Рет қаралды 446,189
Namazda kaçıncı rekatta olduğumuzu unutursak
namazımız kabul olur mu?
Abdest alırken ıslak yer kaldı mı diye tekrar abdest almak gerekir mi?
Şeytanın verdiği bu vesveselere karşı çözüm nedir?
#vesvese #namazdavesvese #takıntı
Vesvese oynatma listesi için tıklayın:
• Vesvese Risalesi Seris...
00:00 Giriş
00:12 Amelin takvalısını aramak
03:47 Namaz ve abdestte vesvese
05:06 Vesvesenin açtığı yaralara ilaç
05:11 Risale-i Nur Bölümü
08:39 Namazın kusursuz olması
09:23 Fıkıh bilgisi
14:21 Mutezile mezhebi
15:55 Mutezile mezhebinin ehli sünnete aykırı görüşleri
28:41 İbadette kulluğun özü
30:56 Amelin güzelliği manasındadır
34:27 Amelden sonra taklit caizdir
Hayırlara vesile olmak , daha fazla insanlara ulaşabilmek için "KATIL" butonu ile aşağıdaki linkten bize destek olabilirsiniz
/ @hayalhanem
Facebook ; / mehmedimyldz
Twitter ; mehmedimyldz?lang=tr
İnstagram ; / mehmedimyldz
Bize Ulaşın:
Yurtiçi ve yurtdışından iletişim için;
+90 (531) 859 79 91
+90 (553) 552 14 44
hayalhanemmersin@gmail.com
Risale-i Nur'da Geçen Bölüm
Sözler - 21. Söz 2. Makam
DÖRDÜNCÜ VECİH
Amelin en iyi suretini taharrîden neş'et eden bir vesvesedir ki, takvâ zannıyla teşeddüt ettikçe, hal ona şiddetlenir. Hattâ bir dereceye varır ki, o adam amelin daha evlâsını ararken harama düşer. Bazan bir sünnetin araması, bir vâcibi terk ettiriyor. "Acaba amelim sahih oldu mu?" der, iade eder. Bu hal devam eder, gayet ye'se düşer. Şeytan şu halinden istifade eder, onu yaralar. Şu yaranın iki merhemi var.
BİRİNCİ MERHEM: Bu gibi vesvese, ehl-i i'tizâle lâyıktır. Çünkü onlar derler: "Medar-ı teklif olan ef'al ve eşya, kendi zâtında, âhiret itibarıyla ya hüsnü var, sonra o hüsne binaen emredilmiş; veya kubhu var, sonra ona binaen nehyedilmiş. Demek eşyada, âhiret ve hakikat nokta-i nazarında olan hüsün ve kubh zâtîdir; emir ve nehy-i İlâhî ona tâbidir." Bu mezhebe göre, insan her işlediği amelde şöyle bir vesvese gelir: "Acaba amelim nefsülemirdeki güzel surette yapılmış mıdır?"
Amma mezheb-i hak olan Ehl-i Sünnet ve Cemaat derler ki: "Cenâb-ı Hak bir şeye emreder, sonra hasen olur. Nehyeder, sonra kabih olur." Demek emirle güzellik, nehiyle çirkinlik tahakkuk eder. Hüsün ve kubh, mükellefin ıttılaına bakar ve ona göre takarrur eder. Şu hüsün ve kubh ise, surî ve dünyaya bakan yüzünde değil, belki âhirete bakan yüzdedir. Meselâ sen namaz kıldın veya abdest aldın. Halbuki namazını ve abdestini fesada verecek bir sebep, nefsülemirde varmış; lâkin sen ona hiç muttali olmadın. Senin namazın ve abdestin hem sahihtir, hem hasendir. Mûtezile der: "Hakikatte kabih ve fâsittir. Lâkin senden kabul edilir. Çünkü cehlin var, bilmedin; ve özrün var." Öyle ise, Ehl-i Sünnet mezhebine göre zahir-i şeriate muvafık olarak işlediğin ameline "Acaba sahih olmuş mu?" deyip vesvese etme. Fakat "Kabul olmuş mu?" de, gururlanma, ucbe girme.
İKİNCİ MERHEM: Dinde harec yoktur. لاَحَرَجَ فِى الدِّينِ 1 Madem dört mezhep haktır. Madem istiğfara müncer olan derk-i kusur ise, gurura müncer olan hüsn-ü amelin rüyetine-böyle vesveseli adama-müreccahtır. Yani, böyle vesveseli adam, amelini güzel görüp gurura düşmektense, amelini kusurlu görse, istiğfar etse, daha evlâdır.
Madem böyledir. Sen vesveseyi at. Şeytana de ki: Şu hal bir harecdir. Hakikat-i hale muttali olmak güçtür, dindeki yüsre münafidir. لاَحَرَجَ فِى اَلدِّينُ 1 اَلدِّينُ يُسْرٌ 2 esasına muhaliftir. Elbette böyle amelim bir mezheb-i hakka muvafık gelir. O bana kâfidir. Hem lâakal ben aczimi itiraf ederek, ibadeti lâyıkı vechile eda edemediğimden istiğfar ve tazarru ile merhamet-i İlâhiyeye dehâlet edip, kusurum affolunmak, kusurlu amelim kabul olunmak için mütezellilâne bir niyaza vesiledir.
NAMAZDA ŞAŞIRMANIN FIKIHTAKİ HÜKMÜ
Zaman-ı galip; doğruya en yakın düşünce.
Kaçıncı rekatta olduğunu düşünüyorsan o rekattasın.
Sehiv secdesi yapılmaz.
Namaz tekrarlanmaz.
Bilmemekten kaynaklanan bir kusur namazı iptal etmez.
ABDEST ALIRKEN ŞAŞIRMANIN FIKIHTAKİ HÜKMÜ
Abdest alırken yıkamayı unuttuğun bir yer var mı?
-nadiren oluyorsa tekrar yıkanır.
-Vesvese olmuşsa yıkanmaması daha iyidir.
NAMAZDA DURACAKKEN ABDESTİN KAÇTIĞINI SANMAK
Abdestini aldığını hatırlıyorsan yakîn (kesin) bilgidir.
Abdestin bozulduğunu hatırlamıyorsan şek ( Şüphe) olur.
Yakîn: Şekten daha üstündür ve abdestli sayılırsın.
MUTEZİLE MEZHEBİNİN EHL-İ SÜNNETE AYKIRI GÖRÜŞLERİ
Kul kendi fiilinin yaratıcısıdır.(Haşa)
-Kul ameli tam güzel yaparsa güzel olur.
-kul ameli tam kötü yaparsa kötü olur.
-Allah’ın bir söz hakkın olmadığını savunuyorlar. (hâşâ)
•Eşyanın kendisinde güzellik vardı Allah onu helal kıldı. (Yanlış)
•Eşyanın kendisinde çirkinlik vardı Allah onu haram kıldı.(yanlış)
•Allah eşyaya hangi özelliği koyduysa eşya o hükmü alır.(doğru )