Рет қаралды 1,937
Miraç Bahri
Hak-Teâlâdan erişdi bir nidâ:
Yâ Muhammed ben sâna kıldım atâ
Ümmetini sâna verdim ey habîb
Cennetîmi anlara kıldım nasîb
Zâtıma mir’at edindim zâtıni
Bîle yazdım âdım ile âdıni
Hem dedi kim: “Yâ Muhammed ben seni
Bilûrem görmeğe doymazsın beni
Avdet edûp davet et kullarımı
Tâ gelûben göreler dîdârımı
Sen ki mi’râc eyleyûb etdin niyâz
Ümmetin mîrâcını kıldım namâz”
Tarfetül-ayn içre ol Fahr-i cihân
Ümmühân’ın evine geldi hemân
Her ne vâki oldu ise serteser
Cümlesin eshâbına verdi haber
Dediler: “Ey Kıble-i İslâmü dîn
Kutlu olsun sâna mîrâc-i güzîn
Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedinillezî
câe bilhakkıl mübîn ve erseltehû rahmeten lil âlemin.
Yâ İlâhî, ol Muhammed hakkı çün
Ol şefâat kân-ı Ahmed hakkı çün
Ol gece söyleşîlen söz hakkı çün
Ol gece Hakk’ı gören göz hakkı çün
Yâ İlâhi, saklagıl îmânımız
Verelim îman ile tâ cânımız
Sâna lâyık kullarınla hemdem et
Ehl-i derdin sohbetine mahrem et
Hem Süleymân-ı fakîre rahmet et
Yoldaşın îmân makâmın cennet et
Yâ İlâhi, kılma bizi dâllîn
Bu dûâya cümleniz deyin âmîn
Ümmetinden râzı olsun ol muîn
Rahmetullâhi aleyhim ecmâin.