Tarikat Nedir? Bediüzzaman hz. nin dilinden

#aşkmeclisi #ademtopal #tasavvuf #serhendivakfı #keşfet #mikailşimşek #dinisohbetler #menzil #mekke #keramet

[@semihunsal330]

Maşallah menzil seyidlerimizden Allah razı olsun Biz risale-i Nur talebeleri onları çok seviyoruz ❤

[@zekiboli5597]

Kardeşler sizin derdiniz ne ben nur talebesi olarak diyorum oyle Bir zamandayiz Allah kim dine hizmet ediyorsa razı olsun.. gençlerimiz imansız gidiyor birbirimize dua etmemiz lazimken burada tartışıyoruz.kim ehli sünnet çizgisinde hizmet ederse Allah razı olsun ondan.her insanın fıtratı bir hizmete uyar.

[@salihamel2723]

Risalei nur bende okuyorum cok istifade ettim elhamdulillah

[@0258.sanli_ismail]

Şimdiye kadar ben yalnız iman hakikatını düşünüp "Tarîkat zamanı değil, bid'alar mani' oluyor" dedim. Fakat şimdi Sünnet-i Peygamberî dairesinde bütün oniki büyük tarîkatın hülâsası olan ve tarîklerin en büyük dairesi bulunan Risale-i Nur dairesi içine, her tarîkat ehli kendi tarîkatı dairesi gibi görüp girmek lâzım ve elzem olduğunu bu zaman gösterdi. Emirdağ-2 - 54

[@gulayyldz3843]

Üstad Bediüzzaman hazretleri, tarikat zamanı değil demesinin asıl sebebi, söylemiş olduğu dönem içerisinde tekke zaviye medrese gibi yerlerin kapatılması sonucunda, tarikat yolu ile zikir gibi ibadetlerin yapılması yerine, ilmi bilgiler ile insanların aydınlatılması sonucunda insanların imanının kurtarılmasının öncelik olduğunu belirtmesidir.

[@MervesilaGormez]

Çok doğru demiş üstad

[@Kultiginkhan]

AYNEN ÖYLEDİR....

[@bakmakayrgormekayr8787]

MAŞALLAH. ASLAN ÜSTADIM BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ HZ. (R.A.) MUHTEŞEM ESERİ RİSALE-İ NURUNDA MÜKEMMEL ANLATMIŞ.

[@aysetok3721]

Fon müziği o kadar yüksek ki dikkat dağıtıyor. Lütfen sesi kısın.

[@BS-db4oe]

Gardaş müzik koymasanız olmuyor mu müzikten sohbeti anlayamıyorum

[@tayyaryilmaz3950]

Sait nursi hz ALLAH'IN dostudur. Bilinki risali nur okuyorum deyip tarikata karşı olanlar ya ahmak kara cahil yada fitneci ajandır. Tarikat ehli bilirki risalei nur tefsirdir. Ona laf söylemez. Eskiden tarikat alim evliya yetiştirirdi. Tarikata girme şartı namaz oruç borcu olmayacak vb. Şartlar vardı. Tarikat izlenen yol. Yakın tarihte medreseler tekkeler kapatılınca zamanla insanlar namazdan kuranı kerimde uzaklaştı. Günah çukuruna ateşe doğru gidiyorlar. Bunu hören said nursi hz tarikatlar kapatılınca zaman tarikat zamanı değil iman kurtarma zamanı demesi bundandır. Onun için eskiden şartları ağır olan hak ehli sünnet tarikatlar ağır şartları kaldırmış tarikat kapılarını sonuna kadar herkese açmışlarır. Ümmetin imanı kurtulsun diye. Said nuri hz sözünü fırsata çevirmeye çalışan fitnecilerin amacı insanları yaşayan hak mürşidi kamillerden uzak tutmak. Zikirle nefsi terbiyeden uzak tutmak. İnsanların nefsi mutmaniyeye ulaşmasını engellemek... Unutmayınki araştırın bütün hak evliyaların bir mürşidi vardır. Selçuklu ve osmanlı halkının istisnalar hariç hepsinin mürşidi vardır. Nezaman söz dinlememişler gaflete düşmüşler yıkılmışlardır. Nezaman hak mürşitlerin sözünü dinlemişler cihan devleti olmuşlardır. Çanakkalede iki dakika içinde öleceğini bilip düşmanın karşısına çıkan işte bu eğitimden geçmiştir..... Bütün ehli sünnet evliyaların kitaplarını araştırın hepsi yaşayan hak mürşide bağlanması gerektiğini söyler. İngiliz cavuru ve yahudi bunu çok iyi biliyorlar. Ön yargılı olma gidin araştırın. Ben araştırdım ama gerçek bu....

[@mehmetbekmezci-y4r]

Böyle program larda jenerik müziği koymayın lütfen

[@HaticeOzbey-lg1ub]

Müzik yakışmamış sade olsun

[@tuncaysogukbulak3069]

Zaman imanı kurtarmanın en kuvvetli yoludur tarikat ..asil bu devirde yapışmak lazım tasavvufa

[@saidagca6462]

Hem demiş ki: "Tarîk-i Nakşî'de iki kanat ile sülûk edilir." Yani: Hakaik-i imaniyeye sağlam bir surette itikad etmek ve feraiz-i diniyeyi imtisal etmekle olur. Bu iki cenahta kusur varsa, o yolda gidilmez. Mektubat - 22

[@sametsuar4253]

tarikat yolunu ve ölüm rabitasini kısa yoldan buldum diyor üstat beduzźaman neden tarikat deyil hakikat zanı söyle açıklar bu zamanda tarikatlara rekabet ve siyaset girdi ondan demek gerçek vazifelerini unutan bu özellikleri olan tarikatlara gitmeyin diyerek uyarıyor ama yani sıra imamı rabbanî ve gazeli hz lerinin kitaplarını okuyup öyle tarikatta girin diye tenbihliyor bende bakayım diyip cam ağacı üzerinde zikr çekiyor alaha bir yere kadar ilim dua ve çile ile kul olursun der şadi şirazi hz leri bir yerden sonra tevhid gemisine kaf dagina gönül ile gol alinirak eski tahsil ederek sevr mağarasında hz muhammed s.a.v ve hz ebu bekre indirdiği eskinet verilir diye tarik-i nakşibendi yolu kıyamete kadar acıktır haktır kulugu hiçliği elde edebileceğimiz seray ve sünnet-i seniyeye uygundur taa hz mehdiye kadar haktır kalbi allah'a rabtiye gibi sabitler rabıta yaptırır insanı

[@tayyaryilmaz3950]

Sait nursi hz ALLAH'IN dostudur. Bilinki risali nur okuyorum deyip tarikata karşı olanlar ya ahmak kara cahil yada fitneci ajandır. Tarikat ehli bilirki risalei nur tefsirdir. Ona laf söylemez. Eskiden tarikat alim evliya yetiştirirdi. Tarikata girme şartı namaz oruç borcu olmayacak vb. Şartlar vardı. Tarikat izlenen yol. Yakın tarihte medreseler tekkeler kapatılınca zamanla insanlar namazdan kuranı kerimde uzaklaştı. Günah çukuruna ateşe doğru gidiyorlar. Bunu hören said nursi hz tarikatlar kapatılınca zaman tarikat zamanı değil iman kurtarma zamanı demesi bundandır. Onun için eskiden şartları ağır olan hak ehli sünnet tarikatlar ağır şartları kaldırmış tarikat kapılarını sonuna kadar herkese açmışlarır. Ümmetin imanı kurtulsun diye. Said nuri hz sözünü fırsata çevirmeye çalışan fitnecilerin amacı insanları yaşayan hak mürşidi kamillerden uzak tutmak. Zikirle nefsi terbiyeden uzak tutmak. İnsanların nefsi mutmaniyeye ulaşmasını engellemek... Unutmayınki araştırın bütün hak evliyaların bir mürşidi vardır. Selçuklu ve osmanlı halkının istisnalar hariç hepsinin mürşidi vardır. Nezaman söz dinlememişler gaflete düşmüşler yıkılmışlardır. Nezaman hak mürşitlerin sözünü dinlemişler cihan devleti olmuşlardır. Çanakkalede iki dakika içinde öleceğini bilip düşmanın karşısına çıkan işte bu eğitimden geçmiştir..... Bütün ehli sünnet evliyaların kitaplarını araştırın hepsi yaşayan hak mürşide bağlanması gerektiğini söyler. İngiliz cavuru ve yahudi bunu çok iyi biliyorlar. Ön yargılı olma gidin araştırın. Ben araştırdım ama gerçek bu....

[@hakantunca6170]

5. Mektup düzeltelim inşallah kardeş

[@turkiye8804]

Güzel anlatmış maşallah.Allah rahmet etsin

[@yusufkaya8783]

Benim anladığım üstad Bediüzzaman herhangi bir tarikat mensuba da olsan kesinlikle bu zamanda risalei nurlari okumalı diyor.Hem tarikat imamlari bu zamanda gelseydiler benim gibi iman hakikatlerinin inkisafi icin çalisirlardi diyor.Hatta iman rabbani ömrünün sonunda bu yola sülük ettigini söylüyor.Zaten her müslüman bu zamana baktigi zaman ahir zaman oldugu ve imani elde tutmak kor atesi elde tutmak gibi oldugunu anlar.Bu yüzden tarikatte dahi olsan kesinlikle imanin çok güçlü olmalı.Bu zamanda bunun icin en buyuk rehber üstad Bediüzzamandir diyebiliriz.

[@user-bq6eo8eu6h]

SON NEFES LAAAA ILAHE ILLALLAHUL HALIMUL KERIM SUBHANALLAHIL RABBUL ARŞIL AZİM ELHAMDÜLILLAHI RABBUL ALEMİYN SUBBUHUN KUDDUSUN RABBUL MELAIKETU VER RUH SUBHANIM ALLAH SULTANIM ALLAH NEBİM MUHAMMED ALEYHISSELAM

[@abdullahvarol8590]

3:02 SÖZLER Mecmuası birinci sözün sonunda şöyle geçmektedir; “…Acaba asıl mal sahibi olan Allah, ne fiat istiyor? Elcevab: Evet o Mün'im-i Hakikî, bizden o kıymetdar nimetlere, mallara bedel istediği fiat ise; üç şeydir. Biri: Zikir. Biri: Şükür. Biri: Fikir'dir. Başta "Bismillah" zikirdir. Âhirde "Elhamdülillah" şükürdür. Ortada, bu kıymetdar hârika-i san'at olan nimetler Ehad-i Samed'in mu'cize-i kudreti ve hediye-i rahmeti olduğunu düşünmek ve derketmek fikirdir. Sözler - 7

[@hakantunca6170]

Maşallah kardeşim. Hocam bu kısmı atlatmış bende farkettim.

[@herneyse11]

Mukaddime Kat’iyyen bil ki: Hilkatin en yüksek gayesi ve fıtratın en yüce neticesi “Îman-I Billahtır.” Ve insaniyetin en âlî mertebesi ve beşeriyetin en büyük makamı, Îman-I Billah içindeki “mârifetullahtır.” Cin ve insin en parlak saâdeti ve en tatlı ni’meti, o mârifetullah içindeki “muhabbetullah”tır. Ve ruh-u beşer için en hâlis sürur ve kalb-I insan için en sâfi sevinç, o Muhabbetullah içindeki “Lezzet-I Ruhaniye”dir. Evet bütün hakîki saâdet ve hâlis sürur ve şirin ni’met ve sâfi lezzet, elbette Mârifetullah ve Muhabbetullahtadır. Onlar, onsuz olamaz. Cenâb-I Hakk’I tanıyan ve seven, nihayetsiz saâdete, ni’mete, envâra, esrâra; ya bilkuvve veya bilfiil mazhardır. O’nu hakîki tanımayan, sevmeyen; nihayetsiz şekavete, âlâma ve evhama ma’nen ve maddeten mübtelâ olur. Evet, şu perîşan dünyada, âvâre nev’-I beşer içinde, semeresiz bir hayatta; sâhipsiz, hâmîsiz bir sûrette; âciz, miskin bir insan, bütün dünyanın sultanı da olsa kaç para eder. İşte bu âvâre nev’-I beşer içinde, bu perîşan fânî dünyada; insan, sâhibini tanımazsa, mâlikini bulmazsa, ne kadar biçâre sergerdan olduğunu herkes anlar. Eğer sâhibini bulsa, mâlikini tanısa, o vakit rahmetine ilticâ eder, kudretine istinâd eder. O vahşetgâh dünya, bir tenezzühgâha döner ve bir ticaretgâh olur. Birinci Makam Şu kelâm-I tevhîdînin, on bir kelimesinin her birinde birer müjde var. Ve o müjdede birer şifa ve o şifada birer lezzet-I ma’nevîye bulunur. BİRİNCİ KELİME: لاَۤ اِلٰهَ اِلاَّ اللهُ Da şöyle bir müjde var ki: Hadsiz hâcâta mübtelâ, nihayetsiz a’dânın hücumuna hedef olan rûh-u insanî şu kelimede öyle bir nokta-I istimdât bulur ki, bütün hâcâtını te’min edecek bir hazine-I rahmet kapısını ona açar ve öyle bir nokta-I istinâd bulur ki, bütün a’dâsının şerrinden emin edecek bir kudret-I mutlakanın sâhibi olan kendi Ma’bûdunu ve Hâlıkını bildirir ve tanıttırır, sâhibini gösterir, Mâliki kim olduğunu irâe eder. Ve o irâe ile, kalbi vahşet-I mutlakadan ve rûhu hüzn-ü elîmden kurtarıp, ebedî bir ferahı, dâimî bir sürûru te’min eder. İKİNCİ KELİME: وَحْدَهُ Şu kelimede; şifalı, saâdetli bir müjde vardır. Şöyle ki: Kâinatın ekser envaiyle alâkadar ve o alâkadarlık yüzünden perîşan ve keşmekeş içinde boğulmak derecesine gelen rûh-u beşer ve kalb-I insan kelimesinde bir melce’, bir halâskâr bulur ki; onu bütün o keşmekeş, o perîşaniyetten kurtarır. Yâni, ma’nen der: “ALLAH birdir. Başka şeylere müracaat edip yorulma, onlara tezellül edip minnet çekme, onlara temellük edip boyun eğme, onların arkasına düşüp zahmet çekme, onlardan korkup titreme. Çünkü: Sultan-I Kâinat birdir, herşey’in anahtarı onun yanında, her şey’in dizgini onun elindedir; herşey onun emriyle halledilir. Onu bulsan, her matlubunu buldun; hadsiz minnetlerden, korkulardan kurtuldun.” ÜÇÜNCÜ KELİME: لاٰشَرِيكَ لَهُ Yâni: Nasılki ulûhiyetinde ve saltanatında şerîki yoktur; “ALLAH” bir olur, müteaddid olamaz. Öyle de; Rubûbiyetinde ve icraatında ve îcadâtında dahî şerîki yoktur. Ba’zan olur ki; sultan bir olur, saltanatında şerîki olmaz.. fakat icraatında, onun me’murları onun şerîki sayılırlar ve onun huzuruna herkesin girmesine mâni olurlar. “Bize de müracaat et” derler. Fakat Ezel-Ebed Sultanı olan Cenâb-I Hak, saltanatında şerîki olmadığı gibi, icraat-I Rubûbiyetinde dahi muinlere, şeriklere muhtaç değildir. Emir ve iradesi, havl ve kuvveti olmazsa; hiçbir şey, hiçbir şey’e müdahale edemez. Doğrudan doğruya herkes O’na müracaat edebilir. Şerîki ve muîni olmadığından, o müracaatçı adama “Yasaktır, O’nun huzuruna giremezsin” denilmez. İşte şu kelime, ruh-u beşer için şöyle bir müjde verir ki: Îmanı elde eden rûh-u beşer; mânisiz, müdahalesiz, hâilsiz, mümânaatsız, her hâlinde, her arzusunda, her anda, her yerde o ezel ve ebed ve hazâin-I rahmet mâliki ve defâin-I saâdet sâhibi olan Cemîl-I Zülcelâl, Kadîr-I Zülkemâl’in huzuruna girip, hâcâtını arzedebilir. Ve rahmetini bulup, kudretine istinâd ederek, kemâl-I ferah ve sürûru kazanabilir. DÖRDÜNCÜ KELİME: لَهُ الْمُلْكُ Yâni: Mülk umumen onundur. Sen, hem onun mülküsün, hem memlûküsün, hem mülkünde çalışıyorsun. Şu kelime, şöyle şifalı bir müjde veriyor ve diyor: Ey insan! Sen kendini, kendine mâlik sayma. Çünkü, sen kendini idare edemezsin, o yük ağırdır. Kendi başına muhafaza edemezsin, belâlardan sakınıp, levâzımâtını yerine getiremezsin. Öyle ise beyhûde ızdıraba düşüp azap çekme, mülk başkasınındır. O Mâlik, hem Kadîr’dir, hem Rahîm’dir; kudretine istinâd et, rahmetini ittiham etme. Kederi bırak, keyfini çek. Zahmeti at, safâyı bul… Hem der ki: Ma’nen sevdiğin ve alâkadar olduğun ve perîşaniyetinden müteessir olduğun ve ıslah edemediğin şu kâinat, bir Kadîr-I Rahîm’in mülküdür. Mülkü sâhibine teslim et, O’na bırak.. cefâsını değil, safasını çek. O hem Hakîm’dir, hem Rahîm’dir. Mülkünde istediği gibi tasarruf eder, çevirir. Dehşet aldığın zaman, İbrahim Hakkı gibi “Mevlâ görelim neyler, neylerse güzel eyler” de, pencerelerden seyret, içlerine girme. BEŞİNCİ KELİME: لَهُ الْحَمْدُ Yâni: Hamd ve senâ, medih ve minnet O’na mahsustur, O’na lâyıktır. Demek ni’metler O’nundur ve O’nun hazinesinden çıkar. Hazine ise, dâimîdir. İşte şu kelime, şöyle müjde verip diyor ki: Ey insan! Ni’metin zevâlinden elem çekme. Çünkü rahmet hazînesi tükenmez. Ve lezzetin zevâlini düşünüp, o elemden feryad etme. Çünkü o ni’met meyvesi, bir rahmet-I bînihayenin semeresidir. Ağacı bâkî ise, meyve gitse de yerine gelen var. Ni’metin lezzeti içinde, o lezzetten yüz derece daha ziyâde lezzetli bir iltifat-I rahmeti hamd ile düşünüp, lezzeti, birden yüz derece yapabilirsin. Nasılki bir pâdişâh-I zîşânın sana hediye ettiği bir elma lezzeti içinde yüz belki bin elmanın lezzetinin fevkinde, bir iltifat-I şâhâne lezzetini sana ihsas ve ihsân eder. Öyle de: kelimesiyle, yâni hamd ve şükür ile, yâni ni’metten in’âmı hissetmekle, yâni Mün’imi tanımakla ve in’âmını düşünmekle, yâni O’nun rahmetinin iltifatını ve şefkatinin teveccühünü ve in’âmının devamını düşünmekle; ni’metten bin derece daha leziz, ma’nevî bir lezzet kapısını sana açar.

[@yakupsaitcicek2147]

Dediklerin hepsi doğru. Seni tasdik ediyorum kardeşim. Araya fitne sokan münafıklara fırsat vermeyelim.

[@tayyaryilmaz3950]

Sait nursi hz ALLAH'IN dostudur. Bilinki risali nur okuyorum deyip tarikata karşı olanlar ya ahmak kara cahil yada fitneci ajandır. Tarikat ehli bilirki risalei nur tefsirdir. Ona laf söylemez. Eskiden tarikat alim evliya yetiştirirdi. Tarikata girme şartı namaz oruç borcu olmayacak vb. Şartlar vardı. Tarikat izlenen yol. Yakın tarihte medreseler tekkeler kapatılınca zamanla insanlar namazdan kuranı kerimde uzaklaştı. Günah çukuruna ateşe doğru gidiyorlar. Bunu hören said nursi hz tarikatlar kapatılınca zaman tarikat zamanı değil iman kurtarma zamanı demesi bundandır. Onun için eskiden şartları ağır olan hak ehli sünnet tarikatlar ağır şartları kaldırmış tarikat kapılarını sonuna kadar herkese açmışlarır. Ümmetin imanı kurtulsun diye. Said nuri hz sözünü fırsata çevirmeye çalışan fitnecilerin amacı insanları yaşayan hak mürşidi kamillerden uzak tutmak. Zikirle nefsi terbiyeden uzak tutmak. İnsanların nefsi mutmaniyeye ulaşmasını engellemek... Unutmayınki araştırın bütün hak evliyaların bir mürşidi vardır. Selçuklu ve osmanlı halkının istisnalar hariç hepsinin mürşidi vardır. Nezaman söz dinlememişler gaflete düşmüşler yıkılmışlardır. Nezaman hak mürşitlerin sözünü dinlemişler cihan devleti olmuşlardır. Çanakkalede iki dakika içinde öleceğini bilip düşmanın karşısına çıkan işte bu eğitimden geçmiştir..... Bütün ehli sünnet evliyaların kitaplarını araştırın hepsi yaşayan hak mürşide bağlanması gerektiğini söyler. İngiliz cavuru ve yahudi bunu çok iyi biliyorlar. Ön yargılı olma gidin araştırın. Ben araştırdım ama gerçek bu....

[@senerguncan4045]

Allah razı olsun

[@abdulkadirkaraca1437]

Zikir fikir şükür meselesini üstad 1. sozde ilk risalesinde anlatıyor hocam

[@mc3508]

Maşalllah Bin Barekallahhhhh

[@0258.sanli_ismail]

Üstad hazretlerinin tarikat zamanı değil dediği sözü genelde mahkemelerde söylemiştir.. o dönemde ben tarikatciyim diyenleri asiyorlardi..o yüzden 2. Emirdağ lahikasinda son gönderdiğimiz pasajda "tarikat zamanı değil" cümlesi üstadımız tarafından nesh edilmiş kaldırılmıştır. Bunun delilleri 29 . Mektup telvihati tisa, Mesnevi Nuriye 10. Risale.. 26. Sözün zeyli...gibi risalelerdir.. selamlar

[@cengizaksu1032]

Müziğin sesinin yüksekliğinden kafamız şişti niye dikkat etmezsiniz.

[@user-bq6eo8eu6h]

ALLAH TEALA RABBİMİZ YA RABBİ BIZLERİDE HAKIKI İMAN VER KÖTÜ NEFSİN ELİNE BIRAKMA İNS CİN SEYTANLARINDAN VESVESE VERMELERİNDEN ALLAH TEALA RABBİMIZ KORUMANA HIMAYENE HIFZINA EMANINA ZATI İLAHINE SIGINIRIZ AMİN ECMAİN

[@yusufyldz2210]

müzikten dolayı konsantre olmadım lazımmı bu müzik

[@yavuzgezer4070]

TARİKAT KIYAMETE KADAR DEVAM EDECEK :

[@Kultiginkhan]

ALLAH cc O SALİH KULLARININ HİMMETİNDEN MUSLUMANLARI MAHRUM BIRAKMASIN...AMİN...

[@minaselcuk]

Üstad “Zamnımız tarikat zamanı değil.. sözünden rucu etmiştir. Bir de Emirdağ Lahikası 11 / sayfa 54 / Envar yayınları / yıl 1989-27’nci mektub da diyor ki: “ şimdiye kadar ben yalnız iman hakikatini düşünüp ‘Tarikat Zana’nı değil bid’alar mani oluyor.’ dedim. Fakat şimdi Sünneti Peygamberi dairesinde bütün 12 büyük tarikaatin hülasası olan ve tariklerin en büyük dairesi bulunan Risalii Nur dairesi içine, her tarikat ehli kendi tarikatı dairesi ehli gibi görüp girmek lazım be elzem olduğu bu zaman gösterdi. Hem ehli tariarin en günahkarı dahi çabuk dinsizliğe giremiyor; kalbi mağlub olamıyor. Onun için onlar tam sarsılmaz, hakiki Nurcu olabilirler. Yalnız mümkün olduğu kadar bid’atlara ve takvayı kıran büyük günahlara girmemek gerekir. Bediüzzaman 29 uncu mektubun telvihatı tis’ası nın üçüncü telvihinde şöyle der: “Adi bir samimi ehli tarikat, sûri, zahiri bir mütefenninin daha ziyade kendini muhafaza eder. O zevki tarikat (rabıta) vasıtasıyla ve muhabbeti evliya (manevi beraberlik) cihetiyle imanını kurtarır. Kebairle fasıl olur, kafir olmaz; kolaylıkla zındıkaya sokulmaz. Şerid Nir muhabbet be metin bir itikat ile aktab kabul ettiği bir silsileyi meşayıhı, onun nazarında hiç bir kuvvet çürütmez. Çürütemediği için, onlardan itinasını kesmez. Onlardan itimadı kesilmezse, zındıkaya giremez. Tarikatte hissesi olmayan ve kalbi harekete gelmeyen, bir mühikkik alim zat da olsa, şimdiki zındıkaların desiselerine karşı kendini tam muhafaza etmesi müşkülleşmiştir…”

[@ahmetsakarya5693]

ALLAH RAZI OLSUN

[@Ruken-db1vd]

ALLAH RAZI OLSUN ALLAHU EKBER AMIN AMIN AMIN ALLAHU EKBER 🌟🕋🌟🕌🕍🤲🏼🤲🏻🤲🏾🤲🏿🤲🏽🤲🗡🏹⚔️🫡🌻💐🇸🇩🇹🇷☝️🕊🕊🕊🕊🕊🕊🕊

[@faikoztunc6730]

Bin masaAllah Bediüzzaman hazretlerinin eserlerine❤

[@beratteberoglu2835]

Selamu alekum Fon müziği çok güzel lakin bu konular in önüne ğeçmemelidir.

[@minaselcuk]

Selamun Aleyküm güzel kardeşler. Sizlerle bildiğiniz birşeyi paylaşmak istiyorum; Cumhuriyet kurulduktan sonra ilk yasaklardan biri; 30 Kasım 1925 te, Tekke ve Zaviyelerin kapatılmasıdır. Bu yeni kurulan Cumhuriyetin devamı için çok önemidir. Ümmetin vasiliği ve temsilliyeti konusunda merkezde olan Osmanlı, Şeyhler ve Tarikat mensuplarının desteği ve yönlendirmesi ile şekillenmiştir. Gerek uluslararası hamlelerde, gerekse ülke içinde tevhidi ve samimiyeti ilke edinip, halk içinde, iman, ilim, huzur ve tevekkülün önderliğini yapmışlardır. Yeni kurulan Cumhuriyette, yeni nizamı benimsetmek ve müslümanların direncini kırmak için şeyhlerin halktan uzaklaştırılmaları gerekiyordu. İngiliz sömürgeci aklı ile oluşturulan sistemin, halkı Müslüman olan her ülkede olduğu gibi özellikte şeyhlerin yönlendirmesinden uzaklaştırmak elzemdi. Bunu hem kanun olarak hemde ajanlarla desteklemek için, 1923 te ilk seferde Beyaz Rusya dan 200 yahudi; cemaat ve tarikat kurmak için vatandaşlık verilerek ülkemizde görevlendirildi. Bu vatandaşlıklar daha sonraki yıllar hiristiyan ajanlarla birlikte 500.000 lere ulaşmıştır. Vatikan’ı konu bile etmiyoruz. Bu cemaat ve tarikatlerin kısmi azamisi halen aktiftir. At izini, it izinden ayıracak tek hakikat, tevhid ve fıkıhtır. Tarikat ehli kardeşlerimiz şunu bilmeli; “Şer’i Şerifin zahirine muhalif her türlü batın, batıldır.” Cemaat mensupları da şunu bilmeli; “haram helal ilmine dikkat ederek, Zühtü, samimiyeti hedeflemeyen zındıktır…” Kim diyebilir ki?! Bediüzzaman ehli zühd değildir. Her meşrebin, sahabeleri kaynak alarak zühd usulü vardır. Yani İslamın müslüman üzerinde, onu terbiye ve ıslahını hedef alan bir çok manevi ilmihali vardır. Tevhid için akaid, haram helal için Fıkıh, ihlas için tasavvuf ve tarikat, ilim için Sarf, nahiv, tefsir, hadis… vb. ilimleri kendi içinde konulara ayrılmıştır. Hepsinin kaynağı Şa’ri dir. Ayet ve hadislerdir. Yani herşey bizim, biz de ümmetin bir parçasıyız. Dinimizi bilelim ve uyanık olalım. Thomas Edward Lawrence’ler aramızda, isimleri Ahmed, Muhammed, Mahmud olarak işlerini çok iyi yapıyorlar. Bizlerde samimi ve güzel müslümanlar olalım ve bölünmeyelim. Selam ve dua ile…

[@user-bq6eo8eu6h]

SADATI KIRAMLA SADATLAR SADATLARIN DUASI HİMMETI CEZBESI SEFAATLERI IHSANI OLSUN BIZLEREDE BANADA ALLAHU TEALA RABBİMIZ YA RABBİ RABBİM NE OLUR AMİN ECMAIN

[@metinaydemir9554]

Amin selam olsun iman etmiş birlikte hareket ederek şuhurlu dayarlı helal dürüst mert cömert iyi faydalı güzel temiz Aziz islamın hizmetkarlarına Amin

[@newuser871]

Üstad 70-80 sene önce söylediği şuan geçerli mi ona bakmak lazım, zaman çabuk değişiyor şuan üstad yaşasa yine aynı sözü söyler mi bunları tahlil etmek lazım.

[@yusufkaya8783]

Bir tarikat mensubu nur dairesinde kendi seyhini muhafaza edebilir diyor ama seyhi olmadan girenler nur dairesini kendisine mürşit seçer.Yani tarikat ehli ziikirlerini yapsin ama Risale-i nurlarida kesinlikle okuma tavsiyesinde bulunuyor.Risalei nurlar tarikatten ziyade hakikattir.

[@ibrahimkaraagac7177]

Allah razı olsun Seydam Risale-i Nur deyip geçmeyin

[@alparslan3939]

Tarikat olmadan nefsi nasıl terbiye ediceksiniz bakalım

[@tayyaryilmaz3950]

Sait nursi hz ALLAH'IN dostudur. Bilinki risali nur okuyorum deyip tarikata karşı olanlar ya ahmak kara cahil yada fitneci ajandır. Tarikat ehli bilirki risalei nur tefsirdir. Ona laf söylemez. Eskiden tarikat alim evliya yetiştirirdi. Tarikata girme şartı namaz oruç borcu olmayacak vb. Şartlar vardı. Tarikat izlenen yol. Yakın tarihte medreseler tekkeler kapatılınca zamanla insanlar namazdan kuranı kerimde uzaklaştı. Günah çukuruna ateşe doğru gidiyorlar. Bunu hören said nursi hz tarikatlar kapatılınca zaman tarikat zamanı değil iman kurtarma zamanı demesi bundandır. Onun için eskiden şartları ağır olan hak ehli sünnet tarikatlar ağır şartları kaldırmış tarikat kapılarını sonuna kadar herkese açmışlarır. Ümmetin imanı kurtulsun diye. Said nuri hz sözünü fırsata çevirmeye çalışan fitnecilerin amacı insanları yaşayan hak mürşidi kamillerden uzak tutmak. Zikirle nefsi terbiyeden uzak tutmak. İnsanların nefsi mutmaniyeye ulaşmasını engellemek... Unutmayınki araştırın bütün hak evliyaların bir mürşidi vardır. Selçuklu ve osmanlı halkının istisnalar hariç hepsinin mürşidi vardır. Nezaman söz dinlememişler gaflete düşmüşler yıkılmışlardır. Nezaman hak mürşitlerin sözünü dinlemişler cihan devleti olmuşlardır. Çanakkalede iki dakika içinde öleceğini bilip düşmanın karşısına çıkan işte bu eğitimden geçmiştir..... Bütün ehli sünnet evliyaların kitaplarını araştırın hepsi yaşayan hak mürşide bağlanması gerektiğini söyler. İngiliz cavuru ve yahudi bunu çok iyi biliyorlar. Ön yargılı olma gidin araştırın. Ben araştırdım ama gerçek bu....

[@0258.sanli_ismail]

tasavvuf üç merhaleli irşad yolunun birinci basamağıdır.tasavvuftan sonra hakikat ve ondan sonra da şeriat gelir.R.Nur hakikattır ve bir tarikattir.seyr-i sülükünü hakikat ilmi ile yapan bir tarikattir. Tasavvufda zikir esastır hakikatte huzur esastır. R.Nurun mürşidi var.irşad silsilesi var.evradı ve ezkarı var...

[@omerfaruk2163]

Adem topal kaç yıl oldu hakikate eremedin...

[@cengizhanhicyilmaz9042]

Bana kur an yeter diyenlere selam olsun,

[@Beyaz745]

Sünneti Rasulullah ne olacak

[@Kultiginkhan]

@@Beyaz745 MEHMET OKU(MA)YAN ve MOLLA MISTO İSYANOĞLU VAR YA YETMEZ Mİ..????

[@Beyaz745]

@@Kultiginkhan 🤭🤭

[@Yörükgil]

Gardas, ustad, "Zamanimiz Tarikat zamani degil, imani kurtarmak zamanidir, Bir kisi Tarikatsiz cennete girebilir, ama, imansiz cennete giremez"dedigini niye soylemiyorsunuz.Ustadin soylediklerini nicin eksiksiz ve tam soylemiyorsunuzda, isinize yarariyan kisimlari cimbizlayip soyluyorsunuz.Boyle davranmak,ustadin bu soylemdeki maksadina ters ve onun maksadini ketm etmek olmazmi???

[@huseyinogur1664]

Asla üstadın dediklerini yanlış aktarmıyorlar. Üstadın devri bozup bir devirdi o zaman bir arada durmak sakıncalıydı ama şuan birlik beraberlik bir ehli sünnet mürşidin peşinde olmazsan ortalıkta çok çabuk bertaraf olursun

[@mustafakamil8674]

GARDAS TARIKATIN GAYESIDE IMAN KURTARMAKTIR.BEDIUZZAMAN HZ.LER BUNDAN 400 SENE ÖNCE YASAMIS OLAN NAKSI SEYHI.BIN YILINI IMAMI MUCEDDIDI NAKSI SEYHI ICIN.IMAM RABBANI .IMAN KURTARMA VESILESI OLAMASI ICIN CALISMISTIR DIYE TARIF ETMISTIR.BUNU RISALELEDE BEDIUZZAMAN HZ LERI KENDISI YAZMIS..

[@mustafakamil8674]

BEDIUZZAMAN HZ LERI BABASI MIRZA NAKSI OLDUGU ICIN COCUKLUGUNDA NAKSI SEYHI AYNI ZAMANDA BABASININ SEYHI OLAN ABDURRAHMANI TAHI HZ LERININ ZIYARETINE GELDIGI ZAMAN ABDURRAHMANI TAHI HZ.LERI ONU KÖYUN DISINDA KARSILARMIS BEDIUZZAMAN ICIN.BU COCUK.BUYUK ALIM OLACAK ONA IYI BAKIN DERMIS.BEDIUZZAMAN HZ LERINE.BEDIUZZAMAN UNVANINI.YINE AYNIUSTADIN MOLLAHI MOLLA FETULLAH HZ LERI. IMTIHAN ETTIKTEN SONR BEDIUZZAMAN HZ.LERININ.ZEKASINA HAYRAN KALARAK SEN BEDIUZZAMANSIN DIYE ISIMLENDIRMISTIR. RISALEI NUR KAYNARINA SOR BEDIUZZAMANA BEDIUZZAMAN ISMINI KIMVERMISTIR DIYE. DIYESEN

[@mustafakamil8674]

BEDIUZZAMAN HZ LERININ KARDESIDE NAKSI TARIKATI SEYHI SEYH MUHAMMED DIYAUDDUN HZ LERININ MURIDIDIR. ARASTIR BAKALIM.

[@mustafakamil8674]

KARDEŞIM BEN MENZIL TARIKATINA BAGLIYIM.BIZIM USTADLARIMIZ RISALEINURLARI OKUYUN İMANINIZ KUVVETLENIR DIYE TAVSIYELERI VAR.BEN USTAD HZ LERININ CEKTIGI SIKINTILARI OKUDUKCA HER SEFERINDE AGLIYASIM GELIYOR AYRICA BEDIÜZZAMAN HZ LERINIDE INANIN KENDI NEFSIMDEN COK SEVERIM.MUBAREK COK SIKINTI CEKMIS TABI CEKMIS OLDUGU BU SIKINTILARIN KARSILIGI OLARAK ÜSTAD HZ.LERININ MANEVI MAKAMIDA BÜYUK OLMUSTUR. RABBIM SEFAATININI NASIP ETSIN NUR ICINDE YATSIN AMIN..BEN TARIKATA GIRDIKTEN SONRA USTAD BEDIUZZAMAN HZ.LERINI RUYAMDA GORDÜM.SEYHIM MUHAMMED RASIT HZ LERI ILE BIRLIKTE YANIMA GELDILER HIC KONUSMADIK.BEDIUZZAMAN HZ LERI PARMAGI ILE IKI KASIMIN ARASINI BASTIRDI. VE GITTILER INSAALLAH HAYIRL BIR RUYADIR...

[@yusufozcan3220]

Müzik sesinden hiç bir şey anlayamıyorum adapte olamıyoruz 😳😳😳😳

[@gulerozne892]

Lütfen fon müziğini kapatsanız

[@umutasln65]

2:46 aşk meclisi

[@tayyaryilmaz3950]

Sait nursi hz ALLAH'IN dostudur. Bilinki risali nur okuyorum deyip tarikata karşı olanlar ya ahmak kara cahil yada fitneci ajandır. Tarikat ehli bilirki risalei nur tefsirdir. Ona laf söylemez. Eskiden tarikat alim evliya yetiştirirdi. Tarikata girme şartı namaz oruç borcu olmayacak vb. Şartlar vardı. Tarikat izlenen yol. Yakın tarihte medreseler tekkeler kapatılınca zamanla insanlar namazdan kuranı kerimde uzaklaştı. Günah çukuruna ateşe doğru gidiyorlar. Bunu hören said nursi hz tarikatlar kapatılınca zaman tarikat zamanı değil iman kurtarma zamanı demesi bundandır. Onun için eskiden şartları ağır olan hak ehli sünnet tarikatlar ağır şartları kaldırmış tarikat kapılarını sonuna kadar herkese açmışlarır. Ümmetin imanı kurtulsun diye. Said nuri hz sözünü fırsata çevirmeye çalışan fitnecilerin amacı insanları yaşayan hak mürşidi kamillerden uzak tutmak. Zikirle nefsi terbiyeden uzak tutmak. İnsanların nefsi mutmaniyeye ulaşmasını engellemek... Unutmayınki araştırın bütün hak evliyaların bir mürşidi vardır. Selçuklu ve osmanlı halkının istisnalar hariç hepsinin mürşidi vardır. Nezaman söz dinlememişler gaflete düşmüşler yıkılmışlardır. Nezaman hak mürşitlerin sözünü dinlemişler cihan devleti olmuşlardır. Çanakkalede iki dakika içinde öleceğini bilip düşmanın karşısına çıkan işte bu eğitimden geçmiştir..... Bütün ehli sünnet evliyaların kitaplarını araştırın hepsi yaşayan hak mürşide bağlanması gerektiğini söyler. İngiliz cavuru ve yahudi bunu çok iyi biliyorlar. Ön yargılı olma gidin araştırın. Ben araştırdım ama gerçek bu.... .

[@emooo784]

Tarikat kendini bulmak dolayısıyla Allah'ı bulmaktır. Diğerleri yan faydalardır, amaç değildirler tarikatta.

[@user-bq6eo8eu6h]

YA BAKİ ENTEL BAKİ

[@0258.sanli_ismail]

Ehl-i tarîkat ve hakikatça müttefekun aleyh bir esas var ki: Tarîk-ı Hak'ta sülûk eden bir insan, nefs-i emmaresinin enaniyetini ve serkeşliğini kırmak için lâzım gelir ki; nazarını nefsinden kaldırıp şeyhine hasr-ı nazar ede ede tâ fena fi'ş-şeyh hükmüne gelir. "Ben" dediği vakit, şeyhinin hissiyatiyle konuşur ve hâkeza.. tâ fena fi'r-resul, fena fillaha kadar gider. Sikke-i Tasdik-i Gaybi - 149

[@IlyasGunduz-sd8dc]

Öncelikle, Tarikat nedir o nu bilmek lazim.1.şeriat.2 .tarikat.3.hakikat..seriat,kati emirdir.tarikat seriati yaşamakta kolay laştirir. ve güzelleştirir.ondan sonra hakikat te ortaya o zaman cikar.o yüzden dini iyi arasirtmak lazim .insanin agzinda cıkacak her kelimeye dikkat etmek lazım.

[@user-bq6eo8eu6h]

SON NEFES EŞHEDÜ EN LAAAA ILAHE ILLALLAHU VAHDEHU LA SERIYKE LEH VE ESHEDU ENNE MUHAMMEDEN ABDUHU VE RESULUHU VE ENNE ISA ABDULLAHU VE RESULUHU VE KELIMATUHU EL GAHA ILA MERYEME VE RUHUL MİNHUVE ADN CENNETİ HAKKUN VE ENNEN NARU HAKK ELHAMDÜLILLAHİ RABBUL ALEMIYN OLSUN MÜMTAZEYE MİNTAZEYE MUSTAFAYA AYSEYE KADIR ERCANA AYSEYE KADIRE ERCANA AYSEYE SEHRIYE SEYDAYA MURATA EMREYE ADLİNAYA ABLIKEYE SADIKA HUSNUYEYE CENNET KUZU FIRDEVS FIRDEVS AYSEYE VE BÜTÜN GECMİŞLERIMIZE VE BIZLERE VE ÖLMÜSLERIMIZE VE ZÜRRIYETLERIMIZE VE BÜTÜN MÜİNLERE VE BÜTÜN ÜMMETI MUHAMMED MUSTAFA SALLALLAHU TEALA ALEYHIVESSELLEM ALEYHISSELATU VESSELAM YA BAKİ ENTEL BAKİ ALLAHUMME SALLİ ALA SEYYİDINA MUHAMMEDİN NEBİYYUL ÜMIIYYUL HABIBIL ALIL KADRI EL AZİMI CAHI VE ALA ALİHI VESSAHBIHI VESSELLIM ALLAHUMME SALLI ALA SEYYIDİNA MUHAMMEDIN VE ADEME VE NUHUN VE İBRAHIME VE MUSA VE İSA VEMA BEYNEHUM MINEN NEBIYYÜNE VEL MÜRSELIN VE SALAVATULLAHU VE SELAMUHU ALEYHİM ECMAİN AMİN ECMAIN

[@0258.sanli_ismail]

Daireye girmeden evvel bulduğu şeyhi, her ferd o şeyhini, mürşidini dairede dahi muhafaza edebilir. Fakat şeyhi olmayan, daireye girdikten sonra ancak daire içinde mürşid arayabilir. Latif Nükteler - 31

[@ahmeterdogan7029]

Bediüzzaman risalelerin de kaç ayetin tefsiri meali var bir ayetin anlamını bilmek tüm Kur'an'ı ezbere okumaktan daha eftaldir bilginize

[@aydnakn4555]

Kafanda kaç tahta eksik bilemedim.ya yazdığın saçma yorumu sil yada soruma adam gibi kıvırmadan cevap ver. Bir ayet meali bilmek tüm Kur'an'ı ezber bilmekten üstündür' diyorsun. yani (Elhamdülillah i rabbil alemin)anlamı (Alemlerin rabbi olan Allah'a hamd olsun) bu anlamı bilmek,tüm Kur'an'ı ezber okumaktan yani( Hafız olmaktan üstündür) diyorsun. Ya yorumunu sil yada buyur cevap ver.

[@ahmeterdogan7029]

@@aydnakn4555 din adına bildiğini duyduğunu Kur'an'a arz et Kuran'da varsa sıkıntı yok Kuran'da yoksa uydurmadır aklını kullanmayan in üstüne pislik yağar yunus 100 var Kur'an'ı ezbere okumak hafız olanlara bir şey demiyorum beyim okuduğunu anlayanla okuduğunu anlamadan ibret için gönderilen Kur'an'ı hiç bir ayetin anlamını bilmeden geri iade edenler arasındaki farkı görün diye yazdım bey zadem

[@ahmeterdogan7029]

@@aydnakn4555 Risale-i Nur sizi cennete götürür kardeş ayet anlamını mealini tefsirini okumayın zararlı size. Risalenin tümünü okuyun kaç ayetin tefsiri var yazsana 632 peki Kur'an'ın diğer hükümleri ne olcak beyjm

[@ahmeterdogan7029]

@@aydnakn4555 Resul diyor ki ben sadece vahiye uyarım Zümer 43 Kur'an'ın tümünden onun anlamından sınav olcagiz Zümer 44 sefaatin tümü yalnızca Allah'a aittir zuhruf 44 ey resul Bizim adımıza herhangi bir söz söylediğini tespit edilersek seni şah damarindan keseriz hakka süresi 43 47 aklını kullanmayanin üstüne pislik yağar yunus 100

[@ahmeterdogan7029]

@@aydnakn4555 Kur'an'ı okuyan hafız olanlara saygım sonsuz onlara bir lafım yok tercih Kur'an'ı sevap için okuyor diğeride Allah'ın ayetleri bize ne diyor diye anlayarak okuyor anladığı kadar sınav olcak okumadan anlamadan düşünmeden Allah'a Kur'an'ın ayetlerinin geri iade etmesinin Allah bizden istemiyor degilmi risale okuyan kardeş mevcudat Allah diyor oku denen Kur'an'ı anlamdan okumak neden ki

[@ferhatyildirim8574]

Müzikmi dinliyoruz sohbetmi belli değil

[@HuseyinCanoluk-mz2fs]

Güzel kardeşim videodaki kaval sesi aklımızı alıp götürüyor hiç birşey anlamıyorum Senin niyetin faydalı olmak değil bize kaval dinletmek Lütfen kendinize gelin Kaval dinleye dinleye ne hale geldik Gerçekçi olalım Ölümünede olsa gerçekleri anlatın (İnşallah)

[@istanbulilimvearastirmamerkezi]

Neden imanı değil de tarikatı anlatmış acaba? Ya gerçekten üstad ''zaman tarikat değil iman zamanıdır'' demiş mi? :Demişse nerede demiş? Bilen biri kitap ve sayfa no yazarsa sevinirim.

[@tayyaryilmaz3950]

Sait nursi hz ALLAH'IN dostudur. Bilinki risali nur okuyorum deyip tarikata karşı olanlar ya ahmak kara cahil yada fitneci ajandır. Tarikat ehli bilirki risalei nur tefsirdir. Ona laf söylemez. Eskiden tarikat alim evliya yetiştirirdi. Tarikata girme şartı namaz oruç borcu olmayacak vb. Şartlar vardı. Tarikat izlenen yol. Yakın tarihte medreseler tekkeler kapatılınca zamanla insanlar namazdan kuranı kerimde uzaklaştı. Günah çukuruna ateşe doğru gidiyorlar. Bunu hören said nursi hz tarikatlar kapatılınca zaman tarikat zamanı değil iman kurtarma zamanı demesi bundandır. Onun için eskiden şartları ağır olan hak ehli sünnet tarikatlar ağır şartları kaldırmış tarikat kapılarını sonuna kadar herkese açmışlarır. Ümmetin imanı kurtulsun diye. Said nuri hz sözünü fırsata çevirmeye çalışan fitnecilerin amacı insanları yaşayan hak mürşidi kamillerden uzak tutmak. Zikirle nefsi terbiyeden uzak tutmak. İnsanların nefsi mutmaniyeye ulaşmasını engellemek... Unutmayınki araştırın bütün hak evliyaların bir mürşidi vardır. Selçuklu ve osmanlı halkının istisnalar hariç hepsinin mürşidi vardır. Nezaman söz dinlememişler gaflete düşmüşler yıkılmışlardır. Nezaman hak mürşitlerin sözünü dinlemişler cihan devleti olmuşlardır. Çanakkalede iki dakika içinde öleceğini bilip düşmanın karşısına çıkan işte bu eğitimden geçmiştir..... Bütün ehli sünnet evliyaların kitaplarını araştırın hepsi yaşayan hak mürşide bağlanması gerektiğini söyler. İngiliz cavuru ve yahudi bunu çok iyi biliyorlar. Ön yargılı olma gidin araştırın. Ben araştırdım ama gerçek bu....

[@faikoztunc6730]

Dördüncü Madde: Devletçe yasak edilen tarîkat dersini vermekle ihbar edilmiş olmaklığımdır. Elcevab: Evvelâ, elinizdeki bütün kitaplarım şâhiddirler ki, ben hakàik‑ı îmâniye ile meşgulüm. Hem müteaddid risalelerde yazmışım ki: “ Tarîkat zamanı değil, belki îmânı kurtarmak zamanıdır. Tarîkatsız Cennet’e giden pek çok, fakat îmânsız Cennet’e girecek yok. Onun için îmâna çalışmak zamanıdır ” diye beyân etmişim.( Tarihçe-i hayat Bediüzzaman)sayfa 210

[@faikoztunc6730]

Beni hapislere sokan muârızlarımın bir bahâneleri de - o mahkemede ondan berâet kazandığım - “Tarîkatçılık”tır. Hâlbuki, Risale‑i Nurda dâima da'vâ edip demişim: “ Zaman tarîkat zamanı değil, belki îmânı kurtarmak zamanıdır. Tarîkatsız Cennet’e gidenler çoktur, îmânsız Cennet’e giden yoktur. ” diye bütün kuvvetimizle îmâna çalışmışız. Ben hocayım, şeyh değilim. Dünyada bir hânem yok ki… Nerede tekkem olacak?… Bu yirmi sene zarfında, bir tek adam yok ki; çıksın desin: 434 tarihçe-i hayat Bediüzzaman

[@ergun2521]

Kelam ilmini bilmedikten sonra ne dediğini yanlış anliyabilirsin dönemi gereği köz altında imanı muhafa etme dönemiydi tarikatı geçtim kuranı kerim öğrenmek bile o dönemde cesaret ister onuda geçtim evinde basit bir dini kitap bulundurmak bile suçtu alıp götürürlerdi askerlere bunlar bu kitapları şeriat getirmek için okuyorlardi diyorlardu çok sıkıntılı dönemdi

[@istanbulilimvearastirmamerkezi]

@@ergun2521 Sonuç üstad demiş mi? Nerede demiş? Sayfa no? Benim ne anladığımı, yanlış anladığımı, kelam ilmini bilip bilmediğimi sorumla alakasız şeyler yazmışsınız.

[@serdarcelik6008]

Hocam. Güzel anlatmişsında ustad bu zaman tarikat değil cemaat zamanıdır inamları kurtarma zamanıdır der onu söyleseydın

[@0258.sanli_ismail]

Şimdiye kadar ben yalnız iman hakikatını düşünüp "Tarîkat zamanı değil, bid'alar mani' oluyor" dedim. Fakat şimdi Sünnet-i Peygamberî dairesinde bütün oniki büyük tarîkatın hülâsası olan ve tarîklerin en büyük dairesi bulunan Risale-i Nur dairesi içine, her tarîkat ehli kendi tarîkatı dairesi gibi görüp girmek lâzım ve elzem olduğunu bu zaman gösterdi. Emirdağ-2 - 54

[@0258.sanli_ismail]

Üstad hazretlerinin tarikat zamanı değil dediği sözü genelde mahkemelerde söylemiştir.. o dönemde ben tarikatciyim diyenleri asiyorlardi..o yüzden 2. Emirdağ lahikasinda son gönderdiğimiz pasajda "tarikat zamanı değil" cümlesi üstadımız tarafından nesh edilmiş kaldırılmıştır. Bunun delilleri 29 . Mektup telvihati tisa, Mesnevi Nuriye 10. Risale.. 26. Sözün zeyli...gibi risalelerdir.. selamlar

[@umutasln65]

2.46 Aşk meclisi

[@yunusyldrm4537]

ALLAH maide süresinin 3.ayetinde dini tamamladığını söylüyor.Müslümana kur an yeter ankebut 51.ayet.Sadece Allaha dua edin ve sadece Allahın çağrısı olan kur ana uyun ki Allah sizi irşad yani olgunlaştırsın.Bakara186.ayet. Allah bize şah damarımızdanda yakın kaf 16.ayet.hiç kimse bizi Allaha yaklaştıramaz ve Allah ile aramıza hiç kimse giremez Zümer 3.ayet.Biz yardımı ve kulluğu doğrudan Allah a yaparız fatiha 5.ayet.Allah katında tek geçerli yol ve tek geçerli din islamdır.aliimran 19.ayet.

[@hasanayaz1185]

Nahl suresinin 43. ayetinde " bilmiyorsaniz bir bilene sorun" ayeti ve "alimler peygamberlerin varisleridir" hadisi ilmin ve alimlerin gerekliligine yeterli bir ispat degil midir?

[@yunusyldrm4537]

@@hasanayaz1185 Nahl 43.ayeti bağlamindan koparmışsın.Ne diyor ayet "senden önce elçi olarak gönderdiklerimiz de kendilerine vahyettiğimiz erkeklerden başkası değildi.Bilmiyorsanız ehli zikre/önceki kitapların uzmanlarına sorun" Bu ayettin hiç bir yerinde peygamber varisi olan alimlerden bahsetmiyor.Bu ayetin arapça metninde ehlel zikr geçiyor.zikr gönderilen tüm kitapların ortak adıdır.Bu ayet tasdik ilişkisini anlatıyor.tabi şimdiki din adamları tasdik ilişkisini gündeme getirmedikleri için bu ayeti sizin anlattığınız şekilde tahrif etmişlerdir.tahrif metin üzerinde değil metnin anlamını değiştirmektir ki din adamları bu konuda da başarılı olmuşlardır.

[@hasanayaz1185]

@@yunusyldrm4537 وَتِلْكَ الْاَمْثَالُ نَضْرِبُهَا لِلنَّاسِۚ وَمَا يَعْقِلُـهَٓا اِلَّا الْعَالِمُونَankebut suresi 43. ayet. "biz bu misalleri veriyoruz. onlari alimlerden baskasi anlamaz" diyor. burfa direk alim tabiri vardir. arapca biliyorsan ayetten okursun

[@yunusyldrm4537]

@@hasanayaz1185 tamam alim geçiyor bu ayette fakat Rabbimiz kime alim diyor.Ayetin meali şöyledir"işte bütün bu örnekleri insanlar için veriyoruz;ama,yalnızca bunlarla ilgili bilgi sahibi olanlar doğru bağlantı kurabilir"Alim bilgi sahibi olmak demektir.Rabbimize göre alim olanlar kur andaki ayet bağlantılarını öğrenendir.Allah kur anı bir ilme göre açıkladığını Araf 52.ayette bildiriyor.Rabbimiz kur anın bizzat kendisi açıkladığını hud 1.ve hud 2.ayette bildiriyor.Rabbimiz kur anı açıklamayı bırakın "alimlere" Nebisine dahi yaptırmamış.onun içindirki nisa 176.ayette Rabbimiz senden fetva istiyorlar deki o kelale ile ilgili fetvayı size Allah veriyor...delalete düşersiniz diye açıklamayı size Allah yapıyor.."Kur ana göre alim olan kişi kur an ilmine göre fetva verendir. Bugün alim denilen kişiler fetvayı kur ana göremi veriyorlar.tam tersi alim denilen kişiler aliimran süresinde geçen müteşabihe anlamı kapalı anlam vermişler zaten kur anın yüzde 90 nı müteşabih.oysaki bakara 25.ayettede başta olmak üzere toplam sekiz yerde geçiyor anlamı benzeyen demek."Alimler" kendi kitaplarına anlamı kapalı demişler.oysaki yapmaları gereken şey kendi kitaplarını öğrenip o kitaptan hikmet çıkarmalarıydı.nitekim bakara 151.ayet bu gerçeği bize öğretiyor.din adamları kur anın içinde olan hikmet damarını kesip atmıştır.Muhammed as ashabına elçi Vasıf ile tebliğ etti Nebi Vasfı ile hikmeti öğretti.tabi din adamları elçi ile nebi farkını belirtmeden ikisinde peygamber anlamı vermiştir neyse oda ayrı bir konu..

[@yunusyldrm4537]

@@hasanayaz1185 kur anın alim dediği kişiler kur andaki ilme ulaşanlardır.Araf 52.ayette Bu kitabı bir ilme göre açıklanmıştır buyuruyor Rabbimiz.Bu gün alim dediğin kişiler kur andaki ilme göremi konuşuyorlar!yoksa şartlandırılmış dine yada mezheplere göremi?

[@mollahusrev6103]

Hocam ikiniz de obez olmuşsunuz, bende de fazla kilo var, kilo vermemiz lazım bu konuşmalardan evvel vesselam. 😅

[@vatan1919]

Eeee devir tarikat devri değil de ceöaat devri mi? Allah öyle bir devre soktu ve öyle hakikatleri gösterdi ki bize makam ve para hırslarınızı da görmek nasip oldu. Cemaatlerin ülkeyi ne hala soktuğunu ibretle izliyoruz.

[@huseyinogur1664]

Sen cemaate bir topluluğa girmek yerine şeytanın sana gösterdiğini görmek istiyorsun

[@Yörükgil]

@@vatan1919 ustad devir tarikat devri degil, devir imani kurtarmak devri diyor.muminlerin imanini kurtaracak,okumalar ve calismalar yapmadiktan sonra okadar cemat olunuzki, hakiki imani elde edememis kitleleri bir araya getirmeklede cemaat olmaz.Ustad;Hakiki imani elde etmis insan kainata meydan okur buyurulurken ...Bu gun bu kadar cok islami oldugunu varsayan cematler var iken, bizler kainata meydan okuyamayisimizin nedenleri uzerinde hic kafa yorup, imali fikir yaptikmi?

[@orhan5720]

...

[@ShaffarannMassaget]

O yanlis fikirdi .Onun zamaninda Abdulhakim Arvasi hazretleri yasiyordu.O buyuk alim veli idi.Binlerce insanlari dogru yola getirmisdi.

[@umitunar22]

Anlamadım kim yanlış fikirdi ?

[@turkiye8804]

Bediüzzaman hazretlerinin dediği haktır zaman onu doğrulamistır.Allah'ın izniyle .kıyas yaparken kimle kıyas yaptığının bilincinde olsan iyi olur kardeş.

[@OsmanK-vi4nt]

Saidi Nursi hiç bir tarikata mensup değil midir

[@hakantunca6170]

Hem kadiri hemde nakşi olduğunu risalelerde söylüyor . Anne ve baba tarafından.

[@hasanayaz1185]

Bundan onbir sene evvel, Eski Said'in gafil kafasına müdhiş tokatlar indi, "El-mevtü hakkun" kaziyesini düşündü. Kendini bataklık çamurunda gördü. Meded istedi, bir yol aradı, bir halaskâr taharri etti. Gördü ki, yollar muhtelif; tereddüdde kaldı. Gavs-ı A'zam olan Şeyh-i Geylanî Radıyallahu Anh'ın "Fütuhu'l-Gayb" namındaki kitabıyla tefe'ül etti. Tefe'ülde şu çıktı: اَنْتَ فِى دَارِ الْحِكْمَةِ فَاطْلُبْ طَب۪يبًا يُدَاو۪ى قَلْبَكَ Acibdir ki; o vakit ben, Dârü'l-Hikmeti'l-İslâmiye a'zâsı idim. Güya ehl-i İslâmın yaralarını tedaviye çalışan bir hekim idim. Halbuki en ziyade hasta ben idim. Hasta evvelâ kendine bakmalı, sonra hastalara bakabilir. İşte Hazret-i Şeyh bana der ki: "Sen kendin hastasın, kendine bir tabib ara!" Ben dedim: "Sen tabibim ol!" Tuttum, kendimi ona muhatab addederek, o kitabı bana hitab ediyor gibi okudum. Fakat kitabı çok şiddetli idi. Gururumu dehşetli kırıyordu. Nefsimde şiddetli ameliyat-ı cerrahiye yaptı. Dayanamadım, yarısına kadar kendimi ona muhatab ederek okudum; bitirmeye tahammülüm kalmadı. O kitabı dolaba koydum. Fakat sonra, ameliyat-ı şifakâraneden gelen acılar gitti, lezzet geldi. O birinci üstadımın kitabını tamam okudum ve çok istifade ettim. Ve onun virdini ve münacatını dinledim, çok istifaza ettim. Sonra İmam-ı Rabbanî'nin Mektubat kitabını gördüm, elime aldım. Hâlis bir tefe'ül ederek açtım. Acaibdendir ki, bütün Mektubatında yalnız iki yerde "Bedîüzzaman" lafzı var. O iki mektub bana birden açıldı. Pederimin ismi Mirza olduğundan, o mektubların başında "Mirza Bedîüzzaman'a Mektub" diye yazılı olarak gördüm. Fesübhanallah dedim, bu bana hitab ediyor. O zaman Eski Said'in bir lakabı, "Bedîüzzaman"dı. Halbuki hicretin üçyüz senesinde, Bedîüzzaman-ı Hemedanî'den başka o lakabla iştihar etmiş zâtları bilmiyordum. Halbuki İmamın zamanında dahi öyle bir adam vardı ki, ona o iki mektubu yazmış. O zâtın hali, benim halime benziyormuş ki, o iki mektubu kendi derdime deva buldum. Yalnız İmam, o mektublarında tavsiye ettiği gibi çok mektublarında musırrane şunu tavsiye ediyor: "Tevhid-i kıble et." Yani: Birini üstad tut, arkasından git, başkasıyla meşgul olma. Şu en mühim tavsiyesi, benim istidadıma ve ahval-i ruhiyeme muvafık gelmedi. Ne kadar düşündüm: "Bunun arkasından mı, yoksa ötekinin mi, yoksa daha ötekinin mi arkasından gideyim?" tahayyürde kaldım. Herbirinde ayrı ayrı cazibedar hâsiyetler var. Biriyle iktifa edemiyordum. O tahayyürde iken, Cenab-ı Hakk'ın rahmetiyle kalbime geldi ki: Bu muhtelif turukların başı ve bu cedvellerin menbaı ve şu seyyarelerin güneşi, Kur'an-ı Hakîm'dir. Hakikî tevhid-i kıble bunda olur. Öyle ise, en a'lâ mürşid de ve en mukaddes üstad da odur. Ona yapıştım. Nâkıs ve perişan istidadım elbette lâyıkıyla o Mürşid-i Hakikî'nin âb-ı hayat hükmündeki feyzini massedip alamıyor; fakat ehl-i kalb ve sahib-i halin derecatına göre o feyzi, o âb-ı hayatı yine onun feyziyle gösterebiliriz. Demek Kur'andan gelen o Sözler ve o Nurlar, yalnız aklî mesail-i ilmiye değil; belki kalbî, ruhî, hâlî mesail-i imaniyedir ve pek yüksek ve kıymetdar maarif-i İlahiye hükmündedirler. Mektubat - 355

[@hasanayaz1185]

kardesim ustad hicbir tarikata mensup degildir. uzun oldu ama ustaddan bir yer paylastim okursan insallah okuduguna sevineceksin.

[@hasanayaz1185]

Bundan onbir sene evvel, Eski Said'in gafil kafasına müdhiş tokatlar indi, "El-mevtü hakkun" kaziyesini düşündü. Kendini bataklık çamurunda gördü. Meded istedi, bir yol aradı, bir halaskâr taharri etti. Gördü ki, yollar muhtelif; tereddüdde kaldı. Gavs-ı A'zam olan Şeyh-i Geylanî Radıyallahu Anh'ın "Fütuhu'l-Gayb" namındaki kitabıyla tefe'ül etti. Tefe'ülde şu çıktı: اَنْتَ فِى دَارِ الْحِكْمَةِ فَاطْلُبْ طَب۪يبًا يُدَاو۪ى قَلْبَكَ Acibdir ki; o vakit ben, Dârü'l-Hikmeti'l-İslâmiye a'zâsı idim. Güya ehl-i İslâmın yaralarını tedaviye çalışan bir hekim idim. Halbuki en ziyade hasta ben idim. Hasta evvelâ kendine bakmalı, sonra hastalara bakabilir. İşte Hazret-i Şeyh bana der ki: "Sen kendin hastasın, kendine bir tabib ara!" Ben dedim: "Sen tabibim ol!" Tuttum, kendimi ona muhatab addederek, o kitabı bana hitab ediyor gibi okudum. Fakat kitabı çok şiddetli idi. Gururumu dehşetli kırıyordu. Nefsimde şiddetli ameliyat-ı cerrahiye yaptı. Dayanamadım, yarısına kadar kendimi ona muhatab ederek okudum; bitirmeye tahammülüm kalmadı. O kitabı dolaba koydum. Fakat sonra, ameliyat-ı şifakâraneden gelen acılar gitti, lezzet geldi. O birinci üstadımın kitabını tamam okudum ve çok istifade ettim. Ve onun virdini ve münacatını dinledim, çok istifaza ettim. Sonra İmam-ı Rabbanî'nin Mektubat kitabını gördüm, elime aldım. Hâlis bir tefe'ül ederek açtım. Acaibdendir ki, bütün Mektubatında yalnız iki yerde "Bedîüzzaman" lafzı var. O iki mektub bana birden açıldı. Pederimin ismi Mirza olduğundan, o mektubların başında "Mirza Bedîüzzaman'a Mektub" diye yazılı olarak gördüm. Fesübhanallah dedim, bu bana hitab ediyor. O zaman Eski Said'in bir lakabı, "Bedîüzzaman"dı. Halbuki hicretin üçyüz senesinde, Bedîüzzaman-ı Hemedanî'den başka o lakabla iştihar etmiş zâtları bilmiyordum. Halbuki İmamın zamanında dahi öyle bir adam vardı ki, ona o iki mektubu yazmış. O zâtın hali, benim halime benziyormuş ki, o iki mektubu kendi derdime deva buldum. Yalnız İmam, o mektublarında tavsiye ettiği gibi çok mektublarında musırrane şunu tavsiye ediyor: "Tevhid-i kıble et." Yani: Birini üstad tut, arkasından git, başkasıyla meşgul olma. Şu en mühim tavsiyesi, benim istidadıma ve ahval-i ruhiyeme muvafık gelmedi. Ne kadar düşündüm: "Bunun arkasından mı, yoksa ötekinin mi, yoksa daha ötekinin mi arkasından gideyim?" tahayyürde kaldım. Herbirinde ayrı ayrı cazibedar hâsiyetler var. Biriyle iktifa edemiyordum. O tahayyürde iken, Cenab-ı Hakk'ın rahmetiyle kalbime geldi ki: Bu muhtelif turukların başı ve bu cedvellerin menbaı ve şu seyyarelerin güneşi, Kur'an-ı Hakîm'dir. Hakikî tevhid-i kıble bunda olur. Öyle ise, en a'lâ mürşid de ve en mukaddes üstad da odur. Ona yapıştım. Nâkıs ve perişan istidadım elbette lâyıkıyla o Mürşid-i Hakikî'nin âb-ı hayat hükmündeki feyzini massedip alamıyor; fakat ehl-i kalb ve sahib-i halin derecatına göre o feyzi, o âb-ı hayatı yine onun feyziyle gösterebiliriz. Demek Kur'andan gelen o Sözler ve o Nurlar, yalnız aklî mesail-i ilmiye değil; belki kalbî, ruhî, hâlî mesail-i imaniyedir ve pek yüksek ve kıymetdar maarif-i İlahiye hükmündedirler. Mektubat - 355

[@OsmanK-vi4nt]

@@hasanayaz1185 bende tarikat mensubu olmadığını biliyordum

[@oknylmz445]

Risale i nur okumayan Tarikat da Geri Kalmıştır O Kadar!

[@user-bq6eo8eu6h]

YA BAKİ ENTEL BAKİ

[@user-bq6eo8eu6h]

YA BAKİ ENTEL BAKİ