Рет қаралды 856
Cengaverliği ve teşkilatçılığıyla az zamanda büyük işler yapmış bir sultan, Anadolu'nun kapılarını ardına kadar Türklere açmış bir savaşçı. Mağlup Bizans imparatoruna şeref misafiri muamelesi yapmış, savaş alanında ele geçirilen tahtını kendi tahtının yanına kurdurarak tacını başına bizzat giydirmiş bir komutan… O Büyük Selçuklu Devleti’nin ikinci hükümdarı, Fethin Babası, Veli, Büyük Cihangir; Sultan Alparslandı..
Alparslan, Horasan Meliki Çağrı Bey'in oğludur. Doğum tarihini Ortaçağ İslam tarihçilerinin en güveniliri kabul edilen İbnü'I-Esir Selçuklu - Karahanlı savaşı başlamadan önce Çağrı Bey'e bir oğlu olduğu müjdesinin gelmesi olayını da kaydederek gerçek doğum tarihini 1 Muharrem 420 (20 Ocak 1029) şeklinde vermektedir.
Henüz küçük yaşta iken, babası Çağrı Bey'in hastalanması üzerine idareyi ele alarak Gazneli taarruzlarını durdurması, yine babasının sağlığında Karahanlı¬lar'a (1 049) ve Gazneliler'e karşı (1058) zaferler kazanması, zaten Çağrı Bey'in son yıllarında veliaht sıfatıyla fiilen yönettiği Horasan Selçuklu Devleti'nde ve hatta bütün Selçuklu topraklarında büyük bir itibar kazanmasına yol açmıştı.
Alparslan, amcası Sultan Tuğrul (Bey) Ramazan 455'te (Eylül 1063) arkasında evlat bırakmadan ölünce, kendi vasiyet üzerine tahta çıkarılan Süleyman'ın sultanlığını kabul etmemiş ve derhal mücadeleye girişmiştir. Çağrı Bey'in son zevcesinden doğan, dolayısıyla Alparslan'ın kardeşi olan en küçük şehzade Süleyman annesinin Çağrı Bey'in ölümü üzerine amcasıyla evlenmiş olmasından ötürü Tuğrul Bey'in üvey oğlu durumuna gelmiş ve annesi ile vezir Amidülmülk'ün gayretleri sonucunda da veliaht tayin edilmişti.
İlk seferini Gürcistan ve Doğu Anadolu'ya yaptı. Bu seferde oğlu Melikşah ve veziri Nizamülmülk de bulunuyordu. Bizans'ın elinde bulunan Kars ve Ani bölgesine kadar ilerleyerek buraları ele geçirdi. Bu fethi neticesinde Abbasi Halifesi Kaim bi-Emrillah, Sultan'a "Ebu'-Feth" (Fetihlerin babası) lakabını vermiştir (1064).