ULUS BAKER | Sanat ve Arzu Seminerleri | Ders 13 | 14 Mayıs 1998 |

[@sibelevren5203]

Ulus Baker müthiş bir anlatım ve aktarım özelliğine sahip üstün bir yeri var,Ulus hoca belirli bir felsefi görüşe saplanıp kalamayacak kadar tüm bakış açılarını dışlamadan olduğu gibi kucaklayan koca yürekli adam, iyiki tanımışım saygıyla aniyorum

[@guldenaydin9918]

“Kristalize emek.” Teşekkürler.

[@Memoriam-Media]

Podcast hali için tık tık: open.spotify.com/show/7cUmwyJH18B7VGMVQCjokx?si=5-wKu_hoQliova8ffT1Z7A

[@sibelevren5203]

Yorumları okuyorumda anladıgım kadarıyla henüz anlatılanları anlayamayan bir bilince sahip olmalarından kaynaklanıyor olmalı,bir çok derin konulara değiniyor

[@umityesilyaprak8661]

[@vedattatlidil7560]

KONUŞURKEN AĞZINI ELİNLE KAPATMAN NEGATİF.

[@erngk2720]

Zorlamayın, anlaşılmıyor. Yazdım belki yavaş yavaş okursam diye ama yok yine de anlaşılmıyor maalesef 😞 ‘Gelecekteki herhangi bir kurtuluşun fikrinin dışlandığı başka bir fikirle karşı karşıya kaldığınızda, bu fikrin belirlediği keder korkudur.’ Duygulanışları belirleyen fikirlerin biçimsel bir gercekliğe sahip oldugunu söylemistik. Bir fikir esas olarak nesnel bir gerçekliğe sahipti bir nesneye sahip olduğu ölcüde. Oysa bir fikrin de fikrini oluşturabildiğim ölçüde ben de bir tanrı fikri var tanrı fikrine dair bir fikir oluşturabileceğinde bunun eşliğinde duygulanmaksizin edemem. Ben bir sinek fikri bulunduğu ölçüde sinek fikrine sahip olduğunu algılayan başka bir fikir olduğu ölçüde sinek fikrinden etkilenmeksizlik edemem insan çünkü spiritüel bir otomat yaşayan bir varlık. Bar olma gücü ve eyleme geçme gücü azalan ve Çoğalan bir varlık mutlak olarak eylemi gücümüz azalınca olursunuz mutlak olarak eyleme gücünüz ise artmaz çünkü biz sonlu varlıklarız Mutlak olarak eyleme gücünun en üst olduğu, en üst düzeyde olduğu varoluş biçimine tanrı diyor. mutlak olarak eyleme gücünün belirli bir varlık için en az en alt düzeye vuruşuna yani dibe vuruşna da ölüm diyor.

[@Memoriam-Media]

Öncelikle bu videoları kendim için editliyorum özellikle podcast olarak dinlemeyi seviyorum ve dinliyorum da. Podcast içeriğine apple podcast ve spotify podcast ile erişebilirsiniz şinkleri kanalın topluluk sekmesinde paylaşmıştım. Anlaşılamama konusunda son derece haklısınız. Ben felsefe ile maalesef çok geç ilgilenmeye başladım ve mümkün oldukça da bu alanda içerik tüketmeye çalışıyorum. Felsefe uğraşının düşünme ve bakış açılarımı şekillendireceğine ve geliştireceğine inanıyorum. Hayatım sosyal bilimlerden uzak salt pozitif bilimlere önem ve değer vererek geçti diyebilirim ve geldiğim noktada sosyal bilimleri ihmal etmenin her geçen gün düşünce dünyam için ne kadar eksikliğe yol açtığını fark ediyorum. Anlama konusunda şu andaki düşüncelerim şöyle; anlama derken her zaman epistemolojik perspektifte değerlendirmemin ne kadar yanlış olduğunu kavrıyorum. Zaten ulus hoca derslerin başında “her şeyi anlamak zorunda değilsiniz” derken belki de bunu kastediyordu. Bu derslerden şimdiye kadar faydalandığım şeyler şöyle; bir çok bilim adamı ve düşünürün varlığından haberdar oldum. Bir çok farklı düşünce yöntemi keşfediyorum. Düşünce düzleminde tek bir doğru olamayacağı için bir şeyin epistemolojik salt bilgisine erişme onu anlamak ifadesi pek de doğru bir ifade değil gibi geliyor. Bu yorumda alıntıladığınız kısım da bir düşünce sonuçta ve birebir bu düşünce sahibiyle aynı imgelemeyi yani aynı anlamın zihnimizde oluşmasını beklemek belkide hata olacaktır. Ulus hoca çok kez spinozanın düşüncelerini ifade ederken kendi düşüncesiymiş gibi geliyor ve dinleyici olarak çok kez ifade edilen düşünceyi doğru kabul etmek ve anlamamız gerektiği yanılgısına düşebiliyorum ve bu durumu farkettiğimde hemen kendime bir başkasının düşüncesini olduğu gibi edinmek belki de cahilliğimi artırmaktan daha başka bişey olmayacak diye düşünüp bu konuları anlamadığımı düşünmekten vazgeçiyorum. Bir parazit konak olduğu bedenden faydalanır ama yine de parazittir konak canlı gibi olmayı bekleyemez(kendime parazit demem de hoş olmadı ama) demek istediğim bizim başka bir düşünce geliştirmemiz için başka düşünürlerin düşüncelerini kullanacağımız düşünme disiplinleri edinebiliriz. Spinozanın duygulanışları bir analitik düzlemde ele alması ve pozitif etki edenlere haz negatif etki edenlere keder diye ifade etmesi kendimce edindiğim farklı ve kullanışlı bir düşünce olarak yorumluyorum. Başta dediğim gibi haklısınız ama belki farklı bir bakış açısıyla bu negatifliği pozitif yönde ele almak daha faydalı olacaktır. Saygılarımla