Рет қаралды 6,430
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, millî mücadele yıllarında milleti
yeniden bilinçlendirmek amacıyla kaleme aldığı Yaban adlı romanında,
halk ve aydının varoluşsal kaynaklarına karşı takındığı tavır ortaya
koyar. Özelikle halk ve aydın arasındaki iletişim kopukluğu o
dönemdeki insanların tümkimliksel veri alanlarını imha eder. Kültürel
ve düşünsel anlamda gerçekleşen imha, Ahmet Celâl’in şahsında
simgeleşerek bütün bir Türk milletinin içine düştüğü çıkmazı gösterir.
Karaosmanoğlu Yaban'da, Ahmet Celal isimli Türk aydını ile Anadolu köylüleri arasında yaşanan kültür ve fikir çatışmasını anlatır. Ahmet Celal, bir yandan Türk Kurtuluş Savaşı ile ilgili haberleri takip ederken, diğer yandan yaşadığı köyde, ulusal bilinç oluşturmaya çalışır. Yaban, Türk edebiyatında aydın-halk arasındaki uçurumu açık ve kaygıdan uzak şekilde ele alan nadir romanlardan biridir.
Yaban kitabı kurtuluş savaşındaki Sakarya meydan muharebesinden birinci dünya savaşına kadar yaşanan olayları konu edinmektedir. Yaban kitabının ana fikri ise eğer bir ülke kalkınmak ve gelişmiş bir ülke olmak istiyorsa köylülerini eğitmeli ve cahil bırakmamalıdır.
Yaban, Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun zincir romanları içinde bir yerde düşünülebilir ama farklılığı bu zincir içinde ilk defa Anadolu’dan bir bakışın romana hakim olmasıdır.
Yaban, ilk olarak 1932 yılında Kadro Dergisi'nde yayımlanmıştır. Yakup Kadri de o dönemde Kadro Dergisi'nin yazarları arasındadır. Romandaki olaylar, 1922 yılında geçer ve bu yıllarda Türk milleti bir kurtuluş mücadelesi vermektedir.
olaydaki kişiler;
Ahmet Celâl, Mustafa Kemal
Paşa, Mehmet Ali, Bekir Çavuş
Hasan, Süleyman, Emine, Türk
Askerleri, Emeti nine
karşıt görüşteki karakterler;
Salih Ağa, İsmail, Şeyh
Yusuf, Muhtar, İmam,
Cennet, Düşman Güçler,