Türk soluna sağladığınız teorik kazanımlar ve halkın bireyinizde gerek emeğiyle gerek varlıklarıya meydana getirdiği bilgi birikimini yeniden halka tahsil etme asilliğini gösterdiğiniz için size minnetarım. Bu arada sorması ayıptır, ailenizin sosyo-ekonomik durumu nasıldı (en azından siz aile evinizde iken)? Destekleyebilecek imkanım olsa gerçekten desteklemek isterdim. Bir kripto donate adresi açarsanız aslında elimden geldiğince düzenli olarak size destek sağlayabilirim. Bu arada kripto para birimlerinin, özellikle veya sadece de olması uygundur, Bitcoin'in itibari para birimlerinin yerini alması durumunda işçi/yeni işçi sınıfında ne gibi değişiklikler meydana getirebileceği, düşünülen ideal sistemde yerinin olup olmaması gerektiği hakkında ne düşünüyorsunuz? Veya bi video aracılığıyla bu konuyu açmak planınızda varmıydı

Emek, emek gücünün kullanımı ile ortaya çıkan harcanan ve emek ürününde cisimleşen "hayali bir nesnelliktir". Değer, işte bu meta da cisimleşmiş emeğin mübadele dekazandığı biçimdir.

Değer yaratacak tek meta "emek" değil "emek gücü" dür. Kapitalistin satın aldığı meta da emek (zira emek meta değildir) değil "emek gücü" metasıdır. Marx'ın Ekonomi politiğin in ayrım noktalarından biridir bu!

Hocam şu podcastlari spotify a da eklesenizde cebimizde dinleyebilsek

Domenico Losurdo’yu okudunuz mu hiç?

Teşekkürler.

Teşekkürler.

Hocam feslefe okumaya ne zaman başladınız? Birde Anarşist misiniz Otonomist Marxist misiniz? Birde şuanda daha doğrusu bu sorularımı cevapladıktan sonra eğer zamanınız varsa teori üzerine sırası ile okunucak bir kitap listesi yazar mısınız?

Yoldaş selamlar, Özgürlüğün tanımını yaparken kapitalizmin dikte ve vaad ettiği Bireysel ve maddi özgürlük yanılsamasını sadece Yüzde birin yaşadığı eleştirisini yapmamız en nihayetinde bireyi o yüzde bire girme çabasını meşrulaştırmıyor mu? Yaptığımız bu eleştiri bireyleri daha çok çalışmaya daha çok kölelik yapmaya itmiyor mu? Kanımca kapitalizmin özgürlük anlayışını eleştirmektense sosyalizmin özgürlük anlayışını (ya da özgürlüğün yeni bir tanımını yapmamız gerek) topluma aktarmamız daha doğru olmaz mı? Tekrardan selamlar.

elinize yüreğinize sağlık hocam

Alıntı cümleler çok güzel oluyor.. Keşke kaynağı bulabilsek.

Ses daha iyi gelseydi keşke.

Abi niye bir allahın yerinde bir iletişim bilgin yok :(( Konudan bağımsız spesifik bir konuda danışmak istiyorum o yüzden size mail olarak atmayı düşündüğüm mesajı buradan yazacağım: Üniversitede teknik seçmeli derslerimi yapay zeka, doğal dil anlama ve doğal dil işleme gibi alanlarda seçmeyi planlıyorum. Bu dersleri yalnızca teknik beceri ve deneyim kazanmak için değil, aynı zamanda akademik bir altyapı oluşturmak amacıyla seçiyorum. Bu bağlamda, dil bilim, analitik felsefe ve dil felsefesi gibi alanlarda okumalar yaparak sağlam bir felsefi temel de kazanmayı hedefliyorum. İleride yüksek lisans veya doktora gibi akademik kariyer seçeneklerini de değerlendirmeyi düşünüyorum. Bu noktada sizden, özellikle dil bilim ve felsefe alanlarında bana yol göstermenizi rica ediyorum. Hangi eserleri okumam gerektiği konusunda bile tavsiyelerinize açığım. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim. İyi çalışmalar dilerim. Ahmet Özdemir

Teşekkürler.

Hocam Engelsin doğanın diyalektiğini okudum Frankfurt okulu ve Diyalektik ile ilgili baska onerebileceginiz kitap var mi

Nerden denk geldim bilmiyorum ama zihnimin içini okuyor

Ne iş yapıyorsun kardeşim açık alan gibi geldi yani doğada gibi gözüküyor

Eline, emeğine sağlık abi

Emeğine ve ağzına sağlık. İşinde sana sabır diliyorum. Fibrikalar üretim yapıyor ama insanları da öğütüyor. Lanet olsun böyle iş yerlerine.

8:24 burada ifade edilenin 2500 sene sonra bile halâ doğruluğunu koruyor olması ne kadar da acınası. Özü sözü bir olmayan kaypakların dünyasında, özün sözün bir olarak aynı kalabilme omurgasına sahip olduğun için saygım sonsuz sana üstad, emeğine sağlık.

Çok güzel anlatmışsın, emeğine sağlık. Umarım bu çalışma şartlarında üretime devam edebilirsin.

Banka promosyonu bize hiç verilmedi.

Seni anlıyorum kardeşim bende siyah yakalıyım dini, ulusal, haftasonu ve 1 Mayıs ta çalışıyorum. Hizmet sektörü de yıldırıyor. Bir noktadan sonra "Mizantropi" oluyorsun. Topluma yabancılaşıyorsun.

Tesekkürler Yoldas,✊️

Thanks!

Thanks!

Merhaba dostlar. SentezFikir'e destek olmak isterseniz Katıl'a göz atabilir yahut video üzerinden Teşekkür'ü kullanabilirsiniz. Bu destekler daha önce olduğu gibi kitap almaya gitmektedir. Videoda garip iş görüşmelerinizi veya iş ilanı ifadelerini paylaşabileceğinizi belirtmiştim. Aynı şey iş deneyiminiz için de geçerli. Yani çalışmaya dair gözlem ve hislerinizi de paylaşabilirsiniz, zira bunları bi ara kullanacağım. Önceki videoda ve özel mesaj yoluyla bazı arkadaşlarımızın yazdığı gibi. Sevgiler.

Teşekkür ederim konuyu anlamamı sağladınız😊

Yasasin devrim ve sosyalizm✊️

Videonuzu izledim ve sizinle bizzat bir serbest piyasa ve özel hukuk anarşisti olarak muhabbet etmek, fikir paylaşmak isterim. Eğer siz de isterseniz çok memnun olurum. Fikirlerinizi bu kadar net paylaştığınız için sizi tebrik ederim, saygılar.

01:06:29 Katılmıyorum belki paylaşacağım şey sana bir fikir verebilir. Opensource bir şekilde atıyorum Çin tarafından fonlanan bir projeyi düşünelim, localde ChatGPT 4o gibi bir LLM çalıştırabildiğini ve GitHub ya da başka bir proje depolama servisinden kolayca edinip kurabildiğini düşün. Böyle bir proje eğer OpenAI gibi gelecekteki neredeyse bütün şirketlerden daha değerli olacak bir şirketin önünü çok rahat keserdi. Teknolojide open source çok önemlidir. Eğer open source bir şekilde savunduğun güruhlar tarafından desteklenirse bu şirketler veri toplayamadığı gibi kendi hizmetlerinin satışını da yapamaz. İstedikleri kadar yatırım turlarına çıksınlar, o şişen balon kullanıcılar olmadığı sürece hep patlar. Kendimden örnek vereyim, ben localde StableDiffusion ile AI resimler üretiyorum bu hizmete ne data ne de para veriyorum, aslında bu hizmet StabilityAI adında bir firmaya ait ama onlar Linux gibi sistemi ücretsiz olarak sunuyorlar ve bunun sağladığı marketing ile custom hizmet almak isteyenlere hizmet veriyorlar yani gelirleri bu şekilde. Günün sonunda şu fikre vardım, ben bu hizmet sayesinde/yüzünden MidJourney gibi aylık 20 dolara sana üyelik aldıran bir sistemi beslememiş oluyorum. Bunun gibi open source projelerin güçlendirilmesi şirketlerin önünü tıkar. Ve tabi bu projelerin user friendly olması ve herkesin kullanabileceği düzeyde olması gerek, yoksa bir firma senin sunduğun şeyi daha kolaylaştırarak sunarak parayla bu hizmeti yine satabilir. Yazdığım şeyler kökten çözüm değil biliyorum ama bunun gibi darbeleri vurmadan düşman olduğun sistemin üstesinden gelmen çok zor gibi gözüküyor.

28:09 keşke buraya resim atabilseydim. Etsy üzerinde 4x4 off-road design yazarak taglere "jeep" bile yazmadan; paintten hemen çizebilirsiniz bir yuvarlak ardına 7 tane çizgi sonra tekrar bir yuvarlak sadece 10 saniyede yapıp satışını yapabileceğiniz bir tasarım, bu tasarımın satışını yaptığım için Jeep Stellantis Brand Protection tarafından "7 grille design" şeklinde telif yedim ve mağazam kapatıldı. Daha sonra bir çizgi eksiğini koyarak denedim yine "BENZİYOR" 😂 olmasından dolayı yine tasarımım başka bir mağazada kaldırıldı. Bu dünyada bir yere 5 noktalı yıldız çizip bu tasarımı satmaya çalışırsanız ondan bile telif hakkı yiyorsunuz. Elinizi kolunuzu bağlıyorlar, açlıktan ölün yine de size pay bırakmayız diyorlar. Kazandığım da öyle milyonlar değil he, 2 dolardan 100 satış olsa 200 dolar onun da %20-30 arası Etsy'ye, her satışta belirli bir kısmı da devlete gidiyor. Hayata acı çekmeye gelmişim.

Hocam iyi akşamlar, David D. Friedman ekolü Anarko Kapitalizm hakkında ne düşünüyorsunuz?

Emeğine sağlık abi.

Merhabalar. Dünyaya bakışımız sizdem çok farklı sanırım. video gezinirke önüme düştü çok izleyemesemde akıcı bir konuşmanız var . videolarınızı mutlaka izleyeceğim abone oldum. Sol'un Türk Solunun Yepyeni söylemlere yepyeni ufuklara ihtiyacı var.

KZbin ana sayfamda beliren ve ilgimi çeken bir video oldu. İtiraf edeyim adam akıllı seyretmedim, biraz atladım ama genel anlamda katıldığım düşünceler. Bir de insanın ana babası da kendileri patron falan olmadıkları halde patronlarla aynı kafada olunca bu düşünceler daha da delirtici hale geliyor. Gerekirse on iki saat bile çalışacaksın falan diyorlar, "senin istediğin gibi günlük beş altı saat mesaili iş olamaz" diyorlar. E olsun, bana ne? Ben niye uyanık geçirdiğim 15 saatin en az 3'te 2'sini elalemin angaryasına vermek ve karşılığında sadece domates biber parası almak zorundayım? Verdikleri para, aynı parayı alan biriyle evlensen bile bir ev sahibi olmak için bir ömür çalışmayı gerektiriyor. Gerçekten hayat bu mu? Bir yuva sahibi olmak için bir ömür çalışmak mı? Kirada oturmanın, özellikle de ev sahibiyle yakın oturuyorsa, insanın psikolojisine çok yükü var. Ben çocuk yaşlarımda ev sahibinin şımarık oğlu yüzünden içine kapanık birine dönüştüm, en azından böyle olduğunu düşünüyorum. Şu anda asgari ücret 17.000 lira, oturduğum ilçede en düşük kira 13.000 tl. Aile evinde oturup manav ve market parası kazanmak için mi çalışmalıyım? İşsiz olduğum zamanlar, kimse başımda dırdır etmediğinde kendimi mutlu hissediyorum. Gelecek kaygısını falan da yemiş bitirmişim, düşünmüyorum, ne olursa olsun diyorum. Ama annem gelip "para olmadan hiçbir şey olmaz, kız vermezler" falan diyor. Yahu aldığım maaş bir evin kirasını anca kurtarıyor be kadın. Bu insanlar patronlar için sabahtan akşama ömür tüketmeyi erkeklik falan sanıyorlar; üniversite okuyanı görünce "biz hayat okulundan mezunuz", kitap okuyanı görünce "bizim hayatımız roman" diyerek başkalarının angaryaları için ömür tüketmenin kendilerini herhangi bir entelektüel ya da sanatsal faaliyetten daha ileri taşıdığını, daha çok olgunlaştırdığını ima ediyorlar. Hem onlara hem de onlar benim gibi düşünmediği için kendime üzülüyorum. Üstelik çoğu iş rahatlıkla daha kısa sürelerde de olup bitebilir. Ben mesela iki ay bir zincir markette çalıştım, zaten iki vardiya. Sabah gelenle öğlen gelen markette aynı anda beş saat geçiriyor. E sabah gelen daha erken gitse, öğlen gelen daha geç gelse de markette beraber geçirdikleri süre iki saat olsa ne olur? Yine işler düzeninde gider ama yapmıyorlar. Maaşa geldi mi en azını veriyor, süreye geldi mi alabileceklerinin hepsini alıyorlar. Bizim dilimiz bile mesai merkezli. Kendimize ait olan, hür olduğumuz zamana "tatil" ve "izin" diyoruz. Tatil kelime anlamıyla atıl olmak, işe yaramamak demek. İzin kelimesi de aynı şekilde hayatın esas amacının mesai olduğunu ima ediyor. Biraz fazlaca içimi döke döke yazdım, kusura bakmayın. Bu konuda doluyum biraz.

Ne yani devrimden sonra tüm gün playstation oynayıp, anime izleyemeyecek miyim? 😢

ağzına sağlık.

ilk 10 saniyede hayatım gözümün önünden geçti. patronumu ve çocuklarını eşşek sudan gelinceye kadar dövmek istiyorum acılar içinde ölmelerini seyretmek istiyorum kin doluyum abi kin. neyse biraz bi şeyler öğrenelim şimdilik.

Gayet iyi eline sağlık. Like bıraktık.

Çok güzel bir video.

bizce , zaman'ımızı satmamız ihtimalsiz ve imkansızdır zîrâ , "mülk"iyet veya herhangi bir şeyiyle bizde olabiliyor değildir belki dahası : zaman , zemin'e , oluş'a dâir algı'layışımıza uydurduğumuz bir kurgumacadır . ben'liğinizi ancak kendinize satabilirsiniz (ve böylece özgürleşiyor olursunuz) satabileceğiniz "başka biri" yoktur - terkoluş , kayboluş , kahroluş dâimâ.

Parmağındaki yarabandı kadar değeri yok abi o fabrikanın. bize ışık oluyosun iyiki varsın

Merhaba dostlar, siz bu videoyu izlerken ben ya uyuyor olacağım ya da fabrikada :) Yorumlarınıza reaksiyon vermezsem bilginiz olsun. Ne kadar yorgun olduğum da videodan anlaşılıyor, hatalar varsa hoş görürsünüz. Video size emanet, sevgiler. #hemzamhemzaman SentezFikir'e destek olmak isterseniz: kreosus.com/sentezfikir?hl=tr

Seni Aykırı müzik youTube kanalına yaptığın yorum sayesinde keşfettim. Böyle devam et yoldaş.