İyi günler, bir sorum var cevaplayabilirseniz çok sevinirim. Japonya'da üniversitelerde Matematik gibi öğretmenlik bölümleri var mı? Bir Türk olarak orada okuyup mezun olursam bir devlet okulunda öğretmen olmak mümkün mü?
@guneslijaponya Жыл бұрын
Merhaba! Bunu Alev daha iyi bilir gibi; kzbin.info/www/bejne/p6ubnamQgrKriK8si=RoE-_hnOxunjsikx Instagram üzerinden sormaya çalışsanız harika olur.
@Tacky-vl6ql Жыл бұрын
Rはジュだとおもってた
@Felsefe_Kenti Жыл бұрын
Kanalını izlemekten çok zevk alıyorum bir sorum olacak bunu bir mangakaya sorarsan çok sevinirim mangayi baskasi cizse hikayeyi biz versek oluyormu vede eğer kişi japonca bilmiyorsa yayın evleri ile çevirmen yardımı ile konuşabilir mi
@guneslijaponya Жыл бұрын
Oluyor mangaka ile olan videolarımızda anlatmışlardı. kzbin.info/aero/PL81HRJqkLDe7XvgsQxCXiE5lfctt-v1Sv
Bal (Honey)> Mel >Mil >Meli > Melit > Melis =(yumuşak, hoş kokulu, tatlı / yummy, mellow, balmy, malleable, dessert, sweet) >>>> Melon Al-Bal (red-sweet) =Alpal (Apple) >Afal >Almel> Alme >Alma (the dessert) > Alba> halba > halvah > helva Mel-ak (sweet-white)>Mela >Mal >Mar >Milo> Melam >>>Milk Almel - Melah >> Elma =Apple Meltem= mellow wind = breeze Mel-melat = marmelat = marmellata Melisa = balm / jam / rosin Melamine = chemical resin (Mel-hem) merhem=(almost-balm) > ointment (Mel-sumac) mercimek = lentil Mel-audio = melody (tow/tao/tai/tav/tağ)>> Dağ =mountain /~塔 / 高 /ضيقة (dar /tar /dai /tai /tav /tao /too /toi) Dar = narrow / nearest /stuck / compressed / solid / hard / durable Dar = birbirine yaklaşmış / sıkışık / sıkışmış / sıkıştırılmış / sağlam / sert / dayanıklı Darlık= sıkışarak yükselmek, yükseklik hissi, sıkışma duygusu Dağ= litosferik tabakaların sıkışarak yükselmesi / compression and rise of lithospheric layers Dar-lık= to rise upwards by squeezed, feeling of height, feeling of being squeezed Dar = yakın olmak , alakalı olmak, ilgilenmek / to be close, to be involved, to be interested Hüküm-dar = Hükümle ilgilenen , hüküm veren Mihman-dar = Misafire yakın olan , misafire alaka gösteren Darülaceze = Acizerle ilgilenilen yer Dai-u > nearest he's = Dayı = uncle Toy = meeting /ceremony/feast/ immature-game boy (Dai-emek)> Dayamak =to base on /make it support/fasten down (Dai-en-mak)> Dayanmak= to recline upon / stay strong /be close literally (Dai-et-mak)>Dayatmak = to impose / insist Yanardağ ile ilgili / pertaining to a volcano Dağ-et-mak >Dağıtmak = to distribute /to deal out / to deploy Dağ-al-mak >Dağılmak = to get dispersed / to go to pieces Dağ-la-mak = krater şekline çevirmek / cauterize Phone / Phoon/ Fun / Wajan / Wehen = Ses /Rüzgar /Esinti Dae-vane /tao-fun / too-fan/ tae-phone/ typhoon = (loud sound) > hard-strong wind Quluq / gülük / quluk, gülk, ( kuluçka hayvanı =hatching poultry/ winged animal) Tai-quluk / Tao-qulk / Taw-gülük >Tav-guk >Tayuk / Tavuk = chicken / hen (Toğuşgan) Taw-eşqen > Tabışgan / Tavuşğan >Tavuşan > Tavşan = rabbit / hare Tas= yuvarlak kase, kafa şekli, kafa iskelet yapısı Tas= signifies a round bowl, head shape, or the skeletal structure of the head. Toslamak = kafayı çarpmak, şekli şemali bozulmak. Toslamak= refers to hitting the head or disrupting its shape. Taslamak= yüzünün şekli değişmek, tavır yapmak, tarz, davranış göstermek Taslamak involves changing one's facial expression, demeanor, or behavior. Tosarmak= tavır değiştirmek, morali bozulmak Tosarmak= indicates changing one's attitude or mood negatively. Tasarmak = tavır göstermek, yüz şeklini değiştirmek Tasarmak= means to show an attitude or change one's facial expression. Taslak = nihai bir şekle ulaşmamış plan, proje Taslak= denotes an unfinished plan or project. Tasarı =Tasvir , zihinde şekillendirilmiş görsel, (konsept, tasavvur) Tasar= is akin to conceptualization or visualization. Tasarım= dizayn Tasarım= refers to design. Tasarılamak = Plan proje haline getirmek, zihinde nihai bir şekle sokmak Tasarlamak= involves turning a plan or project into a concrete form. Bak-ak= Bağ alaka kuracak şey > baka, buka Bak-ak= implies something that will establish a connection or interest. Baga= Alaka / göbek bağı- kordon / cenin is associated with umbilical cord or fetus Boğa = Boğazlanarak kurban edilen (Buga > Buhag > Pigah> 피해자> Pig) Tosun= kızgın boğa / raging bull Tos-bağa/ Kaplum-bağa =Bir kafatasında saklı canlı / Kapalı bir kaseye bağımlı /an animal hidden in a head-shaped structure or dependent on a closed bowl =tortoise / turtle Kurbağa = Kıra bağımlı , kırda, batakta saklanan canlı /an animal dependent on marshes or hiding in the field.= frog /paddock Dağ: Means mountain and may relate to the compression and rise of lithospheric layers. Dar: Signifies narrowness, closeness, involvement, and durability. It can also connote being compressed or stuck. Darlık: Suggests rising upwards by being squeezed, conveying a feeling of height or compression. Darülaceze: Indicates a place concerned with the care of the destitute, aligning with the theme of being close or involved. Dayı: Refers to an uncle, potentially signifying someone who is close or near. Toy: Denotes a meeting, ceremony, or feast, possibly reflecting the idea of coming together or being close. Dayamak: Means to base on or make support, reflecting the concept of leaning or being close for support. Dayanmak: Signifies to recline upon or stay strong, indicating reliance or being close in a literal sense. Dayatmak: Implies to impose or insist, potentially suggesting a close influence or pressure. Dağıtmak: Means to distribute or deal out, involving the spreading or dispersal of something. Dağılmak: Indicates getting dispersed or going to pieces, reflecting the opposite of being close or compact. Dağlamak: Suggests to cauterize or turn into a crater shape, possibly relating to the transformation or alteration of something.
@Abeturk10 ай бұрын
TH > T / D TS > S / Ş Thuith >Tuits > Tiss / Diş = tooth (dental) Thuıth > Thuıts > Tuıss / Dış = outer ( external) Thuss > - Suz = (- Less) >>without it / free from it / it's got rid of that Dışarı / Dış taraf = outside Dışsal = external Dışı = out of... (Suz)> Sız/siz - Suz/süz = without / less Kanat = Wing /Kanatsız = Wingless Su= water > Su-suz = water-less / anhydrous Suç =crime > Suçsuz=innocent (freed from blame) Şeker= Sugar > Şekersiz= without sugar / sugar free Kitap= book / Kitapsız = without books / free from books Ücret = fee / ücretsiz = free /ücret dışı =out of fee Gereksiz = needless / İhtiyaç dışı/ lüzumsuzca =unnecessary Kanunsuz/hukuksuz = unlawful / Kanun dışı = outside the law Hukuk-yasa =law > Yasal =legal / Yasadışı = illegal Görüş = sight / görüş dışı = out of sight Sadık -vefalı-vefakar= loyal / sadakatsiz-vefasız= disloyal Beğeni = like / beğeni dışı= dislike Bağlantı = connect / bağlantı dışı=disconnect (LIĞ-LUĞ) (aluk=it's got) LI- Li-Lu-Lü ekleri sahiplik ve dahiliyet ekleridir... (Have)(~With) (Dış- Thuıss) Siz-Sız-Suz-Süz ekleri “İçermemek” , "sahip olmamak" , “ondan azade olmak” veya "mahrumiyet" anlamına gelen bu ekler, bir şeyin dahilinde olmayışı ifade eder. (Have no)( ~without) (...less) O benim sevgi-li-m = (~s/he has my love)= s/he is my lover İki çocuk-lu kadın= (which) the woman has two children Çocuksuz adam = (which) the man has no child Şekerli =(it has sugar) = with sugar Şekersiz= (it has no sugar) = without sugar = ~sugar free= şekerden azade Tuzlu =it has salt =salty Tuzsuz= it has no salt = without salt = saltless Gitmelisin (git-mek-li-sen)= you have to go Gitmen gerekli (gitmek-in gerek-li) = you have need to go Gitmen gerekir (gitmek-in gerek-e-er) = you need to go
@Kolsuzinsann Жыл бұрын
Abla benim aklıma bi soru takıldı simdj 明日 bu var ve ashita diye okunuyor ama bazen asu diyorlar neden şarkılarda duyuyorum melodiye uysun diye mi nedenn
@guneslijaponya Жыл бұрын
Çok güzel soru!! Asu genelde konuşma dilinde kullanılıyormuş, ashita ama daha çok kullanılıyor 😊
@Kolsuzinsann Жыл бұрын
@@guneslijaponya hee şimdi anladım abla teşekkür ederimm
暑いですね: Bugün çok sıcak, değil mi? 寒いですね: Bugün çok soğuk, değil mi? 一緒に遊ぼう: Beraber oynayalım. 借りてもいい?: Ödünç alabilir miyim? 使ってもいいよ: Alabilirsin 順番に使おう: Sırayla, sırayla 危ないよ: Çok tehlikeli 怪我しちゃうよ: Yaralanabilirsin 大丈夫?: İyi misin? 怪我してない?: Yaralanmadın, değil mi? お砂場で遊ぼう: Kum ile oynayalım :) 大人になってからトルコの公園で遊んだことがないから、翻訳しました笑 日本の公園で私も似たようなフレーズでいつも話します。大体書いてあるので、このままで大丈夫かと思います^^
japonca yazım kuralları yani dikey yazı yazarken kullanılan noktalama işaretleri ya da alttan veya sağdan kâğıt bitiminde nasıl yazılması gerekiyor (yani türkçede satır sonuna geldiğimizde uyguladığımız kurallar gibi.) bunlar çok önemli mi bilmiyorum ama bununla ilgili herhangi bir şey bulamadım. bilgilendirici bir video çekebilir misiniz lütfenn
@guneslijaponya Жыл бұрын
Aslında çok fazla noktalama vs yok gibi Japonca'da. Türkçe'de çok fazla var ama Japonca'da zaten boşluk bile olmadığı için ama bu konuda araştırma yapacağım :)
@newchopin6817 Жыл бұрын
Abla The Technical Intern Training Program (技能実習制度, Ginō Jisshū Seido hakkında video yapabilirmisin Türkiyeden katılma şansımız varmı acaba
@guneslijaponya Жыл бұрын
Şans yok diye biliyorum. İran ve Türkiye listede yoktu. www.asahi.com/ajw/articles/13054403