Teşekkür ederim abi. Senin videolarını izleyenlerin oranı bile %70 erkek %30 kadın ise yönetici pozisyonundaki kadınların oranının %20.7 olması pek şaşırtmıyor. İstatistiklerin eşitsizliği yansıtmasının yanında kadınların hayattan beklentileri vb. sebeplerle bir seçimi de yansıtabileceğini düşünüyorum.
@hatice784 Жыл бұрын
Abi bizi sal
@user16242 Жыл бұрын
Tamam saldım. Kombin, makyaj, dans videoları, flört programları vb. şeyleri izlemeye gideyim. Erkeklerin oranını artsın, eşitlik sağlanmış olsun.
@mtopcuoglu5 ай бұрын
Onur bey merhabalar. Yayınlanan istatistikler üzerine bir kaç yorum yapacağım biraz uzun sürecek ve yanıt verirseniz gerçekten sevinirim. 1-yıl olmuş 2024, 25 yaş ve üzeri kadınların okula gitmemiş oranı gerçekten çok yüksek. Çalışma, üretim vb. gibi faaliyetlerde bulunmak istemese bile eğitimin aksatılmaması gerekiyor. Kaldı ki zaten açık öğretim gibi bir durum varken bunun açıklaması eş, aile gibi eğitime karşı zorluk çıkarma, sağlık sorunu olması harici hiç bir nedenin kabul edilmemesi gerekiyor. Tabi bu oranın nedenleri çok farklı olabilir o yüzden genel bir durumun istatistiğini çıkarmanın gerçeği yansıtacağına (hiç yoksa amacını) pek inanmıyorum. Evet kabullenilmiş bazı durumlar olabilir ama günümüzün durumunu daha açık anlatmak için sadece bu istatistikte bile 15-30 yaş arasını dahil etmek gerekebilir. 15 yaş üstü eğitime katılım istatistiğine 55 yaşındaki kadını katmak gerçeği yansıtsa da günümüzdeki şartları göz önüne sermediği için amacından şaşmış bir sonuç verecektir. 2-İş gücüne katılım oranı daha da karmaşık çünkü; bir çok etken giriyor işin içine. Ve az ya da çok olması iyi mi kötü mü yoruma açık oluyor. Örneğin istatistiğe dahil 15-16 yaşındaki bir kadının çalışmaması bence gayet makul iken erkeğinde makul fakat bu istatistiğin bakış açısı yüzünden bu da çarpıtılmaya gerçekten açık. 16 yaşındaki bir erkeğin aile zoruyla çalışması da rakamsal olarak + gözükebilir ama içsel değer olarak - olacaktır. Diğer bir problem ise iş gücüne katılma isteği. oranın %67 olmasını salt olarak problem olarak görüyorsak belki ekonomi olarak kötü görülebilir ama sosyolojik olarak bakıldığında burada önemli olan etken bence "istek" olmalıdır. Eğer ekonomi olarak değil sosyolojik olarak bakıp ciddi problem diyorsak dahil olan tüm kadınların isteği dışında çalışmadığını kabul etmiş oluyoruz (bu ne kadar doğru?) evet gerçek bu ise sadece ciddi bir problem değil aynı zamanda aşağılık bir durumdur. Bu oranı genç yaşlara indirdikçe zaten son kuşağın çalışma hevesi, maaş beklentisi, ve ülkenin ekonomik durumu gibi yine bir çok etken var. Günümüz şartlarını konuşmamız için bence yine yetersiz bir istatistiksel değer sunulmuş burada. 3- 15 yaş ve üzeri kadınlarda yüksek öğretim mezunu olup iş gücüne katılmayanların oranı ; problemin kaynağına inmemiz gerekiyor. Ailesinin okumaya izin verdiği birisi, evliyse erkeğin eşinin okuduğunu bilmesi gibi bir durum ortada ve bunlar varken çalışmamak iş sahasındaki "kadının beceriksizliği" düşüncesinden değil de, kadının kendi isteği ile çalışmaması olarak, okuma nedeni de yine mahalle baskısı gibi bir sürü nedenle açıklanabilir. İstisnai bir durum var kadının eşi okuduğunu bilmesine rağmen kadının çalışmasına engel olması. Bu gerçekten diğerlerine bakılınca çok düşük oranda olduğu günümüzde aşikardır fakat kadının da eşini bu tarz insanlardan seçmesi belli bir yere kadar kendi sorumluluğundadır. Yoksa okumuş kadın çalışmak istemiyorsa ve eşi de problem yapmıyorsa bence ortada hiç bir problem yoktur. Fakat bu istatistikte diğerlerinde olduğu gibi sanki kadınlar çalışmak istiyor ve sırf KADIN oldukları için çalışmasına izin verilmiyor gibi ya da iş sahasında kadın olduğu için istihdam sağlanmıyor gibi bir anlatım mevcut. Oysa zaten kadınların istihdam istediği sektörler erkeklere nazaran çok daha dar(örnek asistanlık iki cins içinde yapılabilir ama kanalizasyon temizliği işi gibi ağır işlerde erkek yoğunluğunun fazla olması) ve ülkenin ekonomik şartları bu seçilimde daha da rekabetçi olunuyor. TORPİL kıstasını hiç katmıyorum. 3- internete erişimi olmayanların oranı; internet üzerinden kişisel kullanım amacıyla hizmet siparişi veren ya da satın alan kişi oranı %20 ne kadar doğru bir oran? çoğunluk zaten babasının ya da eşinin üzerine olan hat/sabit interneti kullanıyor. Ailedeki erkek bireylerin internete sahip olup baskı ve zorla kadına interneti kullandırmayanların oranı ne kadar yüksek olabilir? Detaya bakmayınca erişimi olmayanların 2 katı gibi bir yorum yapmak bence hiç makul değil. 4- TBMM milletvekillerindeki kadın oranı; %17.3 Bu kıstası ülke genelinde değil de şehir şehir yaparsak İzmir gibi cinsiyetçilik konusunda dikkat kesilmiş bir şehirde 28. dönem mv. listesine baktığımızda 28 M. vekilinden 6 tanesi kadınmış (%21,42) diğer Ege, Akdeniz ve Trakya bölgesinde de oranlar yakın. Buradaki problem sırf kadın olduğu için seçilmemesi mi yoksa liyakat'ta işin içine giriyor mu? kadın oranının 0 olması eğitim, seçim özgürlüğünde gibi haklarda eksiklik yoksa kötü bir durum mudur? *** örnek bir şirkette 7 erkek 3 kadın toplamda 10 aday başvuru yapıyor ve 5 kişi alınacak. 7 erkeğin 4ünün cvsi ve mülakatı çok güzel geçti 3 kadının 2'sinin iyi geçti ama diğer erkeklerden daha kötü. İş'e 4 erkek 1 kadın alındı oran %20 kadın istihdamı olarak yorumlanıyor ama içsel şartlarına baktığımızda bu cinsiyetçilik kaynaklı mı yapılıyor sizce? bence kesinlikle hayır. *** *** örnek yıl 1990'larda kadınlar için pozitif ayrımcılık belki yapılması gerekirdi ama günümüzde bu gerekli mi? bu pozitif ayrımcılık standardı nedir? ne kadar oranda ve ne kadar sürede yapılmalı? engelli vatandaşlarımız için ayrı bir durum var fakat fikirsel olarak bir soğukluk ve muhalefet yoksa bence gerekli olmaz. Günümüzde LGBTQ vatandaşlar için evet gerekir ama kadın için hayır. LBTQ vatandaşlar içinde şartlı pozitif ayrımcılık gerekir bir vasfı yoksa ve istiyorsa ilk olarak vasıflandırılmalı ve normal insanlar gibi cinsel yönelimi üzerinden reklam yapmamalı. ***
@mtopcuoglu5 ай бұрын
5-yönetici pozisyonundaki kadın oranı; sayılar üzerinden yorum yaptıkça tekrarlamaya girecek bu gibi istatistiklerde ne kamu ne şirketleri algıyı yıkmak için bazı yerlere pozitif ayrımcılıkla getirmek zorunda hissetmek bence kabul edilebilir bir durum değil. İş hayatına adapte vb. için kolaycılık oluyor onun yerine rekabet ortamının daha adaletli olması üzerine yoğunlaşmak daha kabul edilebilir. Kaldı ki hemen her alan ve konuda pozitif ayrımcılıktan bahsediyorsunuz fakat bu kadar ayrımcılık bazı kişiler için kolaycılığa neden olmaz mı? Ve OECD ülkeleri ile ülkemiz arasındaki farka ve nedenlerine gelirsek. Bahsedilen ülkelerde eğitim ve öğretiminde farkını hesaba katıyor muyuz? diğer videoda bahsettiğiniz gibi sadece seçerken pozitif ayrımcılık kontenjanı olarak değil de yöneticilikte de bunu uygulamak sizce kolaycılık ve pozitif doğruculuk olmuyor mu? daha kabul edilebilir bir sistem/düzen kurmaya çalışmak yerine zaten kadın ve erkeklerde sadece hak/hukuk eşitliği sağlanmış ve bakış açısı olarak bile bu ön yargının kırıldığı zamanda bu pozitif ayrımcılık gerçekten de bahsettiğiniz şeylere hizmet eder mi? Gelelim 2021 algılar istatistiklerine; 6-Çalışan kadınlarda çocuklarına gerekli ilgiyi gösterebilir; gerekli ilgi yaş kriterleri nedir? çalışanın mesleği ve mesai kriteri nedir? bunlar belirsizken bu istatistikte verimsiz kalıyor. inanın haftada 2 mesaiye kalan işçi bir baba da çocuğuna gerekli ilgiyi gösteremiyordur. Bunun cinsiyetle alakası yok bunu kabul etmemiz gerekiyor (belki evde çalışanlar veya çok kısa süre çalışanları es geçebiliriz). Bu istatistiğe "sadece eğitimli kadınlar çalışmalıdır" sorusunu da ekleyerek yorumlarsak kendi içinizde çelişiyorsunuz zaten. Eğitimsiz birisi çalışacaksa çalıştığı sektör emek yoğun bir iş sektörü olacağı için(çok yüksek ihtimal) yorulacak ve gerekli ilgiyi çocuğuna ne kadar gösterebilecek, ilgi sadece pışpışlamak mıdır? eğitimini takip edecek, psikolojisini takip edip destekleyecek arkadaş ve insan ilişkilerini destekleyecek vb. bunu yapabiliyorsa kendisine zaman ayıramayacaktır, ve bu da aile ilişkileri için ne kadar yararlı olabilir? o yüzden aile kavramında her cinsiyetin ağırlıklı yaptığı/yapması gereken şeyler vardır. Bu demek değildir tüm ev işlerini kadına yüklemek. Erkekte yardım edecektir ama çok genel bir konuda çok spesifik neticelendirme bence kabul edilemez. Bunu hadi tüik istatistik yapmak için yapıyor ama kendi düşüncelerinizi anlatırken kolaycılığa kaçmış oluyorsunuz. 7-hanedeki işlerden genellikle sorumlu olan kişiler; Öncelikle Türkiyede ki evlenme yaşı kadınlar: 25 erkekler: 28 yani sorulan soruları önceki istatistiklerle yorumlamak daha doğru olacaktır. Neydi önceki istatistikler; çalışma oranları. Kadınların çalışma oranı düşükse ve ailede kadın çalışmıyor,erkek çalışıyorsa evdeki işlerden sorumlu olan genelde kadın olacaktır ve istatistik sorusunda da verilecek cevap zaten bellidir. Erkeğin çalışmayıp kadının çalıştığı durumu es geçerek aksi bir durum olabilir nedir? her iki bireyinde çalışması . Peki çalışan bireylerin işlerine bakılmış mı? mesai kavramları karşılaştırılmış mı? ev harici sorumlulukları karşılaştırılmış mı? hayır. 8-Erkek hegomonyasının günümüzde bir ağırlığı bence kalmadı özellikle refah seviyesi yüksek ülkelerde bile bunu problem varmış gibi göstermekte politik doğruculuktur ve eleştiri yapan vatandaşın eleştirisi yanlış popilist değilsiniz politik doğrucusunuz. Ailede 2 bireyde çalışıyor, ev işlerinde iş paylaşımı var, eğlence ve sosyal hayatta bir kısıtlama yok, iş hayatında rekabete fazlasıyla dahil olabiliyorlar. Yapay zeka çalışmaları genelde yüsek refaha sahip ülkelerde oluyor ve bu oranın %22'de kalmalarının sebebini kadınlar değilde erkek hegomonyası argümanını sunuyorsanız politik doğruculuğun dibini sıyırıyorsunuzdur. Evet bahsettiğiniz ön yargılar var yok denemez fakat bu algı kırıldı zaten kırıldığı duruma ayak uyduramayanlar zaten iş hayatında yeni durumlarda ne kadar ayak uydurabilecek? Bir iş yerinde kadın çalışan varsa ve 10 yöneticiden biri bile yöneticiyse bir kadının o şirkette bahsettiğiniz ön yargıya sahip olması ne kadar doğrudur?
@kadirsenstudent2213 Жыл бұрын
Abi videolarını hep severek takip ediyorum ama bu konuda kafamda soru işaretleri var. Meclisteki kadın sayısını artırmak için girişimlerde bulunmak ve suni bir zeminde kadın sayısını artırmak liyakat sahibi erkeklerin geride kalmasına sebep olacak. Bunu sadece meclis için düşünmesek dahi ortada bir problem var. Pozitif ayrımcılık yüzünden benzer profile sahip iki insandan erkek olan bariz derecede daha iyi değilse genel olarak kadınların seçilmesi ne kadar mantıklı?
Жыл бұрын
Selam Kadir, bir önceki videoyu izlersen orada aslında bu mağduru korumak için yeni mağdurlar mı yaratılıyor konusunu inceledim. Ortada bir sıkıntı net var, söyleyebileceklerim o videodakiler bu soruna.