Yaşlı adam, yanına doğru yaklaşmıştı. Biliyordu, kaçamazdı artık.. yaşlı adam ona muhakkak bir şeyler söyleyecekti fakat o kaçamayacağını bile bile kaçıyor, üstelik çıkmaz sokaklara giriyordu. Çok yorulmuştu artık kaçamazdı. Durdu ve kulak verdi yaşlı adama , yaşlı adam: " Bak.! Görüyorsun değil mi.?! Hâlâ kaçıyorsun.! Bu yaşına geldin ve hâlâ kaçıyorsun. Gerçeklerle yüzleşmek mi korkutuyor seni .? Acı gerçekler mi üzüyor, yoruyor.?! Söyle duymak istiyorum. Bu yaşına geldin hâlâ mı öğrenemedin, hayattan bir ders çıkaramadın.. yazıklar olsun sana.. Oysaki ne çok isterdim seni cesur görmeyi.. dimdik karşımda durup bana ' Ben burdayım.! ' deyişini... Çok isterdim inan karşımda bir adam görmeyi. Fakat sende onu göremiyorum ve bu beni çok üzüyor. Ne çok yanlış yapmışsın, ne çok aldatmışsın, ne çok yara açmışsın... Söyle değdi mi .? Umduğunu buldun mu.. hayat sana ne verdi.? Elindekilerle yetinmeyi öğrenemedin, onlar da uçup gitti .. En çok neye üzülüyorum biliyo musun.. hiç değişmeyeceğini bilmek o kadar çok üzüyor ki beni.. o kadar çok karamsar oluyorum ki. Anlatamam.. Ah gençliğim.. anlatamam.. anlatsam da anlayamazsın .. şu anki beni, şu anki hâlini anlayamazsın .. 🍁