Ali Şimşek ile Define Adası KTS

[@ugurkaraburk6046]

Ali Şimşek Beyin sohbeti gerçekten çok keyifli, bu edebiyat serisini takipteyiz.

[@easystepdeco7728]

Ali Şimşek'i yeniden görmek ne güzel.. emeğinize sağlık!

[@KRaLKuSCuTV]

Masa ALLAH, guzel insan Emeklerinize saglik. HEDiYeNiZi biraktim FULL DESTEK/🔔🔔🔔🌹👍

[@wernermolders_]

Nefis bir program olmuş. Yakın zamanda farklı klasikleri de konuşursunuz umarım, teşekkürler.

[@mehmetkonca2637]

Çok güzel teşekkürler. Ağzınıza sağlık

[@volkangonul5128]

Abi yemin ediyorum süpersiniz. Zamansız.

[@huseyindiz9388]

ali bey bu programda fazlaca tekrara düşmüş...yeni bir şeyler duyamadım.

[@muratz1]

Mehmet Berk Yaltırık ile yaptığınız sohbet yazarın kendi akıcı ve maceracı üslubu sayesinde çok iyiydi. Beklentiyi karşılıyordu. Bunun tam zıddı, yani konunun ilgi çekiciliğine tezat sohbetin sıkıcılığına da Pınar Ülgen'le yaptığınız program örnek verilebilir. Bu programı henüz izlemeden aceleci davranıp yorum yazıyorum. İnşaallah keyifli ve akıcı geçmiştir. Sonuçta bu kanalın varlığı bile bir güzellik. İzlenme sayısının yüz binleri bulmasını zaten beklemiyoruz. Öyle olsaydı dünyada popülist ve yüzeysel olan, adi eğlenceden maada gaye gütmeyen eser ve işlerle kültür ve düşünce eksenindeki eserler aynı seviyede olurdu. Bu da kendimizi özel hissettirmezdi. İnternet yokken kulaktan dolma yanlış bilgilerle Batı ülkelerini bu konuda bambaşka sanırdık. Alakası yok. Aynı şekilde bir tarih, kültür, edebiyat sohbet programı ABD ve Avrupa kökenli kanallarda yayınlandığında da izleyici sayısı afaki rakamlara çıkmıyor. Üstelik orada dilin İngilizce oluşunu ve o yayınları pek çok ülkeden insanın izlediğini de hesaba katmak gerek.

[@filmavcs8270]

Klasiğin belli başlı Beyazperde uyarlamalarının tümünü izlemekle beraber // ki es geçtiğim hatta varlığından haberdar bile olmadığım , özellikle B Movie süprizleri mutlaka vardır // romanın ruhunu en iyi hede hödöleyen yapım , Polanski nin 1986 tarihli Pirates / Korsanlar / ıdır... Ali Şimşek in dediği gibi birebir uyarlama değildir , imgeyi sağaltan , zenginleştiren ve politik arka planla daha da civcivli hale getiren bir filmdir... Aksiyon sahnelerindeki titiz işçilik , ayrıntılardaki mükemmelliyetçilik , ferah fersah özgürlük duygusu , görsel-bilgisayar efektlerinden ari organik dokusuyla , 100 Karayip Korsanları gücünde bir filmdir... Walter Matthau nun Kaptan Thomas Bartholomew Red i tabi ki Long John Silver dır... // biraz da Charade deki unutulmaz karaktere bir göndermedir // ... Tv versiyonları arasında favorim , tüm teknik yetersizliklerine karşı , Brian Blessed in Silver ı canlandırdığı yine 86 yapımı bir İngiliz dizisidir... En merak ettiğim ise Orson Welles in 1965 tarihli kısa filmidir... Welles daha sonraları 1972 de John Silver ı , bir İtalyan B filminde tekrar oynar... // ki bu versiyonu nette var // ... Distopyalar arasında bu romanın ruhunu damardan veren filmlerden en afilisi de , Mad Max lerin de bir nevi öncüsü olan , A Boy and His dog dır... Bu B başyapıtındaki kitsch , egsiztansiyalist , anarşist , Beat , yolda olma ve daha pek çok trük- duyguyu , bugün dahi hiçbir devasa ya da düşük bütçeli distopik / bilim kuygu filmi verememektedir...

[@muratz1]

1- Söz konusu eserler hakkındaki beğeni, edebi tat, imgesel değer vs yorumlarına katılıyorum. Fakat konu ile ilgili bir üst boyuta, biraz daha edebiyat tarihi, kültür tarihi alanlarına girildiğinde söylenenler eksik, hatta yanlış. Issız ada, denizcilik, define bulmak gibi konuların kökeni çok daha eskiye, özellikle de Doğu'ya, İslam tarihi, İslam dönemi edebiyatına dayanıyor. Bu konunun detaylarını işin ehline bırakırım ama mesela Robinson Crusoe için hep söylenegelen şeylerden biri eserin İbn Tufeyl'in "Hayy bin Yakzan" ından esinlenmiş olduğudur. Edebi yapı bir yana, bazı tarihi ve derin dini eserlerde, klasik anlamda ansiklopedik kültürel eserlerde geçen pek çok zengin imgenin Ortaçağ'da Batı dünyasınca keşfedildikten sonra edebiyatı etkilediği bir gerçektir. Bu konuda hep Bin bir gece Masalları örnek verilir ama mesele çok daha geniş kapsamlıdır. (Beni de bir gün çağırırsanız anlatırım :)) Yani bence edebi anlamda değil ama tarihi ve sosyolojik anlamda bu hakkı teslim etmemek yanlış olur/olmuş. 2- Belki sizlerin de ilgisini çeker diye yazayım dedim, Stevenson'un "Define Adası" ve edebiyat dünyasının en özel karakterlerinden biri olan "Kaptan John Silver"'in konu edildiği son yapım (yanılmıyorsam başlangıç tarihi 2011 olan) ve birkaç sene boyunca gösterilip final yapan Black Sails isimli ABD dizisiydi. Dizide tamamen Define Adası'ndan, ama farklı bir kronolojik açıdan, olayların başlangıcı konu edilerek esinleniliyor. Daha doğrusu gayet de tarihi realist bir açıdan aslında Kaptan Flint'in definesinin nasıl ortaya çıktığı, Uzun John Silver'in gençliği konu edilerek, yani olayların öncesinden bahsedilerek gösteriliyor. (Pek çok öğe tamamen gerçek 18. yüz yıl Atlas Okyanusu korsanlarından, yaşamış kişi ve olaylardan alıntı bu arada)