Önemli bir konuya dikkat çekmişsiniz umarim bu tür farkındalıklar çoğalır ve gerekli tedbirler en kısa zamanda alınabilir...
@ays_art_ays3 ай бұрын
Çok teşekkürler Neslihan hanım. Umarım
@metinyldz92202 жыл бұрын
👍
@regin01243 жыл бұрын
Tarihi yapıları zamanın doğal aşındırmasından bir türlü korumak mümkün olabiliyor. Asıl en büyük zorluk, bu tip tarihi mirasları insanın kendisinden koruyabilmek. Hele hele definecilerin verdiği tahrifatı, doğal etkenler yüzyıllar içinde bile gerçekleştiremiyor. Bu yüzden bu tip suçlara çok büyük cezalar verilebilmesi için, ceza yasalarında acilen düzenlemeler yapılması gerekiyor.
@ays_art_ays3 жыл бұрын
Ramazan bey çok güzel ve yerinde bir yorum yaparak dikkatleri çekmişsiniz. Ne yazık ki defineciler ve fırsatçılar tarihi eserlerin başına gelen en kötü etkenlerden biridir.
@regin01243 жыл бұрын
@@ays_art_ays Ayrıca belirtmek isterim ki, tarihi yapıları uhdesinde bulunduran kişiler, kimseye danışmadan yada işinin ehli olmayan meslek gruplarından yardım alarak yaşayan bir tarihi bilmeden de olsa tahrip edebiliyorlar. Devletin henüz tarihi yada kültürel miras listesi adı altında kayıt altına alamadığı o kadar çok tarihi yapı var ki, bu tip yapıların hepsinin restore edilmesi mümkün görünmemektedir. Devlet-vatandaş işbirliği adı altında ortak projeler yürütülerek ve bir şekilde vatandaşa maddi kolaylıklar sağlanarak bu tip eserlerin turizme kazandırılması gerekmektedir. Örneğin eserde yapılacak teknik altyapısı ile parasal desteklemeleri, vergi konuları gibi detaylar üzerinde çalışılmalıdır. Bu şekilde ülkemizde yetişmiş ama bir türlü keşfedilememiş mimar, restorasyon teknikerleri, özellikle SANAT TARİHÇİLERİ, yapı ve taş ustaları gibi cevherler gün yüzüne çıkartılarak bir nevi geniş çaplı bir istihdam sahası açılabilir. Bu tip çalışmalar profesyonel organizasyonlarla yapılmalıdır. Anıtlar Yüksek Kurulu'nun mevcut yapısıyla bu işin altından kalkabileceği bile tartışılır durumdadır. Malum devletin ağır işleyen bürokrasisi ve devlet memuru zihniyeti bu tip profesyonel çalışmalar için pek yeterli görünmemektedir. Anıtlar Kurulu'nun her yerde şubeleri açılarak her biri işlevselleştirilmelidir. Her biri alanında uzman kişiler, Devlet-vatandaş işbirliği projelerini zorlaştırmadan (bürokratik engeller koymadan) en hızlı şekilde faaliyete gecmelerine yardımcı olmalıdırlar. Bu tip profesyonel çalışmalar, ülkemizdeki tarih turizmini canlandıracak, Istanbul-Efes-Ürgüp arasında sıkışmış olan turizm sahasının homojen bir şekilde ülke sathına yayılmasına vesile olacaktır
@ays_art_ays3 жыл бұрын
@@regin0124 ülkemizde yetişmiş gerçekten çok değerli alanında uzman kişiler var. Fakat bürokrasi ve yasalar en büyük engel. Kaç yıldır doğal ahşap, kerpiç, toprak, taş yığma yapıların yönetmeliklerinin yeniden yürürlüğe girmesi için uğraşılıyor ama sonuç hala koca bir hiç. Bazı uygulamaların tepeden değiştirilmesi şart
@regin01243 жыл бұрын
@@ays_art_ays Anladığım kadarıyla mimarlar kendi aralarında bile tam bir bütünlük oluşturamamışlar. Derinliğini bilmiyorum ama epey görüş ayrılıklarının olduğu muhakkak. Mevcut yasa ve yönetmelikler deprem kuşağında bulunan ülkemizin şartlarına göre hazırlanmaya çalışılmış sanırım. Sonuçta bu yönetmelikleri hazırlayanlar kendi kafasına göre değil de, işinde uzman kişilerin danışmanlığı eşliğinde çalışılmıştır. Bu sebeple önce mimar ve mühendisler kendi aralarında bütünlüğü sağlamalıdır. EN ÖNEMLİSİ DE; TMMOB'nın siyaseti bırakarak bilim ışığında çözüm üretmesi gerekmektedir. Siyaseti, bırakın siyasetçiler yapsın değil mi?