marx, karısı hasta yatağındayken hizmetçisiyle işi pişirip çocuk peydahlayan bir adam. üst perdeden aleme nizam vermeye çalışırken kendi hayatında her türlü haltı yiyen vaizlerden biri bu sakallı. bir de şu 19. yy yazını ile bugüne ne katıyoruz, onu hiç anlamıyorum. o onu demiş bu bunu demiş. neyi aydınlatabilir bunlar? bugün anormal bir dünya var, emek değer teorisinden tut tarihsel materyalizme her biri çöplükte yerini almış. dön dolaş aynı metinlerden yorum doğurmak bir tek akademide anlam taşıyabilir.
@DenizKar-wi8kj10 сағат бұрын
“Foucault eşcinseldi, Althusser de karısını öldürdü” diye gider bu… Ama unutmayın ki biz filozofların felsefeleri ile ilgileniyoruz. Özel hayatları ile değil. Çünkü hiçbirimiz ahlak abidesi değiliz. Arama geçmişinize başkasının gözünden bakmanızı öneririm.
@stalker19033 сағат бұрын
@@DenizKar-wi8kj sizin gibi düşünüyorum. güney bey proudhon'un kadın düşmanı görüşlerinden bahsetti videoda. ben pek bilmiyorum, muhakkak öyledir. marx kiminle düşüp kalkmış orası bizi ilgilendirmez elbette ama marx veya marxistler kadın mevzusu üzerine büyük büyük konuştuğunda hatırlatılır. keza engels de varlıklı bir burjuvaydı. kaldırmak istediği üretim araçlarının özel mülkiyetiyle güzel bir hayat yaşadı ki bence bu da sorun değil. ne anarşistim ne komünist. pratik ve teorik makas bu kadar açık olmamalı ama. herkes için geçerli.
@canpolatsardır3 күн бұрын
yeni hiçbir şey öğrenmedik. teşekkür ederiz çakma ulus baker
@radikalpolitika3 күн бұрын
elbette siz daha iyisine vakıfsınızdır...
@hasankara5303 күн бұрын
Azdan az çoktan çok gider Can Polat... faraday kafesinden yeni bilgi arzusu metanın yeniden üretimi olarak yeninin parmaklık ardı psödo-epistemolojik otuzbiridir. Anarşist söylem senin deyiminle çakma olsun, Ulus'un değerini ayrı bir kenara koyarak, sana metadan kaçış çizgisinin yıkıcı silahını beyninin içine çakmayı vaadediyorum...
@Delphide3 күн бұрын
İnsan, yaşamın tutunduğu yüzeyleri tahrip ettikçe, nefretin yüzüne dönüşür. Dibini göremediği derinliğin, birbirine bağlanan parçalarını kolaylıkla harcayabilir. Hakikat, kazarak ulaşacağınız bir cevher değildir, tekil varlıkların yüzeylerinde nitelik olarak gösterir kendini. Muhtemelen kendini “solcu” sanan biri olarak, ciddi emek veren birine bel altı vurmanın utancını anlamayacak kadar da cahil birisin Can Polat!
@diagosa3 күн бұрын
Hocam sevgiler yine ben😅 Proudhon'a bu kadar yüklenilmesini anlayamıyorum. Sonuçta insanlık tarihi kadar eski olan devleti yıkıp, insanların özgürleşmesi üzerine ilk düşün oluşumunun sahibidir kendisi. Tabiki eksikleri olacak, çünkü komunistler veya sosyalistler gibi herhangi bir iktidar veya tahaakküm aygıtını kullanmadan yeni bir düzen yaratma üzerine ilk düşün kişisidir. Ben Proudhan'a bakarken özellikle bu belirttiğim noktaların dikkate alınması gereğine inanıyorum.
@radikalpolitika3 күн бұрын
Proudhon benim için de devasa bir isimdir...o yüzden şu ana kadar toplam 4 program yaptım...bir de sorun şu: Türkçe'de çevirisi çok az...bu da bilinmemesi açısından etkin...bizim derdimiz anlatmak olsun
@diagosa5 күн бұрын
Marx'ı sevmiyorum, neden sevmediğimi sormayın sevmiyorum işte. Marx burnu havada diktatörün teki. Proleterya'nın sınıfları sömündürüp sosyalizmin sağlanacağını da düşünmüyorum. Proletarya kendi patronlarını yaratıcaktır. Proudhon'nu da sosyalistten ziyade salt anarşist olarak okuyorum. Proudhon'un tek hatası ekonomi üzerine konuşmaktı.
@barbarosdegirmenci5 күн бұрын
Zırcahilsin! Gereksiz yorumunla boş yere meşgul etme bu platformu. Çok çok çok oku! “Burnu havada diktatör” şu an buna katıla katıla gülüyorum. Yaşadığın bu düzenden/ sistemden Yani Kapitalizmden âlâ diktatör mü var! Sorma, biz de çok merak ettik neden sevmediğini!!!
@radikalpolitika5 күн бұрын
Merhabalar. Belki de her düşünürü biyografik bir hatta düşünce seyrine tâbi okumalı. Ben her düşünürü bir düşünce nesnesi olarak görmenizi öneririm naçizane....sevmek ya da sevmemekten ötede....marksist ve anarşistler aslında sosyalist geleneğin içinden tevarüs eden figürler...yorumunuz için yine de teşekkür ediyorum
@diagosa4 күн бұрын
@@barbarosdegirmenci senin ki çok gerekli bi yorum olmuş marx kıç yalayıcısı. Bi markisiste yakışır bi yorum yapmışsın tebrik ederim seni. Markisizim yıkılalı yıllar oldu, bi Türkiye'deki markisistler farkına varamadı. Bokunda boğul.
@diagosa4 күн бұрын
@@radikalpolitika Hocam zaten getirdiği çözüm düşüncelerine katılmadığım için sevmiyorum ayrıca 2. Enternasyonelde yaptıkları kurmak istediği hegomanyasından dolayı sevmiyorumdur illa ki. Marx'ın Proudhon'a yüklenmesini de tamamen burnu havadacılık olarak görüyorum. Marx, Proudhon gibi sosyal hayatı düzenleyici hiç bir düşün ortaya atamamıştır. Marx'ın yaratmak istediği proleterya patronculuğuydu bence. Katılırsınız katılmazsınız saygı duyarım.
@radikalpolitika4 күн бұрын
@@diagosa ne demek istediğinizi iyi anlıyorum, enternasyonal sürecindeki önderlik kavgası zati büyük zarar verdi sosyalist harekete...belki bunu sorunsallaştıran bir program yapılabilir, teşekkürler eleştirileriniz için
@DirenDenizz5 күн бұрын
Doyurucu, muazzam bir video olmuş . Emeğinize sağlık hocam.
@radikalpolitika5 күн бұрын
eksik olmayın
@Umutdemir3475 күн бұрын
Güney hocam mükemmel anlatınız ile aydınlatıyorsunuz zihnimizi. Var olsun saygıdeğer hocam
@radikalpolitika5 күн бұрын
çok teşekkür ederim
@SosyalBilimAtlasi5 күн бұрын
emeğine sağlık
@Anlatılanseninhikayendir5 күн бұрын
Güney hocayı ilk kez dinliyorum. X’te karşılaştım. Kanalı inceleyip, bu videoyu izleyince çarpıldım. Harikasınız hocam. Selamlar, saygılar.
@radikalpolitika5 күн бұрын
çok teşekkürler...burada bir arşiv oluşsun derdindeyim...
@Anlatılanseninhikayendir5 күн бұрын
@@radikalpolitika Yaptığınız iş çok değerli sayın hocam, eksik olmayın. Kendi adıma teşekkürlerimi sunuyorum. Saygılarımla.
@UlaşEkinnn5 күн бұрын
Radikal Politika, dönüşen yeni paradigmalar ile toplumsal dinamiklerden ve ideolojilerden ayrılamaz. Hocam her defasında balyoz etkisi yaratıyor. Saygılarımla
@radikalpolitika5 күн бұрын
çok teşekkürler, eksik olmayın
@heirofwesteros5 күн бұрын
Hocam hem çok karizmasınız hem çok bilgilisiniz yaşlanınca sizin gibi olmak istiyorum saygılar
@radikalpolitika5 күн бұрын
yaşlılıkta verimlilik ana parolamız :)
@hasankara5306 күн бұрын
Dönenin anakronik ve bataklığa saplanmış sol polemik konuların içinde böyle bir tarihsel okuma ekonomi politik kritiğin aslından nereden geldiğini ve neresi için neden bir kritik geliştirdiğinin projeksiyonu olarak çok önemli bir konuşma olmuş. Sağ olun hocam
@mechveret11 күн бұрын
Teşekkürler hocam... Saygılar...🙏
@sincity364311 күн бұрын
Hocam saol literatüre giriş için kitap önerileriniz var mı felsefi terimleri anlamayınca çok zorlanıyorum
@radikalpolitika11 күн бұрын
bryan magee ile başlamanızı tavsiye edebilirim
@yagizoflezer12 күн бұрын
İkisinin bence en büyük ve hayati farkı; Proudhon'un temelden eğitimsel bir değişim ile tanzim önermesi, buna karşılık Marx'ın devrimsel tepeden tanzim önermesidir. Nitekim insanın içkin fonksiyonlarından biri olan karşılıklılığı kabul edip pazar savunusu yapması, Marx'ın onu burjuva olmakla suçlamasına sebep olmuştur. Halbuki toplumun yapıtaşı olan bireyi anlamadan devrimsel tanzim, Bakunin'in uyardığı gibi yeni bir tahakküme yol açacaktır.
@waltzonearth12 күн бұрын
Metafiziği olmayanın fiziği, etiği ve sanatı olamaz. Bu anlamda Kant ve Hegel'le zirvesini bulan metafizik gelenek hala aşılamamıştır ve metafizik varsayımlar, ön kabuller, aksiyomlar olmadan bırakın bilim yapmayı, gündelik yaşamınızı dahi sürdüremezsiniz. Bunu en iyi bilen ki Nietzsche söz konusu olduğunda adını geçirmemenizi anlamakta zorluk çektiğim Schopenhauer'dır. Nasıl ki Schopenhauer felsefesinin merkezine metafizik bir ilke olarak irrasyonel "isteme"yi yerleştirdiyse (istenç olarak yapılan çevirilerin doğru olmadığını düşünüyorum) olgunluk döneminde Nietzsche de hep kaçındığı metafiziğe dönerek irrasyonel ilke olarak "güç istemi"ni ortaya koymuştur (Schopenhauer' daki aynı sebepten ötürü güç istenci yerine güç isteminin doğru çeviri olduğunu düşünüyorum bknz. Onur Aktaş çevirileri). Bu anlamda Nietzsche'yi Schopenhauer düşüncesinden ve metafizikten uzak bir filozof olarak düşünmek kanaatimce felsefi boyutlara ve Nietzsche'nin yaşamındaki dönüşümlere çok hakim olmamakla açıklanabilir. Dolayısıyla Nietzsche felsefesinde Stirner etkisi aramak Schopenhauer etkisi yanında biraz anlamsız görünmektedir. Illa aranacaksa Stirner'daki Schopenhauer etkisine bakılmalıdır. Son olarak Nietzsche'nin Torino'da zavallı ata karşı hissettiği güçlü duygulanım da bize kendi nihilizm ve üstinsan anlayışının altında zihinsel olarak ezilmiş olabileceğini düşündürebilir. Sevgiler, saygılar.
@BaranMir-b6n12 күн бұрын
Marx felsefenin sefaleti adlı eserinde şöyle yazıyor. işte böyle Proudhon hem ekonomi politiğin hem de komünizmin eleştirisini yapmış olmakla övünüyor Oysa durduğu yer her ikisinin de çok gerisindedir. Iktisatçıların gerisindedir. Çünkü sihirli bir formüle sahip bir filozof olarak saf ekonomik ayrıntılara girmekten sakınabileceğini zannediyordu. Sosyalistlerin gerisindedir. Çünkü düşünsel olarak da olsa burjuva ufkunu açacak ne cesaret ne de yeterli kavrayışa sahip. Bilim insanı olarak burjuva ve proleterlerin üzerinde süzülerek uçmayı arzuluyor. Ama aslında yalnızca sermaye ile emek ekonomi politikle komünizm arasında sürekli gidip gelen bir küçük burjuvadır. Marx daha 19. Yüzyılda anarşizmin önde gelen simalarından prudonu bir küçük burjuva teorisyeni olarak nitelendirdi
@BaranMir-b6n12 күн бұрын
Bir sosyoloğun weberi kalkıp filozof Marx'la kıyaslandığında ortaya çıkan durum şu. "Inanarak boş konuşuyor" :)
@intikamfifamobile297512 күн бұрын
Hitler Nietzsche'nin kayıp ulusu hyperboreiouslardan etkilenmiş midir hocam?
@radikalpolitika11 күн бұрын
Hitler'in fantazmagrofyasına aklımız ermezdi :)
@intikamfifamobile297511 күн бұрын
@@radikalpolitika sjjsj o da doğru 😅
@quanttum9912 күн бұрын
Ağzınıza sağlık hocam. Harika bir video olmuş.
@zeynepiclaldogan12 күн бұрын
Benim gibi sol literatür okumaya yeni başlayanlar için elmas niteliğinde bir kanal. Podcast tarzında olması işlevsel yönünü artırıyor. Emeğinize sağlık, yeni videoları bekliyorum :)
@beyazmsgolge174712 күн бұрын
Çok güzel bir video.
@ibrahimdinc481012 күн бұрын
Üzerlerine tekrar düşünülmesi gereken ufuk açıcı, merak uyandıran mevzular, emeğine sağlık Güney hocam
@heirofwesteros12 күн бұрын
Güney Hocam Anarko Kapitalizm hakkında ne düşünüyorsunuz?
@radikalpolitika12 күн бұрын
tipik bir "yönetim ideolojisi"dir...
@hydradragonantivirus11 күн бұрын
Genelde böyle kişiler devleti kötü görür veya devleti amacından çıkmış bir araç. Piyasanın önündeki engel. Ayrıca fikri mülkiyeti, vergiyi reddedirler. Üstelik kara borsa (kırmızı borsadan farklı olarak) desteklerler. Ayrıca kendileri sağ ve sol kavramını reddeler. Agorizm'in zamanında Anarko Kapitalizme yaptığı eleştiriler haklı çıkınca ve Anarko Kapitalistler Agorizm'in fikirlerini yüklenince mesela fikri mülkiyet konusu var eski yazılara bakarsanız. Ayrıca Agoristler kendilerine solcu demeleri üstelik yeni sol olmaları ve Rothbardçı solcuların olması, Rothbardtan Rothbardçı olduğunu söylemesi SEK3'ün aslında Anarko Kapitalistlerin neden kapitalizmi savunduğu belli oluyor böylece. Savunma sebepleri kapitalizm olmadan iyi bir piyasa olmayacağını söylememeleri oysa ki şirketlerin amacı tekelleşmek olduğu için ve fikri mülkiyeti bunu amaçları için kullandığı için ayrıca kara borsa gibi korsanın izin verildiği, tekel şirketlere fidye yazılımları ile siber saldıralar yapmak gibi şeylere karşı oldukları için bazı çelişkiler var Anarko Kapitalistlerin fakat vergi konusu karışık bir konu. Vergi artık tekelleri destekleyen ve halktan vergi alan am genelde büyük şirketlerden vergi almayan devletin bir sistemidir. Devlet kendini güçlü kılmak için vergi alır ve halkı polisle bastırır. Bazı Anarko Kapitalistler ise konsepti yanlış anladığı için her şeyi özelleştirelim kafasındadır, artı olarak aşırı zenginleri normal göstermek. Rothbardçıların aslında tekelleşmeye izin vermemeye çalışması ve radikal düşünceleri olduğu için ve kendilerini revizyonist olarak gördükleri için, üstelik Rothbard'ın Sovyetleri övdüğü bir yazısı da vurgulandığı için bu felsefe bazı kişilerin işine gelmemekte veya eleştirilmektedir. Fakat aslında kapitalist bir toplumdan çok anlattıkları toplum anti kapitalist serbest piyasaya benzediklerini fark ettiklerinde bu hatayı düzeltmeye çalışırlar veya Agorizmin fikri mülkiyet, yeni sınıf teorisi gibi konulardaki zaferini kabullenirler.
@muratkeser246512 күн бұрын
"İmmoralist düşüncenin savunusuna kalkışmaktan ziyade, Nietzsche’nin yaptığı şey, toplumu değil bireyi ön plana çıkarmanın önündeki engelleri reddiye inancıdır. Bugün kabul görmüş ahlak anlayışının temelinde bireylerin eşitliği düşüncesinin olması, Nietzsche’nin fikriyatı ile doğrudan ilişkilendirilebilir. Çünkü reddiye tam olarak bunun üzerinedir. O, ahlâkın amacının eşitlik olamayacağını düşünür. Çünkü, bizzat hayatın içinde eşitlik yoktur. " Nietzsche'nin kölelik anlayışını biraz revize edip günümüze uyarlasak ve uygulasak mis gibi olurdu.
@muratkeser246512 күн бұрын
Sürü örgütlenmesini hem çok hafife alıyoruz hem de çok ciddiye alıyoruz. işin içinden çıkamıyor insan.
@denizmineozturk5212 күн бұрын
Proudhon yine de öyle kuvvetle bağırmış ki bugün bile duyuluyor: Mülkiyet hırsızlıktır
@muratkeser246513 күн бұрын
Caraco'nun "İnsanın yokluğunu tahayyül edebilseydik nihilizmi en büyük din yapardık" sözünü de buraya bırakayım.
@Χαντεϊστής13 күн бұрын
Nihayet Türkiye'de bir kişi buna değindi. Nietzsche ve aforizmaları tam bir sayıklama idi. Tüm fikirlerini Max Stirner'dan çaldı. Nietzsche ne dediğini kendisi de bilmiyordu. Komiktir ki Türkiye'de ve dünyada herkes Nietzsche'yi bilir, oysa felsefe mezunları bile Max Stirner'ı tanımaz.
@muratkeser246513 күн бұрын
Tekil ahlakilik kısmı iki tarafta da oturmuyor aslında. Çatışmanın çoğu da bunun üzerinden dönüyor. Halbuki Paris'te düzenli olarak ücretsiz yemek dağıtılsa hemen barışacaklar (W. Frankena)
@waltzonearth13 күн бұрын
Stirner nasıl Hegel'in öğrencisi olmuş anlayabilmek mümkün değil. Daha Hegel'deki "kavram" kavramının felsefi olarak nasıl temellendirildiğini, "kavramsal düşünme" olmadan insanın anlamlı bir varoluş gerçekleştirmesinin olanaklı olamayacağını, insanın kavramsal düşünme yetisiyle doğadan ayrıştığını, kavramın zorunlu olarak tümel ve metafizik olarak temellendirilmek zorunda olduğunu, kendisinin de biricikliği kavramsal ve tözsel olarak temellendirmeye çalıştığını, yargılarında olgusal olanla normatif olan arasında ayrım yapamadığını, kendisinin de kolaylıkla tümel normatif yargılarda bulunabildiğni, tarihte hiçbir zaman "biricik" gibi bir insan anlayışının söz konusu olmadığını vs. vs. daha uzatılabilecek bir yığın çelişkiler bütünüyle nasıl ciddiye alınabilir bir düşünür olarak kabul edilebilir ki?
@waltzonearth13 күн бұрын
Emeğiniz için teşekkürler. Stirner "biricikliği" düşünüşünün bu kadar merkezine alarak çok sonra Derrida'nın "mevcudiyet metafiziği" diyeceği duruma düşmüş oluyor. Ayrıca Stirner'da gizil olarak bulunan Hegelci öznenin özgürleşmeye doğru "tarihsel ilerleme" fikrini felsefesinden çıkaracak olursak "biricikliğin" tarihsel bağlamından kopmuş, kendinden menkul insanı tarihiyle, toplumsallığıyla açıklayamayan, ideoloji yüklü bir kavram olduğu görülecektir. Tarihin hiçbir döneminde Stirner'ın anladığı anlamda biricik bir insan doğası anlayışı söz konusu olmamıştır ve bu bile düşüncesinin ne kadar kendi yaşadığı çağın ve toplumun değerleri ve düşünüşü bağlamında modern olduğunu bize göstermektedir.
@radikalpolitika13 күн бұрын
ben teşekkür ederim yoğun kritik ve eleştirileriniz için..tam da amacım bu konulara dair sağlıklı tartışma zeminleri inşa etmek....
@mechveret17 күн бұрын
Hocam tam "tahakküm konusunda ikisinin tarihsel dönem farklılıkları düşüncelerini doğrudan belirliyor, bu yüzden ayrılıyorlar" diye bir ek yazacaktım ki videonun sonunda tespit geldi. 😊 Aklınıza, emeğinize sağlık... Mazlum ve mağrur Doğu'dan selâmlar... :)
@radikalpolitika15 күн бұрын
çok teşekkürler...sevgi bizden....
@SosyalBilimAtlasi19 күн бұрын
Gramsci ve Bourdieu ayrımının genel hali toplumsal ve kültürel çalışmalarda "eleştirel çalışmalar" ve "kültürel çalışmalar" olarak bölünüyor. Daha da bilinen isimleriyle bu makro ve mikro ekoller beni bi tık tilt ediyor. Yani her ikisinin de bir arada olduğu; "eleştirel kültürel çalışmalar" dediğimiz, yani hem gündelik hayattaki süreçleri hem de maddi koşulların küresel etkilerini bir arada çalışmamız gerekiyor.
@beyazmsgolge174719 күн бұрын
Güzel bir video.
@aliefe727819 күн бұрын
Gramsci ve Bourdieu 'nun tahakküm üzerinde çalışmaları çok ince hususlar barındırmasına rağmen , tespitleri kadar , tahakkümle mücadele düşüncelerinin derinliği biraz daha sisli kalıyor . Zaten sorun da ve sıkıntıdan bu mucadele biciminde yatıyor , sanırım bizler hazır şablonları alıştığımızdan olabilir.
@hasankara53019 күн бұрын
Hem Türkiyede gelişen Gramsci okumaları için hem de bir devrimcinin dünyayı politik okuması ile bir "terörist" akademisyenin dünyayı politik okumasının sıkı bir çapraz okuması olarak çok önemli bir konuşma ollmuş. Zihninize sağlık hocam
@mechveret20 күн бұрын
Aklınıza ve emeğinize sağlık hocam... 💐
@radikalpolitika20 күн бұрын
bilmukabele ederim
@EmekOzan22 күн бұрын
Güney hocam, müthiş bir iş çıkarıyorsunuz hayranlıkla izliyorum sizi. Her kelimenizin altını çizerek not ediyorum. Bizim için büyük bir şanssınız.
@radikalpolitika22 күн бұрын
asıl ben teşekkür ederim ilginiz için...varolun
@DenizTaylan123 күн бұрын
Öğrencisi olmayı istediğim bir hocadır kendisi. Bu kanalıyla bir arkadaşımın aracılığıyla tanıdım ve bayıldım. Hazırladığınız tüm konuların başlıkları ve içerikleri o kadar iyi ve çarpıcı ki emeğinize sağlık. İTÜ Sosyoloji’den selamlar, saygılar hocam.
@radikalpolitika23 күн бұрын
İTÜ sosyolojiye benden de sevgiler...çok teşekkür ederim
@DenizTaylan122 күн бұрын
@@radikalpolitika Biz teşekkür ederiz hocam. Saygılarımla.
@hasankara53023 күн бұрын
iktidarın süregelmiş negatif mistifikasyonuna karşı dönemin bir pratiği olarak pozitif mistifikasyon ile bütün perdeleri ortadan kaldırarak bu iğrenç vodvil oyununa karşı bir kara büyü yapmalı. sonrasında sıfırın muğlak güzelliği ile yeni yöntemler, yeni düşünceler ve yeni doğayı düşünmek. kaleminize sağlık hocam.
@radikalpolitika23 күн бұрын
Hasan çok teşekkür, kaleminden kan damlasın...
@semiguattari23 күн бұрын
d&g de bekliyoruz hocam..
@radikalpolitika23 күн бұрын
eğer mümkün olursa emre sünter hocayla bir ara konuşacağız...
@Önderkamak23 күн бұрын
MÜKEMMEL! Hocam sizin gibi akademisyenlerin varlığı hem çok değerli hem çok etkileyici. Emeğinize sağlık hocam
@radikalpolitika23 күн бұрын
çok teşekkürler Önder...daim ola
@EkimDeniz3423 күн бұрын
Güney hocam çok iyiydi, şahane anlatmışsınız. Emeğinize sağlık devamı da gelsin hocam çok teşekkür ederiz.
@radikalpolitika23 күн бұрын
her salı 19...çok teşekkür ederim
@SosyalBilimAtlasi23 күн бұрын
emeğinize sağlık.
@ÖzgürTaylan14223 күн бұрын
Bu anlamlı konu ve değerlendirmeleriniz için çok teşekkürler hocam. Çok faydalandım emeğiniz çok büyük, sizi dinleyen bizlerle engin bilgilerinizi paylaştınız ne söylesek emeğiniz karşısında eksik kalır. Saygılarımla hocam.
@radikalpolitika23 күн бұрын
çok teşekkür ederim, eksik olmayın
@UlaşEkinnn23 күн бұрын
Hocayı az önce Twitter’dan gördüm ve ilk kez dinliyorum. Tek kelimeyle mükemmeldi. Sağ olun hocam
@radikalpolitika23 күн бұрын
rica ederim, çok daha iyi sunumlar gelecek
@UlaşEkinnn23 күн бұрын
@@radikalpolitika Harika. Çok sağ olun hocam
@Devrim_kaya23 күн бұрын
Hocam iyi ki varsınız. Siz ve konu o kadar güzel ki! Dünyama çok şey kattınız, emeğiniz çok yüce 🌿
@radikalpolitika23 күн бұрын
ben teşekkür ederim ilginiz için...
@FurkanDatkı23 күн бұрын
Güney hocam ele aldığınız tüm konular çok önemli. Marx’ı sizden dinlemek çok güzeldi. Eksik olmayın hocam
@radikalpolitika23 күн бұрын
asıl ben teşekkür ediyorum...
@HuseyinKataba23 күн бұрын
Hocam ilk defa dinliyorum sizi. Anlatımınız çok iyi
@radikalpolitika23 күн бұрын
çok teşekkürler, daim ola
@AtillaDoruk-eu6yy23 күн бұрын
Emeğinize sağlık hocam, büyük bir ilgiyle dinledim. Devamını bekliyoruz.