Рет қаралды 129
13. Onlara o malum şehir halkını misal ver ki, kendilerine elçiler gelmişti.
14. Onlara Biz iki elçi göndermiştik. Onlar ikisini de yalanlayınca Biz üçüncüsüyle o elçileri destekledik. Üçü de "Biz size gönderilmiş elçileriz" dediler.
15. Onlar ise: "Siz de bizim gibi birer beşersiniz" dediler. "Rahmân'ın bir şey indirdiği yok; siz yalan söylüyorsunuz."
16. Elçiler "Rabbimiz biliyor ki" dediler, "biz gerçekten size gönderilmiş elçileriz.
17. "Bize düşen size açıkça tebliğde bulunmaktan ibarettir."
18. Onlar: "Bize uğursuzluk getirdiniz. Vazgeçmeyecek olursanız sizi taşlarız; bizden size acı bir azap dokunur" dediler.
19. Elçiler de cevaben dediler ki: "Uğursuzluğunuz kendinizdendir. Size öğüt verilmesini mi uğursuzluk sayıyorsunuz? Aslında siz haddini aşıp kendinize yazık etmiş bir toplumsunuz."
20. Derken şehrin öbür ucundan bir adam koşarak geldi. "Ey kavmim" dedi. "Bu elçilere uyun!".
21. "Kendileri doğru yolda olan ve sizden hiçbir karşılık beklemeyen kimselere uyun.
22. "Hem ben niçin beni yoktan yaratana kulluk etmeyeyim? Sonunda siz de O'na döneceksiniz.
23. "Ben hiç O'ndan başka ilâhlar edinebilir miyim? Eğer Rahman bana bir zarar vermek istese, onların şefaati bana hiçbir yarar sağlamaz; hiçbiri beni kurtaramaz.
24. "Allah'tan başkasını ilâh edinirsem, o zaman ben apaçık bir aldanış içinde olurum.
25. "Ben sizin Rabbinize iman ettim; gelin beni dinleyin."
26. Ona "Cennet'e gir" dendi. O ise "Keşke" diyordu. "Kavmim bilseydi,
27. "Rabbimin beni bağışladığını ve ikram ettikleri arasında ağırladığını."
28. Ondan sonra Biz onun kavmine gökten bir ordu indirmedik; indirmeye gerek de duymadık.
29. Yalnız korkunç bir ses onlara yetti; hepsi bir anda sönüp gittiler.
30. Yazıklar olsun o kullara! Ne zaman kendilerine bir peygamber gelecek olsa mutlaka onu alaya alırlardı.
31. Kendilerinden önce nice nesilleri helak ettiğimizi görmediler mi? Gidenlerin de hiçbiri geri dönmüyor.
32. Sonunda onların hepsi yakalanıp huzurumuzda toplanacaktır.