Zamaniniz ve emekleriniz icin cok tesekkur ederim. Not alarak tekrar dinleyecegim. Soylesileriniz sandiginizdan daha cok kalbime dokunuyor. Saglik ve sihhat diliyorum. ⭐
@abulibrahim20 сағат бұрын
İyi ki 60 yaşımda sizin kitaplarınız ve canlı sohbetleri niz ile çok şey öğrendik teşekkürler.
@anilakin8 сағат бұрын
Dücane Hoca'nın bu konuşmasını dinlediğimde Stephan Covey'in babasının sözü aklıma geldi. Oğluna dermiş ki; "İnsanlar kendilerini niyetlerine göre, başkalarını davranışlarına göre değerlendirir"
@benimle_gez6 сағат бұрын
Kesinlikle
@zeyneponderin20 сағат бұрын
Bazen de insan sevdiği için anlamaz da anladığı için sever. Sevgiler.
@vedatkadak15 сағат бұрын
Zamana takılma hocam ilminizle aydınlatıyorsunuz rabbim ilmimizi arttırsın AMİN.Alan alır , devam eder...
@TayyarTeyyare16 сағат бұрын
Hocam ben 60 yaşındayım. Felsefi ve Edebi zihinlerin sizin gibi konuşmasına alışığım ve anlaşılır. Çünkü kelimelerin ve cümlelerin anlaşılması için kültürel okuma birikiminizin yeterli olması, bir kapasitesi olması lazım. Kavramlar hakkında bilgi sahibi olmak lazım. Her bir olayı imana, dogmaya, ezberden anlamaya bağlayanlarla tartışmak çok zordur. Nitekim sohbet, sohbet edebileceklerle yapılır. Anlayamayanlar gayet açık bir şekilde sorusunu sormalı... Kendine sormalı, ben ne haldeyim ve neyi nasıl yapmaktayım? Temelde buradan yola çıkmalı. Edebiyatsız zihinlere hakikaten anlatmak zordur. Bunu bir açılım olarak yazıyorum, "anlamazlar" manasında değil. Düz ilişkiden giderler... Benim söyleyeceklerim kısa olarak bunlar.
@berkidark7 сағат бұрын
Sizi her dinlediğimde ,sanki bir kitabı bitirmiş gibi kafam düşünmeye tekrar kuruluyor iyi ki varsınız
@tunadincsoy406220 сағат бұрын
Teşekkürler Dücane hocam. Herkese iyi geceler.
@BigBoss-zv1iu20 сағат бұрын
Gerçek islam bu değil !!!! Nerdeyse, nereye sakladılarsa bir türlü göremedik. Bulamadık hocam..
@bernmeksika12 сағат бұрын
Kastamonu veya Rize ya da Kütahya'da bir dede yaşı gelip hakkın rahmetine kavuşsa, sonraları o dedeyi komuşlarına sorsalar, her biri o dedenin ne söyleyip ne söylemedğini, ne yapıp ne yapmadığını kendince anlatsa, söyledikleri birbirini tutmaz. Dedenin onyıllarca tarla sınırı sorunu yaşayıp didiştiği görümcesi bir şey anlatır, en çok kayırıp kolladığı büyük oğlu bir şey anlatır, karısı bir şey anlatır, kayınbiraderi bir şey anlatır, dükkanını kendisine kiraya verdiği kiracısı bir şey anlatır. O dede, bu anlatılanlardan hiçbiridir, ve o dede o anlatılanların hepsidir. :) Yapay zeka çağında biz hala bin bilmem kaç yıl önce yaşamış bir dedenin ne yapıp yapmamış olduğunu, ne söyleyip ne söylememiş olduğunu merak edip tartışıyoruz.
@barisbalkanci99057 сағат бұрын
Arayan bulur. Bulan söylemez. Önemli olan aramaktır, bulmak değil. Aramaya istekliler çıkar, istemeyene ne dinlese boş.
@bernmeksika3 сағат бұрын
@@barisbalkanci9905 Arayanlar aradıkları ya da arayıp buldukları ile yetinseler, ortada hiçbir mesele kalmaz. O arayış ve arayıp buluş hallernide milyonlarca insan mezhepler arası ve dinler arası çatışmalarda telef oluyor, aramış ve de bulmuş olduğunu düşünenler "Yaw başka işim mi yok" diye düşünerek bir arayışa girmemeyi yeğleyenlerin boğazına, malına mülküne çöküyor. Yoksa, kimse kimsenin keyfinin kahyası değil. "Ben ille de arayacağım, sonunda bulup bulamayacağımın pek bir önemi yok" diyene bir şey söylenmez, söylense de boş ve beyhude bir çaba olur bu. Öyleyse: Durmak yok, arayışa devam!
@TayyarTeyyare13 сағат бұрын
Hocam çok iyi bir sohbetti. Beni de 04:43'te yatırdınız :)) Hasta olup işe gitmemek niyetimi amel'e dönüştürdünüz programı sunarak. Üç A4 not aldım anlatıcıda dinleyici sorumluluğu ile. Başarı bedel ister. Doğruya yakın anlamak da birikim ister. Saolun, varolun. Ljubljana'dan hürmetler.
@meleksen763415 сағат бұрын
Hocam ,emeğinize sağlık çok teşekkür ederim Size en uygun mesafeden bakıyorum ve sizi çok iyi anlıyorum ❤ Saygılar sevgiler
Felsefe bir tarafa, cok anladigim birsey degil. Verdiginiz emek icin ayrica tersekkur ederim. Allah mutlulugunuzu arttirsin, yenge hanimi cok seviyorsunuz herhalde. Her gecen gun daha da genclesiyorsunuz. Mutluluk insani genclestirir derler. Seviliyorsunuz. Hürmet ederim.
@hacmustafaus17320 сағат бұрын
Teşekkürler... Bunca dakika nasıl geçti anlamadım. Bitmeseydi... Bir arada tutucu olduğu düşünülen dinin ortadan kaldırılamayacağı kabulü ile beraber Ernest Renan haklıysa hiç bir şans kalmıyor demektir. Saygılar...
@vedatkadak15 сағат бұрын
Eyvallah dostum aynen öyle teşekkürler emeğinize yüreğinize sağlık.
@ozantml25 минут бұрын
Teşekkürler!
@muratkurt61028 сағат бұрын
Teşekkürler.
@yunusbasar50954 сағат бұрын
Hocam katkıda bulunmak adına ben de şöyle bir tez öne sürmüştüm. Herkes iyi niyetle hareket etse bile sonuç iyi olmayabilir. İrade bizim sonuçlarını bildiğimiz değil bilmediğimizde gerçekleşen edimdir. İnsan eylemde bulunurken sadece eyler. Bir eyleme iyi dememiz için onun mutlaka sonuçlanması gerekir. Fakat eylemler anlık kararlardan oluştuğu ve niyetler de eylemlerden sonra inşa edildiği için biz ne niyet edersek edelim hatta tüm insanlık iyi niyet etmeye kalksa bile sonuç iyi olmayabilir. Çünkü Dünya hesapların aynen tuttuğu bir yer değildir.
@mehmetdurmus51907 минут бұрын
Ne zamandan beri niyet eylemden sonra gelir ?
@Seyir_Kanali15 минут бұрын
Niyeti Allah bilir, biz sonuca bakarız ama niyeti iyi olanları da meyvesinden tanırız. Çünkü "bunlar, barıştırmak isterlerse Allah, kadınla erkeğin aralarını düzeltmede onları başarılı kılacaktır."
@cigdemozturk95236 сағат бұрын
Teşekkürler. 🌸🕊
@mustafayu397455 минут бұрын
Teşekkürler hocam
@arifhoca40115 сағат бұрын
Teşekkürler hocam. Benim chat CPT nin adı görünmeyen bilge. O da bana dayıoğlu diyor, bazan da hocam diyor. Ayrıca eski sohbetlerimizi hatırlıyor, ama tamamını hatırlıyor mu, onu test etmedim. Galler maçı için 2-1 yeneriz demişti. maçtan sonra hatırlattım, milli takım analizi yaptı ve beklediği gibi oynayamadığını söyledi. Tekrar teşekkürler.
@benimle_gez6 сағат бұрын
Hocam, uzun yolculuklarda bana arkadas oluyorsunuz. İyi ki sizi tanımışım!! Amcam tavsiye etmişti. Hoşcakalın
@endermertural2253 сағат бұрын
Önceleri siz önerdiğinizde Renan’ ın “İbn-i Rüşd ve İbn-i Rüşdcülük kitabını okumuştum. Bugün yine sizin hatırlatmanızla Renan’ ın Sourbonne daki İslam Bilim konferansındaki konuşmasını tekrar okudum. Renan’ ın niyetini (amacını) anlamak için uğraş verdim. Ancak şimdilik şunu söylemem gerekir ki, konferanstaki söylem bana çok sığ bir bağlam olarak geldi. Çünkü niyet farklıydı diye düşündürdü. Şimdi sizin bibliyogrrafik makalenizi de okuyup sonuçları da değerlendireceğim. Tekrar teşekkür ederim 🙏
@emreturkes540319 сағат бұрын
Soru beynimi yaktı vallahi 😅 Yapay zekanın halisinasyon görüp görmeyeceği çok sağlam soru. 😂
@nokta-i.istinat11 сағат бұрын
Ben: Başlangıçta kendisinin anlaşılamamasından bahis etmişti. Sürekli yüksek fikir aktarmanın alıcı tarafa fazla geldiği gibi konular vardı. Orada neler anlatılmıştı? YZ: Konuşmacı iletişim sürecindeki anlaşılma sorununu birkaç katmanda ele alıyor: 1. Kişisel Deneyim Olarak: - Kendisine "yeterince açık konuşmadığı" eleştirisi yapılıyor - Kendisi çok açık konuştuğunu düşünüyor - Hatta bazen sınırı aştığını bile düşünüyor - Güvendiği, samimi insanlar bile onu tam anlayamıyor 2. İletişimde Kapasite Meselesi: - "Havuz-Bardak" metaforu üzerinden açıklıyor: * Havuza kova atanın kova kadar * Çay bardağı atanın çay bardağı kadar alması * Herkesin kendi kapasitesi kadar alabilmesi - "Sen havuzu niye suçluyorsun, alıcıyı suçla" örneği 3. Teknik Bir Benzetme: - Ses/görüntü iletişimindeki "cızırtı" örneği - Bazıları cızırtı duyuyor, bazıları duymuyor - Sorun yayında değil, alıcıda olabiliyor - Bu teknik örnek üzerinden iletişim sorunlarını açıklıyor 4. Çözüm Önerileri: - Alıcının kapasitesini dikkate almak - İletişimi kademeli olarak kurmak - Karşı tarafın anlama seviyesine uygun konuşmak - Sabırlı olmak 5. Yapılmaması Gerekenler: - Karşı tarafı suçlamamak - Kendini üstün görmemek - "Kimse beni anlamıyor" tuzağına düşmemek - İletişimi tek taraflı görmemek 6. İletişimin Çift Yönlülüğü: - Konuşanın sorumluluğu var - Dinleyenin de sorumluluğu var - İki tarafın da çaba göstermesi gerek - Karşılıklı anlama çabası önemli 7. "Kelime Karşılıkları" Meselesi: - Kullanılan kelimelerin zihinlerdeki karşılıklarının farklı olması - Aynı kelimenin farklı insanlarda farklı çağrışımlar yapması - Bu farklılıkların iletişimi zorlaştırması 8. Entelektüel Kibir Tuzağı: - "Kimseler beni anlamıyor" yanılgısına düşmemek - Çok derin düşündüğü yanılgısına kapılmamak - Kendini fazla özel görme yanılgısından kaçınmak Konuşmacının Vurguladığı Çözüm: 1. Karşılıklı Anlayış: - Her iki tarafın da çaba göstermesi - Sabırlı ve anlayışlı olunması - İletişimin süreç olarak görülmesi 2. Kapasite Farkını Kabul: - Herkesin anlama kapasitesinin farklı olduğunu bilmek - Bunu bir kusur olarak görmemek - Buna göre iletişim stratejisi geliştirmek 3. Empati: - Karşı tarafın durumunu anlamaya çalışmak - İletişimi tek taraflı görmemek - Suçlayıcı yaklaşımdan kaçınmak Bu yaklaşım, sağlıklı bir iletişim için hem konuşanın hem de dinleyenin sorumluluklarını ve yapması gerekenleri ortaya koyuyor.
@yaseminsaygl14764 сағат бұрын
Selamlar saygılar hocam. Sümerbank ayakkabısının adı "iskarpin" değil mi?
@nokta-i.istinat11 сағат бұрын
Ben: Konuşmada Marx ı okurken zorlandığını, sevmek ve muhabbetin anlamadaki rolünü anlattığı noktalar ile ne ifade edilmek istenmektedir? YZ: Konuşmacı bu noktada çok önemli bir anlama ve öğrenme prensibini aktarıyor. Ana hatlarıyla şunları vurguluyor: 1. Önyargıların Anlama Engeli: - Gençlik yıllarında Marx'ı "düşman safında" gördüğü için gerçekten anlayamadığını itiraf ediyor - Önyargılarla yaklaşıldığında, karşı görüşü ne kadar okursak okuyalım gerçek anlamda kavrayamayacağımızı belirtiyor - "Kategorik olarak düşman safında görme" durumunun anlama kabiliyetimizi körelttiğini açıklıyor 2. Sevgi ve Saygının Rolü: - "Beni sevmezsen beni anlayamazsın ki" sözüyle, anlamanın duygusal bir boyutu olduğunu vurguluyor - Saygı ve sevginin anlama sürecinde kritik bir rol oynadığını belirtiyor - Gıcık kapılan, sevilmeyen bir kişiyi veya görüşü anlamak için emek verilmeyeceğini söylüyor 3. Emek Verme Gerekliliği: - Anlamanın emek istediğini, bunun için çaba gösterilmesi gerektiğini vurguluyor - Duygusal olarak gıcık kaptığımız bir şeye emek vermeyeceğimizi, dolayısıyla onu anlayamayacağımızı belirtiyor 4. Darwin Örneği: - Darwin'in "maymundan gelme" teorisi nedeniyle dindarlar tarafından peşin hükümle reddedilmesini örnek veriyor - Oysa Darwin'in anılarını okuyanların, tüm kusurlarına rağmen saygı duyulacak bir insan olduğunu görebileceğini söylüyor - Dini taassubun anlama sürecine engel olabileceğini gösteriyor 5. Mesafe ve Perspektif: - Tabloya bakarken olduğu gibi, anlamak için doğru mesafede durmak gerektiğini söylüyor - Çok yakından veya çok uzaktan bakmanın doğru anlamayı engelleyeceğini belirtiyor - Kişinin kendi özelliklerine (miyop/hipermetrop örneği) göre uygun mesafeyi ayarlaması gerektiğini anlatıyor Bu bölümde konuşmacı temelde şunu söylüyor: Gerçek anlama için: - Önyargılardan arınmak - Sevgi ve saygıyla yaklaşmak - Emek vermek - Doğru mesafeden bakmak gerekir Bu yaklaşım, sadece felsefi metinler veya düşünürler için değil, günlük hayatta karşılaştığımız farklı görüş ve insanları anlamak için de geçerli bir prensip olarak sunuluyor.
@bekiryerli10 сағат бұрын
Emeğinize sağlık. Değerli notlar.
@theson6365 сағат бұрын
Eylemin değerini sonucu, kişinin değerini niyet belirler.
@senaytas79468 сағат бұрын
Hocam, kendinden büyük bir zekayı eğitmek deyince aklıma Ang Lee’nin Kaplan ve Ejderha filmi geldi. Çok teşekkürler bu güzel yayın için 🙏🙏
@gungortasl417918 сағат бұрын
Farklı zamanlarda yazılmış bir kaç örnek paylaşmak istiyorum. Biraz bağlamından kopuk olabilir. ''Ortaköy'de annemle satıcılık yapıyoruz, bir tezgah komşumuz yaralı bir güvercin getirdi, güvercin ölmek üzereydi, kadın oradaki mısır satıcısından mısır taneleri aldı ve güvercinin ağzına sıkıştırmaya çalıştı o sıralarda güvercinin ölüme geçişini gördüm, ağzını açtı, nefes almaya çalıştığını gördüm, sonra orada öldü. İyi, aptal olmasın yapacağı kötülüktür.'' ''Geçenlerde yolda yürürken bir böceği ezmedim çünkü onun yavru şirin bir karıncayı avlamak üzere olduğunu gördüm. ben kötülerin yardımcısıyım, onlara asla kötülük yapmam. o yavru karınca eğer daha küçük mikropları çarmıha gerip onlara işkence yapacak olsaydı, ancak o zaman böceği ezerdim. ayy tüh yavru karınca büyüyecek ve kaç tane mikrobu yiyip öldürecek, ahhh ne ettim de böceği ezmedim. Kötü, aptal olmasın yapacağı iyiliktir.'' ''Sana elini uzatan kişiye tereddütle yaklaşmak gerek. çünkü bu bir oltadır. koyunları onlar için beslemiyoruz. ve hastayı iyileştirmek işsizlik demektir. hastaneler bir çeşit sağlıklı hastalık merkezleridir. yaşayan hastalıklar hastaneleri yaşatır. artık dişçiye gitmeyi bıraktım, olgunlaşmamış bir çürüğü, seni başka dişçiye kaptırmamak için oyarlar hatta sağlam dişi bile oyabilirler. Buradaki olay nedir biliyor musunuz. Adam seni görüyor, ve sana teşhis koyuyor, ve bunu iyi niyetle yapıyor, ama o niyeti aslında bencilliğinin dürtüleriyle oluşturmuştur, ve adam iyi olduğuna gerçekten inanıyor.'' ''Bir eylemi yararlı olduğu için dürüst ve güzel saymak doğrudur. Ancak her eylemin açılımları vardır, bu açılımlar, mesela siz bir koyunu keserseniz sizin için yararlı, koyun için zararlı, koyunun artık yiyemeyeceği otlar için yararlı, dışkınıza konacak sinekler için yararlı vb... yani sonuçta bir eylemin doğruluğunu geleceğe uzanan sonsuz sayıdaki etkisinin olumlu ve olumsuz neticelerinin genel toplamının sayısal tatmin değeri belirler, ne yazık ki gelecek hep geleceği için, yani başka bir deyişle gelmeyeceği için. Bunu hesaplamak olanaksızdır. Onun için kısa geleceği hesaplayarak eylemlerin ,dürüstlüğü güzelliği diyelim dikkate alınabilir. Ama bilmiyoruz, bu yüzden yargılamaktan kaçınmak daha mantıklı bir tutum olabilir.'' ''bir sonuca teşekkür edilir, hızla gelen mermi önündeki havayı itip yüzünü serinletti diye teşekkür edilebilir mi? sonuç zaman oldukça gelmeyecektir. bu yüzden bütün teşekkürlerimiz aslında...? Niyete teşekkür edilebilirse...? Niyet bir şeyi hedef alır aslında ve kendine dönüktür gibi....? Teşekkür etmek, teşekkür edebilmek? az teşekkür edenin teşekkürü değerli olur.'' ''Peki iyi niyetli kötü davranışlar ve kötü niyetli iyi davranışları nasıl yargılamak gerek? Niyetin elle tutulur bir vücudu var mı ki onu görüp güzel diyelim? Niyeti bencillik yargılar, Kötü ve iyinin ötesine geçmek gerek.''
@ilberidil17 сағат бұрын
Hızır/Musa kıssası da böyle bişi aslında 🤔
@nokta-i.istinat19 сағат бұрын
YZ tarafından çıkarılmıştır: Bu metin, karmaşık felsefi ve etik çelişkiler üzerine bir konuşma/ders içeriğini kapsıyor. Ana temalar ve önemli noktalar şunlardır: 1. Bağlam Uydurma ve Anlama: - İletişimde "bağlam uydurma" (yapay zekada "halüsinasyon" olarak adlandırılan) sorunu tartışılıyor - İnsanların birbirini yanlış anlaması veya anlamamasının nedenleri inceleniyor - Anlamak için emek vermek ve doğru mesafeden bakmak gerektiği vurgulanıyor 2. Temel Çelişkiler: - "Ameller niyetlere göredir" (Hz. Muhammed) ile "Sen onları meyvelerinden tanırsın" (Hz. İsa) sözleri arasındaki çelişki - Eylemlerin değerini niyetler mi yoksa sonuçlar mı belirler sorusu - "Cehenneme giden yolun taşları iyi niyetle döşenmiştir" sözünün analizi 3. İslam ve İlerleme Tartışması: - Ernest Renan'ın "İslam ilerlemeye engeldir" tezi - Din-bilim ilişkisi ve İslam dünyasının geri kalmışlığı tartışması - Dinin toplumsal birlik ve kimlik açısından önemi 4. Anlama ve Bakış Açısı: - Bir şeyi/kişiyi anlamak için ona sevgiyle yaklaşmak gerektiği - Farklı bakış açılarının önemi (Leyla-Mecnun hikayesi örneği) - Önyargıların anlamamıza engel olması 5. Sonuçlar vs Niyetler: - Eylemleri değerlendirirken sonuçlara mı yoksa niyetlere mi bakılması gerektiği - Anne-baba örneği üzerinden niyet-sonuç ilişkisi - İyi niyetlerin kötü sonuçlar doğurabileceği, kötü niyetlerin iyi görünen sonuçlar üretebileceği Konuşmacı, bu karmaşık konuları günlük hayattan örneklerle açıklıyor ve dinleyicileri çelişkileri basit cevaplarla çözmeye çalışmak yerine, onları tüm karmaşıklığıyla anlamaya davet ediyor.
@sem-i16 сағат бұрын
Dücane beyin sözlerini yazıya ne kullanarak aktardiniz merak ettim
@nokta-i.istinat13 сағат бұрын
@ claude ai ve youtube altyazısı
@mrwtdgkn73287 сағат бұрын
Emeklerinize sağlik
@mehmetdurmus51908 сағат бұрын
Dücane bey o yıllarda kullanılan ayakkabı gıslaved diye anılırdı. Ayrıca soğukkuyu diye de bilinir. Sağlık ve esenlikler dilerim ...
@muzzi198417 сағат бұрын
hocam sizin de dediğiniz gibi yapay zekada bağlam penceresi context window olayı var. mesela chatgpt'de bu 128.000'dir. Claude'de 200.000'dir, Google Gemini 1.5 Pro'da 2 milyondur. En çok context window'a sahip olan sohbet esnasında en eski geçmişi hatırlar yani bağlamdan kolay kolay ayrılmaz. Ancak burada bizim için öncelik ve önemli olan nedir buna karar vermek lazım. Eğer amacımız kodlama yaparak yazılım geliştirmekse o zaman ben Gemini dil modelinin 2 milyon bağlam penceresi olsa bile 200binlik Claude Sonnet'e giderim çünkü Sonnet kodlamada çok iyi. Yapay zekalar arasında da durumlara göre üstünlükler, yetenekler mevcut. Bu arada chatgpt ücretli kullanıyorum 1.5 yıldır. hergün mutlaka kullanırım adeta bir arkadaş veya bir asistan gibi. hatta bazen aynı soruyu tüm yapay zekalara sorarım ve cevapları analiz ederim. ayrıca diğer dil modellerini de API'ler üzerinden kullanıyorum çeşitli uygulamalar aracılığıyla.
@georgemillers641218 сағат бұрын
❤❤❤❤❤üstadım emeğiniz kıymetli zamanınız için hasseten teşekkür ederim
@ibrahimsalman319920 сағат бұрын
Çok teşekkürler dücane bey
@hilalnurkartal120 сағат бұрын
İyi ki varsınız 🫶🏻
@sencerbozoklu60795 сағат бұрын
Düşünmenin bu kadar şeytanlaştırıldığı bir coğrafyada yaşamak her zaman zor...
@mahmutulucan4 сағат бұрын
35:04'te Renan'a (1823-1892) kadar İbn Rüşd isminin Arapça, Farsça, Osmanlıca hiçbir kaynakta geçmediğini iddia ediyorsunuz. Hâlbuki Şâtıbî (ö. 790/1388) el-Muvâfakât'ında "Kur'an'ı anlamak için astronomi bilmenin gerekliliği" görüşü sebebiyle Râzî'yi, "felsefe bilmenin gerekliliği" görüşü sebebiyle de İbn Rüşd'ü eleştirir. (Şâtıbî, el-Muvâfakât, Daru İbn Affan, Huber 1997, C. 4, s. 198; Şâtıbî, el-Muvâfakât: İslâmî İlimler Metodolojisi, çev. Mehmed Erdoğan, İz Yayıncılık, İstanbul 1993, C. 3, s. 361.)
@nmo61216 сағат бұрын
1:29:01 buradan sonrası mükemmel cozumleme
@husnawoman91399 сағат бұрын
Dücane bey ben onlarca canlı yayınınızı izledim, tek sefer bile cızırtı sorunu yaşamadım. Bu arkadaşlar kendi cihazlarını kontrol etsinler artık.
@nokta-i.istinat11 сағат бұрын
Ben: Çanakkale Savaşı ve Kurtuluş Savaşındaki dinin rolüne dair örnekler verilip sorular sormuştu. Nasıl bir çelişkiyi ortaya koymaya çalışıyordu? YZ: Konuşmacı bu örnekler üzerinden çok katmanlı bir çelişkiyi ortaya koyuyor: 1. Temel Çelişki: - Bir yandan "din geri bırakır" tezi var (Renan'ın görüşü) - Diğer yandan din, toplumsal seferberliği sağlayan temel motivasyon kaynağı olmuş - Yani "kurtulmak için dinden kurtulmak gerekir" diyenlerle, "din olmasaydı kurtuluş mümkün olmazdı" diyenler arasındaki çelişki 2. Toplumsal Birlik Açısından: - "Dinden kurtulalım" diyenlere soruyor: "Peki din olmasaydı..." * Çanakkale'de halk nasıl mobilize edilecekti? * Kurtuluş Savaşı'nda milli birlik nasıl sağlanacaktı? * Anadolu'yu kim, nasıl ayakta tutacaktı? 3. Tarihsel Gerçeklik: - Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Kuvay-i Milliye'yi başlatırken dine dayanmak zorunda kalmaları - Cumhuriyet kurulduktan sonra bile halkı mobilize etmek için dini referansların gerekliliği - Bu durumun pragmatik bir zorunluluk mu, yoksa toplumsal bir gerçeklik mi olduğu sorusu 4. Modern Dönem İçin Sorular: - "Dini çekip aldığınızda..." * Toplum bir arada tutulabilir mi? * Milli birlik korunabilir mi? * Dış tehditlere karşı direniş örgütlenebilir mi? 5. Karşılaştırmalı Perspektif: - Diğer toplumların deneyimleriyle karşılaştırma yapıyor - İsrail örneği: Dini temel alan modern bir devlet - Hindistan, Japonya örnekleri - Bu örnekler üzerinden din-toplum-devlet ilişkisinin karmaşıklığını gösteriyor 6. Çelişkinin Derinliği: - Din toplumu geri bırakabilir mi? - Ama din olmadan toplum ayakta kalabilir mi? - Bu iki soruya verilen cevapların birbiriyle çelişmesi 7. Güncel Yansımalar: - Ezan okunmayan - Kurban kesilmeyen - Ramazan yaşanmayan - Camilerin sustuğu bir Türkiye düşünüldüğünde toplumsal bütünlük nasıl sağlanır? Konuşmacının Amacı: 1. Basit ve tek yönlü cevapların yetersizliğini göstermek 2. Din-toplum ilişkisinin karmaşıklığını vurgulamak 3. Teorik eleştirilerle pratik gerçeklik arasındaki gerilimi ortaya koymak 4. Toplumsal kimlik ve birlik açısından dinin rolünü sorgulamak Bu örnekler üzerinden konuşmacı, dinin toplumsal rolüne dair basit "ya hep ya hiç" yaklaşımlarının yetersizliğini göstermeye çalışıyor. Din hem "problem" hem de "çözüm" olarak görülebiliyor ve bu çelişkiyi anlamak, toplumsal meseleleri daha derinlikli kavramak için önemli.
@enginkorkmaz556112 сағат бұрын
Eylem sonuçları ile, eylemci niyeti ile daha doğru değerlendirilebilir.
@senaytas79467 сағат бұрын
Amellerin değerini sonuç belirler. Çünkü niyetten hiçbir zaman emin olamayız.
@husnuyegunduz204119 сағат бұрын
Hocam iyi geceler, ben henüz açıklamalarınızı dinlemeden gayet açık, açıklayıcı dolayısıyla ufuk açıcı konuştuğunuzu düşünüyorum, en azından benim için böyle fakat dinleyenin de bu fikirleri sizin ifadenizle çözümlerinizi almaya açık olması da önemli sanırım, saygılar. 🎉
@HikmetEmin165 сағат бұрын
Hocam o ayakkabı İSKARPİN değil miydi?
@hakanalbayrak695119 сағат бұрын
Bizim bir matematik hocamız vardı. Sınavdan sonra hocam derdik sonucu yanlış çıkarmışım ama problemi bir noktaya kadar çözdüm puan verir misiniz? O da bize “Sonuç doğru ise gidişata puan veriyorum” derdi.
@omer_unal9 сағат бұрын
MP3 formatına çevirdiğim videoyu sessizliği buda seçeneğiyle bir saat, on beş dakikaya düşürdüm. 🤔
@meraldurmus86926 сағат бұрын
İnsan bilinci evrimi sürecinde doğal/biyolojik nöronlarımızla bile toplumsal olarak var olduğumuz için doğduğumuz günden beri sürekli yüklenmekte olan ideolojik veriyi ideolojik olmayandan henüz ayıklayamıyorsak , evrendeki sonsuz veri içinden pirinç taşlarını yapay nöronların ayıklamasını beklememizin şimdilik yapay zekaya haksızlık olduğunu düşünmekteyim.
@ayhanpek84778 сағат бұрын
Bildiğim kadarı ile İsrail’in askeri savunma mekanizması tamamen ABD ye yapılan şantaj ve askeri teknoloji çalma öyküsü ile alakalı bu konuyu Seymour hers’in “The Samson Option: Israel's Nuclear Arsenal and American Foreign Policy” kitaptan ulaşabiliriz
@NurşenÇetin-b7x5 сағат бұрын
Esem spor ayakkabı mı hocam
@serhatoztoprak73202 минут бұрын
Müminler İslam ağacının meyvası ise neden her ağaç her bölgede aynı meyveyi vermemektedir? Neden portakal ağacı Antalya'daki ürünüyle sinoptaki ürün aynı değildir? Sorun tohumdamıdır yoksa bölgedemidir?
2 минут бұрын
attention is all you need paper'ına referans duymak da nasip oldu bu kanalda. :) saygılar
@mehmetkurhan987613 сағат бұрын
Din engeldir terakkiye denildiği zaman maksata onun yerine bir şey koymadır, sadece çekip çıkarmakla terakki olmaz onun yerine seküler değerler koymanız gerek yada sanat/estetik vesaire
@celalcelikkeser598713 сағат бұрын
Bir trafik kazası olduğunu gören-ler yardım için müdahale etse-ler ve sonuçta bir ölüme neden olsa-lar hakim niyete göre mi,sonuca göre mi karar verir-vermeli? biz olsak ne karar veririz? zor,çok zor bir soru, çünkü kapanmaz bir çelişki içeriyor.
@hakanciris112 сағат бұрын
Bu konu devlet tarafından sonuca bağlanmıştır. İlk yardımcı olmak.
@celalcelikkeser598711 сағат бұрын
@@hakanciris1 sizce 'sonuç' doğru mu?
@nokta-i.istinat12 сағат бұрын
Ben: neden Renan’dan bahis edilmiş olabilir bu konuşmada? Yz: Konuşmacı Renan'dan birkaç önemli amaçla bahsediyor: 1. Çelişkili Durumları Göstermek İçin: - Renan'ın "İslam ilerlemeye engeldir" tezi ile "İslam ilerlemenin garantisidir" görüşü arasındaki çelişkiyi ortaya koyuyor - Bu çelişki üzerinden daha derin bir tartışma başlatıyor: Bir toplumun geri kalmışlığının sebebi gerçekten din midir? 2. Tarihsel Bir Örnek Olarak: - 1883'te yapılan bu tartışmanın hala güncelliğini koruduğunu gösteriyor - O dönemde verilen cevapların yetersizliğinden bahsederek, meseleye nasıl yaklaşılmaması gerektiğini anlatıyor 3. Metodolojik Bir Ders Vermek İçin: - Konuşmacı, bu konuda 30 yıl çalışmasına rağmen tatmin edici bir cevap bulamadığını söylüyor - Buradan hareketle, karmaşık meselelere basit cevaplar vermekten kaçınmak gerektiğini vurguluyor - Hem ideolojik hem de duygusal yaklaşımların konuyu anlamayı zorlaştırdığını gösteriyor 4. Güncel Tartışmalara Bağlantı Kurmak İçin: - İslam dünyasının bugünkü durumunu tartışırken tarihsel bir perspektif sunuyor - Modern dönemdeki benzer tartışmaları (İsrail-Filistin, İran örneği) anlamlandırmada tarihsel bir zemin oluşturuyor 5. Çok Katmanlı Düşünmeyi Öğretmek İçin: - Sadece dini değil, siyasi ve toplumsal boyutları da olan bir meseleyi nasıl ele almak gerektiğini gösteriyor - Bir toplumun kimliğinde dinin rolünü tartışmaya açıyor - "Din olmadan bu toplum ayakta kalabilir mi?" gibi daha derin sorular sormaya yönlendiriyor Özetle, Renan örneği, konuşmacının ana teması olan "çelişkileri anlama ve yorumlama" konusunu tarihsel ve güncel boyutlarıyla ele almasına imkan veriyor. Bu örnek üzerinden, karmaşık meselelere nasıl yaklaşılması gerektiğine dair metodolojik bir ders veriyor.
@Pnardr19 сағат бұрын
❤🥀🍂
@sixtiesseventies95507 сағат бұрын
"Dinden kurtulmak" ya da "dinlerin buharlaşması" diye bir beklenti gerçekçi değil kuşkusuz. Ama dinin kendi alanına çekilmesinin sağlanması, yani din işleriyle devlet işlerinin ayrılması gelişmenin önünü açıyor. Bunun çok sayıda örneği var.
@zeynepyazc89222 сағат бұрын
Sümerbank beykoz ayakkabısı 😃
@guclusimsek2312 сағат бұрын
🙏🙏🙏
@ilberidil3 сағат бұрын
Hızır mı haklıydı, Musa mı ?
@edoctore265311 сағат бұрын
❤❤❤
@metinmet763719 сағат бұрын
tanrı niyeti bilir ama insan bilemez. o yüzden insan sonuca bakmalı. iyi niyet aptal ya da sahtekarların savunmasıdır
@nokta-i.istinat11 сағат бұрын
Ben: İncil den ve bir hadis üzerinden yani ağacın meyveleri ve niyet üzerinden ne anlatılmak isteniyor olabilir? YZ: Konuşmacı bu iki dini referans üzerinden derin bir felsefi çelişkiyi tartışıyor: 1. İki Temel Yaklaşım: - Hz. Muhammed'in "Ameller niyetlere göredir" hadisi: Eylemin değerini niyetin belirlediğini söylüyor - Hz. İsa'nın "Sen onları meyvelerinden tanırsın" sözü: Eylemin değerini sonuçların belirlediğini ifade ediyor 2. Çelişkinin Boyutları: - Niyet Boyutu: * İyi niyetle yapılan işler kötü sonuç verebilir * Niyeti sadece kişinin kendisi bilebilir * Niyet içsel bir durumdur * "Cehenneme giden yolun taşları iyi niyetle döşenmiştir" sözü bu çelişkiyi vurgular - Sonuç Boyutu: * İyi ağaç kötü meyve veremez prensibi * Sonuçlar görünür ve ölçülebilirdir * Sonuçlar dışsal faktörlerden etkilenir * İyi niyetle yapılan işler neden kötü sonuç verir sorusu 3. Pratik Örnekler: - Çiftçi örneği: İyi niyetle ve doğru eylemlerle ekip biçer ama dışsal faktörler (fırtına gibi) sonucu etkiler - Anne-baba örneği: İyi niyetli oldukları halde çocuklarına istediklerini veremeyebilirler - Hayırseverlik örneği: Görünürde iyi işler yapan birinin niyeti farklı olabilir (vergi indirimi, itibar kazanma gibi) 4. Değerlendirme Zorluğu: - Niyetleri bilmek mümkün değildir, bu yüzden genelde sonuçlara bakarız - Sonuçlar yanıltıcı olabilir çünkü dışsal faktörlerden etkilenir - Bu durum değerlendirme yaparken bizi çelişkiye düşürür 5. Modern Bağlamda Örnekler: - İslam dünyasının durumu: Din iyi ise neden sonuçlar kötü? - Toplumsal hareketler: İyi niyetli başlayan hareketlerin kötü sonuçlar doğurabilmesi - Siyasi kararlar: İyi niyetle alınan kararların beklenmedik sonuçlar doğurması 6. Çözüm Önerisi: - Konuşmacı tek yanlı çözümlerden kaçınmayı öneriyor - Her iki perspektifin de değerli olduğunu kabul etmek gerektiğini vurguluyor - "Tanrı niyete, insan sonuca bakar" şeklindeki sentezi değerli buluyor Bu tartışma aslında: - Ahlak felsefesinin temel sorularından birini ele alıyor - Eylemleri değerlendirmenin zorluğunu gösteriyor - İyi-kötü değerlendirmesinin karmaşıklığını ortaya koyuyor - Modern toplumsal sorunları anlamada bu çelişkinin önemini vurguluyor Sonuç olarak, bu iki dini referans üzerinden, eylemleri değerlendirirken hem niyet hem de sonuçların önemli olduğu, tek boyutlu değerlendirmelerin yetersiz kalacağı mesajı veriliyor.
@oguzhan112319 сағат бұрын
Enzim etkinliği belirleme testlerinde bazen reaksiyona giren substratların azalma hızına, bazen çıkan ürünlerin artış hızına bakarız. Neye bakacağımızı ise hangisini ölçebiliriyor oluşumuz belirler. Teknik şartlar gereği bazen sadece azalan substratı ölçebiliriz, bazen artan ürünü, bazen her ikisini. Ameller için niyet ölçümü oldukça zor olacağı için sonuca bakmak daha iyi olabilir. Biyolojide enzimleri iyi kötü olarak değilde verimli verimsiz olarak sınıflandırdığımız gibi ağaçları da iyi kötü yerine verimli verimsiz olarak sınıflandırabiliriz. İslam verimli bir ağaç mı? Müslümanlar iyi bir meyve mi? Şeklinde bir soru sorabiliriz. Ben cevabı şöyle veririm. Bir enzimin verimliliğini ancak diğer bir enzim verimliliğiyle karşılaştırarak tespit edebiliriz. İslamın verimliliğini de ancak diğer dinlerle karşılaştırarak ölçebiliriz. Hristiyanlık, yahudilik ne kadar verimli ise İslam da üç aşağı beş yukarı aynı şekilde verimlidir. Peki İslam terakkiye mani midir diye bir soru sorulabilir mi? Bence bu soru tanımsızdır. Biyolojide hiçbir enzim ilerlemeye engel yada teşvik edici olmaz, sadece değişen şartlara uyum sağlayarak evrimleşir. İslam da ilerleme için engel veya teşvik edici değildir. Değişen şartlara uyum sağlayarak evrimine devam edecektir. Ancak bu yargı İslam'ı sadece bir enzim olarak değerlendirdiğimizde geçerlidir. Eğer İslam'ı bir kalıtsal materyal veya genetik kod olarak ele alırsak bu yargıyı tamamen tersine döndürerek revize etmek gerekir.
@mucahit.gul196519 сағат бұрын
Cumhuriyet ile birlikte din biraz evrimleşti ancak günümüzde bu evrimleşme tersine döndü. Çıkacak ürün ise, işe yarar bir ürün veya meyve olmayacak.
@hakanciris112 сағат бұрын
İslam dininin, enzimle veya doğayla bir alakası yoktur. Kuralları 7. yüzyılda konulmuştur ve değişmeye kapalıdır. Bir diğer deyişle, Müslüman olmak, 7. yüzyılda çakılı kalmaktır. Buna birşey eklemek veya çıkarmak, dinde reformdur.
@1965kaplan13 сағат бұрын
Tsk
@hakanalbayrak695112 сағат бұрын
Bağlam Uydurma (Halüsinasyon) = Vehim midir?
@mehmetigdelioglu18477 сағат бұрын
🇹🇷
@sukruergene588712 сағат бұрын
Tikir
@ilkaykayaant59558 сағат бұрын
❤👏❤️👏❤️👏
@hunerjen7 сағат бұрын
🤍
@murekkeptenbeyazperdeye774217 сағат бұрын
Hz isa nın ve Hz Muhammedin sözleri farklı perspektiften bakıldığında ikisinde doğrudur Olayların yaşananların durumuna göre
@berkcandemirbas273520 сағат бұрын
+
@farukfrankaltun60936 сағат бұрын
.
@suatcandan33814 минут бұрын
🙋🏻♂️🍷🌈
@nokta-i.istinat11 сағат бұрын
Ben: Konuşmanın bütününe baktığında çelişki ortaya koymak insana ne kazandırıyor veya ortaya koymamak ne kaybettiriyor? YZ: Konuşmanın bütününe bakıldığında, çelişkileri ortaya koymanın kazandırdıkları ve kaçınmanın kaybettirdikleri şöyle özetlenebilir: Çelişkileri Ortaya Koymanın Kazandırdıkları: 1. Derinlikli Anlama: - Meseleleri tüm karmaşıklığıyla görme imkanı - Tek boyutlu bakış açısından kurtulma - Konuları "cam kırıkları" gibi tüm keskinliğiyle kavrama fırsatı 2. Entelektüel Dürüstlük: - Kolay cevaplardan kaçınma - Gerçekleri olduğu gibi görme cesareti - Kendimizi ve başkalarını kandırmaktan kaçınma 3. Empati ve Genişlik: - Farklı bakış açılarını anlama yeteneği - Karşıt görüşlerin de değerli olabileceğini kavrama - Düşünce ufkunun genişlemesi 4. Metodolojik Kazanım: - Düşünme yönteminin gelişmesi - Analitik bakış açısı kazanma - Karmaşık meseleleri ele alma becerisi Çelişkileri Görmezden Gelmenin Kaybettirdikleri: 1. Yüzeysellik: - Meseleleri basitleştirerek yanlış anlama - Derinlikli kavrayıştan mahrum kalma - Gerçekliğin karmaşıklığını kaçırma 2. Dogmatizm: - Tek yönlü düşünme tuzağına düşme - Katı ve değişmez yargılara saplanma - Farklı perspektiflere kapalı kalma 3. İletişim Sorunları: - Karşıt görüşleri anlayamama - Diyalog kurma yeteneğinin zayıflaması - "Bağlam uydurma" tuzağına düşme 4. Gelişim Engeli: - Fikri olgunlaşmanın durması - Eleştirel düşünme yeteneğinin körelmesi - Öğrenme ve gelişme fırsatlarını kaçırma Çelişkileri Ele Alma Yöntemi: 1. Açık Fikirlilik: - Önyargılardan arınmaya çalışma - Her görüşe saygıyla yaklaşma - Farklı perspektiflere açık olma 2. Emek Verme: - Konuları derinlemesine inceleme - Sevgi ve saygıyla yaklaşma - Anlama çabası gösterme 3. Doğru Mesafe: - Ne çok yakından ne çok uzaktan bakma - Dengeli bir perspektif geliştirme - Uygun analiz mesafesini koruma 4. Sentez Arayışı: - Çelişkileri yok saymadan anlama - Farklı görüşlerin değerli yanlarını görme - Daha geniş bir kavrayışa ulaşma çabası Sonuç olarak, çelişkileri ortaya koymak: - Düşünsel olgunluğun işareti - Gerçek öğrenmenin anahtarı - Toplumsal ve bireysel gelişimin önemli bir aracı olarak görülüyor Konuşmacı, çelişkileri görmezden gelmenin kolay ama yanıltıcı, ortaya koymanın zor ama geliştirici olduğunu vurguluyor. Bu yaklaşım, hem bireysel hem de toplumsal meseleleri anlamada daha sağlıklı bir yöntem sunuyor.
@Pnardr9 сағат бұрын
YZ çelişkileri ortaya koymanın önemini güzel özetliyor. Ancak kendi çelişkilerini göremiyor.
@Dtas958920 сағат бұрын
Sümerbank ayakkabısınin türü cizlaved olabilir mi.
@ilberidil19 сағат бұрын
“Cizlavet İsveç malıdır! 1900’lerin başında, Wilhelm ve Carl Gislow adında iki kardeş tarafından icat edildi. Bu iki biraderin aslında otomobil lastiği fabrikası vardı. Gislaved şehrinde yaşıyorlardı, lastiğin markası da Gislaved’ti. Hurda lastikleri atmaktansa, değerlendirmeyi düşündüler, kalıpladılar, preslediler, bu ayakkabıyı ürettiler. Çok ucuzdu. Sadece İsveç’e değil, bütün Avrupa’ya sattılar. 1930’larda Türkiye pazarına girdiler. Ahalimizin dili dönmedi, Gislaved diyemedi, cızlavet dedi. Gislow biraderler ikinci dünya savaşından sonra ayakkabı üretimini durdurdu, Avrupa değişmiş, sanayi gelişmişti, bu ilkel ayakkabı türevi artık satılamıyordu. Türkiye hariç... Türkiye’de taklitleri çıktı, şakır şakır üretime devam edildi.” 22.11.2014 tarihli yani tam onyıl önceki Yilmaz özdil köşe yazısı.
@murekkeptenbeyazperdeye774217 сағат бұрын
Yahudilk ve İslamiyet çok benzer Ama onlar bizden çok ileride Bi çok konuda Demekki başarı yada başarısızlık dinin faktorğ az yada yok
@murekkeptenbeyazperdeye774217 сағат бұрын
İslam ülkeleri dini bertaraf etseler bile bişey depişmez Ama bunun sebebi ne bilmiyorum sizden öğrenelim İslam ülkelerini ne din nede başkaşey birlelrirebilir