Sanatta Hakikat ve Toplum | Yalın Alpay x Flaps Club

Sanatın hakikat ve toplum ile ilişkisi geçmişten günümüze hangi aşamalardan geçmiştir?
-
Okumak için:
flaps.club/san...
-
Tüm bölümleri video olarak izlemek için:
bit.ly/flapsclu...
-
Tüm bölümleri podcast olarak dinlemek için:
bit.ly/flapscl...
-
Yalın Alpay röportajının tüm detayları için:
flaps.club/yal...
-
Hemen Flaps Club KZbin kanalına abone olarak yeni videolardan haberdar olmak için:
bit.ly/flapsclu...
-
KZbin'dan minimal bir ücret karşılığında kulübe katılmak ve ayrıcalıklardan yararlanmak için:
bit.ly/kulube-k...
-
Flaps Club'ın yazınsal içerikleri ve hakkındaki her şey için:
flaps.club
-
Flaps Club'taki gelişmeler ve günlük içerikleri takip etmek için:
bit.ly/flapsclu...
bit.ly/flapsclu...
-
Flaps Club'ın yaratıcı müzik listeleri ve daha fazlası için:
bit.ly/flapsclu...
-
Flaps Club'ın kolektif tartışma ve fikir alışverişi platformuna katılmak için:
bit.ly/flapsclu...
-
Flaps Club'ın diğer video içeriklerini daha yakından incelemek için:
bit.ly/flapsclu...
-
#flapsclub
Arzu edilen değil ihtiyaç duyulan.
Flaps Club © 2020

[@FlapsClub]

Tutkulu Bir Yazar: Yalın Alpay söyleşimizin ardından siz değerli takipçilerimize Yalın Alpay'ın imzalı iki adet "Yalanın Siyaseti" kitabını hediye ediyoruz. Katılım için bağlantılar, twitter.com/flapsclub/status/1099675380758335489?s=19 instagram.com/p/BuRJUSblCeb/?igshid=119xdvp6q5hl9

[@TheArtfollower]

Platon'un yaklaşımı tam olarak öyle değil, öncelikle sanatçı ve zanaatkar ayrımını yapabilmiştir, bunun sebebi sanatçının öykündüğü nesneyi zanaatkar gibi gerçeğe en yakın şekilde yapması değil aksine sanatçının taklit ettiği şeyi idealize etmesi, yani yorumlamasıdır. Bu nedenle Platon, kişileri gerçeklikten uzaklaştırdığı için, sanatı kafa karıştırıcı ve tehlikeli bulur. Gelelim Rönesans'a Kendine heykelci diye hitap eden birine Michelangelo' nun verdigi cevabi okumanizi tavsiye ederim, sanat tarihçilerin sanatçı kimliğinin neden Ronesans'ta ortaya çıktığını öne sürdüklerini anlamanıza yardımcı olur. Michelangelo'nnun Köleleri'ne veya Boticelli'nin Venüs'üne baktığınızda gerçekçilik peşinde koşan bir zanaatkar görüyorsanız olamayabilir de tabi. Ayrıca verdiğiniz Michelangelo' nun demonları gerçek insanlardan çizme örneğinin ne kadar yanlış olduğuna gelirsek istediği karakteri hayali olarak yaratabilecek bu düzeyde bir yeteneğin bu figürler için model kullanmasına gerek yoktu, o özellikle sinirlendiği bir kilise görevlisini yargılanmayı göze alarak cehennemde demon olarak resmetmiş ve bu sebepten yargılanmıştır, bu bile sanatçı tavrının göstergesidir. Caravaggio ise oldukça aykırı bir insandır o bahsi geçen aynı modeli resimde birden fazla resmetme durumu ise sadece "Hilebazlar" resminde görülür, tek bir resmi bir dönem sanatına bu kadar genellemeniz ne kadar doğru bilemiyorum. Ayrıca o dönemde sanatçıların, model bulmak gibi bir sorunu yoktu istediklerinde kolayca bulabiliyorlardı. Tabi ki sanatla alakanız olmayınca, model seçiminin bile bir tavır olabileceğini bilmemeniz normal. Caravaggio İncil sahnelerinde ayyaşları, dilencileri ve fahişeleri, sıradan halkı model olarak kullanmıştır bu sebepten çok ağır eleştirilere maruz kalmış, bazı işleri kabul edilmemiştir bu kiliseye karşı aldığı tavrın en güzel örneğidir. Caravaggio'nun, Chiaroscuro tekniğini dramatik etkiyi arttırmak için kullandığını bu sebeple özellikle yapay ışık tercih ettiği de ekleyeyim ("Photoshop rengi" nedir onu bilmiyorum) o dönemde doğal ya da yapay ışık kullanmamak zorunluluk değil bir tercihtir. Bu tekniği kullanarak Caravaggio, Barok sanata öncülük etmiştir. Tüp boyadan önce de dışarıda resim yapılıyordu (Bruegel' in köy manzaraları gibi), tüp boyanın bulunması sanat tarihinde etkilidir, ancak düşündüğünüz kadar değil. Tabi, Empresyonist ressamların da modellerinin zaman makinesiyle ya da uzaydan getirmediği ortadadır onlar da günümüz ressamları da doğal olarak Rönesans ressamları gibi kendi zamanlarındaki kişileri resmettiler. Ayrıca bu bakış açısıyla Courbet'nin realizmini de zanaatkarlık olarak mi değerlendireceğiz ve hatta sanat olarak fotoğrafı nereye koyacağız o da ayrı bir sorunsal. Post-Truth üzerine olan kitabınızı severek okuyan, günümüz siyaseti üzerine yaptığınız tespitlere son derce katılan biri olarak sanat üzerine bu kadar sığ argümanlarla konuşmanızı şaşkınlıkla izledim. Bu videodan sonra en büyük korkum size hayran olan gençlerin, bu konuyu okuyup araştırmadan dediklerinizi kabul edebilecek olması.

[@FreeStyleCrhymeR]

Dünyada sanat kadar öznel ele alınan ve yargılanan pek az şey vardır. Bu yüzden de bence sanatı anlarken veya değerlendirirken dönemlere, isimlere, tarzlara odaklı hareket etmek uzun vadede tüm fikirleri çürütecektir. Tıpkı 9:40'ta yalın beyin yorumunda düştüğü çelişki gibi. Bu nedenle bence sanatın öz tanımına dönmekte her zaman fayda vardır. "Sanat; düşünce veya duyguların estetik bir yöntem üzerinden dışa aktarımıdır." Bu tanımın her zaman şaşmaz sanat anlayışını pekiştireceğini düşünüyorum.

[@jimel1178]

Tekrar dinlemelisiniz bence. Esere kavram veren şey mi olmak yoksa kavram mı olmak. Ihtiyaç duyulan şey şeyleşmek değil....

[@ulasmtn]

takipteyiz

[@hakimomer]

Duyduğum en iyi sanat tanımı

[@fatihboyar9697]

hiper gercekciligi ben de hic anlamiyordum bunun sanat baglaminda ne degeri var diyordum dusuncem sacma degilmis demek ki

[@omerergunn198]

benim anlamadığım bir pisuvar sadece bulunduğu ortam gereği sanat eseri kabul ediliyorsa, hiperrealizm neden sanat olmasın

[@sezaiguclu]

- Kalite

[@gulsumulaskn3183]

platon, sanatçı ve zanaatkar ayrımını yapar ve ikisini bir tutmaz. evet sanatçı nesneleri taklit eder ve ideadan farklı olarak idealarin göründüğü yani ideaya benzeyene benzetir. mesela bir masa ideası vardır yani özü bunu yapan tanrıdır. bir de bu ideadan farklı olarak görünen dünyadaki masa vardır bunu da zanaatkârlar yapar. sanatçı ise zanaatkarin yaptığının benzerini yapar. yani gerçekliğe üçüncü yakınlık sanatçıya aittir. ikinci yakınlık zanaatkarlara, gerçek olanı ise tanrı yapar. aslında sanatçının yaptığına gerçeklik de denemez çünkü halkın beğenisine göre yapar ve halk daima yanılabilir. zanaatkar ise nesneyi kullanan kişiden onun nasıl olması gerektiği bilgisine göre yapar. yani sanatçılar, ne bir şeyin nasıl olması gerektiğini bilir ne de zanaatkârlar gibi başkasından öğrenirler. hatta platon şunu der: sanatçılar zanaatkârlar gibi işe yarar bir şey üretmezler.

[@justdontthx5569]

Hiperrealizmi eleştirme şekliniz çok saçma önemli olan işlenen konudur konu kötüyse hangi tarzda yaparsan yap kötüdür iyiyse de yine aynı şekilde

[@jimel1178]

Burada ki, vurgu devinimsizliktir.

[@muzaffermahoni6828]

hiper gerçekçiliğe kadar sanat kavramını güzel özetleniş ama hiper gerçekçiliği sanattan saymayıp sanki bu akım gördüğünün aynısını çizen ressamlardan ibaretmiş gibi bahsetmesi biraz sığ olmuş. bu akım resimden ibaret değil özellikle hiper realist heykel yapan sanatçıların hiçbiri olaya gördüğümün aynısını yapayım diyerek bakmıyor. bir çoğu özgün çalışmalara ve düşüncelere sahiptir. diğer sanat akımları ne kadar sanatsa hiper realizm de o kadar sanattır.

[@TheArtfollower]

Açıkçası hiper gerçekçilik öncesi özet de oldukça sığ argümanlarla dolu bence.