz de birdir! Arapçılık ne babanızda vardır, ne de annenizde. O sadece sizin verdiğiniz ve boş kuruntularla övündüğünüz şeylerden ibarettir. Arap’ın Arap olmayanlardan üstünlüğü yoktur. Üstünlük, sadece Allah’a iman ve itaattedir. Allah’a iman ve itaat edenler hep birlikte üstündürler. Bunu herkes böyle bilmeli ve aranıza kavme dayalı üstünlük ayrımcılığı sokmamalısınız!” Medine’de tescilli Münafıklardan birisi, Kays b. Mutada’dır. “Evs ile Hazrec Peygamber’e hizmet eden Araplardandır. Ama şu Habeşli Bilal, şu Rum memleketinden gelme Suheyb, şu da Farslı Selmân… Bunlar Arap değiller ki? Nasıl oluyor da Arap olmayan bu yabancılar Araplarla eşit şekilde oturup sohbete kabul ediliyorlar? Bunlar bu eşitliği nereden kazandılar?” “Ey Allah’ın düşmanı! Sen bu sözleri nasıl söylersin?…” Düşmanın gücü, dostların zafiyetlerinden kaynaklanıyor… Münafıkların yakasına yapışan o eller, kimselerden beklentisi olmayan ellerdir. “Bırak o adamı, cehenneme kadar yolu var!” (İbn Asâkir, Tarihu Medineti Dımaşk, 24/224; el-Hindi, Kenzu’l-Ummal, XII, 47) Şas ibn Kays isimli yaşlı Yahudi’nin Medine’deki fitneleri… “Ey Müslümanlar! Ben sizin aranızda iken hâlâ siz, cahiliye dâvası mı güdüyorsunuz? Allahü Teâlâ sizi İslâmiyet ile şereflendirdikten sonra, yine cahiliye devrine mi dönmek istiyorsunuz? Siz cahiliyet halinde iken Allahü Teâlâ sizin aranızı (kalplerinizi) telif etti. Cahiliyet dâvası ile eski hâliniz olan küfre mi dönmek istiyorsunuz? Allah’tan korkun, Allah’tan korkun! Ve bu yaptıklarınızdan vaz geçip, tevbe edin!” Irkçılık, kazancımız ve seçimimiz olmayan özelliklerden dolayı övünmektir. Dolayısı ile ırkçılık bir şeytanî haslet, bir şeytanî hastalıktır. “Bütün Kureyş bilir ki, babam Hattâb cahiliye döneminde onların en şereflisiydi. Durum böyle iken ben yine de İslam oğlu Selmân’ın kardeşi İslam oğlu Ömer’im. Kendini cahiliye dönemindeki dokuz atasına nispet eden kişinin, yani onlarla övünenen birinin onların onuncusu olarak cehennemlik olabileceğini unutmayın! ” (Zehebî, Siyeru A’lâmi’n-Nübelâ, III, 336) Peygamber ikliminin Arap olmayan, Fars olan sahâbilerinden biri de Ebû Ukbe el-Farisî’dir. “Al sana bu darbe Farisî bir delikanlıdan bir hediyedir! Al sana bu darbe Farisî bir delikanlıdan bir hediyedir! “Ebû Ukbe! Öyle değil de şöyle söyleyesen ya; ‘Al sana bu darbe Ensarî bir gençten! Al sana bu darbe Ensarî bir gençten!” (İbn Esir, Usdü’l-Ğabe, 6, 217) Övünmekte yok, yerinmekte yok! Birilerimizin annesi “neni neni” diyerek, birilerimizin annesi “lori lori” diyerek, bizleri büyütmüş… Saadet Asrının yıldızlarından biri de Vâsile b. Eska’dır. “Babam Hz. Peygamber’e: ‘Ya Resulullah! İnsanın kendi kavmini/kabilesini sevmesi asabiyetçilik/ırkçılık olur mu?’ diye sordu. Efendimiz (sas): ‘Hayır olmaz!’ dedi. Bu sefer, Vâsile b. Eska: “Öyleyse Asabiyetçilik/ Irkçılık nedir?’ diye sordu. Resulullah (sas) dedi ki: “Zalim de olsa kendi kavmine arka çıkmandır.” (İbn Mace, Fiten, 7; Ebû Davud, Edeb, 111-112) “Vallahi hırsızlık yapan, kızım Fatıma dahi olsa onun bile elini keserim!” Korunması gereken iki önemli denge: Muhabbet-Adalet Dengesi Muhabbet-Ehliyet Dengesi Talha en-Nemirî: “Ben şehadet ederim ki, sen yalancının birisisin ve Muhammed ise haktır. Ama bizim kabilemiz olan Rebia’nın yalancısı, Muhammed’in kabilesi olan Mudar’ın doğrusundan bana daha evladır.” Peki, bir insan bu şeytanî hastalığa yakalanırsa ne olur? 1. Cahiliye ölümü üzere ölür. 2. Ümmet-i Muhammed’den olma ayrıcalığını kaçırır. Cündüb b. Abdullah el-Becelî naklediyor: “Kim asabiyetin savunuculuğunu yaparak veya asabiyetçiliğe/ırkçılığa destek vererek yoldan çıkmış bir topluluğun bayrağı altında öldürülürse, onun ölümü cahiliye ehlinin ölümü gibidir.” (Müslim, İmâre, 57) Cübeyr b. Mut’im’den nakledildiğine göre Resulullah (sas) şöyle buyurdu: “Irkçılığa çağıran bizden değildir. Irkçılık davası uğruna savaşan bizden değildir. Irkçılık davası uğruna ölen bizden değildir.” (Ebû Davud, Edeb, 111, 112) Peki, ırkçılık hastalığından kurtulmanın yolu nedir? Enes b. Mâlik (ra) rivayet ediyor; Rasûlullah (sas) şöyle buyuruyor: “Canım, kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki sizden biri, kendisi için sevip istediğini, din kardeşi için de sevip istemedikçe tam iman etmiş sayılmaz.” (Müslim, İman, 69,72 ; İbn Mâce, Mukaddime, 10) Allah’ım! Muhacir ile Ensar’ı nasıl birbirine kardeş kıldınsa bizleride birbirlerimize öyle kardeş kıl! Allah’ım! Evs ile Hazrec’in kalplerine nasıl birbirlerine ısındırdıysan, bizimde kalplerimizi öyle birbirine ısındır!