Bugün van yyü'de yuksek lisans sinavina girdim. Ne tesadufse dun aksam bu videoyu dinledim ve sinava girdigim sinifta gozetmenimiz eren rizvanogluydu. 9 sorudan birisi de dil felsefesiyle ilgiliydi ve ben de tabiki dinlediklerimle de hareketle daha onceki bilgilerimi ekleyip bir yazi yazdim. Kagidim eren hocanin dikkatini cekti. Yaziliyi turkce ogretmeni oldugum halde 120 kisinin arasindan 5. Siradan gectim. Mulakatim da cok iyi gecti. Ins yarin yuksek lisansli olacagim bu videonun sayesinde:)
@PANDORAFELSEFE7 жыл бұрын
Yüksek lisansı kazdığınıza göre artık bizi unutmazsınız herhalde... Ses kayıtlarınızı bekliyoruz, burada yayınlarız :)
@sungerbob17865 жыл бұрын
Şansin yaver gitmiş. Keşke işini şansa birakmasaydin.
@vahitoz35877 жыл бұрын
"insan, kendi ağrısını bilir; ama başkasının ağrısı olduğuna inanır."
@denerietiz11177 жыл бұрын
Doğru bir bilgimi? insan kendi ağrısını hisseder: Başkasının ağrısını anlar?
@newriserh53587 жыл бұрын
Deneri Etiz anlayamaz, sadece ve sadece inanabilir. ağrı kişisel bir deneyimdir. karşı taraf herhangi bir şekilde bu deneyime dahil edilemez.
@denerietiz11177 жыл бұрын
Dostum yanıtımı neden sildin?...
@denerietiz11177 жыл бұрын
İnanırmı? Kendi ağrısı olduğunu hisseder bilmek le hissetmek arasında fark yokmu. Bir .çaydanlığın sıcak olduğunu biliyorum. fakat dokunmadan ne kadar sıcak olduğunu nasıl bilirim? Bence burada Wittgenstein den alıntı yapayım. Konuşulmuyanlar hakkında susmalı? Neye inanıyorsun?
Wittgenstein'ın İkinci dönem felsefesini anlatan Dil Felsefesi III: İkinci Wittgenstein'da Gramer paradigması adlı 472 sayfalık, Bursa Sentez yayınları kitabımız yayınlandı. Bu videoyu izleyenlerin mutlaka okumaları gerekir. Prof. Dr. Zeki Özcan
@sungerbob17865 жыл бұрын
Elinize sağlik. Kitabi alacağim ilk firsatta.
@zekiozcan27796 жыл бұрын
Bu Videoda anlatılan Wittgenstein görüşlerini 1929'dan sonra terk etti. Buradaki Wittgenstein ikinciye bir geçiştir. İzleyicinin asıl Wittgenstein'ın İkinci Wittgenstein olduğunu bilmesi gerekir. Bu konuda 470 sayfalık bir kitap yazdım yayınlanmak üzere Prof. Dr. Zeki Özcan
@oblamovadvanced59566 жыл бұрын
zeki özcan hocam kitabiniz cikmis hayirli olsun, daha edinemedim ama merakla okumak icin sabirsizlaniyorum.
@ismetsonmez18296 жыл бұрын
O nasıl bir gevezelere susun demek hocam, nazikçe :)
@yunusuygar22897 жыл бұрын
Evet oldu van yyü felsefe bolumu tezli yuksek lisansi kazandim:)
@PANDORAFELSEFE7 жыл бұрын
Tebrikler :)
@abidinsonmez78597 жыл бұрын
Harika ve çok anlaşılır,samimi bir sunum. Teşekkür ederim. Aysberg örneğinde aysberg kelimesi ile bilinçaltı kast edilmeliydi sanırım.
@denizh.insaatc9076 жыл бұрын
Tractatus'a direkt olarak okumaya başlamak mantıklı bir seçim midir? Ya da ondan önce tavsiye ettiğiniz kitap var mı? Ray Monk'un How to Read Wittgenstein'ı okudum, birkaç video izledim ve yazı da okudum. Başlamak için yeterli midir?
@PANDORAFELSEFE6 жыл бұрын
Sizin okuduğunuz kitabı bilmiyorum, okumadım ama Tractatus'a başlamadan önce bu eser üzerine yazılmış yüksek lisans tezi , doktora tezi gibi akademik tezleri internetten bulup okumanız daha faydalı olabilir. Bir tane tezin linkini aşağıya yazdım. Bu tür tezlerde eserlerin zor anlaşılan yanları farklı farklı kaynaklardan referans gösterilip ele alındığından veya başka ek bilgiler de verildiğinden konuya çok yönlü yaklaşabiliyorsunuz. tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=Br_XTptK8CZ70f0JGX9xEnvtw0vJxGHZsxGtgS2brLwSzUrx_66WTv_9K5DHxvfp Ayrıca altta "Anna Dillane" isimli kullanıcın sorusuna verdiğim yanıtlarda analitik felsefe ile ilgili başka isimlerin listesi de var. Analitik felsefe üzerine başka isimlerde okumak faydalı olabilir.Yada genel bilgi olarak yazılmış ders kitapları gibi kitapları.
@iacoban386 жыл бұрын
"Bir şey soyleme riskini goze alıyorum." Diyen filozof kimdi? Video sorusu haydi bilin...
@gamzecakar23276 жыл бұрын
derida
@arthurschopenhauer27415 жыл бұрын
Bu müzik hangi büyük ustanın acaba?Çok hoş havalı ve seçkin..
@iacoban386 жыл бұрын
Hocam,gerçek kısa bir battaniyedir,asla üstümüzü örtmeyecek sözüne ne dersiniz...
@zekiozcan74225 жыл бұрын
Çok doğru
@noisyrequiem7 жыл бұрын
Merhaba videonuz icin tesekkur ederim. Haftaya felsefe dersinde analitik felsefeyi anlatacagim . Inanin neden bunu seçtim bilmiyorum cok merak ediyordum . Ancak anlaşılmasi tahmin ettigimden de zor geldi bana . Şans dileyin 😁💘
@PANDORAFELSEFE7 жыл бұрын
Aşağıdaki videoda Ayhan Çitil felsefe tarihini baştan alıp kısaca özetliyor. Bu arada analitik felsefeye de değiniyor ve klasik felsefe (metafizik) ile analitik felsefe arasındaki farkı da mecburen ele almış oluyor. Klasik felsefeyi yani metafiziği anlam, öz, mana gibi daha subjektif konular gibi düşünün. Yani filozofların iç dünyasından kopup gelen kaynağı belli olamayan düşünceler gibi. Analitik felsefeyi ise doğanın, fiziğin, matematiğin insan zihninde bir yansıması sonucu filozoftan bağımsız olarak, kendiliğinden, otomatik oluşan düşünceler gibi değerlendirin. Yani filozof'un nereden geldiği belli olmayan bir yaratıcılıkla, kendi yarattığı subjektif düşünceler değil doğanın matematiğinin zihninde filozofa ödünç verdiği ama filozofun kendi yaratığı düşünceler sandığı bir zihinsel süreç. Tabi bu süreç dil aracılığı ile gerçekleşiyor. Yani doğa evrensel bir dille konuşuyor (matematik)r ve de filozof bunu insan sesine ve kelimelere çeviriyor. Aşağıda Ayhan Çitili bu bakış açısına göre dinlerseniz belki size yardımcı olacak noktalar yakalayabilirsiniz. Umarım bu size yardımcı olur:) kzbin.info/www/bejne/j5W7q36Hibejnrc .
@noisyrequiem7 жыл бұрын
PANDORA - FELSEFE coook tesekkur ederim ve yazdiklarinizi anladim 😁💘
@noisyrequiem7 жыл бұрын
PANDORA - FELSEFE size bir sey daha sorabilir miyim ? Imgelem tam olarak ne oluyor bu da sinif odevimiz de 😊
@PANDORAFELSEFE7 жыл бұрын
Bu sorunun cevabı hem çok basit hem çok zor. Eğer "varlık" denen kavrama direk nesnel şeylerin duyular vasıtasıyla zihindeki yansıması olarak bakarsanız çok basit. Duyularla edinilen verilerin zihinde yeniden kurduğu similasyonlar (temsiller). Şimdi felsefenin en birinci derdi; zihinde oluşan ve ismine imge denilen nesnelerin zihinde yeniden temsil edilmiş hallerinin ne kadar gerçeği yansıtıp yansıtmadığı konusu. Yani duyu organları ve zihin gelen veriyi ne kadar çarpıtıyor ve istem dışı (bilinç dışında) ne kadar otomatik olarak bunları yorumlanıyor tartışma konusu. O yüzden bunlara direk imge diyemiyoruz da imgelem dünyası, imgelem boyutu, imgelemimiz gibi subjektiflik anlamına gelecek bir atıfta bulunuyoruz. Yani klasik felsefe (metafizik) "benim imgelemim seninkinden farklı olabilir" şeklinde bir yargıda bulunmak için , insanların öznel ve bilinemez varlıklar olduğunu vurgulamak için böyle bir kavramlaştırma yapılıyor. Fakat analitik felsefe ve analitik felsefeciler olmasalar da yeni metafizikciler diyebileceğimiz çağdaş felsefeciler nesnelerin zihnimizdeki temsillerin deformasyona uğrasalar da, o anda oluşan geçici özleri diyebileceğimiz (fenomenler) ve de ancak zihnimizin anlayabildiği kavramsal halleri (imgeler) kişiden kişiye farklılık göstermemesi gerekir diyorlar. Yani kısaca imgelem dedikleri zihinde nesneleri (ve duyguları) yeniden canlandırma, hayal etme, düşünme ortamı (smilasyon). İmgede bu ortamdaki nesne temsilleri (nesnelerin zihindeki yansımaları) denilebilir. Ama eğer klasik metafizik gözüyle bakarsanız imgelem; insan dışı dünyanın (tanrısal boyutun) zihindeki tezahürü gibi noktalara gidebilirsiniz. Bilmiyorum anlatabildim mi. En basit böyle anlaşılabilir diye düşünüyorum. Aksi halde felsefe kitapları çok karışık anlatıyor.
@noisyrequiem7 жыл бұрын
PANDORA - FELSEFE Tesekkur ederim 😊❤
@huseyintosun76437 жыл бұрын
Ölüm yaşamsal bi olay değildir dolayısıyla onu deneyimleyemeyiz .
@tahasevinc42157 жыл бұрын
Hüseyin Tosun kısacık olan ölme anını nereye koyuyorsunuz?
@huseyintosun76437 жыл бұрын
Yani tabi bu Wittgenstein'ın bir önermesi , belirtmeyi unutmuşum kusura bakmayın. Ama o kısacık ölüm anı dediğiniz şey bu önermeyi çürütmüyor. Hatta bir kaç ayrı bakış açısından baktıığınızda dahi çürütüyor demek bi hayli zor. Wittgenstein'ın belirttiği şey yaşam denen düzlemle ölüm denen deneyimin ayrıklığı. Yani yine Tractotus'dan cevap vermek gerekirse 2.013 te der ki; "her bir şey, sanki, olanaklı bi olgu bağlamları uzamında bulunur. Bu uzamı boş olarak düşünebilirim ama şeyler uzamsız olarak düşünülemez." Tıpkı iki boyutlu bi düzlemde bi küp ya da küre düşünemeyeceğim gibi, yaşam uzamı da ölüm olgusu için olanaklı değildir. Bu arada o kısacık an dediğiniz şey en az 30 dakikalık bi süreçtir. Umarım cevap olmuştur.
@huseyintosun76437 жыл бұрын
yani zaten 20yy dan beri gelen bilim her şeyi açıklayabilir önermesini ben genel olarak çok sakat buluyorum. bakın yine wittgenstein'dan bir şey söyleyim 2.0211 de kendisi dünyanın bir tözünün olduğunu, eğer olmasaydı her bir önermenin doğruluğunun bir başka önermeye bağlı olması durumunun ortaya çıkacağını savunuyor. Buradan hareketle bilimin mutlak bilgiye ulaşmak açısından bir araç olamayacağını zira bilim dediğiniz şeyin önermelerinin sürekli birbiri ardına sıralandığını ve ilk hareket noktasının hep bir kabul olduğunu ap açıkça görebiliriz. Newton üzerine kurulan fizik Einstein ile beraber çöpe atıldı. Bu çok klişe bi örnek biliyorum ama burada dikkat çekmeye çalıştığım nokta bilim bi "töz" üzerine kurulu değil. Yani bu tamamen benim kişisel fikrim.
@engin15896 жыл бұрын
Felsefi soruşturmalar diye bir kitap vardı o kitap 1. Ve 2. Diye ayrılıyor Bahsettiği kitap o mu acaba ?
@zekiozcan74225 жыл бұрын
O kitaptaki Birinci ve İkinci ifadeleri kitabın bölümleridir. Dönemlerle ilgisi yoktur.
@iacoban386 жыл бұрын
Fî Mâ Fîh (İçindeki İçindedir) fasid daire....
@enNazzam6 жыл бұрын
Wittgenstein cok kez gördüğü rüya , bir kücük ev camdan iceri bakıyor ve icinde bir seccade görüyor seccadeye gitmek istiyor ama engel var kapı ve pencerelerin önünde yilanlar var.