Рет қаралды 28,780
ferit tüzün İkinci kuşak bestecilerimiz arasında bir orkestralama ustası olarak tanınan Tüzün, en verimli çağında aramızdan ayrılmıştır.
Öğretmen Mustafa Rahmi Beyin oğlu olan bestecimiz, küçük yaşta müziğe ilgi göstermiş, yeteneğini belli etmiştir. Babasının ölümü dolayısıyla ortaokulu okumak için Ankaradaki ablasının yanına giden küçük yetenek, Ulvi Cemal Erkinin dikkatini çekmiş ve 1941 yılında Ankara Devlet Konservatuarına Erkinin piyano öğrencisi olarak girmiştir. Konservatuarda yaptığı beste denemeleriyle de dikkat toplayan Tüzün, Necil Kazım Akses ile armoni ve kompozisyon çalışmıştır. 1950 yılında okulun piyano bölümünü, 1952de bestelediği Senfoni ile kompozisyon bölümünü bitiren besteci, 1954de devlet bursunu kazanarak Münih Devlet Müzik Yüksek Okulunda orkestra şefliği öğrenimini yapmaya başlamış, Fritz Lehmann ve Adolf Mennerichin öğrencisi olmuştur. Bu arada yaptığı beste çalışmaları, Carl Orff ve Amadeus Hartmann tarafından desteklenmiştir. Türk Kapriçiyosu adlı orkestra yapıtı, 1957 yılında Münih Filarmoni Orkestrasınca seslendirilmiştir. Bu orkestradan yeni bir sipariş alan bestecimizin Humoresque adlı orkestra yapıtı da başarı kazanmıştır. (Yapıtın adı daha sonra Nasreddin Hoca olarak değiştirilmiştir).
1956 yılında Münihte orkestra şefliği bölümünü bitiren Tüzün, Almanyada bir yıl daha çalıştıktan sonra yurda dönmüş, Ankara Operasına orkestra şefi olarak atanmış ve kısa bir süre sonra Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğüne getirilmiştir. Başarıyla sürdürmekte olduğu müziksel yaşam, 1977de beklenmedik biçimde noktalanmıştır.
Ferit Tüzün, halk müziğimizin melodik ve ritmik kaynaklarını çok iyi tanımış ve değerlendirmiştir. Ancak, halk müziği temalarını kullanmamış, kendi özgün melodilerini yaratmıştır. Onun yapıtlarında halk müziği bir hatırlatma özelliğindedir. Bu sayede besteci, dilediği parlak renkleri coşkulu ritmlerle yoğurmuştur. Orkestralama tekniğini de üstün olduğu için, onun yapıtları dinleyiciye çarpıcı renklerden oluşan bir demet niteliğinde gözükmektedir.
Ferit Tüzünün, Türk Beşlerinden, özellikle Ulvi Cemal Erkinden etkilenmiş olduğu söylenebilir. Bununla birlikte Stravinski ve Bartoku da yer yer andıran bir deyiş kullanmıştır. Gereğinde gülmece öğelerine yönelmiş, sonuçta duygu yüklü bir müzikal ifadeyi başarıyla sunmayı bilmiştir.
Bestecinin karakteristik özelliklerini yansıtan yapıtı Çeşmebaşı dır. Bu bale suiti, ülkemizde sıkça seslendirilen orkestra yapıtları arasındadır. Tüzün, güçlü bir müziksel anlatımın sürükleyiciliğine inandığı için, fışkıran bir müziğin beraberinde biçimi de getireceğini belirtmiştir. Bu sözleriyle müziksel amacı açıklanmış olmaktadır.
Çeşmebaşı bale suitinin üç bölümü (1958), Türk Kapriçiyosu ve Humerosque (Nasreddin Hoca), Münihteki F.E.C. Leuckart Yayınevi tarafından basılmıştır. Geniş bilgi için Ankara Devlet Opera ve Balesine başvurulabilir. Ferit Tüzünün başlıca eserleri şunlardır:
OPERA VE BALE ESERLERİ
1) Midasın kulakları, iki perde, Güngör Dilmenin librettosu üzerine, 1966 1969.
2) Çeşmebaşı, bale suiti, büyük orkestra için, 1964.
ORKESTRA VE KORO ESERLERİ
1) Ninni, orkestra eseri, 1950.
2) Senfoni, orkestra eseri, 1952.
3) Atatürk, Cahit Külebinin şiiri üzerine, orkestra eseri, 1952.
4) Anadolu, orkestra suiti, 1954.
5) Türk Kapriçiyosu, orkestra eseri, 1956.
6) Humerosque (Nasreddin Hoca), orkestra eseri, 1956.
7) Esintiler, orkestra eseri, 1965.
8) Altı Türkü, dört sesli koro için, 1964.
PİYANO, ODA MÜZİĞİ VE SAHNE MÜZİĞİ ESERLERİ
1) Trio, keman piyano ve viyolonsel için, oda müziği eseri, 1050.
2) Duo, keman ve piyano için, oda müziği eseri, 1950.
3) Piyano parçaları, 1948.
4) Tema ve çeşitlemeler, piyano eseri, 1950.
5) Canzonetta ve Gavotta, piyano eseri, 1950.
6) Bir piyes yazalım, sahne müziği eseri.